Connect with us

Dünya

“Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak için yoluna devam eden Türkiye’nin en önemli kozu ihracat gücüdür”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TİM 28. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak için sürekli yatırımı ve üretimi artırarak, teknolojiyi ve kaliteyi yükselterek, yelpazeyi genişleterek yoluna devam eden Türkiye’nin en önemli kozu ihracat gücüdür” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Wyndham Grand Levent Oteli’nde düzenlenen Türkiye İhracatçılar Meclisi 28. Olağan Genel Kurulu ve İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni’ne katılarak, bir konuşma gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına, ödülleri kazanan sektör birincilerini ve en yüksek ihracat yapan firmalar ile temsilcilerini tebrik ederek başladı.

“Yol, mücadele, dava ve kader arkadaşlarım olarak gördüğüm ihracatçılarımızın daima yanında oldum, olmayı sürdüreceğim” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kader arkadaşlığının en somut örneğini tüm dünyayı kasıp kavuran salgın döneminde hep birlikte yaşadıklarını aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatçıların bu sıkıntılı dönemde nasıl alın teri döktüklerinin, her türlü riski alarak ülkeden ülkeye nasıl koşturduklarının, ortaya koydukları gayretin yakın şahidi olduğunu dile getirerek, “Kendisi de ticaretten gelen birisi olarak bu işlerin öyle oturduğu yerden ahkâm kesmekle gerçekleşmeyeceğini, azim, gayret, kabiliyet, özveri, kararlılık gerektirdiğini çok iyi biliyorum. Biraz sonra bir çırpıda ifade edeceğimiz rakamların her kuruşunun, her sentinin nasıl kazanıldığının, bunun için hangi mücadelelerin verildiğinin, hangi emeklerin sarf edildiğinin takdirini ancak bunun derdiyle dertlenen yapabilir” diye konuştu.

“İHRACAT BAŞARIMIZ ÜLKEMİZ EKONOMİSİNİN YÜKSELEN GÜCÜNÜN SEMBOLÜDÜR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hep birlikte ülkenin ekonomisinin güçlenmesiyle diğer alanlarda hangi imkânlarla hangi hareket alanlarına kavuştuğunun gayet iyi farkında olduklarına işaret ederek, şunları kaydetti: “Bunun için de yaptığınız işi sadece para kazanmak olarak görmüyorum. Günümüzde artık ticaret sadece mal alıp, satmaktan ibaret bir hadise olmanın ötesinde misyonlara sahiptir. İhracatçılarımız gittikleri ülkelerde ticaretimizle beraber kültürel ve sosyal ilişkilerimizin de en önemli temsilcileridir. Sizler bu ülkenin ihracatçı sıfatı taşıyan uç beylerisiniz, elçilerisiniz, yeri geldiğinde serdengeçtilerisiniz. Rabbim hepinizden razı olsun.

Ülkemizdeki 27 sektörü, 61 ihracatçı birliğini ve 95 bini aşkın ihracatçıyı çatısı altında toplayan Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin amacı dış ticaret fazlası veren Türkiye hedefine ulaşmaktır. Türkiye İhracatçılar Meclisi bünyesinde somutlaşan ihracat başarımız ülkemiz ekonomisinin yükselen gücünün, artan itibarının, genişleyen etki alanının da sembolüdür. Nitekim sizlerin 5G diye ifade ettiği güçlü alt yapı, güçlü insan kaynağı, güçlü ihracat, güçlü ekonomi, güçlü Türkiye başlıkları bizim 2023 hedeflerimizin de özeti mahiyetindedir. Hatta biz biraz daha kısaltarak bu hedefleri ve daha fazlasını ‘Büyük ve Güçlü Türkiye’ başlığı altında topluyoruz.”

“İHRACATTAKİ BAŞARILARIMIZ MİLLÎ MOTİVASYON KAYNAĞIMIZ HÂLİNE GELDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İhracattaki başarılarımız artık millî motivasyon kaynağımız hâline geldi. Ülkemizin küresel fırsatları değerlendirme, tehditlere meydan okuma, hedeflerine bağlılığı, özellikle bu konudaki en önemli göstergelerden biri de ihracatımızdır” şeklinde konuştu.

Türkiye İhracatçılar Meclisi’nde temsil edilen iş dünyasının son 12 ayın 10’unu rekorlar kıran bir başarıyla kapatarak bu güvenin ne kadar isabetli olduğunu gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Artık Türkiye dünya ihracatında yüzde 1 pay seviyesine ulaşarak kritik eşiği yakaladı. Küresel İnovasyon Endeksi’nde sürekli yukarı çıkması bu başarının tesadüf değil, samimi ve yoğun bir gayretin eseri olduğunu açıkça gösteriyor. Gençlerimizin girişimciliğe yönelmelerinde dünyaya bu gözle bakarak vizyonlarını genişletmelerinde, donanımlarını güçlendirmelerinde, cesaretlerini artırmalarında ihracatçılarımızın büyük katkısı var. Dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri olmak için sürekli yatırımı ve üretimi artırarak, teknoloji ve kaliteyi yükselterek, yelpazeyi genişleterek yoluna devam eden Türkiye’nin en önemli kozu ihracat gücüdür. İşte bunun için ihracatçı sayımızı önce 150 bine, ardından 300 bine yükseltmeyi hedefliyoruz. Ancak bu şekilde son 20 yılda aylık ortalama yaklaşık 3 milyar dolardan 20 milyar dolara çıkardığımız ihracatımızı ve ihracatçı sayımızı yeniden aynı oranlarda artırabiliriz. İhracatımız içindeki yüksek teknolojili ürünlerin payının, 1 milyar dolar ve üzeri ihracat yapan firma sayısının, firma başına düşen istihdam rakamının, her geçen yıl artması doğru yolda ilerlediğimizi gösteriyor.”

“KİMSE BİZİ HEDEFLERİMİZİ GERÇEKLEŞTİRMEKTEN ALIKOYAMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl ilk bin ihracatçı firma arasına 50 farklı ilden temsilcinin girmesinin artık ihracatın ülke geneline köklü ve kalıcı bir şekilde yayıldığının işareti olduğunu kaydetti. Bu tabloların şekillenmesinde ve bugünkü seviyeye ulaşmasında TİM’in büyük katkıları olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin kalkınması, milletin refahı için çalışan iş insanları ürettikçe, ihraç ettikçe, istihdam sağladıkça hep birlikte gelecekte çok daha güvenle bakabilecek bir yere doğru gidildiğini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hiç kimsenin bu güzel muhabbet iklimini bozmasına, bu yükselişi durdurmasına, bizi hedeflerimizden uzaklaştırmasına izin vermedik, vermeyeceğiz. Bölgemizde yaşanan siyasi, ekonomik, sosyal krizleri, güvenlik sorunlarını sınırlarımızdan içeriye taşımaya çalışanlara müsaade etmedik, etmeyeceğiz. Türkiye’yi 2023 hedeflerine ulaştırmamızı, 2053 ve 2071 vizyonlarını geleceğimizin pusulası hâline dönüştürmemizi engellemek isteyenleri hep hüsrana uğrattık, uğratmayı sürdüreceğiz. Milletimizle ve iş dünyasıyla birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi muhafaza ettiğimiz sürece Allah’ın izniyle kimse bizi hedeflerimizi gerçekleştirmekten alıkoyamaz.”

“İHRACATIN İTHALATI KARŞILAMA ORANI YÜZDE 85 SEVİYESİNE ÇIKTI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl ihracatta salgın şartlarına rağmen çok iyi bir performans yakalandığını belirterek, şöyle konuştu: “Hamdolsun bu yıl çok daha iyi bir seviyedeyiz. Aylık, altı aylık ve 12 aylık bazda Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat rakamlarına bu yıl ulaştık. Mesela 12 aylık ihracatımız ilk defa 200 milyar dolar eşiğini aşarak 17 Eylül itibarıyla 211 milyar dolarla rekor kırdı. Ağustos ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 52’lik bir artışı ifade eden 19 milyar dolarla bu ayın tüm zamanlardaki rekorunu elde ettik. Eylül ayında da 20 milyar doları bulacağımızı ümit ediyoruz. Daha önemlisi ihracatın ithalatı karşılama oranının yüzde 85 seviyesine çıkmış olmasıdır. Geçmişte yüzde 55’ler düzeyine kadar inen bu oranın geldiği seviye Türk ekonomisinin ve ihracatının ne kadar sağlıklı yol aldığının işaretidir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikinci çeyrekte yüzde 21,7 gibi rekor bir büyüme kaydeden Türkiye ekonomisinin bu başarısına mal ve hizmet ihracatının katkısının 10,8 puan olduğunu dile getirerek, net ihracatın büyümeye katkısının da 6,9 puan olarak gerçekleştiğini vurguladı.

Bu oranın son 23 yıldır açıklanan büyüme rakamlarına, en yüksek ihracat katkısı olarak kayıtlara geçtiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada Türkiye’nin ihracattaki bu yükselişiyle karşılaştırılacak pek az örnek olduğunu kaydetti.

İhracatçıların yazdığı bu başarı hikâyesini daha da ileri taşıdıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yakın coğrafyalarda yoğunlaşan ihracat ağını çok daha uzak coğrafyalara doğru genişlettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugüne kadar ihracatın üçte ikisini menzili 2 bin kilometre olan ülkeler oluşturduğunu belirterek, “Artık 8 bin kilometre menzili hedef olan uzak ülkeler stratejisini hayata geçiriyoruz. Amacımız uzak coğrafyalardaki ülkelerin ithalatlarında ülkemizin payını dört kat artırmaktır. Bu doğrultuda 84,5 trilyon dolar büyüklüğüyle dünya ekonomisinin yüzde 64’ünü oluşturan 17 ülkeye ihracatımızı 81,5 milyar dolara çıkarmak için hazırladığımız eylem planını önümüzdeki günlerde açıklıyoruz” ifadelerini kullandı.

“İHRACATI GELİŞTİRME FONU İLE İHRACATÇILARIMIZA SAĞLADIĞIMIZ DİĞER DESTEKLERE İLAVE BİR FİNANSMAN KAYNAĞI OLUŞTURUYORUZ”

İhracatçılarla yeni kıtalara ve yeni fırsatlara doğru ilerleyecek bir döneme girildiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni fırsatlar ve yeni atılımların beraberinde yeni ihtiyaçları da getirdiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hedeflere ulaşabilmek için bu yeni ihtiyaçları karşılayacak yeni imkânlar geliştirilmesi gerektiğini dile getirerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bugün burada artan ihracatımızın hızına uygun finansmanı sağlayacak yeni bir mekanizma kurmakta olduğumuzun müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum. Kuracağımız İhracatı Geliştirme Fonu ile ihracatçılarımıza sağladığımız diğer desteklere ilave olarak sadece sizlerin erişimine açık bir finansman kaynağı oluşturuyoruz. Türkiye İhracatçılar Meclisi ve ihracatçı birliklerimizin katkılarıyla oluşacak bu fon sayesinde ihracatçılarımızın finansmana erişiminde teminat sorunu ortadan kalkacaktır. İhracatı Geliştirme Fonu’nun şimdiden ülkemize ve sizlere hayırlı olmasını diliyorum. Ayrıca EximBank’ı, sermayesini de arttırarak yeniden yapılandırıyor daha işlevsel, daha güçlü hâle getiriyoruz. Böylece nitelikli insan kaynağını arttırmak, rekabetçi ve verimli teknolojik bir altyapı oluşturmak suretiyle ihracatçılarımızın teknik bilgi birikiminin güçlenmesini sağlayacağız. Bu şekilde başlayacak dönüşüm, ihracatçılarımızın hizmet standartlarını ve iş yapma deneyimlerini olumlu yönde geliştirirken, bürokrasiyi azaltacak ve kaynakların verimli kullanımını temin edecektir.”

“İSTANBUL’U FUAR MERKEZİ HÂLİNE GETİREREK, KÜRESEL TİCARETİN KALBİ KONUMUNA ÇIKARMAKTA KARARLIYIZ”

Bugün paylaşacağı bir başka müjdenin de İstanbul’u, ülkenin kapasitesine uygun bir fuar merkezine kavuşturmak için atacakları adım olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, yönetiminde ihracatçıların tek çatı kuruluşu Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin de yer alacağı bu fuar merkezini en kısa sürede ülkeye kazandıracaklarını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Asya, Avrupa ve Afrika’nın buluşma noktası İstanbul’u fuar merkezi hâline getirerek, küresel ticaretin kalbi konumuna çıkarmanın kendileri için bir kararlılık olduğunu belirtti.

Türkiye’nin yaklaşık iki asrı bulan demokrasi ve kalkınma arayışlarında tarihinin en zirve noktasında bulunduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sanayi Devrimi’ni kaçıran, bilgi ve teknoloji devriminde yeteri kadar hızlı davranamayan bir ülke olarak küresel, siyasi ve ekonomik sistemin yeniden yapılanma sancılarını yaşadığı şu dönemi en iyi şekilde değerlendireceklerini vurguladı.

Geçen 19 yılda kurdukları güçlü demokrasi ve kalkınma altyapısı sayesinde, büyük ve güçlü Türkiye hedefi doğrultusunda kararlı adımlarla ilerleyebildiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstikrar ve güven iklimini, vesayetin oyunlarına, terör örgütlerinin saldırılarına, darbe girişimlerine, nice iç ve dış tuzağa rağmen koruyarak bugünlere geldik” dedi.

“Salı günü Amerika’da Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda da ifade edeceğim gibi önümüzdeki dönemde yeni küresel sistemde hak ettiğimiz yeri almak için üzerimize ne düşüyorsa yapmakta kararlıyız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi, bize bu konuda ihtiyacımız olan yönetim kapasitesini sağlamıştır. İş dünyamızın da küresel ekonominin yeni taleplerine ve yönelimlerine hızla cevap verebilecek kabiliyete sahip olduğuna ben yürekten inanıyorum. İhracatçılarımız bu yeni dönemin de lokomotifleri olacaktır. Türkiye’yi nasıl 2023 hedeflerine beraberce ulaştıracaksak, 2053 ve 2071 vizyonlarının da ana taşıyıcılarından birinin sizler olacağından hiç şüphe duymuyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İhracatın Şampiyonları Ödülü’ne layık görülen firmaları ve iş insanlarını tebrik ederek, bundan sonraki süreçte de başarılarının devamını diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, ressam İsmail Acar tarafından resmedilen tabloyla “Türkiye’nin ilk bin ihracatçısı” kitabı takdim edildi. Türkiye’nin 2020 yılında en çok ihracat yapan firmalarına ödülleri de Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından verildi. Ödül alan firma temsilcileri Cumhurbaşkanı Erdoğan ve katılımcılarla hatıra fotoğrafı çektirdi.

EN FAZLA İHRACAT YAPAN İLK 10 FİRMA
Türkiye’de 2020 yılında en fazla ihracat yapan ilk 10 firmaya ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından takdim edildi. Geçen yıl en fazla ihracat gerçekleştirerek ödül alan ilk 10 şirket sırasıyla; Ford Otomotiv Sanayi, Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, Oyak-Renault Otomobil Fabrikaları, Vestel Ticaret, Kibar Dış Ticaret, Arçelik, TGS Dış Ticaret, Tofaş Türk Otomobil Fabrikaları, Türkiye Petrol Rafinerileri ve Mercedes-Benz Türk oldu.

Dünya

“Teknolojiyi, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda ilerliyoruz”

Genç Gazeteciler Adana

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’te yaptığı konuşmada, “Teknolojiyi sadece kullanan değil; tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST 2024’e katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

Konuşmasına Adanalıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Ağustos’ta Adana’ya gelerek muhteşem bir projenin açılışını yaptıklarını, Adana ile Mersin’in de gurur kaynağı olan Uluslararası Çukurova Havalimanı’nı tüm bölgenin hizmetine sunduklarını hatırlattı.

Şimdi de dünyanın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali için Adana’da olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her yıl milyonlarca vatandaşımızın akın ettiği, gençlerimizin heyecanla beklediği TEKNOFEST Adana’ya hepiniz hoş geldiniz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Adana’nın gençlerin coşkusuyla bir başka güzel olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “Gözlerinin ışıltısında aydınlık yarınlarımızın müjdesi olan siz gençlerimizle Adana ve Şakirpaşa bugün çok farklı. Bugün burada sadece millî teknoloji hamlemizin göz kamaştıran ürünleri yok. Burada aynı zamanda Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olacak genç yüreklerimiz, parlak zihinlerimiz var. Burada yarının Hezarfen Ahmet Çelebileri, Cezerileri, Ferganileri, Ali Kuşçuları, Aziz Sancarları var. Burada aşkın diliyle, barışın diliyle, ilmin, teknolojinin, bilimin diliyle konuşan, ufku açık yüz binlerce gencimiz var. Sizlerin vasıtasıyla bilime, araştırmaya, teknolojiye, keşfetmeye özellikle meraklı ülkemizin tüm gençlerini bir kez daha sevgiyle selamlıyorum. Kalplerimizi tekrar buluşturan Rabbime hamdediyorum.

Biz, Çukurova Havalimanı’nı açtığımızda birileri Şakirpaşa ile ilgili yoğun bir algı çalışması yürüttüler. Akla, vicdana, siyasi ahlaka sığmayan bir sürü iddiayı gündeme taşıdılar. Peki, ne oldu? İddialarının hiçbir geçerliliğinin olmadığı bugün bir kez daha ortaya çıktı. Şakirpaşa kapandı mı? Şakirpaşa açık mı? Buyurun biz de bugün Şakirpaşa’ya indik. Ve şimdi Şakirpaşa’da bir TEKNOFEST fuarını şu anda gümbür gümbür buradan dünyaya haykırıyoruz. Algı operasyonlarından etkilenip Şakirpaşa ne olacak diye endişelenen Adanalı gençlerimize sesleniyorum, siz, birilerine bakıp da asla endişe etmeyin. Şakirpaşa eskisinden daha mühim, daha hayati görevler icra edecek. Millî teknoloji hamlemizin simgesi olan TEKNOFEST sadece bir başlangıç. İnşallah burayı tarihine, misyonuna ve önemine uygun şekilde çok etkin bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’ün Adana’ya, Türkiye’ye, millete ve özellikle gözleri parlayan gençlere hayırlı, uğurlu olmasını diledi.

“BUGÜN BAŞI DİK, ALNI AK, HUZUR İÇİNDE YAŞIYORSAK, AZİZ ŞEHİTLERİMİZ SAYESİNDEDİR”

Gençlere özgüven aşılayan, umudu ve başarmayı öğreten bu güzide festivalin düzenlenmesinde emeği geçen Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfını, sponsorlar ve iştirakçiler ile güvenlik görevlisinden gönüllülere herkesi tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerine tek tek teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürü de sizler gibi pırıl pırıl evlatlar yetiştiren, vatanına, milletine, devletine, tüm gücüyle hizmet edecek böyle parlak gençler büyüten anne-babalarımıza ediyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldıkları yarışmalarda ödül alan tüm gençleri, takımları kutlayarak, şunları ifade etti: “İsmini yaşattığımız eski Adana Valilerinden, Adana nehirlerini ıslahıyla ve tarıma verdiği destekle bilinen Şakir Paşa’yı da rahmetle anıyorum. Yiğidin sevdiği güzel olunca, ömrü arkasından sökülür gidermiş. Öyle demişler sevgili gençler. İşte bizim gönlümüzde de buraların, Çukurova’nın çok ayrı bir yeri var. İlk fetihlerden Kuvayı Millîye’ye ve günümüze kadar devletine, milletine, hakka ve hakikate sahip çıkan Adana’nın kalbimizde farklı bir yeri var. Toroslar’ın çocukları, Çukurova’nın evlatları, Yemen’den Galiçya’ya, Sarıkamış’tan Çanakkale’ye, coğrafyamızın dört bir yanında hilal uğruna, bekamız uğruna ve sevdamız için şehit düştüler. Bugün başı dik, alnı ak, huzur içinde yaşıyorsak, gölge olarak sadece ay yıldızlı al bayrağımızın gölgesini tanıyorsak, ölümden korkmayan o aziz şehitlerimiz sayesindedir. Bu vesileyle Adana’nın verdiği şehitleri, tüm şehitlerimizle birlikte rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Ruhları şad olsun. Rabbim, hepsinden razı olsun.”

Geleceği inşa etmenin, yarınları hayal etmekle başlayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin teknoloji serüveninin geçmiş yıllarda bugünü düşünerek hayal eden, dert ve ideal sahibi şahsiyetlerin emekleriyle şekillendiğini söyledi.

“SON 22 YILDA ELDE ETTİĞİMİZ HİÇBİR KAZANIM, BİZE ALTIN TEPSİDE SUNULMADI”

Biruni, Uluğ Bey, Cabir bin Hayyan, Harezmi, Piri Reis ve daha nice büyüğün bu uğurda fikir ve yürek teri döktüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vecihi Hürkuş, Nuri Killigil ve Necmettin Erbakan’ın hayallerini gerçekleştirmek pahasına bedeller ödediğini, hayalperestlikle suçlanmaktan şüpheli ölümlere kadar pek çok badireyle karşılaştığını hatırlattı.

Onların inandıkları yolda yürümekten hiçbir zaman vazgeçmediğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şunu bilmenizi isterim, bugün hepimizi gururlandıran TEKNOFEST’e ulaşmak, buradaki ileri teknoloji ürünlerini yapmak asla kolay değildi. Bilhassa son 22 yılda elde ettiğimiz hiçbir kazanım, bize altın tepside sunulmadı. Zorluklarla karşılaştık, engellerle buluştuk, sabotajlara maruz bırakıldık. İçeriden ve dışarıdan ihanetlere uğradık. Haksızlıkların, çifte standartların her türünü gördük, yaşadık. Neyi başardıysak, bileğimizin gücüyle başardık. Alnımızın teriyle başardık. Yüreğimizi, gerektiğinde canımızı ortaya koyarak başardık. Dün bize parasıyla, savunma sanayii teknolojisi ürünü vermeyen ülkelere artık ihracat yapar hâle geldik.”

Kendilerinden öncekilerin zor zamanlarda verdikleri asil mücadeleye dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de onların açtığı yolda sarsılmadan, yıkılmadan cesaretle yürüdük. O mücadele adamlarından büyük ve güçlü Türkiye için canını dişine takanlardan birisi de merhum Özdemir Bayraktar’dı” dedi.

Özdemir Bayraktar’ın insansız hava araçlarında çığır açan bir isim ve millî teknoloji hamlesinin mihmandarlarından olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “BAYKAR’ın bugün hayata geçirdiği pek çok projenin de fikir babasıydı. Kararlıydı, azimliydi, cesurdu. Yılmadı ve yıldırmadan da yoluna devam etti. Kendi ifadesiyle, durumdan vazife çıkaran idealist bir insandı. Bugün İHA ve SİHA’larımız 50’den fazla ülkede Türk savunma sanayini gururla temsil ediyorsa bu başarıda Özdemir ağabeyin çok büyük payı vardır. Kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun. İnşallah sizler bu mücadeleyi çok daha iyi seviyelere taşıyacaksınız” diye konuştu.

Gençlerin kendilerinin eksiklerini telafi edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Unutmayın, sizler Türkiye’nin umudusunuz, sizler Türkiye’nin istikbali, Türkiye’nin aydınlık yarınlarısınız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak sizlerden isteğim hayallerinizin peşinden gitmeyi asla bırakmamanızdır. Karşılaştığınız zorluklara aldırmadan sabırla, inançla hedeflerinize doğru yürümekten asla vazgeçmeyin. ‘Yapamazsınız, başaramazsınız’ diyen zihni köleleştirilmiş, iradesi esir alınmış felaket tellallarına kulak asmayın. Unutmayın sabır acıdır, zordur, çetindir ama meyvesi daima tatlıdır. İnancın ve azmin elinden Allah’ın izniyle hiçbir şey kurtulamaz. Sevgili gençler, tüm bunları şu gerçeğin farkında olarak söylüyorum, Türkiye artık eski Türkiye değil, Türkiye 22 yıl öncesinin Türkiye’si asla değil. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesi ile kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz, yaşıyorsunuz.”

“İNSANSIZ HAVA ARAÇLARINDA DÜNYANIN İLK ÜÇ ÜLKESİ ARASINDAYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 22 yılda gençlerle hayalleri arasına girebilecek birçok engeli kaldırdıklarını belirterek, “Millî gelirde tarihimizde ilk kez 1,1 trilyon dolar sınırını aştık, nereden nereye. Savunma sanayinde yerli ve millî üretimin payını yüzde 80’lere çıkardık. İnsansız hava araçlarında dünyanın ilk üç ülkesi arasındayız” bilgisini verdi.

Araştırma Geliştirme Merkezi sayısını da sıfırdan 1328’e çıkarttıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Buralarda 66 bin 250 projeyi tamamladık, 14 bin 634 proje ise devam ediyor. 22 yıl önce sadece 2 teknopark vardı, bugün 104 teknoparkımız var. Tasarım merkezimiz yokken bugün 332 tane tasarım merkezine sahibiz. Buralarda da 13 bin 101 proje tamamlandı, 2 bin 262 proje devam ediyor. Daha bunlar gibi saymaya kalksak saatler alacak güçlü bir altyapıyı son 22 yıl içerisinde ülkemize kazandırdık.”

Merkezinde gençlerin olduğu 21. yüzyıl Türkiye’sini ilim ve teknolojiyle inşa etmenin gayreti içerisinde olduklarını da vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni, büyük ve güçlü Türkiye’yi yansıtan en önemli tablonun bu sene 10’uncusu düzenlenen TEKNOFEST olduğunu söyledi.

Her geçen yıl katılımcı sayısı artan, ziyaretçi rekorları kıran TEKNOFEST’in geniş yelpazedeki yarışmalarıyla teknoloji ekosistemine ışık tuttuğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST dışa bağımlılığın, montajcılığın, başkalarına muhtaç yaşamanın ülkemizin kaderi olmadığını bizlere çok net bir biçimde gösteriyor. TEKNOFEST, unutmayın gençler, bir gençlik destanıdır, TEKNOFEST bir teknoloji devrimidir. TEKNOFEST, bereketli Anadolu topraklarında filizlenen idealist gençlerin güçlü sesidir” diye konuştu.

2018’den bu yana TEKNOFEST’in dalga dalga büyüdüğüne hep beraber şahitlik ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “2018’de, 14 farklı kategoride toplam 4 bin 333 takım ve 20 bin yarışmacıyla başlamıştık. Geçen sene İstanbul, Ankara ve İzmir’de 41 farklı kategoride 333 binden fazla takım, 1 milyondan fazla yarışmacıyla, 4,5 milyon ziyaretçiye ulaştık, Allah’a hamdolsun. TEKNOFEST Adana’ya ise 50 farklı kategoride, 790 binden fazla takım, 1 milyon 650 binden fazla yarışmacı başvurdu. Ziyaretçi bakımından da yeni bir rekora imza atacağımıza inanıyorum. Adana ve Mersin başta olmak üzere Akdeniz bölgesindeki tüm gençlerimizi, tüm çocuklarımızı, Şakirpaşa’ya davet ediyorum.”

“GERİLİM, ÇATIŞMA VE SAVAŞLAR COĞRAFYAMIZI İÇTEN İÇE ÇÖKERTİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede son yılların en sancılı günleri yaşandığına işaret ederek, “Gerilim, çatışma ve savaşlar coğrafyamızı içten içe çökertiyor. Gazze ve Lübnan’daki katliamları millet olarak, insanlık olarak içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz” dedi.

Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları başlayalı neredeyse bir yıl olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çoğu çocuk ve kadın 50 bin kişinin vahşice siyonist İsrail tarafından katledildiğini söyledi.

Saldırılarda 100 bine yakın insanın da yaralandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Şehirler birer enkaz yığınına döndü. İsrail, Hamas bahanesiyle önce Gazze’yi işgal etti, şimdi de Hizbullah bahanesiyle Lübnan’da kan döküyor. Filistin’in seçilmiş son başbakanı İsmail Heniyye’yi Tahran’da şehit ettikten sonra, geçtiğimiz günlerde de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı katlettiler. İsrail saldırılarında can veren Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.”

“GAZZE, BATI ŞERİA VE LÜBNAN İLE SINIRLI KALMAYACAK SİNSİ BİR PLAN UYGULAMAYA KONULMUŞTUR”

Uluslararası hukukun tamamen rafa kaldırılmış durumda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgede ateşkese, barışa ve huzura her yaklaşıldığında, İsrail hükümeti bu süreci dinamitleyecek bir provokasyona imza atıyor. Ateşi tüm bölgeye yaymak, coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her yola başvuruyorlar” ifadesini kullandı.

İsrail’in, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Utanmadan, sıkılmadan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’e, özellikle kalkıyor ‘Birleşmiş Milletler’e gelemez’ diye meydan okuyor. Şu hâle bak, şimdi 196 ülke, herhalde Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine sahip çıkacaktır. Sen kim oluyorsun da burada Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne yönelik, Birleşmiş Milletler’e gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun? Kundaktaki bebekleri dahi öldürmekten zevk alan bir cinnet hâliyle karşı karşıyayız. Tüm bu gerçeklere rağmen ne yazık ki Batılı güçler, bu katliam şebekesine silah, mühimmat, istihbarat ve diplomatik destek vermeyi sürdürüyor. Gazze’ye ve Lübnan’a yağan binlerce tonluk bombaların nereden geldiği, nerede üretildiği, kimler tarafından tedarik edildiği bellidir. Kimse kusura bakmasın ama dökülen her damla kana bombaları atanlar kadar o bombaları temin edenler de aynı derece ortaktır. Burada şunu çok açık ifade etmek durumundayım, bölgemizde sadece Gazze, Batı Şeria ve Lübnan ile sınırlı kalmayacak sinsi bir plan uygulamaya konulmuştur. Bu planın nihai hedefinin neresi olduğunu görmek ve anlamak için kâhin olmaya gerek yoktur.”

“İSRAİL YÖNETİMİ YAPTIĞI HER AÇIKLAMAYLA ASIL NİYETLERİNİ ORTAYA KOYUYOR”

Tarih bilen, dinler tarihi bilen, siyaset ve diplomasi bilen herkesin meselenin Kudüs, Mescid-i Aksa ve “vadedilmiş topraklar” hezeyanı ile bağlantısını kolayca idrak edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz hepimiz arz-ı mevudun ne olduğunu gayet iyi biliriz. Vaat edilmiş toprakların ne olduğunu gayet iyi biliriz. 30 kilometre mesafede adeta Türkiye’ye meydan okuma yarışına giriyorlar. Bunları biz gayet iyi biliriz. Mevcut İsrail yönetimi yaptığı her açıklamayla, paylaştığı her haritayla asıl niyetlerini ortaya koyuyor” dedi.

Türkiye’nin sahadaki gelişmeleri anbean takip ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin komşular ve bölgedeki tüm kardeş ülkelerle işbirliğini ileriye taşıdığını ifade etti.

Zalimler karşısında insanlık cephesini güçlendirmenin gayretinde olduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Savunma sanayii alanında dışa bağımlılığımızı en aza indirmeye çalışıyor, yerli ve millî üretimi çok güçlü biçimde destekliyoruz. Devlet destekli siber saldırılara ve dijital terör eylemlerine karşı mukavemetimizi sürekli güçlendiriyoruz. Elektronik harp ve millî yazılım konusu zaten gündemimizin üst sırasında yer alıyor. Teknolojiyi sadece kullanan değil tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Tanktan zırhlı araçlara, savaş gemisinden denizaltına, uçaktan helikoptere, silahlı ve silahsız insansız hava araçlarından hava savunma sistemlerine kadar çok geniş bir alanda hamdolsun son derece güçlüyüz. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. TB2’lerle yakaladığımız, Akıncı ile sürdürdüğümüz ivmeyi savaş uçağımız Kızıl Elma ile çok farklı bir seviyeye taşıyacağız. Şu hakikati lütfen aklınızdan çıkarmayın, Adanalı kardeşlerim ‘Elle gelen öğün olmaz o da arasan bulunmaz.’ atasözünü çok iyi bilir. Biz de savunma sanayii alanı başta olmak üzere dışa bağımlılığın acısını çok iyi bilen bir ülkeyiz. Bize takılan çelmeleri, müttefiklerimizin uyguladığı gizli-açık ambargoları unutmadık.”

Teknolojinin sadece kalkınma ve refah değil bağımsızlık, güvenlik ve egemenlik manasına da geldiğini defalarca tecrübe ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bayraktar’la, ANKA’yla, Akıncı’yla, Aksungur’la, Kızılelma’yla, Atak’la, Hürkuş’la, Hürjet’le, Gökbey’le, Kaan’la, Anadolu’yla, Altay’la ve ülkemizin caydırıcılığını artıran daha nice savunma kabiliyetlerimizle iftihar etmenin sebebi işte budur” dedi.

Türkiye’nin her zaman sulhu sükûnun tarafında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunları da savaş heveslisi olduğumuz için değil, vatanımızı ve vatandaşlarımızı kem gözlerden layıkıyla korumak için yapıyoruz. Bölgemizin içinde bulunduğu cinnet hâli karşısında bugüne kadar olduğu gibi yine mazlumların yanında, adaletin safında yer alacağız” ifadesini kullandı.

“Coğrafyamızın yeni bir Sykes-Picot taksimiyle tekrar lime lime edilmesine göz yummayacağız.” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hedefleri yakalamada en büyük güç kaynağının gençler olduğunu söyledi. “Yerli ve millî olsun” diyerek çırpınan gençler oldukça vatanın daima güvende olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mavi Vatan’da, Gök Vatan’da sizlerin sesi, sizlerin nefesi her daim duyulacak. Size güveniyor, inanıyor ve hepinizle iftihar ediyorum. Sizlerle yol yürümekten, sizlere yoldaşlık etmekten onur duyuyorum. ‘Ülkem, milletim, insanlık için ne yapabilirim’ diye gayret eden, düşünen ve hayallerinin peşinden ayrılmayan siz gençleri yetiştiren ailelerinize de teşekkür ediyorum” dedi.

TEKNOFEST logolu montla platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, festival paydaşlarıyla fotoğraf çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TEKNOFEST Girişim Yarışması’nda dereceye giren gençlere ödüllerini verdi. TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra T3 Vakfı Yönetim Kurulu ile TEKNOFEST pozu vererek fotoğraf çektirdi.

Genç Gazeteciler Adana

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile ortak basın toplantısında konuştu

Genç Gazeteciler Ankara

“Filistin Devleti’nin tanınması büyük önem ifade ediyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaptıkları görüşmelerde Gazze ve Lübnan’a yönelik İsrail saldırganlığının da gündemlerinin odağında yer aldığını belirterek şunları söyledi: “İsrail’in katliamlarıyla ilgili tavrımızı hem Birleşmiş Milletlerde hem de bugün Meclisimizde açık yüreklilikle dile getirdim. İsrail’in hakka, hukuka aykırı işgal ve ilhak arayışına karşı tavrımız, tüm devletlerin ve uluslararası kuruluşların asli görevidir.”

“HÂLÂ BUNU YAPMAYAN ÜLKELERE FİLİSTİN DEVLETİ’Nİ TANIMA ÇAĞRIMIZI TEKRARLIYORUZ”

“Buradan bir kez daha Gazze’de acil kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması çağrımızı tekrarlıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Lübnan halkının ve hükûmetinin de bu süreçte yanında olmamız gerekiyor. Güvenlik Konseyi başta olmak üzere barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor. 7 Ekim’den bu yana dokuz ülke Filistin Devleti’ni tanımıştır. Hâlâ bunu yapmayan ülkelere Filistin Devleti’ni tanıma çağrımızı tekrarlıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “Birleşmiş Milletler nezdinde Türkiye ve Finlandiya öncülüğünde oluşturulan Arabuluculuk Dostları Grubu, bölgedeki çatışmaların sonlandırılabilmesi adına bir inisiyatif başlatabilir mi?” şeklindeki sorusu üzerine Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile bunları da görüştüklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, müşterek atılabilecek adımlar konusunda, her iki ülkenin de ara buluculuk noktasında ne denli başarılı olabileceğini zamanın göstereceğini ifade etti.

İsrail’in ara buluculuğa yaklaşması veya kabulünün söz konusu olmadığının görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Atılacak adımlarla, temennim odur ki, bakanlarımızın yapacağı ön çalışmalarla böyle bir netice alabilirsek bu netice üzerinden inşallah, bu ara buluculuk çalışmalarına devam ederiz” değerlendirmesini yaptı.

FİNLANDİYA CUMHURBAŞKANI STUBB: “İSRAİL’İN ULUSLARARASI HUKUKA UYMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ”

Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb da görüşmede Orta Doğu’da devam etmekte olan çatışmalar konusunun da ele alındığını belirterek, “İsrail’in kendisini savunma ve koruma hakkı olduğunu kabul ederken, kendi güvenliğini sağlama hakkı olduğunu kabul ederken, aynı zamanda İsrail’in uluslararası hukuka uyması gerektiğini de düşünüyoruz. Çünkü yaşanan insanlık trajedisi Gazze’de çok fazla. Şimdi de Lübnan’da aynı şeyi görmeye başladık. Dolayısıyla biz de Finlandiya olarak acil bir ateşkes çağrısında bulunduk Lübnan’da. Saldırıların durması çağrısında bulunduk. Biz de iki devletli bir çözümden yanayız. Bunu sağlayacak siyasi süreci destekliyoruz. Şu anda devam etmekte olan bu iki savaş yani hem Filistin’de hem Lübnan’da yaşananlar belki de barışla sonuçlanacak, barışçıl bir çözüme ulaşılacak ama henüz bu noktadan çok uzaktayız diyebilirim.”

Genç Gazeteciler Ankara

HABER BURADA

Dünya

Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Genç Gazeteciler Ankara

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.

Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, tören kıtasını selamladı.

Türkiye ve Finlandiya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

Genç Gazeteciler Ankara

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge