18. MÜSİAD EXPO Fuarı’nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz Türkiye’nin gücüne, potansiyeline, geleceğine inanan herkesle birlikte bu yolda yürümeye hazırız. Küresel ekonomide yaşanan değişimi lehimize çevirebilecek her adıma destek vereceğiz. Yatırım, üretim, ihracat ve istihdam için harekete geçen herkesin yanında yer aldık, almayı sürdüreceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen 18. MÜSİAD EXPO Fuarı’na katıldı.
Fuarda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın sebebiyle fuarın ve fuar kapsamındaki etkinliklerin bir kısmının fiziki, bir kısmının da çevrim içi gerçekleştirileceğini belirtti.
Türkiye’de hem milletin sağlığını korumaya hem de üretimin ve istihdamın aksamadan yürümesini temin etmeye çalıştıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu ikisini birlikte başarıp salgın sürecinden güçlenerek çıkabileceğimize inanıyorum. Böyle zor bir dönemde böyle büyük bir organizasyonun yapılmasının ve bizim de bizzat iştirak etmemizin sebebi işte budur” dedi.
Şartları en doğru şekilde değerlendirerek bu süreci fırsata dönüştürmekte kararlı olduklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgınla mücadele konusunda gereken her şeyin yapıldığını, bilim insanlarının tavsiyeleri doğrultusunda atılması gereken adımların atıldığını söyledi.
Salgınla mücadele çalışmalarında Türkiye’nin pozitif yönde ayrışarak altyapısının gücünü ortaya koyduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Salgının 2. dalgasının tüm dünyayı kasıp kavurduğu bir dönemde de nispeten daha iyi bir görünüme sahibiz. Ekonomi tarafında da her kesime yönelik desteklerle salgının yol açtığı sıkıntıları azaltmaya, paylaşmaya çalışıyoruz. Devlet olarak tüm imkânları seferber ederek üretimi, ihracatı, ticareti, istihdamı ayakta tutuyoruz. Bu anlayışla iş dünyamızdan esnaflarımıza, işçilerimizden yardıma muhtaç vatandaşlarımıza kadar her kesime el uzattık, kaynak aktardır. MÜSİAD’ın da kurduğu Karz-ı Hasen fonu vasıtasıyla kendi üyeleri arasında benzer dayanışma mekanizmaları oluşturmasından memnuniyet duydum. Hem salgının yol açtığı sorunları hem ekonomimizin karşı kaşıya bulunduğu sıkıntıları 83 milyon hep birlikte ortaya koyacağımız iş birliği ve dayanışma ile aşarak hedeflerimize ulaşabiliriz.
“REFORMLARA HİÇ ARA VERMEDİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, hedeflere ulaşma noktasında herkesin yapması gereken fedakârlıklar bulunduğuna dikkat çekerek, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Merkez Bankası ve diğer kurumlar ile özel sektörün daha güçlü şekilde birlikte çalışacağına inandığını kaydetti.
“Hem ekonomi politikalarımızı tahkim edecek hem demokrasimizin ve özgürlüklerimizin çıtasını yükseltecek hem milletimizin günlük hayatında rahatlamaya yol açacak hazırlıklar içindeyiz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Anayasamızı demokrat ve özgürlükçü bir anlayışla defalarca değiştirdik. Tümüyle yeni bir anayasa yapmak için kolları sıvadık. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi’nin oyunbozanlığı sebebiyle neticeye ulaşamadık. Bizimle birlikte yeni bir anayasa hazırlamaktan kaçanların daha sonra karanlık mahfillerde başka gayretler içerisine girdikleri ortaya çıktı. Böylece bizim başlattığımız yeni anayasa çalışmasının niçin akamete uğradığı da aleniyet kazandı. Bunun yanında temel kanunların tamamını yenileyerek adalet sistemimizin altyapısını ve insan kaynağını güçlendirerek ülkemizde hukuka erişimi kolaylaştırdık. Hak ve özgürlük alanlarını olabildiği kadar genişleterek millî birlik ve beraberliğimizi tahkim ettik. Ekonomi alanında da pek çok reformu hayata geçirerek ülkemizin makroekonomik görünümünü çok ilerilere taşıdık. Velhasıl biz reformlara hiç ara vermedik.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin hukuka ve adalete olan güvenini kökleştirmek amacıyla kapsamlı bir yargı reformu strateji belgesi hazırladıklarını hatırlatarak, bu doğrultuda TBMM’nin üç ayrı reform paketini hayata geçirdiğini belirtti.
“EKONOMİ VE DEMOKRASİDE ÜLKEMİZİ YENİ BİR YÜKSELİŞ DÖNEMİNE SOKMAKTA KARARLIYIZ”
Ekonomideki kapsamlı düzenlemelerle de Türkiye’de iş yapma kolaylığı sağladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi de yeni reformlar, yeni atılımlar için hazırlıklar yapıyoruz. Ekonomide ve demokraside ülkemizi yeni bir yükseliş dönemine sokmakta kararlıyız. Yeni yargı paketleriyle ilgili hazırlıklar sürüyor. Bunları da en kısa sürede Meclis gündemine getireceğiz” dedi.
Ön çalışmaları tamamlanan İnsan Hakları Eylem Planını iş dünyası ve azınlıklar dâhil çok daha geniş bir istişareyle neticelendirip hayata geçireceklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin geleceğine güvenle bakabilmesi için bugün almamız gereken tedbirler neyse onları hayata geçirmekten kaçınmıyoruz. Gerekirse şu aşamada bazı acı ilaçları içmemiz gerektiğinin de farkındayız. Dün yapılan faiz artırımı kararını bu çerçevede değerlendiriyorum” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE’Yİ FAİZ, ENFLASYON, KUR SARMALINDAN ÇIKARMAMIZ ŞARTTIR”
Asıl hedeflerinin enflasyonu en kısa sürede önce tek haneli rakamlara düşürerek, faizlerin de buna uygun şekilde aşağı inmesini temin etmek olduğunu tekrarlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunu başardığımızda kurun da istikrara kavuşacağını düşünüyorum. Türkiye’yi faiz, enflasyon, kur sarmalından çıkarmamız şarttır. Aksi hâlde sürekli bu tartışmayı yaşamak, bu bedelleri ödemek mecburiyetinde kalacağız” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, faizin insanları sömürdüğünü vurgulayarak, yeni ekonomi yönetimiyle birlikte tüm mesailerini, dikkatlerini bu konuya vererek Türkiye’yi bu kronik sancıdan kurtaracaklarını söyledi.
Hedeflere ulaşmak için iş dünyası ve vatandaşlardan somut destek talepleri olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her şeyden önce yurt dışındaki tasarruflarımızı mutlaka ülkemize getirmeliyiz. İşte şu anda varlık barışıyla ilgili adımı attık ve varlık barışı konusunda da gerek yurt dışı, gerek yurt içindeki yastık altı neyimiz varsa bunları kesinlikle herhangi bir sorguya tabi olmadan kayıt altına almamız inanıyorum ki ülkemiz için de ve bütün girişimcilerimiz, yatırımcılarımız için de yeni bir ufuk sağlayacaktır” dedi.
Yerli ve uluslararası girişimcileri harekete geçirerek üretim ve istihdamda kalıcı sonuçlar doğuracak yatırımların hızlanmasını temin edeceklerini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Lirasına güvenlerini artırarak mevduatlarda döviz ağırlığının azalmasını sağlayacaklarını kaydetti.
“TÜRKİYE’YE GÜVENEN HERKESİN KAZANACAĞI BİR YATIRIM İKLİMİ OLUŞTURUYORUZ”
“Adımlarımızı güvenin ve istikrarın bu sürecin kilit taşı olduğunun bilinciyle atıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Türkiye’ye güvenen herkesin kazanacağı bir yatırım iklimi oluşturuyoruz. Bunun için ihtiyaç duyulan her türlü adımı atacak, iş ve yatırım ortamını beklenen seviyeye çıkartacağız. Bu kapsamda özellikle üretim ve ihracatın ana aktörleri olan kuruluşlarımıza çok önemli görevler düşüyor. Ticaret Bakanlığımız, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulumuz, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimiz, MÜSİAD, TÜSİAD gibi iş insanlarımızı temsil eden yapılardan yakın, verimli ve samimi bir çalışma yürütmelerini bekliyoruz. Özellikle ihracat süreçlerinde yer alan kurumlarımızı diğerinin rakibi değil, tamamlayıcısı olarak görüyoruz. Bu yapılar hem ülke içinde, hem de ülke dışında birbirleriyle ne kadar yakın çalışma ve iş birliği halinde bulunurlarsa ortak hedeflerimize o kadar hızlı ulaşırız.”
Salgın döneminde iş dünyasının çalışma biçimi ve alışkanlıklarında ciddi değişiklikler ortaya çıktığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık iş yapmak, anlaşmak ve sonrasındaki süreçlerin online gerçekleşebileceğini, salgın sonrasında da vakit ve maliyet avantajları için bu yönteme yaygın şekilde devam edileceğinin anlaşıldığını söyledi.
“KÜRESEL EKONOMİDE YAŞANAN DEĞİŞİMİ LEHİMİZE ÇEVİREBİLECEK HER ADIMA DESTEK VERECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, online iş yaparken fiziki inceleme, kontrol, alıcı ve satıcı arasındaki güven ilişkisinin tesis edilmesinde de DEİK ve MÜSİAD gibi kuruluşlara çok büyük görevler düştüğüne işaret ederek, “Bu kurumlarımız oluşturacakları güven verici bilgilendirme mekanizmalarıyla alıcı-satıcı arasındaki fiziki temas eksiğini kapatabilirler. Şayet bunu sizler yapmazsanız, dışarıdan birileri benzer mekanizmaları kurar, sizler de bedelini ödeyerek o hizmeti almak zorunda kalırsınız. Yeni dönemin fırsatlarını değerlendirebilmek için üretim ve ihracat merkezli kuruluşların yapılarını, standartlarını, kanallarını hızla gözden geçirerek ihtiyaca cevap verecek hâle getirmeleri şarttır” uyarısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz Türkiye’nin gücüne, potansiyeline, geleceğine inanan herkesle birlikte bu yolda yürümeye hazırız. Küresel ekonomide yaşanan değişimi lehimize çevirebilecek her adıma destek vereceğiz. Yatırım, üretim, ihracat, istihdam için harekete geçen herkesin yanında yer aldık, almayı sürdüreceğiz. Mevcut imkânları daha üst seviyede kullanarak yeni yatırımlarla üretim ve ihracat kapasitemizi arttırarak tasarımından imalatına kadar her aşamasında yüksek teknolojiye geçişi sağlayarak inşallah bu süreci başarıya ulaştıracağız” şeklinde konuştu.
“Türkiye’nin büyümesi, güçlenmesi, kalkınması için taş üstüne taş koyan herkesten Allah razı olsun” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, MÜSİAD’a da fuar organizasyonu için teşekkür ederek, fuarın başarılı geçmesi temennisinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşması öncesinde fuar alanındaki stantları da gezdi.
Katar Emiri Şeyh Temim Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
Türkiye’ye hoş geldiniz
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite 10. Toplantısı için Türkiye’ye gelen Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamad Al Sani’yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.
Katar Emiri Şeyh Temim, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Katar Emiri Şeyh Temim, tören kıtasını selamladı.
Türkiye ve Katar bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren iki lider, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim baş başa görüşmelerinin ardından, Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Onuncu Toplantısı’na başkanlık etti.
TÜRKİYE İLE KATAR ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR
Toplantı sonrası iki ülke arasında yapılacak anlaşmaların imza törenine geçildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Temim huzurunda imzalanan sekiz anlaşma şöyle:
” – Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında İnsani Yardım Alanında İşbirliği Anlaşması
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Belgeler ve Arşivler Alanlarında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Medya ve İletişim Alanında İşbirliğine İlişkin Mutabakat Zaptı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Gençlik ve Spor Alanlarında (2025-2026) Yıllarına Ait Uygulama Programı
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Uluslararası Karayolu Yolcu ve Eşya Taşımacılığı Alanında İşbirliği Anlaşması
Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Katar Devleti Hükûmeti Arasında Ticaretin Kolaylaştırılmasına İlişkin Niyet Beyanı
Savunma Bakanlıkları Arasında Teknik İşbirliği Anlaşması
Savunma Bakanlıkları Arasında Askeri İşbirliği Anlaşması.”
Törende ayrıca Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Katar Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed bin Abdurrahman Al Sani “Türkiye-Katar Yüksek Stratejik Komite Onuncu Toplantısı” bildirisini imza altına aldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vefatının 86. yılı nedeniyle Anıtkabir’de düzenlenen anma törenine katıldı.
Anıtkabir’deki tören, devlet erkânının Aslanlı Yol’da yürüyüşü ile başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığındaki heyet, Anıtkabir’de saat 09.05’te Atatürk’ün mozolesine çelenk koyarak saygı duruşunda bulundu.
İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Misak-ı Millî Kulesi’ne geçerek Anıtkabir Özel Defteri’ni imzaladı ve şunları yazdı:
“Aziz Atatürk,
Ebedi aleme irtihalinizin 86. yıl dönümünde Zat-ı Âlinizi, bir kez daha rahmetle yâd ediyoruz.
Şahsınızın ve şehitlerimizin emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ni her alanda yüceltmek, güçlendirmek, etrafındaki krizlere rağmen istikrar ve güven içinde büyütmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Yeniden büyük Türkiye hedefiyle ve Türkiye Yüzyılı vizyonuyla 85 milyon tek yürek, tek bilek olarak şanlı mazimizden daha aydınlık bir atiye uzanan kutlu yolculuğumuzu emin adımlarla sürdürüyoruz.
Vatan topraklarının her karışında barışın, huzurun, adaletin, kalkınmanın ve kardeşliğin egemen olduğu bir Türkiye’yi inşa edene kadar durmadan, dinlenmeden yürüyeceğiz.
“Türkiye’nin AB katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur”
Genç Gazeteciler Macaristan
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Siyasi Topluluğu Beşinci Zirvesi Genel Oturumu’nda yaptığı konuşmada, “Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa’nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de, Avrupa Siyasi Topluluğu Beşinci Zirvesi Genel Oturumu’nda hitap etti.
Misafirperverliği ve nazik daveti için Macaristan Başbakanı Viktor Orban’a teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün burada Avrupa’nın yüzleştiği çok boyutlu güvenlik sınamalarını ele almak üzere toplanmış bulunuyoruz” ifadesini kullandı.
Güvenlik sınamalarının yalnızca askerî tehditler, terörist saldırılar ve hibrit savaş taktiklerinden ibaret olmaktan çıktığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, enerji arzından siber saldırılara, göç hareketlerinden salgınlara, uluslararası hukukun sistematik ihlallerinden savaşlara kadar geniş bir yelpazeye yayılan meydan okumaların herkesi etkilediğini bildirdi.
“UKRAYNA’DAKİ SAVAŞIN YOL AÇTIĞI OLUMSUZLUKLAR HER GEÇEN GÜN DAHA DA DERİNLEŞİYOR”
“Huzurumuza, istikrarımıza ve refahımıza kasteden tehditlerin önemli bir kısmı tek başımıza üstesinden gelemeyeceğimiz boyutlara varmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa Siyasi Topluluğu’nu, kıtamıza yönelik ortak tehditleri samimi bir ortamda ele aldığımız bir platform olarak görüyoruz. Türkiye, civar bölgelerle yakın kültürel bağları, güçlü ordusu, köklü devlet tecrübesi, ilkeli dış politikası ve yetişmiş insan kaynağıyla bir istikrar adası vazifesi görmeye devam edecektir. Avrupa coğrafyasında maalesef savaşın üçüncü yılını geride bırakıyoruz. Ukrayna’daki savaşın yol açtığı olumsuzluklar her geçen gün daha da derinleşiyor. Savaşın uzaması diplomasiye giderek daha az alan bırakıyor. Biz, en başından beri her iki tarafın da masada olduğu bir müzakere sürecini ve devamında kalıcı, adil bir barışa ulaşılmasını savunduk.”
“GAZZE’DE BİR YILDIR SÜREN SOYKIRIM İNSANLIĞIN ORTAK UTANCIDIR”
Geçen hafta Kazan’da Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu görüşmeden önce de Ukrayna Dışişleri Bakanı Andrii Sybiha’yı Ankara’da kabul ettiğini hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, her iki görüşmede de diplomasiye alan açılması yönündeki mesajlarını bir kez daha taraflara ilettiğini, barışın tesisi için üzerlerine düşen ne varsa yapmaya hazır olduklarını ve çözüme yönelik çabalara desteklerinin süreceğini ifade ettiklerini bildirdi.
Diğer yandan, yol açtığı yıkım ve sivil zayiat bakımından Ukrayna’daki savaştan çok daha büyük bir insanlık trajedisinin Orta Doğu’da yaşandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Gazze’de bir yıldır süren soykırım tüm insanlığın ortak utancıdır. Buna son dönemde Batı Şeria ve Lübnan’a gerçekleştirilen gayriahlaki ve gayrihukuki saldırılar da eklenmiştir. Şunu vicdan sahibi herkes görüyor, kabul ve ikrar ediyor, 50 bine yaklaşan can kaybı dikkate alındığında ateşkesin ivedilikle sağlanması, kesintisiz ve yeterli miktarda insani yardımın bölgeye ulaşması için İsrail’e her boyutta baskı yapılması elzemdir. İsrail’in saldırganlığına kayıtsız şartsız destek verenler, işlenen suçların da ortağı hâline geldiklerini bilmelidirler.”
“FİLİSTİN’İ HENÜZ TANIMAYAN TÜM ÜLKELERE BUNU YAPMALARI ÇAĞRISINDA BULUNUYORUM”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’e silah ve mühimmat transferinin durdurulmasını sağlamaya yönelik Birleşmiş Milletler’de bir girişim başlattıklarını, 50’yi aşkın ülke ve uluslararası kuruluşun imzasını taşıyan mektubu BM Genel Sekreteri’ne, BM Güvenlik Konseyi Kasım Ayı Dönem Başkanı Birleşik Krallık’a ve BM Genel Kurul Başkanı’na ilettiklerini belirtti.
Bir diğer önemli hususun da Filistin’in devlet olarak tanınması olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İrlanda, Norveç, İspanya ve Slovenya’nın bu yönde attıkları adımları takdirle karşılıyor, kendilerini ülkem ve milletim adına tebrik ediyorum. Bu tanıma kararlarının, bölgede barış isteyen Avrupalı devletler için de bir emsal teşkil ettiğine inanıyorum. Küresel adalete ve barışa katkı vermeleri için Filistin’i henüz tanımayan tüm ülkelere bunu yapmaları çağrısında bulunuyorum” ifadesini kullandı.
“PKK TERÖR ÖRGÜTÜYLE MÜCADELEDE AVRUPALI ORTAKLARIMIZDAN SOMUT İŞ BİRLİĞİ GÖRMEK İSTİYORUZ”
Terörizme karşı iş birliği ve dayanışma hâlinde, terör örgütleri arasında fark gözetmeksizin mücadelenin herkesin sorumluluğu olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “PKK terör örgütüyle mücadelede Avrupalı ortaklarımızdan somut iş birliği görmek istiyoruz. FETÖ’nün etkin varlık gösterdiği Avrupa ülkelerinden adli ve idari iş birliği taleplerimizin karşılanmasını bekliyoruz. DEAŞ, ülkemizin de önemli katkılarıyla Suriye ve Irak’ta toprak hâkimiyetini kaybetmiş olsa da küresel ölçekte güvenliği tehdit ediyor. Örgütün odağının kaymaya başladığı Batı Afrika ve Orta Asya’daki yabancı terörist savaşçı hareketliliğinin dikkatle takip edilmesini ve bu alanda iş birliğini önemsiyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, Avrupa-Atlantik bölgesinde barış, refah ve istikrar için bugüne kadar en çok katkı veren ülkeler arasında yer aldığına işaret ederek, “NATO’nun en önde gelen müttefiklerinden biri olarak, Asya-Pasifik’ten Kuzey Afrika’ya uzanan geniş coğrafyadaki ortaklarımızla istişareleri ve iş birliğimizi sürdürüyoruz” diye konuştu.
“AB’nin savunma alanındaki gayretlerine Türkiye’nin tam olarak dâhil edilmesi Avrupa’nın barış ve güvenliği için olmazsa olmazdır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Avrupa Savunma Ajansına ve Avrupa Daimi Yapılandırılmış İşbirliği kapsamındaki projelere katılımımızın gecikmeksizin önünün açılmasını bekliyoruz. Avrupa’yı ve ötesini etkileyen geniş çaplı sorunlara çözüm bulunabilmesi için Türkiye’nin desteği şarttır. Avrupa’da nefret, İslam karşıtlığı ve ırkçılık, sosyal uyumu ve istikrarı zedeliyor. Müslümanlar başta olmak üzere göçmenlere karşı artan ötekileştirme, ırkçılığın yeni bir yüzü olarak karşımıza çıkıyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yabancı düşmanlığı ve İslam karşıtlığının yalnızca Müslümanları ve göçmenleri değil, toplumun tamamının huzur ve güvenliğini tehdit eden bir temel insan hakları sorunu olduğu artık kabullenilmelidir. Küresel dengelerin yeniden kurulduğu böylesine belirsiz bir dönemde, hemen her alanda yeni ve etkin politikalar geliştirmemiz elzemdir. Daha derin iş birliği tesis etmemizin önündeki siyasi engellerin, ön yargılı birtakım tutumların artık geride bırakılması gerekiyor. Aksi takdirde, Avrupa’nın ihtiyaç duyduğu fikri ve ekonomik dönüşümleri yakalaması mümkün olamayacaktır.”
“AB İLE İLİŞKİLERİMİZİN SAĞLIKLI BİR ZEMİNDE İLERLETİLMESİ İÇİN DİYALOG VE İŞ BİRLİĞİNE HAZIRIZ”
Bu vesileyle Avrupa kıtasının güvenlik ve istikrarı için AB’nin genişleme politikasının önemine de dikkati çekmek istediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hakkaniyetli bir genişleme politikasının Birliğin en önemli jeopolitik aracı olduğu açıktır” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye gibi kıtanın refahı ve güvenliğine önemli katkılar sunan bir aday ülkenin katılım sürecinin yıllardır engellenmesinin makul bir izahı yoktur. Mevcut jeopolitik konjonktürde üyelik perspektifimizin güçlendirilmesinin, hem Avrupa’nın hem yakın coğrafyamızın yararına olacağı açıktır. Türkiye olarak, AB ile ilişkilerimizin sağlıklı bir zeminde ilerletilmesi için diyalog ve iş birliğine hazırız” dedi.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.