Connect with us

Dünya

“Yargı alanında 2002’den beri yürüttüğümüz zorlu mücadeleyi, sivil bir anayasayla taçlandırmak istiyoruz”

Türkiye’ye ve Türk milletine yapacakları hizmetlerden dolayı hâkim ve savcılara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizleri, bize emanet eden tüm ailelerinize, şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum. Anneler, babalar, evlatlarınızla övünebilirsiniz. Unutmayın, onlar da sizin ebedi âlemdeki en önemli referanslarınız olacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hâkimleri Kura Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını darbe anayasasıyla karşılamış olmayı, açıkçası içimize sindiremiyoruz. Yargı alanında 2002’den beri yürüttüğümüz zorlu mücadeleyi; inşallah sivil, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasayla taçlandırmak istiyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen Adli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet Savcıları ile İdari Yargı Hâkimleri Kura Töreni’ne katılarak, bir konuşma yaptı.

Hâkim ve savcı adaylarının, fakültelerinden mezun olduktan sonra zorlu bir adaylık dönemini başarıyla tamamladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadınların, geçen dönem olduğu gibi yine başarılarıyla en ön sıralarda yer almasından mutluluk duyduğunu dile getirdi.

Kura çekerek görevlerine başlayacak toplam 1.102 adli yargı hâkimi ve cumhuriyet savcısı ile idari yargı hâkimini tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu an Türkiye’de 15 bin 412’si cumhuriyet savcısı, 7 bin 409’u hâkim olmak üzere toplam 22 bin 821 hâkim ve savcının görev yaptığını, bugünkü kura töreniyle bu sayıyı 23 bin 923’e çıkaracaklarını aktardı.

“ŞEHİT SAVCIMIZIN DEVRETTİĞİ ADALET SANCAĞINI SİZLER YÜCELTECEKSİNİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buradaki her bir hâkim ve savcı adayımızı, şehit Cumhuriyet Savcımız Mehmet Selim Kiraz’ın misyonunu taşımaya namzet bir kardeşimiz olarak görüyorum. Şehit savcımızın devrettiği adalet sancağını sizler yücelteceksiniz. Bununla kalmayacak, inşallah gelecek nesillere kutlu bir emanet gibi sizler teslim edeceksiniz. Bu vesileyle teröristler tarafından makamında alçakça şehit edilen Mehmet Selim Kiraz başta olmak üzere, adaletin tecellisi uğrunda çalışırken vefat eden, şehit düşen tüm yargı mensuplarımızı rahmetle yâd ediyorum. Rabbim tüm şehitlerimizin makamını ali, mekânını cennet eylesin. Türkiye’nin dört bir yanında fedakârca görev yapan adalet teşkilatımızın tüm fertlerine, ülkem ve milletim adına teşekkürlerimi iletiyorum.”

Adalet hizmetlerinin hızlı ve etkin yürütülmesi için bugüne kadar omuz omuza mücadele verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin gözünde, adliye kapısını adaletin kapısı hâline getirmek için hep beraber çaba harcadıklarını ve ter döktüklerini söyledi.

“ÜLKENİN HUKUK DEVLETİ STANDARTLARINI DAHA DA YÜKSELTTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayata geçirdikleri her değişiklikle, ülkenin demokrasi ve hukuk devleti standartlarını daha da yükselttiklerine dikkati çekerek, şöyle devam etti: “Göreve geldiğimizde, ülkemizi dört ana sütun üzerinde inşa edeceğimizi vadetmiştik. Bunlara da ‘eğitim, sağlık, adalet, emniyet’ demiştik. Aradan geçen 21 yılda, ülkemizin içinde bulunduğu şartlar ve karşılaştığı sıkıntılar ne olursa olsun, bu sözümüze sadakatle bağlı kaldık. Saymaya kalksak, saatler sürecek reformları ve projeleri yürürlüğe geçirdik.”

Adalet teşkilatının eski günlerini bilenlerin, Türkiye’nin nereden nereye geldiğinin takdirini daha net yapabildiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, o dönemde görev yapan hâkim ve savcıların, hangi şartlar altında adalet dağıtmaya çalıştıklarını gayet iyi hatırladığını ifade etti.

“ADALET TEŞKİLATIMIZIN PERSONEL SAYISI 190 BİNE YÜKSELDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, rakamların, Türkiye’nin son 21 yılda adalet hizmetlerinin kalitesinde aldığı mesafeyi, inkârı mümkün olmayan bir şekilde ortaya koyduğunu belirterek, 2002’de 9 bin 349 olan hâkim savcı sayısını, 2,5 kat artışla yaklaşık 24 bine çıkardıklarını, adalet teşkilatının toplam personel sayısını 61 binden 190 bine yükselttiklerini bildirdi.

Merdiven altlarında, adeta mahzeni andıran yerlerde adalet dağıtılan kötü manzaralara son verdiklerini, inşa ettikleri 280 modern adalet sarayıyla, bu alandaki en önemli altyapı eksikliklerini giderdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yüksek yargı organlarını da mimarisi, teknolojik donanımı, imkânları ve diğer müştemilatıyla göz dolduran hizmet binalarına kavuşturduklarını aktardı.

Mahkeme sayılarını da adli yargıda yüzde 95, idari yargıda yüzde 45 oranında artırdıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, hataları asgariye indirecek ve temyiz mahkemelerindeki yığılmayı önleyecek şekilde bölge adliye ve idare mahkemelerini devreye aldıklarını belirtti.

“İŞ YÜKÜ YÜZDE 68 ORANINDA AZALDI”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesiyle de Yargıtay hukuk ve ceza dairelerinin iş yükünün yaklaşık yüzde 68 oranında azaldığını vurguladı.

Yargı süreçlerini basitleştirdiklerini, kolaylaştırdıklarını hem de hızlandırdıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kapsamda, Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi’ni kurduklarını, hukuk yargılamalarına e-duruşma sistemini kazandırdıklarını, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı imkânı getirdiklerini anlattı.

Yıllardır demokratikleşme adına dillendirilen ama bir türlü yapılamayan askerî yargıyı kaldırarak, askerî suçların sivil mahkemelerde görülmesini de yine kendilerinin sağladığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları paylaştı: “Vatandaşlarımızın, mesnetsiz ihbar ve şikâyetler nedeniyle soruşturmaya uğramaması için lekelenmeme hakkını güçlendirdik. Yargı Reformu Stratejisi ve İnsan Hakları Eylem Planı ile yargıda ihtisaslaşmayı sağladık. Vergi suçları, bilişim suçları, finansal suçlar, sendikal uyuşmazlıklar ve kamulaştırma davaları gibi birçok alanda yeni ihtisas mahkemeleri kurduk. Uyuşmazlıkların, arabuluculuk ve uzlaştırma yöntemleriyle mahkeme süreci öncesinde kısa sürede ve daha az masrafla çözülmesini temin ettik. Hafta sonu nöbetçi noterlik uygulamasını başlatarak, vatandaşlarımıza yedi gün hizmet verilmesini sağladık.

Yargıda hedef süre uygulamasıyla öngörülebilirliği artırdık, yargılamaların uzamasına sebebiyet veren durumları asgariye indirdik. Adalet teşkilatımızın mali ve özlük haklarıyla ilgili beklentilerini karşıladık. İnfaz koruma memurlarının yıpranma paylarından mübaşirlerimizin genel idare hizmetine alınmasına kadar nice soruna çözüm bulduk. Görevini mesai mefhumu olmadan yürüten adalet personeline nöbet ücreti imkânı sunduk. Gelen talepler doğrultusunda, farklı dönemlerde, hâkim ve savcılarımızın özlük haklarında kayda değer iyileştirmeler yaptık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl ihdas ettikleri hâkim ve savcı yardımcılığı müessesesiyle adalet teşkilatının insan kaynağının daha nitelikli yetişmesini sağladıklarını da vurgulayarak, “Bir sonraki dönemden itibaren bu açılımı fiilen uygulamaya başlayacağız” ifadesini kullandı.

“DEPREM FELAKETİ SONRASI ADALET TEŞKİLATI SÜRATLE ORGANİZE OLDU”

Attıkları tüm adımların yansımalarını farklı alanlarda gördüklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, adalet hizmetleriyle ilgili memnuniyet oranının 2002 yılına göre yükselmesini, 21 yıllık emeklerinin boşa gitmediğinin bir delili olarak değerlendirdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Şubat’ta yaşanan deprem felaketi sonrasında, adalet teşkilatının süratle organize olduğunu, vatandaşların mağdur olmaması ve hak kaybına uğramaması için mevzuat çalışmaları gerçekleştirildiğini anımsattı.

Bölgede yaklaşık bine yakın hâkim ve cumhuriyet savcısı ile yaklaşık 7 bin 500 personelin görevlendirildiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem bölgesinde fedakârca görev yapan hâkim ve cumhuriyet savcılarımız ile personelimizi buradan canı gönülden tebrik ediyorum. Bu vesileyle depremde vefat eden 231 yargı çalışanımıza Allah’tan rahmet, adalet camiamıza başsağlığı diliyorum” diye konuştu.

“ÖNCELİKLERİMİZİN EN BAŞINDA TÜRKİYE’Yİ DARBE ANAYASASINDAN KURTARMAK VAR”

Türkiye’nin hedeflerine ulaşmasının önündeki en büyük engelin, darbe ürünü mevcut anayasa olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını darbe anayasasıyla karşılamış olmayı, açıkçası içimize sindiremiyoruz. Yargı alanında 2002’den beri yürüttüğümüz zorlu mücadeleyi, inşallah sivil, özgürlükçü ve kuşatıcı bir anayasayla taçlandırmak istiyoruz. 28. Yasama Dönemi’nde, önceliklerimizin en başında, Meclisimizin de takdiriyle, Türkiye’yi darbe anayasasından kurtarmak vardır. Milletimize verdiğimiz ve tuttuğumuz diğer tüm sözler gibi, Allah’ın izniyle, bu idealimizi de hayata geçireceğimize yürekten inanıyorum.”

Adaletin tecellisinde insan faktörünün önemine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, insan faktöründe sıkıntı varsa, verilen mücadelenin, gösterilen çabanın hedefine varmasının mümkün olmadığını söyledi.

Bu acı hakikate, önce 17-25 Aralık girişiminde, ardından 15 Temmuz ihanetinde şahit olunduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17-25 Aralık teşebbüsünün, meşru hükümeti, yargı-emniyet darbesiyle alaşağı etmeyi amaçladığını hatırlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu amaçla yargı ve emniyet birimlerimize sızdırdıkları militanlarını, üzerimize saldılar. Montaj olduğu seçim döneminde bizzat itiraf edilen kasetlerle devletimizin en hassas kurumlarını hedef aldılar. Akla, vicdana, ahlaka ve hukuka asla sığmayan, uyduruk dosyalarla yargımızı, emellerine ulaşmak için bir araç olarak kullandılar. 17-25 Aralık girişiminin, yargı ve emniyet birimlerimize verdiği zarar, 15 Temmuz ihanetinin ordumuza verdiği zararla aynı mesafededir. Benim iki korumamı şehit ettiler. Acımasızca… Eğer bizi de yakalayabilselerdi, bizi de şehit edeceklerdi. Ama bizleri, Rabbim fırsat vermedi, yakalayamadılar. Ve on binler, Yeşilköy Havalimanı’nda bizleri karşıladı. Bay bay Kemal de tankların arasından FETÖ’cülerin koordinesinde Bakırköy Belediyesi’ne gidip, orada kahvesini içerek bizi seyretti. ‘Haberim olsa, ben de orada olurdum’ diyor. Hayatı yalan. Böyle bir derdi yok. Hâlbuki orada FETÖ’cüler bizi yakalayıp şehitlerimizin izine bizi de koyuverseydiler, o zaman herhalde kendisi de zil takıp oynardı. Bunların hayatı bu. Ama Rabbim fırsat vermedikten sonra, hüküm değişmiyor. Bütün tuzakların üstünde en büyük tuzak Allah’a aittir.”

Her iki menfur hadisede de milletin güzide kurumlarının yıpranıp, yara aldığını, ciddi travmalar yaşadığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, adliye teşkilatının tekrar kendine gelmesinin belli bir süre aldığını dile getirdi.

“FETÖ YARGILANMALARI BAŞARILI ŞEKİLDE YÜRÜTÜLMÜŞTÜR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe teşebbüsünün ilk anlarından itibaren yargı camiasının hemen harekete geçtiğini ve millete karşı sorumluluğunu yerine getirdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Darbeye karışanların ve FETÖ mensuplarının hak ettikleri cezaları almasında, yargımız görevini yapmanın gayretinde olmuştur. Her ne kadar zaman zaman içeriden çeşitli sabotajlara maruz kalsa da FETÖ yargılanmaları genel hatlarıyla başarılı bir şekilde yürütülmüştür. Burada tavrımız gayet nettir, bir Müslüman aynı delikten iki defa ısırılmaz. Su uyur ama FETÖ’vari terör örgütleri uyumaz. Kökü dışarıda bu yapıların en küçük bir rehaveti tekrar palazlanmak için fırsata çevireceğini aklımızdan asla çıkarmıyoruz. Son FETÖ’cü hain de işlediği cürümlerin hesabını yargımıza vermeden ne biz ne de devletimiz güvende olacaktır.

Geride bıraktığımız seçimlerde, zafiyet gördükleri anda neler yapabildiklerine hep birlikte şahit olduk. Milletimize bir daha ne 17-25 Aralık tarzı girişimleri ne de 15 Temmuz ihaneti gibi acıları tekrar yaşatmamakta kararlıyız. FETÖ’yle mücadelemizin artarak devam edeceğini, altını çizerek ifade etmek istiyorum. Sizlerden de görev yerlerinizde ve meslek hayatınızda bu konuda gereken hassasiyeti göstermenizi özellikle bekliyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin akıl ve gönül dünyasında her meslek erbabının, maharetiyle ahlakının, aynı terazide tartılıp öyle kıymetlendirildiğini belirtti.

Fakat bazı mesleklerin, hem kamu düzenini hem de toplumsal barışı doğrudan etkilemesi sebebiyle çok daha özel bir konuma sahip olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarihimize baktığımızda, bu mesleklerin, hâkim, hekim, hakem olduğunu görürsünüz. Bu üç meslek grubunun mesuliyetlerini yerine getirmemesi, toplumda infiale, devletin işleyişinde ise ciddi aksamalara sebebiyet verir. Burada yaşanacak sıkıntılar dalga dalga yayılır” ifadesini kullandı.

Bunun sadece sosyal barışı dinamitlemekle kalmayacağını, devletin varlığının da sorgulanmasına yol açacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu meslekleri deruhte edenlerin kariyeri vicdanlarıdır. Kazançları itibarlarındadır. Hizmetleri, milletin birliği, dirliği ve saadetindedir. Hedefleri, hak ile hakikatin zedelenmesine mani olmaktır. Bizi biz yapan, insanı insan yapan, medeniyetimizi değerli ve ayrıcalıklı kılan asıl hasletler işte buradadır” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hâkim ve savcıların, yeni görev yerlerinde, kariyerleri boyunca mesleğin saygınlığına uygun şekilde davranacağından emin olduğunu, verecekleri kararlarla, isimlerini milletin kalbine yazdıracaklarından asla şüphe duymadığını söyledi.

“ADALET HİZMETLERİNDE YAPILAN HATANIN BEDELİ AĞIR OLUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün çekecekleri kura ile meslek hayatlarında artık kritik bir eşiği aşacaklarını vurguladığı hâkim ve savcılara, şöyle seslendi: “Türk milleti adına karar verecek kadar yüce bir makamın ağırlığını yükleniyorsunuz. Şunu lütfen hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın, hâkimin, savcının lisanı, makul sürede vereceği adil ve hakkaniyetli kararlardır. Adalet hizmetlerinde yapılan hatanın bedeli, sadece bu dünyada değil, ahirette de çok ağır olacaktır. Vazifenizi icra ederken, hukukun üstünlüğü ilkesine ve masumiyet karinesine ne pahasına olursa olsun bağlı kalmaya itina gösterin. Sizlerden sadece aklınızı, ahlakınızı ve vicdanınızı değil, devlet, millet adına müessesenizi de korumanızı bekliyorum.

İletişim araçlarının günlük hayatımızda giderek daha fazla yer işgal ettiği günümüzde şu gerçeğin altını tekrar çizmek istiyorum, sosyal medyada cübbe giyip ahkâm kesenler, asla bizim referansımız olamaz. Adaletin ölçüsü, sosyal medyadaki tepkiler değil, kanundur, nizamdır, maşeri vicdandır. Daha ileri gidiyorum, hukuktur, hukuk, kanunun çok ötesindedir. O hakkı ne yapıyor, koruma altına alıyor. Kanun dediğin, insanoğlunun yazdıklarıdır. Ama hukuk bunun ötesindedir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, hâkim ve savcıların rehberinin, vicdan pusulasıyla asırlar boyunca tecrübeyle, ilimle, ahlakla yoğrularak oluşmuş zengin hukuk külliyatı olduğuna işaret ederek, buna çok dikkat edilmesini istedi.

Hâkim ve savcılara, “Kararınızı verirken hiç kimsenin, hiçbir gücün, hiçbir maddi değerin sizi yönlendirmesine lütfen müsaade etmeyin” diye seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Parayı, pulu her zaman bulursunuz. Ama unutmayın, hak ve hukuk bulunmaz. Ben, sizlere güveniyorum. Sizlere inanıyorum. İdealistliği gözlerine yansımış buradaki her bir kardeşimin, hukuk ve adalet çizgisinden sapmadan, görevini en güzel şekilde ifa edeceğine inanıyorum. Malum Hazreti Ömer ‘mülkün esası adalettir’ diyor. Onu birileri başka yerlere çekiyor, o ayrı mesele… Sözün asıl sahibi Hazreti Ömer’dir. Ve işte sizin, bu mülkü adalete bina ederek, adımları atacağınıza inanıyorum. O zaman işte bu devleti kimse yıkamaz, bu ülkeyi kimse bitiremez.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, 25. Dönem Adli Yargı Hâkim Adayı birincisi Gülümser Kurt, 25. Dönem Adli Yargı Cumhuriyet Savcısı Adayı birincisi Hümeyra Çalı, 11. Dönem Adli Yargı Hâkim birincisi Ümit Kozan, 11. Dönem Adli Yargı Cumhuriyet Savcısı birincisi Seda Gedik, 15. Dönem İdari Yargı Hâkim birincisi Nagihan Yüksel’e plaket verdi.

Daha sonra 25. Dönem Adli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet Savcıları, avukatlıktan geçen 11. Dönem Adli Yargı Hâkim ve Cumhuriyet Savcıları, 15. Dönem İdari Yargı Hâkimlerinin görev yerleri için kura çekilişi yapıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerleri belli olan bazı isimleri de ekrandan okuyarak, hayırlı olsun dileklerini iletti.

Dünya

“Türkiye’yi savunma sanayii başta olmak üzere, her alanda başarıdan başarıya koşturduk”

İzmir Çiğli Havalimanı’nda düzenlenen Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST 2023

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir’de TEKNOFEST Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali’nde yaptığı konuşmada, “Türkiye’yi savunma sanayii başta olmak üzere, her alanda başarıdan başarıya koşturduk. Savunma sanayii hamlelerimizle birlikte ihracatımız da katlanarak artıyor. Bu yılki ihracat hedefimiz ise 6 milyar doları aşmaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İzmir Çiğli Havalimanı’nda düzenlenen Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali TEKNOFEST 2023’ü ziyaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında, Neşet Ertaş’ın ‘İzmir’ şiirinden mısralar okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de Hindistan’dan Amerika’ya dünyanın dört bir yanında ülkemizi temsil ettikten sonra İzmir’e geldik. İzmirli gençlerimizle kucaklaşmaya geldik. Millî teknolojimizin hamlesi, sembolü TEKNOFEST 2023 vesilesiyle sizlerle beraber olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum. Her birinize sevginiz, aşkınız ve dayanışmanız için teşekkür ediyorum. Dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivaline hepiniz hoş geldiniz” ifadelerini kullandı.

Aydınlık yarınların teminatı gençlerle kendilerini buluşturan tüm kurumlara şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Türkiye Teknoloji Takımı Vakfını, sponsorları ve iştirakçileri, güvenlik görevlisinden gönüllülere, programın icrasına katkı veren herkesi tebrik etti.

“CUMHURİYETİMİZİN BİR ASIRLIK SERENCAMINI GENÇLERİMİZLE BULUŞTURMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Cumhuriyet’in 100. yılına ulaşmanın heyecanı içinde olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarihimizin bu dönüm noktasını, anlamına ve önemine uygun bir şekilde kutlamanın gayretindeyiz. Geniş bir alana yayılan, çeşitli etkinliklerle Cumhuriyetimizin bir asırlık serencamını gençlerimizle buluşturmaya çalışıyoruz” dedi.

TEKNOFEST’in de bunlardan biri olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “TEKNOFEST coşkusundan, TEKNOFEST’in şu muhteşem atmosferinden mümkün olduğu kadar fazla sayıda gencimizi istifade ettirelim istiyoruz. Bu amaçla tek bir il yerine TEKNOFEST’i üç ilimizde tertipleyelim dedik. 27 Nisan-1 Mayıs tarihleri arasında Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde düzenlenen TEKNOFEST İstanbul 2 milyon 247 bin ziyaretçiyle kendi rekorunu kırdı. Türkiye’nin savunma sanayi hamlelerinin siyasi sebeplerle hedef alındığı bir dönemde 2 milyonu aşkın gencimiz TEKNOFEST’e sahip çıktı. Festivalimiz 30 Ağustos Zafer Bayramı’nda Ankara’nın misafiri oldu. TEKNOFEST Ankara’da çoğu genç, 943 bin ziyaretçiyi ağırladık. Tam dört gün boyunca Ankaralı gençlerimiz gerçek manada bir teknoloji şöleni yaşadı. Bugün de TEKNOFEST 2023’ün son durağı olan güzel İzmir’deyiz.”

TEKNOFEST’in şehre, ülkeye, millete bilhassa gençlere hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmirlilere festivale ev sahipliği yaptıkları için teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer tüm illerimiz gibi maşallah İzmirli gençlerimiz de TEKNOFEST’e çok yoğun ilgi gösteriyor. Her yaş grubundan, her kesimden insanımızın Çiğli Hava Üssü’ne gelerek şu gurur tablosuna şahitlik ettiğini memnuniyetle görüyoruz” ifadelerini kullandı.

“CUMHURİYETİMİZİN 100. YILINA LAYIK BİR ETKİNLİK OLACAĞINA İNANIYORUM”

Teknolojiye meraklı gençlerin mutluluğunu, sevincini, coşkusunu gördükçe ülke adına umutlarının da katlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şu ana kadar 330 bin ziyaretçiyi ağırlayan festivalin her açıdan İzmir’e ve Cumhuriyetimizin 100. yılına layık bir etkinlik olacağına inanıyorum” diye konuştu.

İzmirli gençlerle birlikte çevre şehirlerde yaşayan gençleri de TEKNOFEST İzmir’e davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelin dünyanın en büyük havacılık, uzay ve teknoloji festivalini tecrübe etme fırsatını kaçırmayın. Arkadaşlarınızla organize olun. Çocuklarınızın, torunlarınızın elinden tutun. Teknolojiye ilgi duyan tanıdıklarınızı teşvik edin. İmkânı olmayana gerekirse yardım edin, destek olun ama bir yolunu bulup bir fırsat oluşturup Çiğli Hava Üssü’ne gelerek buradaki vizyonu, ufku, gayreti ve başarıyı mutlaka yerinde görün” çağrısı yaptı.

İzmirlileri davet ederken şehrin yeni veya eski milletvekillerini de unutmadıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İleri teknolojiyi ülkemiz yerine 10 bin kilometre uzakta arayanları da buraya davet ediyoruz. Bitip tükenmeyen koltuk kavgalarına yalnızca bir günlük TEKNOFEST molası vermeleri kendileri adına büyük kazanç olacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Bugün burada sadece millî teknoloji hamlesinin hepsi gurur kaynağı olan ürünlerinin görülmediğini, aynı zamanda büyüyen, güçlenen sınırları aşan, özgüven ve iddia sahibi Türkiye’nin yükselişine de şahit olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Çiğli Hava Üssü’nde Kızılelma, Akıncı, ANKA, Hürjet, TB2, TB3, Gökbey, Atak’la birlikte mücadele var, gayret var, sabır, azim, cesaret var. Burada zorluklar karşısında yıkılmayan güçlü bir irade var. Burada her türlü engele rağmen başarmaya sevdalı yürekler var. Burada hayallerine giden yolda hiçbir engel tanımayan, işte karşımda görüyorum gençler var. Burada ayağına vurulan asırlık zincirleri parçalayan Türk Milleti var. Burada Türkiye Yüzyılı’nın mahzun ve mazlum gönülleri aydınlatan ışığı var. Merhum Abdurrahim Karakoç ne güzel söylemiş, ‘İzmir’in sağından Van’ın solundan; Erzurum, Edirne, Hatay yolundan; Kapı kapı tekmil, Anadolu’mdan; Bir sabah gelecek kardan aydınlık’ Evet, burada on yıllardır hasretle beklediğimiz kardan aydınlığın muştusu var. Rabb’ime bizlere bu günleri görmeyi nasip ettiği için hamdediyorum.”

“TEKNOFEST GENÇLERİ TÜRKİYE’NİN MÜREFFEH VE PARLAK GELECEĞİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “yapamazsınız” diyenlere inat “biz yaparız” diyen, imkânsız görülen nice hayali kısa sürede gerçeğe dönüştüren, bu milletin inandığında ve çalıştığında neleri başarabileceğini gösteren, fikir, yürek ve alın teriyle büyük bir başarı hikâyesi yazan TEKNOFEST gençliğine teşekkür etti.

TEKNOFEST gençlerinin Türkiye’nin müreffeh ve parlak geleceği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Sizler, canları pahasına bu toprakları bizlere vatan olarak bırakan aziz şehitlerimizin kabul olmuş duasısınız. Sizler asrımızın Cezeri’si, Harezmî’si, İbni Sina’sı, Mimar Sinan’ı, Ali Kuşçu’su, Hezarfen Çelebi’si, Kâtip Çelebi’sisiniz. Sizler Nuri Demirağ’ların, Vecihi Hürkuş’ların, Şakir Zümre’lerin, Nuri Killigiller’in ideallerini gerçekleştirecek nesilsiniz. Millete sevdalı bu vizyonerlerin engellere rağmen başlattıkları hamleyi inşallah sizler omuzlayacak, hak ettiği yere siz taşıyacaksınız. Kendi öz yurdunda parya muamelesi gören milletimizi elinden tutup ayağa kaldıracak kuşak, yine sizlersiniz. Ömrünü ülkesi ve milletine hizmete adamış bir siyasetçi olarak sizin parıldayan gözlerinizde, yarının güçlü Türkiye’sini görüyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Necip Fazıl Kısakürek’in “Şurada bir gedik açtık mukaddes mi mukaddes / Ey kahpe rüzgâr, artık ne yandan esersen es” dizelerini okuyarak, “Açtığımız gedikten gümbür gümbür gelen TEKNOFEST gençliğinin ayak seslerini içimizdeki gafiller duymasa da tüm dünya duyuyor, biliyor. Sizlerin başarıları, milletimizle birlikte Asya’dan Afrika’ya, Balkanlardan Türkistan’a gönül coğrafyamızdaki kardeşlerimize de cesaret aşılıyor. Yaklaşık 30 yıllık işgalin ardından özgürlüğüne kavuşan Karabağ’da, 30 sene sonra evlerine dönen muhacirler, sizin için dua ediyor. Rabb’im hiç birinizin ayağına taş değdirmesin, diyorum” ifadelerini kullandı.

“BU ÜLKENİN GENÇLERİYLE HER ZAMAN İFTİHAR ETTİM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yılı aşkın süredir siyasetin içinde olduklarını, hayatı boyunca Türkiye’ye hizmet etmenin, eser kazandırmanın Türkiye’nin önündeki taşları, mayınları temizlemenin mücadelesini verdiklerini anlattı.

Siyaset yolculuğunun tüm safhalarında gençlerle beraber yürüdüklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Gençlerin yoldaşı, yol arkadaşı olmaktan daima bahtiyarlık duydum. Hangi görüşe, kökene, hayat tarzına sahip olursa olsun bu ülkenin gençleriyle her zaman iftihar ettim. Hiç kimseyi yaşam biçimi, kılık kıyafeti, inancı, kimliği dolayısıyla ötekileştirmedik. Sizi harf oyunlarıyla, ideolojik at gözlükleriyle tanımlamaya çalışanlara asla prim vermedik. Dayatmacı, baskıcı, yasakçı değil tüm vatandaşlarımızla birlikte gençlerimizin özgürlükçü alanlarını genişletenlerden olduk. Bugün de aynı bakış açısıyla hareket ediyoruz. Ne yapıyorsak sizin için, sizin istikbaliniz için yapıyoruz. İçerde ve dışarıda bitirdiğimiz ve verdiğimiz bütün mücadelelerin amacı size daha güçlü, daha itibarlı, daha yaşanabilir bir Türkiye teslim etmektir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin bu zamanın misafirleri olduğunu belirterek, “Bizden öncekilerin bedel ödeyerek bizlere bıraktığı emaneti Allah’a hamdolsun 40 yıldır onurla, vakarla taşıdık ve bugünlere getirdik” dedi.

“81 İLİMİZDE TOPLAM 100 DENEYAP TEKNOLOJİ ATÖLYESİ KURDUK”

Türkiye’yi savunma sanayi başta olmak üzere her alanda başarıdan başarıya koşturduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, derslik sayısını 343 binden 620 bine, üniversite sayısını 76’dan 208’e, yurt kapasitesini 182 binden 950 bine, gençlik merkezi sayısını 9’dan 464’e, araştırma geliştirme merkezi sayısını sıfırdan 1.289’a, tasarım merkezi sayısını sıfırdan 324’e teknopark sayısını da 2’den 98’e çıkardıklarını aktardı.

Sadece İzmir’de inşa edilen derslik sayısının 11 bin 687 olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şehrimizde 26 bin kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. İlimizde üçü devlet olmak üzere toplam dört yeni üniversite kurduk. İzmir’e dört teknopark kazandırdık” bilgisini verdi.

Güncel rakamlarla İzmir’e yaptıkları kamu yatırımlarının tutarının 225 milyar lira olduğunu bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz genelinde teknolojiye yönelik farkındalığı artırmak için 81 ilimizde toplam 100 Deneyap Teknoloji Atölyesi kurduk. Uzmanlaşmayı teşvik etmek gayesiyle 12 bin öğrencimizi lisansüstü eğitim yapmaları için burslu olarak yurt dışına gönderdik” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sayması saatler sürecek nice işe, yatırıma, reforma ve projeye imza attıklarının altını çizerek, bunlarla yetinmediklerini, hizmet çıtasını sürekli yukarı taşıdıklarını anlattı.

“DEPREM MAĞDURU GENÇLERİMİZİN YUVA KURMALARINA YARDIMCI OLACAĞIZ”

Bir taraftan asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sararken diğer taraftan gençlere verdikleri sözleri tek tek yerine getirdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Depremin ekonomimize yüklediği 105 milyar dolarlık faturaya rağmen size mahcup olmamak adına gereken fedakârlığı sergiledik” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son kabine toplantısında gençlere yeni müjdeler verdiklerini anımsattı.

Örgün eğitimdeki üniversiteli gençlere seçim döneminde vadedilen cep telefonu ve bilgisayar ile ücretsiz 10 GB internet sözünü tutacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aile ve Gençlik Bankası ile ilgili kanun teklifini de Cumhur İttifakı olarak yakında Meclise sunuyoruz. Teklifin yasalaşmasıyla birlikte ilk etapta deprem bölgesinde pilot projeleri hayata geçireceğiz. Deprem mağduru gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olacağız” diye konuştu.

“Seçim döneminde gençlerin demokrat dedesi maskesi takanların, söz konusu koltukları olunca nasıl faşizan hâle geldiklerini hepimiz görüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha düne kadar dürüstlükten, şeffaflıktan bahsedenlerin iktidar uğruna birbirlerine nasıl yalan söylediklerini de hep beraber takip ediyoruz. Gençlerimizde hayal kırıklığına yol açan bu utanç sahnelerine rağmen biz siyasette güvenin zedelenmemesi için duruşumuzu asla bozmayacağız. Özellikle siz gençlerimize karşı daima harbi ve hasbi davranacak, aramızdaki gönül bağının sarsılmasına müsaade etmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

“DİJİTAL TEKNOLOJİ ARAÇLARINI YAYGINLAŞTIRIYORUZ”

Dünyanın merkezinde inovasyon, yapay zekâ ve robotik teknolojilerin bulunduğu çok farklı bir yere doğru gidildiğini, Türkiye’nin bu yarışta geri kalmamaya çalıştığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Ulusal yapay zekâ stratejimizi 2021 yılında yayınladık. Dijital Türkiye vizyonumuz doğrultusunda kamu hizmetlerinde dijital teknoloji araçlarını yaygınlaştırıyoruz. Elektronik Devlet uygulamamızda 7 bin 300 hizmet sunuluyor. Şu an yaklaşık 64 milyon insanımız e-Devlet kapısını kullanıyor. Gerek etkinliği ve yaygınlığı gerekse sunulan hizmetler bakımından Avrupa’da örnek gösterilen bir sistem kurduk. Şu an dünyanın gelişmiş denilen ülkelerinde bile sıraya girerek yapılabilen işlerin çoğunu bizim insanımız telefonu veya bilgisayarından Elektronik Devlet kapısını kullanarak saniyeler içinde hâlledebiliyor.”

İlk yerli elektrikli araç olan Togg’un üretiminin artarak devam ettiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Geçen haftaki Amerika Birleşik Devletleri ziyaretimizde ‘rekabet iyidir’ diyerek Tesla’yı da ülkemizde yatırım yapmaya davet ettik. Hava gücümüzde çarpan etkisi oluşturacak Kızılelma ile ilgili testleri hızla tamamlıyoruz. Kızılelma’nın da envantere girmesiyle bu alanda yeni bir çığır açıyoruz. KAAN ismini verdiğimiz beşinci nesil millî muharip uçağımızın tanıtımını yaptık. Üretim süreçlerini adım adım gerçekleştiriyoruz. Akıncı TİHA, Aksungur SİHA’larla silahlı insansız hava araçlarındaki hâkimiyetimizi pekiştirdik. Bunların haricinde savunma sanayii alanında hepsi birbirinden kritik 850 farklı projeyi titizlikle hayata geçiriyoruz.”

Dünyadaki ilk SİHA gemisi olan TCG Anadolu’nun denizlerde Türk bayrağını gururla dalgalandırdığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Savunma sanayii hamlelerimizle birlikte ihracatımız da katlanarak artıyor. Savunma ihracatında bu yılki hedefimiz altı milyar doları aşmaktır. Nasıl bu alandaki ihracatımızı 248 milyon dolardan geçen sene 4,5 milyar dolara çıkardıysak inşallah bu rakamların üstünü de yakalayacağız. Diğer alanlarda olduğu gibi savunmada da tam bağımsız Türkiye hedefimize ulaşana kadar gece gündüz demeden çalışacağız” değerlendirmesinde bulundu.

“ÜLKEMİZİN ÖNÜNDE YEPYENİ PENCERELER AÇTIK”

Son seçimlerde güven tazelemesiyle Türkiye’nin savunma atılımlarına dokunmak isteyenlerin heveslerini kursaklarında bıraktıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İktidara giden yolu milletin iradesi yerine FETÖ’den PKK’ya terör örgütleriyle iş birliğinde arayanlara asla unutamayacakları bir ders verdik. Tavrımızı özellikte daima doğrudan, hizmetten, eser siyasetinden yana kullanarak ülkemizin önünde yepyeni pencereler açtık. 31 Mart 2024 mahalli idareler seçimlerinde bu kazanımları daha da ileri taşıyacağız. İzmir başta olmak üzere fetret devri yaşayan şehirlerimizin tekrar hak ettikleri hizmetlerle buluşmasını sağlayacağız. İzmirlinin iradesini çantada keklik görenlerin işi bundan sonra daha zor. İstismar siyasetiyle gemisini yürütenlere hep birlikte ‘Yeter’ diyeceğiz. İzmir’i gerçek belediyecilikle tanıştırmakta kararlıyız. Bu şehrin yatırım ve eser hizmet siyasetine ihtiyacı var. Bunu ancak biz yaparız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, TEKNOFEST Girişim Yarışması’nda dereceye giren gençlere ödüllerini verdi.

TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye takdim etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır ve T3 Vakfı Yönetim Kurulu ile simge hâline gelmiş TEKNOFEST pozunu vererek fotoğraf çektirdi.

Programa, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu de katıldı.

HABER BURADA

Dünya

“Nahçıvan, Azerbaycan’la ilişkilerimizde özel bir yere sahiptir”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Nahçıvan, tarih boyunca taşıdığı stratejik önemle, Azerbaycan’la ilişkilerimizde özel bir yere sahiptir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Hattı’nın temelinin atılması ve iki ülke arasında çeşitli alanlarda gerçekleşen anlaşmaların imzalanmasının ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı seçiminin ardından ilk ziyaretini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’yle birlikte haziran ayında Bakü’ye gerçekleştirdiğini hatırlatarak, bu defa da Türkiye’yi Türk dünyasına bağlayan Nahçıvan’da birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2008 yılındaki son ziyaretinden bu yana Nahçıvan’ın kaydettiği gelişmeyi gururla müşahede ettiğini anlatarak, Nahçıvan’ın bugün geldiği noktada büyük payı olan Azerbaycan’ın Umummilli Lideri Haydar Aliyev’i doğumunun 100. yılında bir kez daha rahmetle yâd ettiğini belirtti.

Türkiye ve Azerbaycan ilişkilerinin dünyada eşi benzeri bulunmayan müstesna bir konumda olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “tek millet iki devlet” şiarı çerçevesinde ilişkileri ve işbirliğini her alanda güçlendirmek üzere çalışmaları sürdürdüklerini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’le imzaladıkları Şuşa Beyannamesi’nin ilişkileri müttefiklik seviyesine yükselten bir dönüm noktası olduğunu dile getirerek, Nahçıvan’ın tarih boyunca taşıdığı stratejik önemle Azerbaycan’la ilişkilerde özel bir yere sahip olduğunu söyledi.

“DOĞAL GAZ HATTI AVRUPA’NIN ENERJİ ARZ GÜVENLİĞİNE KATKI SAĞLAYACAK”

Nahçıvan’ın bugün de ekonomi, ulaştırma ve enerji hatları açısından büyük bir potansiyel barındırdığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bölgesel ulaştırma hatlarının tesisiyle birlikte bu potansiyeli tam manasıyla hayata geçirme imkânına kavuşacağız. Hazar geçişli uluslararası doğu batı orta koridorun önemi koronavirüs salgını ve bölgemizde yaşanan savaşlar neticesinde çok daha iyi anlaşılmıştır. Bu vesileyle biraz önce temelini attığımız Iğdır-Nahçıvan Doğal Gaz Boru Hattı Projesi Azerbaycan’la enerji alanındaki ortaklığımızı daha da derinleştireceği gibi Avrupa’nın enerji arz güvenliğine de katkı sağlayacaktır. Kars-Nahçıvan Demir Yolu Projesi’nin yanı sıra toplu konut ve elektrik enerjisiyle ilgili alan anlaşmalar az önce imzalandı. Böylece ulaştırma, lojistik ve enerji alanlarındaki ilişkilerimizi geliştirme irademizi tekrar ortaya koyduk.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycanlı kardeşlerine 6 Şubat depremlerinin yaralarının sarılmasına verdikleri güçlü destek için bir kez daha teşekkür ettiğini ifade ederek, “Varını yoğunu otomobilinin üzerine yükleyip milletimize yardım etmek için yola koyulan kardeşlerimizin samimiyetini hiçbir zaman unutmayacağız. Basın toplantımızın ardından modernizasyonunu gerçekleştirdiğimiz askerî bakım ve onarım fabrikasının açılışını yapacağız. Bu proje de savunma sanayi işbirliğimize ciddi katkılar sunacaktır” diye konuştu.

Son günlerde bölgede kritik gelişmelerin yaşandığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’ın İkinci Karabağ Savaşı’nın ardından geçen üç yıla yakın süre boyunca defaatle dile getirdiği meşru ve haklı endişelerine gereken karşılığı maalesef bulamadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’ın kendi egemen topraklarında bir antiterör operasyonu gerçekleştirmek durumunda kaldığını belirterek, “Operasyonun son derece kısa bir süre içerisinde sivillerin haklarına azami hassasiyet gösterilerek başarıyla tamamlanması bizler için iftihar vesilesi olmuştur. Operasyon sırasında şehit olan kardeşlerimize Allah’tan rahmet yakınlarına başsağlığı diliyorum. Yaralılarımıza acil şifalar temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.

“ERMENİSTAN’IN KENDİSİNE UZATILAN BARIŞ ELİNİ TUTMASINI BEKLİYORUZ”

“Nahçıvan’ın mümtaz şairi Mehmet Akif’in, yol ve dava arkadaşı merhum Hüseyin Cavit’in bir asır önce yaptığı şu duasının kabul olduğunu görmenin bahtiyarlığını yaşadık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Her beladan esirge yurdumuzu, kâmuran eyle şanlı ordumuzu. Muzaffer Azerbaycan ordusunu gerek tarihî başarısı gerekse sivillere yönelik sergilediği insani tavrı dolayısıyla canı gönülden tebrik ediyorum. Azerbaycanlı kardeşlerimiz, Türk milletinin adalet ve merhametini bir kez daha tüm dünyaya göstermişlerdir. Son zaferle birlikte bölgede kapsamlı bir normalleşme için yeni fırsat pencereleri açılmıştır. Bu fırsatın değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum. Ermenistan’ın kendisine uzatılan barış elini tutmasını ve artık samimi adımlar atmasını bekliyoruz. Her zaman vurguladığım gibi barışın kaybedeni olmaz. Bölgemizde barış, huzur ve refahın tesisi halklarımıza olan borcumuzdur. Biz bu borcu ifa etmek noktasında kararlıyız, samimiyiz. Temennimiz, muhataplarımızın da aynı samimiyeti göstermesidir.”

İKİ ÜLKE ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, “Türkiye Cumhuriyeti ve Azerbaycan Cumhuriyeti Arasında Kars-Nahçıvan Demiryolu Projesi’ne İlişkin Niyet Protokolü”nü imzaladı.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki ile Azerbaycan Şehir Planlama ve Mimari Devlet Komitesi Başkanı Anar Guliyev, “Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Azerbaycan Cumhuriyeti Hükûmeti Arasında Türkiye Cumhuriyeti’nin Kahramanmaraş İlinde Konut Binaları, İlkokul, Anaokulu, Kültür Merkezi İnşaatına İlişkin İşbirliği Anlaşması”na imza attı.

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Azerbaycan Enerji Bakanlığı arasında elektrik enerjisiyle ilgili mevcut işbirliğinin devamını içeren metin, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar ve Azerbaycan Enerji Bakanı Perviz Şahbazov tarafından imzalandı.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN VE AZERBAYCAN CUMHURBAŞKANI ALİYEV, MODERNİZE EDİLEN NAHÇIVAN ASKERÎ KOMPLEKSİ’NİN AÇILIŞINI YAPTI

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev, ortak basın toplantısının ardından modernize edilen Nahçıvan Askerî Kompleksi’nin açılışını gerçekleştirdi.

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Yüksek Meclisi’nde resmî törenle karşılandı

Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in davetlisi olarak çalışma ziyareti kapsamında Nahçıvan’a giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Nahçıvan Özerk Cumhuriyeti Yüksek Meclisi’nde resmî törenle karşılandı.

Tören alanına Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’le birlikte geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada askerleri selamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in, tören alanındaki yerlerini almasının ardından iki ülke millî marşları çalındı.

Tören sonunda Meclis binasına geçen iki lider, baş başa görüşmelerini gerçekleştirdi.

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge