Connect with us

Dünya

Ticaret Bakanı Mehmet Muş,Nisan ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, nisanda ihracatın geçen yılın aynı ayına göre yüzde 109 artışla 18,8 milyar dolara ulaştığını belirterek, “Bu değerle tüm zamanların en yüksek nisan ayı ihracat rakamını ve ayrıca tüm yılların ikinci en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirmiş bulunuyoruz.” dedi.

Bakan Muş, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle’nin de katılımıyla yapılan basın toplantısında nisan ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı.

Muş, 21 Nisan’da devraldığı Ticaret Bakanlığı görevinde, vatana ve millete faydalı işler yapmanın en büyük amaçları olacağını söyledi.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla küresel ekonomi ve küresel ticaretin şimdiye kadar görülmemiş şekilde kritik dönemlerden geçtiğini ifade eden Muş, ekonomik bozulmanın ve daralmanın ötesinde ekonomik kapanmanın tartışıldığı bir dönem yaşandığını bildirdi.

Muş, “pandemi” gerçekliğiyle 2020 yılında küresel ekonominin yüzde 3,3 daraldığına dikkati çekerek, “Şu ana kadar açıklanan çeyreklik büyüme verilerine ve öncü göstergelere baktığımızda, baz etkisini de göz önünde tutarsak 2021 yılının küresel ekonominin toparlanma yılı olacağı görülmektedir.” diye konuştu.

Mutasyonlu koronavirüsün yayılımının artması ve aşı tedarikinde arzu edilen hızın henüz yakalanamamış olmasının da etkisiyle küresel tedarik sisteminde çeşitli aksaklıklar yaşandığına işaret eden Muş, buna bağlı olarak, lojistik ve girdi maliyetlerinde belirgin artışlar görüldüğünü dile getirdi.

Muş, sahadaki gözlemlerinin, son dönemde konteyner fiyatlarının tarihi seviyelere yükseldiğini, ham madde ve emtia fiyatlarında ise önemli artışlar yaşandığını doğruladığını ifade ederek, bu durumun hem küresel ticaret hem de ulusal ticaret için risk oluşturduğunu kaydetti.

“İhracat pandemi öncesi seviyelerin de üzerinde tutundu”

İhracatın 2020 yılının son çeyreği itibarıyla güçlü toparlanma yaşadığını vurgulayan Muş, “İhracatımız, 2021 yılının ilk çeyreğinde daha da ivmelenerek milli gelir büyümesinin en güçlü bileşeni haline gelmiştir. Ayrıca 2021 yılına ilişkin açıklanan göstergeler de Türkiye ekonomisindeki güçlü gidişata işaret etmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.

Muş, bu yılın ilk çeyreğinde ihracatın bir önceki yıla göre yüzde 17,2 artarak 50 milyar dolar, ithalatın ise yüzde 9,6 artışla 61 milyar dolar olduğunu belirterek, nisan ayı rakamlarına ilişkin şu bilgileri verdi:

“Nisan ayında da ihracattaki güçlü performansımız devam etmiş, ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre yüzde 109 artışla 18,8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Bu değerle tüm zamanların en yüksek nisan ayı ihracat rakamını ve ayrıca tüm yılların ikinci en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Pandemi öncesi 2019 yılıyla karşılaştırıldığında ise ihracatımızın, nisan ayında yüzde 22,3 oranında arttığı görülecektedir. Bugün itibarıyla ihracatımızın pandemi öncesi seviyelerin de üzerinde tutunduğunu söyleyebiliriz. İthalatımız ise nisanda, geçen senenin aynı ayına göre yüzde 61,4 artışla 21,9 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Aylık ithalatımız pandemi öncesi dönemle karşılaştırıldığında, 2019 yılı nisan ayına göre ithalatımızın yüzde 21,1 oranında artış gösterdiği görülecektir. Böylece, nisan ayı dış ticaret açığımız, Nisan 2020’ye göre yüzde 31,9 azalarak 4,6 milyar dolardan 3,1 milyar dolara gerilemiştir. Bir diğer ifadeyle 2021 yılı Nisan ayında dış ticaret açığımız, bir önceki yılın aynı dönemine göre yaklaşık 1,5 milyar dolar azalmıştır.”

“Ocak-nisan döneminde ihracat yüzde 33,1 arttı”

Bakan Muş, ihracatın ithalatı karşılama oranının nisanda geçen yılın aynı ayına göre 19,5 puan artışla yüzde 66,2’den yüzde 85,7’ye yükseldiğini bildirdi.

Enerji ithalatı hariç tutulduğunda ise ihracatın ithalatı karşılama oranının 25,8 puan artışla yüzde 97,7 olarak gerçekleştiğine dikkati çeken Muş, şunları kaydetti:

“Ocak-nisan döneminde ihracatımız yüzde 33,1 artışla 68,8 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. İthalat ise ocak-nisan döneminde, yüzde 19,8 artışla 82,9 milyar dolar olarak kayıtlara geçmiş bulunmaktadır. Ocak-nisan dönemi dış ticaret açığımız, yüzde 19,5 azalarak 17,6 milyar dolardan 14,2 milyar dolara gerilemiştir. Bir başka ifadeyle 2021 yılı Ocak-Nisan döneminde dış ticaret açığımız, önceki yılın aynı dönemine göre 3,4 milyar dolar daha az gerçekleşmiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranı ocak-nisan döneminde 8,3 puan artışla yüzde 82,9 olmuştur. Enerji ithalatı hariç tutulduğunda ise ihracatın ithalatı karşılama oranının 7,7 puan artışla yüzde 93,8 olduğu görülecektir.”

Hedef ve öncelikler doğrultusunda kapsamlı bir ajandayla yola çıktıklarını ifade eden Muş, “Dış ticaretimizde Avrupa, Asya ve Orta Doğu pazarlarına yakınlığımızı daha etkin kullanmak ve ülkemizin üretim ve tedarik konusundaki üstünlüğünü pekiştirmek istiyoruz. Ayrıca, önümüzdeki dönemde Mısır ile gelişen diplomatik ilişkilere paralel olarak ticari ve ekonomik ilişkilerimizi güçlendirmek arzusundayız.” diye konuştu.

Muş, etkin ve dinamik operasyonel gücü, dijitalleşen gümrük süreçleri ve gelişmiş lojistik altyapıyla harmanlayacaklarına işaret ederek, tüm paydaşlarla iletişim ve iş birliği içinde yürüyeceklerini söyledi.

Dünyada sürdürülebilir, daha yeşil ve dijital bir üretim ekonomisine geçişin arifesinde bulunulduğunu vurgulayan Muş, Türkiye’nin de bu dönüşümün dışında kalmadığını dile getirdi.

“Hizmet sektörlerimizin ihracatını artırmayı hedefliyoruz”

Hizmet sektörlerinin son 10 yılda küresel mal ticaretinden daha hızlı bir seyirde büyüdüğüne dikkati çeken Muş, şöyle devam etti:

“Biz de yalnız turizmi değil, diğer hizmet sektörlerini de bacasız sanayimiz olarak tasavvur ediyoruz. 2019’da bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 8,5 artarak 63,6 milyar dolar olarak gerçekleşen ülkemiz hizmet ihracatı, 2020’de pandeminin etkisiyle bir önceki yıla kıyasla yüzde 45,5 azalarak 34,7 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmiştir. Bu rakamı yukarıya çekmek ve dünya hizmet ihracatından aldığımız payı artırmak için Bakanlığımızca mal ihracatında olduğu gibi hizmet ihracatında da önemli destekler sunulduğunun ve bu desteklerden önemli sonuçlar alındığının altını çizmek isterim.”

Muş, destek programlarının başladığı 2012’den bu yana Türkiye’yi ziyaret eden uluslararası hastaların sayısının 3 kat artarak geçen yıl 725 bin civarında gerçekleştiğini bildirdi.

Aynı dönemde çeşitli düzeylerde eğitim almak üzere Türkiye’ye gelen uluslararası öğrencilerin sayısının yaklaşık 7 kat artışla 220 bine ulaştığını söyleyen Muş, şu bilgileri verdi:

“Bilişim ihracatımızın önemli bileşenlerinden olan dijital oyun sektöründeki ihracatımızın son 6 yılda 5 kata yakın artış göstererek 2020 itibarıyla 1,9 milyar dolara yükselmesi beklenmektedir. Bugün Türk dizileri 146 ülkede 700 milyon kişi tarafından izlenmektedir. En değerli kaynağımız ve üretim girdimiz olan insan unsurunun başat rol oynadığı, kalitesi dünya çapında kanıtlanmış, sağlık, turizm, eğitim, bilişim gibi hizmet sektörlerimizin ihracatını artırmayı hedefliyoruz.”

“Mal ve hizmet ihracatında sıfır açık” hedefi

Muş, “mal ve hizmet ihracatında sıfır açık” hedefiyle yola çıktıklarını belirterek, “kendi kendine yeten, mal ve hizmet ticaretinde fazla veren ve katma değerli üretim ve ihracat yapan” bir ülke olmak için çalışacaklarını vurguladı.

Türkiye’nin büyümesinin, gelişmesinin, kalkınmasının ve zenginleşmesinin anahtarının ihracat olduğunu ifade eden Muş, dış ticaret açığındaki azalmanın makroekonomik istikrarın kuvvetlendirilmesi açısından da önemli olduğunu dile getirdi.

Muş, ikili ticarette yüksek dış ticaret açığı verilen ülkeleri analiz edeceklerini belirterek, “Bu ülkelerle ikili ticaretin daha adil ve dengeli şekilde gerçekleşmesini öncelikli gündem maddemiz, hatta milli meselemiz olarak görüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

“Çözüm üreteceğiz, yol bulacağız, yol açacağız”

Sektör temsilcileri, ihracatçılar, esnaf ve girişimcilere seslenen Muş, şunları kaydetti:

“Yeni dönemde memleketimizin her köşesini ziyaret edecek, sizlerin sorunlarıyla ilgili istişare süreçlerini daha da yoğunlaştıracağız. Üreticilerimizin tesislerini tek tek gezerek, aksayan noktaları yerinde tespit edeceğiz. Hiçbir vatandaşımızın derdine kayıtsız kalmayacağız. Çözüm üreteceğiz, yol bulacağız, yol açacağız. Bürokrasiyi, iş insanımızın, esnafımızın, girişimcimizin işini kolaylaştıracak, önünü daha da açacak bir araç olarak görüyoruz. Yatırımcımızın, ihracatçımızın, esnafımızın işini kolaylaştırmak her şeyden önce Ticaret Bakanı olarak benim asli görevimdir. Ortaya koyduğumuz hedefleri birlikte başaracağız. Vatandaşlarımızın, esnafımızın, sanatkarlarımızın, kooperatiflerimizin, üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın sorunlarını çözmek için üzerimize düşen ne varsa yapacağız.”

Muş, 2021 yıl sonuna ilişkin Orta Vadeli Program hedefi olan 184 milyar dolar ihracat düzeyini aşmaya bir adım daha yaklaştıklarını belirterek, “Halihazırda yıllıklandırılmış ihracatımızla bu hedefi zaten aşmış bulunuyoruz. Artık yıllık ihracatımızı 200 milyar dolar seviyesinin üzerine taşımayı konuşma zamanı gelmiştir. Milletimizin üzerimize yüklediği sorumluluğun her daim bilincinde olacak, üretim, istihdam ve ihracat temelinde büyüyen daha müreffeh bir Türkiye hedefi doğrultusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.” diye konuştu.

Bakan Muş’un ardından TİM Başkanı Gülle, nisan ayı dış ticaret rakamlarına ilişkin konuşma yaptı. Daha sonra, Gülle, Bakan Muş’a günün anısına hediye takdim etti.

Dünya

“453 bin konut yapacak ve evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir vatandaşımızı dahi bırakmayacağız”

GENÇ GAZETECİLER ADIYAMAN

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir Oluruz 6 Şubat Depremleri Anma Programı”nda yaptığı konuşmada “İnşa edeceğimiz konutların tamamının yapımına başladık kalan 252 bin konut ve iş yerimizi de hızlıca bitirip hak sahiplerine teslim edeceğiz. Böylelikle yılbaşına kadar toplam 453 bin konut, yani neredeyse yarım milyon konut yapacak ve evine girmeyen iş yerine kavuşmayan tek bir vatandaşımızı dahi bırakmayacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman Gençlik ve Spor Müdürlüğü Spor Salonu’nda gerçekleştirilen “Bir Oluruz 6 Şubat Depremleri Anma Programı”na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, herkesi derinden sarsan, yüreklerde büyük yaralar açan, milletin hafızasında asla silinmeyecek izler bırakan 6 Şubat depremlerinin ikinci seneidevriyesinde olduklarını belirtti.

6 Şubat asrın felaketinde yitirdikleri 53 bin 737 kişinin her birine Allah’tan rahmet niyaz eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondakilerle birlikte şehitler için Fatiha suresini okudu.

Deprem şehitlerinin ruhlarının şad, mekanlarının cennet olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toprağa verdiğimiz canlarımızın aziz hatıralarını, aminlerle, Fatihalarla, Yasinlerle, dualarla kalplerimizde yaşatmaya devam edeceğiz. Rabb’im ülkemizi ve milletimizi böylesi afetlerden muhafaza buyursun. Deprem şehitlerimizin yakınlarına ve milletimize bir kez daha sabrı cemil diliyorum. Bu vesileyle tüm şehitlerimizle birlikte dün Pençe-Kilit Operasyonu bölgesinde şehit olan Binbaşı Murat Kemal Yetişen’e de Allah’tan rahmet diliyor, silah arkadaşlarına ve ailesine taziyelerimi iletiyorum” diye konuştu.

“GECE GÜNDÜZ DEMEDEN, YORULMADAN, SABIRLA, AZİMLE ÇALIŞTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün hem 6 Şubat gecesinin acısını ilk günkü tazeliğiyle kalplerde hissettiklerini hem de devletin desteği, milletin dayanışması ile deprem bölgesini yeniden ayağa kaldırmanın haklı gururunu yaşadıklarını söyledi.

6 Şubat’ta 11 ilde meydana gelen sarsıntıların, sadece bu illerdeki insanları değil, 85 milyon olarak herkesi derinden etkilediğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Birçok ülkenin yüzölçümünden daha büyük bir alanda meydana gelen depremlerden 14 milyon vatandaşımız etkilendi. 2,5 milyonu aşkın vatandaşımız farklı illere göç etmek zorunda kaldı. Asrın felaketi, ülkemiz için doğrudan 104 milyar dolar, dolaylı olarak da 150 milyar dolarlık ağır bir maliyete yol açtı. Herkesin altından kalkamayacağı bu ürkütücü tabloya rağmen hem millet hem de devlet olarak bir an olsun ümitsizliğe kapılmadık. Yüreklerimize düşen ateşi bir an önce söndürmek için gece gündüz demeden, yılmadan, yorulmadan, sabırla, azimle kararlılıkla çalıştık.”

“ÇELİK BİR İRADEYLE ŞEHİRLERİMİZİ YENİDEN AYAĞA KALDIRIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremin ilk anından itibaren devletin tüm imkânları seferber ederek 650 bin personelle tüm kurumları afet sahasına gönderdiğini dile getirdi.

Hızla enkaza koşan arama kurtarma ekiplerinin, güvenlik güçlerinin, sağlık çalışanlarının, işçilerin, mühendislerin, gönüllülerin ve sivil toplum kuruluşlarının tek yürek tek bilek olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “O zor günlerde siyasi menfaat devşirmek amacıyla ‘devlet nerede’ diye soranlara, ‘devlet işte burada halkının yanında’ diyerek cevabımızı hem de çok güçlü bir biçimde verdik. Devleti, evsiz kalan analarımızın, babalarımızın, evlatlarımızın ellerini tutarken, dertlilere derman olurken gösterdik. Devleti eğitimden, sağlığa, ulaşımdan, ticarete sorunları çözmek için aylarca deprem bölgesinde kalan bakanlarımızla, yöneticilerimizle, kamu görevlilerimizde gösterdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Devleti, deprem turistleri çekip gittikten sonra tam 2 yıldır buralarda gece gündüz demeden süren inşa ve ihya çalışmalarıyla gösterdik. Devleti, teslim edilen konut ve iş yerleriyle, yapılan yollar ve köprülerle, inşa edilen okullar ve hastanelerle, verilen destek ve teşviklerle gösterdik. Gözyaşlarımızı içimize akıtarak, emekle, alın teriyle, metanetle, çelik bir iradeyle şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırıyoruz. O gün, yıkıntılarla dolan sokaklarımız bugün çocuklarımızın, gençlerimizin, gülüşleriyle ümit dolu çehreleriyle hamdolsun yeniden çiçekleniyor. Bizi ve devletimizi milletimize ve depremzedelerimize mahcup etmeyen Rabb’ime bugün bir kez daha hamdediyorum.”

Ankara ve İstanbul’daki sıcak ofislerinden ahkâm kesenlere, aynaya bakmadan “Bize ne yaptınız?” diye soranlara özetle bazı rakamları hatırlatmak istediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın birçok gelişmiş ülkesinde afetlerin ardından enkaz kaldırma çalışmaları yıllar alırken sadece birkaç ayda konutları yükseltmeye başladıklarını belirtti.

“DEPREM BÖLGEMİZİN TAMAMINDA İÇME SUYU, KANALİZASYON VE YAĞMUR SUYU HATTINI KOMPLE YENİLİYORUZ”

İki hafta önce 24 Ocak’ta, 201 bininci yuvanın anahtarlarını Malatya’da hak sahiplerine teslim ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son iki yılda deprem bölgemize 2,6 trilyon lirayı aşan yatırımlar yaptık. 2025 bütçemizde ise 584 milyar liralık kaynak tahsis ettik. İnşa edeceğimiz konutların tamamının yapımına başladık. Kalan 252 bin konut ve iş yerimizi de hızlıca bitirip hak sahiplerine teslim edeceğiz. Böylelikle yılbaşına kadar toplam 453 bin konut yani neredeyse yarım milyon konut yapacak ve evine girmeyen, iş yerine kavuşmayan tek bir vatandaşımızı dahi bırakmayacağız” diye konuştu.

“Deprem bölgemizin tamamında uzunluğu 11 bin kilometreyi aşan içme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu hattını komple yeniliyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin toplam sınır ve kıyı uzunluğunun yaklaşık 11 bin kilometre olduğunu hatırlatıp, depremden etkilenen şehirlerde Türkiye’nin çevresini baştan başa dolaşacak uzunlukta bir altyapı yatırımının gerçekleştirildiğini kaydetti.

“BÖLGEDE HİZMET VEREN SAĞLIK TESİSLERİNE EK OLARAK 34 SAHRA HASTANESİ KURDUK”

Deprem bölgesindeki hizmetlerin aksamaması ve hayatın tekrar normale dönmesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile diğer bakanlıklar ve belediyelerle olağanüstü bir çaba gösterildiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bakanlığının deprem bölgesinde 42,5 milyar lira bedelle 5 bin 588 yataklı 110 sağlık tesisini tamamladığını aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede hizmet veren sağlık tesislerine ek olarak 34 sahra hastanesi ve 176 acil müdahale ünitesi kurulduğunu söyledi.

Sağlık alanında bölgede 58 milyar liralık toplam 5 bin 750 yataklı 92 sağlık tesisinin inşasının ise devam ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölge genelinde 557 acil yardım istasyonunun yanı sıra 939 ambulans, 88 UMKE aracı ve 3 helikopterle sağlık hizmetlerini sürdürdüklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bin yataklı Hatay Şehir Hastanesi ile bin yataklı Kahramanmaraş Şehir Hastanesinin projelerinin tamamlandığını hatırlatarak, yıl içinde de ihalelerinin yapılacağını bildirdi.

“BÖLGEDE TOPLAM 697 YENİ MAHKEME KURARAK İŞ YÜKÜNÜ HAFİFLETTİK”

Adalet hizmetlerinin kesintiye uğramadan sürmesi için âdeta bir yargı seferberliği başlattıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bine yakını hâkim ve savcı olmak üzere yaklaşık 10 bin personelin deprem şehirlerinde görevlendirildiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgede toplam 697 yeni mahkeme kurarak iş yükünü hafiflettik. 21 adliye binası, 12 ceza infaz kurumu, 3 adli tıp hizmet binası, 1 personel eğitim merkezi ve 82 kamu konutunu 2025 yılı yatırım programımıza aldık. Bunlardan 8 adliye, 2 ceza infaz kurumu, 2 adli tıp ve 11 kamu personel konutunun inşası sürüyor. 13 adliye, 10 ceza infaz kurumu, 1 adli tıp, 1 personel eğitim merkezi ve 71 personel konutu binamızın da inşaat öncesi hazırlıkları devam ediyor” şeklinde konuştu.

“BUGÜNE KADAR 524 OKUL VE 7 BİN 500 DERSLİĞİN YAPIMINI TAMAMLADIK”

Depremden etkilenen illerde 6 Şubat öncesi eğitim öğretim faaliyetlerinin 11 bin 567 okuldaki 119 bin 200 derslikte devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bugün itibarıyla derslik sayımız 132 bin 168’e ulaştı. Depremde bin 295 okul ve 9 bin 935 derslik yıkılmış veya kullanılamaz hâle gelmişti. Bugüne kadar 524 okul ve 7 bin 500 dersliğin yapımını tamamladık. Orta hasarlı 134 okul ve bin 537 dersliği güçlendirdik. Az hasarlı 63 bin dersliği onardık. Hâlihazırda 717 okul ile 13 bin dersliğin yapımı 115 okul ve bin 582 dersliğin güçlendirme çalışmaları devam ediyor. İnşallah bunları eylül ayına kadar hizmete açmayı hedefliyoruz. Bu çalışmaların sonunda bin 241 yeni okul ve 19 bin 784 derslik yapacak, 249 okul ve 3 bin 119 dersliğin de güçlendirmesini tamamlayacağız. Böylece deprem bölgesindeki derslik kapasitesini yüzde 10 artırarak 6 Şubat’tan önceki kapasitenin üzerine çıkartacağız.”

Deprem bölgesinde ulaşım olmadan atılan her adımın yarım kalacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede kara yolu, hava yolu, demir yolu, denizcilik ve haberleşme alanında önemli çalışmaları hayata geçirdiklerini söyledi.

“DEPREM KONUTLARININ BAĞLANTI VE İMAR YOLLARININ YAPIMINA DEVAM EDİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 8 ilde 26 ayrı kesimde toplam 336 kilometre uzunluğunda bağlantı ve imar yolunun ihalesinin tamamlandığını ve çalışmalara başlandığını dile getirerek, şöyle konuştu: “Deprem konutlarının bağlantı ve imar yollarının yapımına devam ediyoruz. Demir yollarında hasar gören bin 275 kilometre uzunluğundaki hattımızın bin 60 kilometrelik kısmının yapım ve onarım çalışmaları bitti. Kalan kısmı da kısa süre içinde hizmete açmayı planlıyoruz. Hatay Havalimanı’mızın uçuş pisti depremde ciddi zarar görmüştü. 3 bin metre uzunluğundaki bu pistin yapım çalışmaları sürüyor. Geniş gövdeli uçakların da inebileceği yeni bir pisti inşallah Hatay’ımıza tekrar kazandırıyoruz. 163 noktaya ücretsiz uydu terminali ile kablosuz erişim noktaları kurduk. Haberleşme altyapıları için işletmecilerin gerekli planlamaları yaparak yaklaşık bin 400 adet kalıcı baz istasyonu kurmalarına yardımcı olduk.”

“65 İLÇEMİZDEKİ YATIRIMLARI TEŞVİKLERLE DESTEKLEDİK”

Deprem bölgesindeki işletmelerin sanayi, kalkınma, yatırım teşvikleri ile KOSGEB ve TÜBİTAK destekleri gibi pek çok alanda yanında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Depremden etkilenen 11 ilimizde 15 organize sanayi bölgesi ve 17 sanayi sitesi projesi için 14 milyar 755 milyon liralık kaynak sağladık. 9 ilimizde 3’ü organize sanayi, biri endüstri bölgesi olmak üzere 34 adet sanayi alanı ilan ettik. Depremden zarar gören sanayi işletmelerinin hasarlarının giderilmesi amacıyla 2025 yılı için yaklaşık 3 milyar lira ödenek tahsis ettik. Kalkınma ajanslarımızla afet illerimizde bin 655 projeye 3 milyar lira, bölge kalkınma idarelerimizle 132 projeye 1,1 milyar lira kaynak aktardık. Depremden yoğun olarak etkilenen 65 ilçemizdeki yatırımları en üst seviyede yatırım teşvikleriyle destekledik.”

“TOPLAM 34,5 MİLYAR LİRA KİRA DESTEĞİ VERDİK”

Bölgede 204 milyar lira yatırım büyüklüğüne sahip, 50 bin 774 kişiye istihdam sağlayacak bin 116 yatırım için teşvik belgesi düzenlediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem Sonrası Canlanma Destek Programı ile 60 bin 673 KOBİ’ye 37 milyar liranın üzerinde kaynak sağladık. TÜBİTAK aracılığıyla 484 araştırma geliştirme projesine 772 milyon lira destek, 2 bin 500’e yakın öğrenci ve araştırmacıya 672 milyon lira tutarında burs verdik” dedi.

İçişleri Bakanlığının 59’u vali olmak üzere olmak üzere 708 mülki idare amiriyle 142 bin 500 güvenlik personelini bölgede görevlendirdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Arama kurtarma ve enkaz çalışmalarından iaşe ve ibate hizmetlerine, geçici barınma alanlarının kurulumundan ortak kullanım alanlarının düzenlenmesine geniş çaplı koordinasyon faaliyetleri yürüttü. Konteyner kentlerde kalan vatandaşlarımızın gıda-market alışverişleri için 73 bin Esen Kart dağıttık. 2025 itibarıyla 363 bin haneye toplam 34,5 milyar lira kira desteği verdik. Taşınma, destek, kira, tahliye, vefat yardımı ve diğer destek ödemelerinin toplamı 150 milyar liraya yaklaştı. Çalışma ve sosyal güvenlikte Toplum Yararına Programımız çerçevesinde 15 milyar lira tutarında 77 bin binden fazla kontenjan tahsis ettik. Kısa çalışma ödeneği ile 111 binden fazla kişiye toplam 1 milyar liralık ödeme yapıldı.”

“18 BİN AFETZEDE ÖĞRENCİYE ÖĞRENİM BURSU TAHSİS ETTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlik ve spor alanında 23 bin 692 depremzede öğrencinin öğrenim kredisinin karşılıksız bursa dönüştürüldüğüne dikkati çekerek, şu bilgileri paylaştı: “18 bin afetzede öğrencimize de yeni eğitim öğretim yılında öğrenim bursu tahsis ettik. Deprem bölgemizin 4 ilindeki toplam 9 bin 710 yataklı 9 yeni öğrenci yurdumuzdan 3’ünün inşası tamamlandı, 6’sının yapımı devam ediyor. 8 şehrimizdeki 10 bin 500 yatak kapasiteli 8 yeni öğrenci yurdumuz ise proje aşamasında, bunların yapımına kısa sürede başlayacağız. Diyanet İşleri Başkanlığımız, bölgede zarar gören camilerimizin ve Kur’an kurslarımızın onarımı ve inşası için 156 milyon liralık yardımda bulundu. İlköğretim, ortaöğretim ve lisans düzeyindeki 7 bin 90 öğrenciye 10 milyon liranın üzerinde eğitim desteği verdik. Kültür Bakanlığımız, depremde hasar gören farklı illerimizdeki 12 cemevinin bakım, onarım ve tefrişat çalışmalarını yaptı, 377 vakıf kültür varlığının restorasyonuna başladı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız, 4,1 milyon vatandaşımıza psikososyal destek sundu. Aile ve Gençlik Fonu’ndan yeni evlenen 5 bin 653 çifte iki yıl geri ödemesiz 48 ay vadeli faizsiz kredi desteği verdi. Deprem bölgemizdeki 16 kadın konukevinde 18 bin 201 afetzedeyi misafir ettik.”

“DÜNYA BANKASI İLE KREDİ PAKETİ İMZALADIK”

Son iki yılda 11 ilde toplam 30 milyar lira tarımsal destek ödemesi yaptıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İçme ve tarımsal sulama için 20 milyar liralık yatırımımız oldu. 46 milyar lira daha yatırım yapacağız. Hayvanlarını kaybedenlerin zararlarını karşıladık. Deprem illerinde 335 bin çiftçiye 4,8 milyar lira mazot ve gübre desteği ödemesini gerçekleştirdik” dedi.

Depremde zarar gören İskenderun Balıkçı Barınağı’nın onarımını 1,3 milyar liralık maliyetle geçen yıl tamamladıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Deprem bölgesinin zarar gören tarım altyapısının iyileştirilmesi konusunda Dünya Bankası ile bir kredi paketi imzaladık. Çiftçilerimize önümüzdeki 5 yılda çeşitli kalemlerde toplam 250 milyon dolar hibe vereceğiz. Enerjide elektrik, doğal gaz, petrol, iletim, dağıtım veya depolama hatlarında deprem sebebiyle 24,1 milyar liralık hasar oluşmuştu. Enerji altyapısındaki hasarların giderilmesi için kamu ve özel sektör tarafından 2024 sonu itibarıyla 19 milyar lira yatırım yapıldı. Savunma sanayisinde birçok kritik üretim tesisi yatırımına başlandı. Belediyelerimiz tarafından da çok sayıda yatırım, hizmet, eser ve proje şehirlerimize kazandırıldı, destek olundu, çalışmalara katkı verildi.”

“ADIYAMAN MERKEZ DEVLET HASTANEMİZİ BU YILIN SONUNA KADAR TAMAMLAMAYI HEDEFLİYORUZ”

Adıyaman’ın ihya ve inşa çalışmaları kapsamında şimdiye kadar eğitimde 555 dersliğin yapıldığını, 684 dersliğin yapımına da devam edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sağlıkta 350 yataklı Adıyaman Kadın Doğum ve Çocuk Hastanemiz geçtiğimiz kasım ayından itibaren hasta kabulüne başlamıştı. İnşallah birazdan canlı bağlantıyla resmî açılışını da yapacağız. Yine 50 yataklı Çelikhan Acil Durum Hastanemizi tamamladık ve bu ay vatandaşlarımızın hizmetine sunuyoruz. Yapımı süren 150 yataklı Adıyaman Merkez Devlet Hastanemizi bu yılın sonuna kadar tamamlamayı hedefliyoruz. Altınşehir bölgemizde 100 yataklı devlet hastanesi projemizi, yatırım programımıza aldığımızın müjdesini de sizlerle paylaşmak istiyorum” diye konuştu.

Adıyaman’da 27 bin 433’ü konut, 3 bin 973’ü köy evi olan 31 bin 406 konutu teslim ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, kalan konutları da 1 sene içinde tamamlayıp hak sahiplerine teslim edeceklerini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman’daki 4 millet bahçesi projesinden 2’sinin tamamlandığını belirterek, “Söz verdiğimiz Sincik-Malatya yolu ve Adıyaman-Çelikhan yollarının da ihalelerini gerçekleştirerek yapım çalışmalarını başlattık. Besni İl Yolu, Gölbaşı-Adıyaman-Kahta yolu, Kahta-Narince-Siverek yolu, Narince-Gerger İl Yolu, Besni-Araban yolu ikmal işi gibi 9 ayrı kara yolu projemizin çalışmaları da devam ediyor. Depremde hasar gören demir yollarımızın altyapı, üstyapı ve sanat yapılarının onarım ve güçlendirme çalışmalarını sürdürüyoruz” ifadesini kullandı.

Yatırım tutarı 500 milyon lira olan Adıyaman Kablo Konnektör AŞ’nin fabrika inşasının yıl içinde tamamlanarak üretime başlayacağını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adıyaman’ın ayağa kaldırılmasına destek veren belediyeleri tebrik etti.

“İHYA VE İNŞA ÇALIŞMALARIMIZI BAŞARIYLA YÜRÜTÜYORUZ”

Daha nice çalışma, proje, eser ve yatırımı Adıyaman ile depremin yıktığı şehirlere kazandırdıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Şunu bir kez daha açık ve net ifade etmek durumundayım; devletimiz, tüm birimleriyle, tüm kaynaklarıyla afetzede kardeşlerimizin yanında oldu, inşallah olmaya da devam edecek. Biz, deprem bölgesini sadece yıl dönümlerinde hatırlayanlar gibi laf üstüne laf koyan değil, taş üstüne taş koyanlardanız. Muhalefetin havsalasının bile almayacağı birçok alanda ihya ve inşa çalışmalarımızı başarıyla yürütüyoruz. Muhalefetin de en azından yönettikleri belediyelerde, reklama ayırdıkları mesaiyi kentsel dönüşüm ve depreme hazırlık çalışmalarına ayırarak çabalarımıza katkı vermesini bekliyoruz. Bu işler yılda 2 gün buralara gelip konuşmakla olmaz. Sürekli eleştirerek, sürekli yapılan işlere kulp takarak muhalefet edilmez.”

“İLK GÜNDEN BERİ DEPREM BÖLGESİNDEN ELİMİZİ ÇEKMEDİK”

Hükûmetin, AK Parti’li belediyelerin ve hayırseverlerin icraatlarının ortada olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyada hemen hiçbir ülkenin altından kalkamayacağı büyük bir inşa ve ihya hamlesine 2 yıl gibi kısa bir sürede hamdolsun imza attık. Ana muhalefet partisinin genel başkanları ise seçimler öncesinde geldiler, bedava ev sözü verdiler, sonra da buhar olup uçtular. Yapılanı kötülemek ve devletimizi tenkit etmek dışında depreme dair özellikle hiçbir gündemleri, hiçbir projeleri ve faaliyetleri maalesef yok” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, medya ve sosyal medyadan yüksek perdeden konuşanların çoğunun zaten deprem bölgesinin yollarını unuttuğunu belirterek, “Biz ise ilk günden beri deprem bölgesinden elimizi çekmedik. Şehirlerimizi ayağa kaldırmak, vatandaşlarımızı yeni yuvalarına süratle kavuşturmak için çalıştık, çabaladık, ter döktük. İnşallah bundan sonra da elimizi buralardan asla çekmeyeceğiz” açıklamasında bulundu.

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile ortak basın toplantı düzenledi

GENÇ GAZETECİLER ANKARA

“Gazze’de ilan edilen ateşkesin muhafazası için herkese büyük sorumluluklar düşüyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Gazze’de ilan edilen ateşkesin muhafazası için herkese büyük sorumluluklar düşüyor. Uluslararası toplum olarak iki devletli çözüm için gayretlerimizi sürdürmeliyiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Konuşmasında geçen sene nisan ayında Türkiye’ye gerçekleştirdiği ziyaretin ardından Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’i yeniden ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl Türkiye-Almanya arasındaki dostluk anlaşmasının 100’üncü yıl dönümü olduğunu hatırlattı.

“TİCARET HACMİMİZİ ARTIRMAYA VE KARŞILIKLI YATIRIMLARI TEŞVİK ETMEYE DEVAM EDİYORUZ”

Son dönemde gerçekleşen üst düzeyli ziyaretler ve uluslararası platformlardaki görüşmelerin iki ülke arasındaki yakın diyaloğun en açık tezahürü olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, güçlü, siyasi, ekonomik, beşeri ve kültürel bağların ilişkileri daha da geliştirme fırsatı verdiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerde ikili iş birliğinin derinleştirilmesine yönelik atılabilecek adımların yanı sıra, bölgesel gelişmeleri de ele aldıklarını söyledi.

Almanya ile Türkiye arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin oldukça güçlü olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ticaret hacmini artırmaya ve karşılıklı yatırımları teşvik etmeye devam ettiklerini kaydetti.

Terörle mücadele, düzensiz göç, vize meselesi, savunma sanayi ve Almanya’daki Türk toplumunu ilgilendiren konuların da gündemlerinde olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya’da 23 Şubat’ta gerçekleştirilecek seçimlerin hayırlara vesile olmasını diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk toplumunun güvenliği, refahı ve esenliğinin Almanya ile gündemlerinin en üst sıralarında yer aldığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa genelinde yabancı karşıtlığı, ırkçılık ve İslam düşmanlığı içeren eylem ve söylemlerin arttığını müşahede ediyoruz. Bu durum, Türk toplumunu da endişelendirmektedir. Tüm bu hususlarda Alman dostlarımızla birlikte çalışmayı sürdüreceğiz. Terör örgütleriyle mücadele konusuna da özellikle değindik. Almanya’nın Avrupa Birliği’ndeki başat konumu ışığında, Türkiye birlik ilişkileri de görüşmelerimizde yer aldı. Gümrük Birliği ve vize serbestisi başta olmak üzere atılması gereken adımlar üzerinde durduk.”

“BÖLGESEL KONULAR BAĞLAMINDA ALMANYA İLE İŞ BİRLİĞİNİ SÜRDÜRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Bugünkü istişarelerimiz mücavir coğrafyalarımızda barış ve istikrara yönelik ortak gayretlerimiz bakımından önem taşıyor. Suriye’deki gelişmeler, Gazze’deki son durum ve Ukrayna’daki savaş gibi bölgesel konular bağlamında Almanya ile iş birliğini sürdüreceğiz. Kalıcı barışın ve refahın hüküm sürdüğü bir Suriye hepimizin arzusudur. Bu minvalde Türkiye’nin Suriye’nin yeniden imarına yönelik çabalarına Almanya’nın da gerekli desteği sağlayacağına inanıyorum. Gazze’de ilan edilen ateşkesin muhafazası için herkese büyük sorumluluklar düşüyor. Uluslararası toplum olarak iki devletli çözüm için gayretlerimizi sürdürmeliyiz. Ukrayna’daki savaşın adil bir barışla sona ermesi gerektiğini uzun bir süredir savunuyoruz. Bu konuyu da Alman mevkidaşımla bugün istişare ettik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’e ve heyetine ziyaretleri için teşekkür etti.

ALMANYA CUMHURBAŞKANI STEİNMEİER: “TÜRKİYE İLE ORTAK BİR ÇIKARIMIZ VAR, O DA ARTIK BÖLGEDE KALICI BARIŞIN YERLEŞMESİ”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier de konuşmasında, Orta Doğu’da ve bölgede çok hareketli bir dönem yaşandığını, Gazze’de bir ateşkesin kararlaştırıldığını, rehinelerin serbest bırakılmasında ilerlemeler kaydedildiğini, Lübnan’da ateşkes sağlandığını, Beşşar Esed rejiminin sona erdiğini ve Suriye’de bir yeniden başlangıç olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu: “Bütün bunlara Almanya ve Türkiye olarak farklı perspektiflerden bakıyoruz ancak ortak bir çıkarımız var, o da artık bölgede kalıcı bir barışın yerleşmesi. Bunun için Türkiye çok önemli bir aktör. Cumhurbaşkanıyla şu konuda hemfikiriz, bütün bu gerginlikler karşısında fırsatları değerlendirmeye mecburuz, barışçıl ve kalıcı bir gelişme istiyoruz bölgede.”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile İsrail ve Filistin konusuna da değindiklerini, şu anda Gazze’de yaşanan ateşkesin bir ilk adım olduğunu konusunda hemfikir olduklarını dile getirdi.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, Orta Doğu seyahati sırasında son 3 günde bölgeyle ilgili konuları görüştüğünü belirterek, şunları kaydetti: “Filistinlileri, Gazze Şeridi’nden göç ettirmek veya sürgüne gönderme yönündeki öneriler, teklifler yaptığım bütün görüşmelerde büyük endişe ve korkuya neden oluyor. Bu tür öneriler uluslararası hukuk açısından kabul edilemez. Bundan sonra ABD yönetimiyle yapılacak görüşmeler için de önemli bir temel oluşturulması gerekir. Biz de Almanya olarak iki devletli bir çözümü savunuyoruz.”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, görüşmede Suriye konusunu ayrıntılı şekilde ele aldıklarını belirtti.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, yarın 6 Şubat Kahramanmaraş depremlerinin yıl dönümü olduğunu dile getirdi. Hem Alman devletinin hem de birçok bireyin ilk günden beri yardım etmek için çaba harcadığını ve bu yardımların devam edeceğini, kendisinin de deprem bölgesine gittiğini belirten Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, “Şimdi yeniden inşa için verilecek olan 140 milyon avroluk bir kredinin ilk dilimi kararlaştırıldı ve bu kapsamda depreme dayanıklı okulların inşası gerçekleşecek” dedi.

GENÇ GAZETECİLER ANKARA

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile görüştü

TÜRKİYE ‘YE HOŞ GELDİNİZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye ziyarette bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.

GENÇ GAZETECİLER ANKARA

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge