Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sinan Erdem Spor Salonu önünde düzenlenen etkinlik öncesi otobüsten vatandaşlara hitap etti. Sinan Erdem Spor Salonu’nun tıklım tıklım dolu olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizler içeriye giremediğiniz için şu anda dışarıdasınız. Ama gönüllerimizin içerisinde zaten yeriniz şu anda mevcut” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye genelinde TÜGVA’nın 310 bini aşkın üyesi olduğunu aktararak, “81 vilayetteki tüm yapılanmasıyla birlikte her geçen gün daha iyiye, daha güzele gitmek suretiyle gençliğimizin -hep söylüyorum ya, birileri rahatsız oluyor- dindar bir nesil olarak geleceğe hazırlanmasında TÜGVA’nın konumu çok çok önemli. İşte sizler bu neslin temsilcileri olarak karşımdasınız. Dolayısıyla sizlere elimizden ne gelirse, Gençlik ve Spor Bakanlığımız, Millî Eğitim Bakanlığımız ve Cumhurbaşkanı, 17 Bakanlık olarak, elimizden gelen her türlü fedakârlığı yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

TÜGVA Başakşehir İlçe Temsilciliği’nin “TÜGVA Başakşehir” diye seslenmesi üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Başakşehir ön almak istiyor. Tabii buradaki tüm gençler, ben inanıyorum ki hepsi Başakşehir’in taşıdığı ruh kökünü, onlar da taşıyor. Burada ayrı gayrı yok. Bizim tek derdimiz, Asım’ın nesli olarak gördüğümüz bu gençliği, en ileri, uç noktalara o ruh ile yetiştirmek. Onun için de ne dedik, ‘Yumuşak başlı isem kim dedi uysal koyunum? Kesilir belki fakat çekmeye gelmez boynum. Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim. Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. Adam aldırma da geç git diyemem, aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim. Hakkı tutar kaldırırım. Zalimin hasmıyım amma severim mazlumu.”

“YOKSULLUĞUN ALLAH’IN İZNİYLE OLMAYACAĞI BİR TÜRKİYE’Yİ BİZ HALLEDERİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya-Ukrayna arasındaki savaşta arabulucu rolünü oynayan ülkenin Türkiye olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bütün bu olaylar karşısında yıpranmadığına dikkati çekerek, “Tam aksine. Şu anda Avrupa’da herkes tutuşmuş vaziyette, ‘Acaba bu kış nasıl geçecek?’ Elhamdülillah, biz bütün hazırlıklarımızı yaptık ve bütün hazırlıklarımızla beraber, elhamdülillah, milletimize doğal gazını da kömürünü de her şeyini hazırlamış vaziyetteyiz. Derdimiz şu anda, daha uygun fiyatlarla biz vatandaşımıza bu doğal gazı nasıl ulaştıracağız, bunun gayreti içerisindeyiz. Ama şunu bilmenizi istiyorum: AK Parti iktidarı zulme rıza göstermez. Zulmedilmesini asla istemez ve derdimiz şu an itibarıyla inşallah aralık ayındaki yapılacak olan yeni değerlendirmelerle de asgari ücreti en uygun rakama çıkarmak. Biz bunun için varız. Yolsuzlukların olmadığı, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun Allah’ın izniyle olmayacağı bir Türkiye’yi biz hallederiz. Bunu biz yaparız. Şu an itibarıyla onun hazırlığı içindeyiz.”

Gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Okullar açılırken sıraların üzerinde kitaplarınızı buldunuz mu? Yardımcı ders kitaplarınızı buldunuz mu? Nasıl oldu bu iş? Bundan önce böyle bir şey var mıydı? Bu sıralardan biz de geldik, geçtik. Biz kırtasiyeci dükkânlarından kitap bulamazdık, defter bulamazdık ama biz bu derdi çektik. Ne dedik? Bizim evlatlarımız çekmesin. Onlar için de en ideal okulları yapalım, sıralarımızı buna göre hazırlayalım ve yavrularımız gayet huzurlu şekilde okula gidip bu noktada hazırlıklarını yapsınlar ve bütün sömestr en güzel şekilde, rahat bir şekilde geçirsinler” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na katılmak üzere Sinan Erdem Spor Salonu’na geçti.

Genel kurulda görev alacak kişilere başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA’nın 81 il ve 571 ilçedeki temsilcilikleriyle, bünyesindeki 41 yurt, 40 icathane, 80 kıraathane, 300 gençlik merkezi ve 300 bini aşkın üyesiyle Türkiye’nin en büyük gençlik hareketi hâline geldiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vakfın bursları, yurtları, eğitim ve öğretim çalışmalarıyla, kamplarıyla, kültür sanat ve spor faaliyetleriyle gençlerin hayatlarının her alanında verdiği hizmetleri takdirle takip ettiğini anlattı.

Vakfın yurt dışında da faaliyet gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kuruluş gayesine uygun şekilde, iyiyi, güzeli, hakkı, adaleti esas alan çalışmaları, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlıyor. Bu tablonun özellikle bizim neslimiz için ayrı bir önemi vardır. Türkiye’nin en kıymetli hazinesi olan gençliğinin bir kısmını küresel güç baronlarının emperyalist hezeyanlarına kurban verdiğimiz dönemlerin acıları hâlâ yüreklerimizde tazedir” diye konuştu.

“FATİH’İN İSTANBUL’U FETHETTİĞİ YAŞTAKİ SİZ GENÇLER”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TÜGVA’nın bu ülkenin ve dostlarının gençlerini, milletin ve onunla birlikte tüm insanlığın hayrına çalışmalar yürütecek bilince ve birikime sahip kılmak için verdikleri mücadelenin en önemli kurumsal markalarından biri hline geldiğine dikkati çekerek, “Bu çatı altında yürütülen mücadeleden rahatsız olanların, yalan ve iftira çıtasını sürekli yükseltmesinin gerisinde işte bu hakikat vardır. Artık bu ülkenin gençlerini PKK gibi, FETÖ gibi, DEAŞ gibi terör örgütleri, fikri ve cinsi sapkınlık akımları üzerinden heba edemediklerini görenler elbette TÜGVA’ya saldırmaya devam edeceklerdir. Ne diyorlar? Gençlik olarak çok güçlüymüşler. Ne alaka? İşte gençlik burada. Fatih’in İstanbul’u fethettiği yaştaki siz gençler. İnancınızdan, medeniyetinizden, ecdadınızdan aldığınız ilhamla tüm bu saldırıların üstesinden gelecek, hedeflerinize kararlılıkla yürüyecek azme, iradeye, güce, kabiliyete sahipsiniz” değerlendirmelerinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: Hazreti Mevlana sorar, ‘Kişinin değeri nedir? Sonra kendisi cevaplar. ‘Aradığı şeydir.’ Evet, sizler ilimden sanata, spordan teknolojiye kadar her alanda ne aradığınızı bildiğiniz için değerlisiniz. Gençler, aradığımız şey Hazreti Adem Aleyhissalatu vesselamdan bugüne insanlığın iman ve hikmet ocağında şekillenmiş tüm birikimdir. Aradığımız şey, Peygamber Efendimiz Aleyhissalatu vesselamdan bugüne İslam medeniyetinin inanç ve ilim membaından süzülüp gelen tüm hazinelerimizdir.”

“ATTIĞIMIZ ADIMLARI, GENÇLERİNİZLE BİRLİKTE PLANLADIK VE HAYATA GEÇİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aradıkları şeyin, milletin Malazgirt’ten bugüne coğrafyaya bilek gücü ve gönül enginliğiyle ilmek ilmek dokuduğu tüm değerler olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, aradıkları şeyin, asırlık kayıpların ardından her alanda yeniden yükselişin ifadesi olan hep birlikte verdikleri mücadele olduğunu dile getirdi.

“Allah’ın rahmetinden ümidinizi kesmeyin” mealindeki ayeti anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu söze uygun şekilde, saatlerce günlerce konuşsak bitiremeyeceğimiz asıl meramımı sizlere aktarabildiğime inanıyorum. Türkiye, bir asır önce istiklali ve istikbali uğruna gençlerinin önemli bir kısmını cephelerde feda etmiştir. Cumhuriyet tarihi boyunca da vesayetten darbelere, yokluklardan siyasi kavgalara kadar nice badireler geçiren ülkemizde bunların faturasını en çok ödeyen gençlerimiz olmuştur” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllarca birilerinin kirli siyasetinde, bu ülkenin daha ömrünün baharındaki nice gencinin araç olarak kullanıldığına ve tıpkı bir bozuk para gibi harcandığına vurgu yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü: “Siyasi parti tabelası arkasına gizlenmiş, fitne yuvalarında kandırdıkları gençlerimizi bölücü örgütün elebaşlarına, Kandil’deki terör baronlarının sinsi emellerine kurban ettiler. Bunun için biz, sorumluluk üstlendiğimiz her yerde ve her vakit attığımız adımları, gençlerinizle birlikte planladık ve hayata geçirdik. İşte bu gençlik burada. Tavizsiz bir gençlik, sıradan bir gençlik değil, attığı adımı bilen, istikametini bilen, ‘Yol O’nun, varlık O’nun, gerisi hep angarya/ Yüz üstü çok süründün, ayağa kalk Sakarya’ diyen bir gençlik. İktidarlarımız boyunca, yaptığımız her faaliyetin odağında gençlerimiz var. Hamdolsun bugün de gençlerimizle birlikte yol yürümeye devam ediyoruz. Gittiğimiz her ilde, Ankara ve İstanbul’daki programlarımızın her safhasında gençlerimizle bir araya gelmeye önem veriyoruz.”

“GENÇLER, BEN SİZE GÜVENİYORUM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerin enerjisinin güçlerine güç kattığına işaret ederek, şunları kaydetti: “Gençler, ben size inanıyorum. Size güveniyorum. Sizin ufkunuz ve hayalleriniz vizyonumuzu genişletiyor. Sizlerin sadakati ve samimiyeti saflarımızı sıklaştırıyor. İyi ki sizler gibi yol arkadaşlarına sahibiz. İyi ki sizler gibi milletimizin aydınlık geleceğini temsil eden fidanlara sahibiz. İyi ki sizler gibi ülkemizi huzuru kalple emanet edeceğimiz kadrolara sahibiz. Sizleri görünce Üstat gibi diyoruz ki ‘Surda bir gedik açtık. Mukaddes mi mukaddes ey kahpe rüzgar artık ne yandan esersen es.’ Gençler şunu unutmayın, biz varız, bir de karşımızda malum düşmanlar var. Ne diyor İslam? ‘Ey düşmanım sen benim ifadem ve hızımsın. Gündüz geceye muhtaç, bana da sen lazımsın.’ Bu anlayışla bu yolda yürüyoruz. Varsa eğer birileri oldukları gibi görecekleri de vardır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi, ekonomik askerî ve diplomatik olarak kendi iradesini ortaya koyan, kendi hedeflerine doğru yürüyen Türkiye fotoğrafı şekillendikçe yeni durumlarla karşılaştıklarını dile getirdi.

Bu tarihî süreçte yaşanan her hadisenin, karşıdakilerin gerçek yüzlerini ortaya koymaya başladığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Şimdi gençler burayı iyi dinleyin. Demokrasi diyenlerin maskeleri inince, altından barbar suratları çıktı. Özgürlük diyenlerin maskeleri inince, altından faşist suratları belirdi. Hak, hukuk diyenlerin maskeleri inince, altından zalim suratları fırladı. Hoşgörü, çoğulculuk, öteki diyenlerin maskeleri inince altından bencil suratları görüldü. Biz, insanlığın tüm birikimi gibi demokrasiye de özgürlüklere de hak ve hukuka da hoşgörüye de sahip çıkmayı elbette sürdüreceğiz. Bunu biz başarırız. Çünkü bu kavramlarla ifade edilen değerler, tüm insanlığa aittir. Onların bu kavramların ardına gizledikleri çirkin suratları, bize emsal teşkil edemez. Medeniyetimizin bize çizdiği sınırlar, onlar gibi olmamıza asla izin vermez. Bu toprakların, bu kültürün evlatlarıysak barbar olamayız. Faşist olamayız, zalim olamayız. Bencil olamayız. Biz, yaratılanı Yaradan’dan ötürü seven bir medeniyetin mirasçıları olarak kendi milletimizi yükseltmek için çalışırken kalbini ve gözünü bize yöneltmiş hiçbir insanı dışlayamayız. Biz, irfansız ilimden Allah’a sığınan bir kültürün mensupları olarak kendi gönül coğrafyamızdaki hiçbir şeye, hiçbir kimseye sırtımızı dönemeyiz.”

“TRUVA ATLARININ OYUNLARINA ARTIK GELİNMEYECEK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kurtuluşu Allah’ın ipine sarılmakta gören bir inancın müntesipleri olarak asırlardır içe yerleştirilen Truva atlarının oyunlarına artık gelinemeyeceğini belirtti.

Bir yandan ülkenin ve milletin yükselişinin maddi temellerini inşa ederken onunla beraber yeni nesillerin kalplerini, gönüllerini, ruhlarını doyuracak, iman çatısının da kurulması gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ecdadımız bu şekilde üç kıta, yedi iklimde barışın, adaletin, huzurun, refahın bayrağını dalgalandırmıştır. Gelin bu toprakları kendimize nasıl vatan yaptığımızı şairin dilinden dinleyelim: Anlar Diyar-ı Rum’a tac-ü teberle geldiler. Kimi Yunus, kimi Tapduk, kimi Hacı Bektaş-ı Veli. Gökte rahmet, yerde nimet, dört yana serpildiler. Anlar gelende bir avuç buğdaydılar. Oluklar yetmedi dolup taştı. Bir ucun anda kaldı, bir ucun beller aştı. Çokluğun gökte yıldızlar ile bir saydılar. Kimisi hisar oldu kimisi burç. Kimisi oldu sahib-ül huruç” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu toprakları eline, beline, diline sahip olma düsturuyla verdikleri mücadele sayesinde vatan olarak bırakan ecdadın her birini rahmetle, şükranla, tazimle yâd ettiklerini söyledi.

“Rabbim bizlere de onlar gibi bu topraklara imanın, ilmin, irfanın, cihadın buğdaylarını ekmeyi, onlar gibi bu buğdayları gönül pazarında harmanlamayı nasip eylesin diyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, maziden atiye kurdukları köprünün her bir renginin kendileri için önemli olduğunu vurguladı.

Bu ülkenin 85 milyon insanının her birinin birinci sınıf vatandaş olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yine hep altını çizerek ifade ettiğimiz gibi bizim ne terör örgütlerine ne sapkın akımlara ne de diğer ülkelere kaptıracak tek bir evladımız yoktur. Yasin Börü’nün katillerinin nerede olduğunu biliyoruz. Yasin Börü gibi yavrularımızı maalesef Diyarbakır’da katledenleri biliyoruz ve onlar adına şu anda onların kurtuluşu için can simidi atan Bay Kemal’i de biliyoruz, onların yandaşlarını da biliyoruz ama bunlara asla prim vermeyeceğiz” dedi.

“TÜRKİYE YÜZYILININ İNŞASI KONUSUNDA EN ÇOK SİZ GENÇLERE GÜVENİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Nasıl hep birlikte Türkiye isek nasıl hep birlikte Türk milletiysek nasıl hep birlikte tüm mazlumların ve mağdurların umuduysak Anadolu kıtası büyüklüğündeki dava taşını gediğine de yine hep birlikte kurmaya var mıyız? Türkiye yüzyılını kurarken izleyeceğimiz yol haritamız, medeniyetimizin ve tarihimizin önümüze serdiği işte bu müktesebattır. Bu yolda bizimle yürümek isteyen her bir insanımıza her bir gencimize kollarımız da yüreğimiz de sonuna kadar açıktır. Tabii gençlerin bize gelmesini beklemeyecek, biz onlara gideceğiz. İşte bu salonu dolduran TÜGVA mensupları da ülkemizdeki gençlerimize ulaşma kanallarımızdan biridir, en önemlisidir. Rabbim yolunuzu, bahtınızı açık etsin, gayretinizi arttırsın diyorum.”

Türkiye’yi geçen 20 yılda nasıl asırlık eser ve hizmetlere kavuşturdularsa, Türkiye yüzyılının inşasını da birlikte gerçekleştireceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim gençliğimiz hep Ayasofya’nın açılması, inançlarımız ve değerlerimiz üzerindeki baskıların kalkması, bu özlemle, bu mücadeleyle geçti. Sultanahmet’in dili olsa da konuşsa. Hep öyle konuştuk. Oradaki Dikilitaş’ın önünden Ayasofya’nın açılacağı günü konuştuk. Ama Rabbim bu açılışı bize nasip etti” dedi.

Türkiye’nin maddi kalkınma unsurlarıyla birlikte manevi dünyasını gölgeleyen bu zincirlerden kurtulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gerçi birileri hâlâ ülkemizde yasakçılığın istismarını ve ticaretini yapmayı sürdürmeye çalışıyor ama hamdolsun Türkiye artık bu zihniyetin hezeyanlarını aşmış olarak çok daha büyük hayallerin çok daha büyük hedeflerin peşindedir. Bu anlayışla kendi yaklaşımlarımızı kendi tekliflerimizi kendi icraatlarımızı milletimizin takdirine sunuyoruz. Türkiye yüzyılının inşası konusunda en çok siz gençlere güveniyoruz. Sizlerin de kendinize güvendiğinizi biliyoruz. Bu özgüven için de her türlü imkânı sağladık. Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye, sanayiden spora her alanda kendinizi gerçekleştirebileceğiniz alt yapıyı kurduk. Kökenden inanca, kılık kıyafetten eğitime her konuda insanlarımızın özgürlük alanlarını kısıtlayan yasakları kaldırdık. Dünyayı tanıyan, ülkesini tanıyan, kendine güvenen bu gençlerimizden, onlara emanet edeceğimiz 2053 vizyonunu şekillendirmek için çok daha fazla gayret bekliyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her yeniliğin her devrimin her reformun türlü engellerle karşılaşacağını belirterek, “Benim karşımda şu anda muhafazakâr devrimciler var. Ben muhafazakâr devrimcilerle 2023’ü evelallah başarıyla bitireceğimize inanıyorum. Ama gençlerimizde bunların hepsini aşacak azmi, iradeyi, enerjiyi görüyorum” dedi.

Tarımda en büyük devrimlerden biri olan traktörü icat eden Henry Ford’un taşlandığını ama yoluna devam ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın yuvarlak olduğunu söyleyen Galileo Galilei’nin zindana atıldığını ama tezinden vazgeçmediğini, engelli olduğu için yarışamayacağı söylenen Enzo Ferrari’nin pes etmediğini, dünyanın en iyi yarış arabasını yaptığını söyledi.

Büyüme hormonu yetersizliği sebebiyle spor yapamayacağı söylenen Lionel Messi’nin mücadeleye devam ederek dünyanın en iyi futbolcusu olduğunu, oyun pistinde araba kullanırken “Beceriksiz” diye alay edilen Michael Schumacher’in dünyanın en iyi yarış pilotu seçildiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir ara duyma yetisini kaybeden Ludwig van Beethoven’in besteleriyle müzik tarihinin zirvesine yerleştiğini, uçma denemeleri alay edilerek karşılanan Hezarfen Ahmet Çelebi’nin Galata Kulesi’nden Üsküdar’a uçarak tarihe geçtiğini, Haliç’in önüne gerilen demirleri aşamayacağı söylenen Fatih’in gemilerini karadan yürüterek İstanbul’u fethettiğini kaydetti.

Dünyaya ve insanlığa büyük hizmetleri olan bu isimlerin hiç birinin kendilerine dayatılan “yapamazsın”, “edemezsin”, “başaramazsın” telkinlerine kulak vermeyip, hedeflerine ulaştığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizden ricam şu, hayallerinizden vazgeçmemenizi, kendinize inanmanızı, çalışmanızı ve azmetmenizi istiyorum.” dedi.

“AİLE KURUMUNUN KORUNMASI VE GÜÇLENDİRİLMESİ BAŞTA OLMAK ÜZERE HER TÜRLÜ TEŞVİKİ YAPACAĞIZ”

Gençlerin bu dinamizmlerini, bu potansiyellerini sapkın akımları öne çıkartmak suretiyle heba ettirmek isteyenlerin hangi sinsi hesaplar peşinde koştuklarını gayet iyi bildiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu oyunların hepsinin de farkındayız. Geleceği tehdit altında olan toplumların düştüğü hataya ülkemizin de sürüklenmesine izin vermeyeceğiz. Aile kurumunun korunması ve güçlendirilmesi başta olmak üzere, bu doğrultuda gereken her türlü tedbiri alacak, her türlü teşviki yapacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin her köşesinde yaydıkları üniversitelerle, yaptıkları yurtlarla, spor tesisleriyle, kültür merkezleriyle, kurdukları atölyelerle, kütüphanelerle, gençleri hayallerine yaklaştırmak için her türlü çabayı gösterdiklerinin altını çizerek, şunları kaydetti: “Gümbür gümbür gelen TEKNOFEST gençliğinin heyecanı bizi de sarıyor. Yılsonuna kadar inşallah, önümüzdeki yılı kastediyorum, İstanbul, Ankara, İzmir’de de TEKNOFEST zirvelerini yapacağız. Dünyanın dört bir yanından farklı alanlarda başarı haberlerini aldığımız gençlerimizin sevinci de bizi kuşatıyor. Böyle evlatlara sahip olduğumuz için en az anne babaları kadar gurur duyuyoruz. TÜGVA gençliği, işte bu gençliktir.”

Gençleri ayağa kalkmaya davet ederek, “Hep beraber inşallah şimdiden 2023’e mesajımızı verelim.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hazır mıyız?” diye seslendiği gençlerle, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” ifadelerini tekrarladı.

Genel Kurul’un hayırlara vesile olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni görev alacaklara başarı temenni etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnanıyorum ki çok daha ileri, çok daha ileri, çok daha ileri devam edeceğiz.” diyerek sözlerini tamamladı.

Sinan Erdem Spor Salonu’nda düzenlenen TÜGVA 5. Olağan Genel Kurulu ve 6. Gençlik Buluşması’na Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan ile TÜGVA üyesi gençler katıldı.

Dünya

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yıkılan her şeyi yeniden, daha iyisiyle, daha güzeliyle, daha güvenlisiyle yeniden yapacağız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hatay’da Deprem Konutları ve Yeni Devlet Hastaneleri Temel Atma Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Tarih boyunca nice badireleri atlatmış, pek çok kez yıkılıp yeniden ayağa kalkmış Hatay’a teslim olmak yakışmaz. Hep birlikte mücadele edeceğiz. Yıkılan her şeyi yeniden, daha iyisiyle, daha güzeliyle, daha güvenlisiyle yeniden yapacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen Hatay’ın İskenderun ilçesinde “Deprem Konutları ve Yeni Devlet Hastaneleri Temel Atma Töreni”ne katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İskenderun Yeni Kaymakamlık Binası önünde düzenlenen törende yaptığı konuşmada, Ramazanın hayırlı ve bereketli geçmesini ve bu ayın, milletin ve tüm insanlığın kazalardan, belalardan, afetlerden korunmasına vesile olmasını diledi.

Ülke ve millet olarak 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden 50 binin üzerindeki insan ile yaşanılan ağır yıkımın acısının yüreklerde olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, depremlerde yaşamını yitiren vatandaşlara Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve sabır diledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kaybımız öylesine büyük, acımız öylesine derin ki anlatmaya kelimeler kifayet etmiyor. Vefat eden kardeşlerimizin aziz hatıraları yüreklerimizde ebediyen yaşayacaktır. Bize düşen asıl görev ise can kaybı yaşanan 11 ilimizi ve özellikle de en büyük yıkıma ve acıya maruz kalan Hatay’ı bir an önce ayağa kaldırmaktır. Ancak bu şekilde insanlarımızın yeniden hayata tutunmalarını, umutlarını yeşertmelerini, geleceklerine güvenle bakmalarını sağlayabiliriz” diye konuştu.

Attıkları her adımı, başlattıkları her projeyi bu gayeyle planladıklarını ve yürüttüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yaklaşık 1,5 ay içinde arama kurtarma çalışmalarının bittiği, enkaz kaldırma faaliyetlerinin hızla sürdüğü, geçici barınma merkezlerinin yaygınlaştırıldığı, kalıcı konutların inşasına başlandığı bir döneme girdik. Geçici barınma için 125 bini AFAD tarafından olmak üzere 156 bin çadır dağıtılmış veya kurulmuştur. AFAD tarafından 22 bin ve bağış olarak da 14 bin olmak üzere toplam 36 bin konteynerin altyapısı, kurulumu, nakli sürmektedir. Bu konteyner sayısı, mevcut başvuruyu fazlasıyla karşılayacak seviyededir.”

“KALICI KONUTLARLA İLGİLİ HAZIRLIKLARI İNŞAAT SAFHASINA GETİRDİK”

Yaklaşık 309 bin aileye 10 bin liralık ödemelerin yapıldığını, 101 bin aileye de 15 bin liralık taşınma paralarının ödenmesine başlandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Kalıcı konutlarla ilgili hazırlıkları da inşaat safhasına getirdik. Birileri bize kalıcı konutların yapımı, kadim şehirlerimizin imarı ve ihyası konusunda acele ettiğimizi söylüyor. İleri sürülen gerekçelerin ilmi ve teknik geçerliliğinin olmadığını Van’dan Elazığ ve Malatya depremlerine kadar yaptığımız çalışmalarda gördük.

Daha önemlisi bu şehirlerde yaşayan milyonlarca insanımızın kimsenin keyfini bekleyecek, kimsenin hesaplarının tekemmülünü bekleyecek vakti de sabrı da dermanı da yoktur. İşte biz bunun için bir yılda 319 bin konut yaparak altyapısıyla, iş yerleriyle, sosyal ve kültürel birimleriyle tüm ihtiyaçları tamamlayarak şehirlerimizi ayağa kaldırma sözü verdik.”

Seçimleri 14 Mayıs’ta yapma kararlarının gerisinde de aynı anlayışın bulunduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Deprem bölgesinde yürüttüğümüz çalışmalar seçim atmosferinden etkilenmesin, bu iş bir an önce ülkenin gündeminden çıksın istedik. Bakanlıklarımızla, kurumlarımızla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, özel sektörümüzle tam kapasite sahadayız. Dünyada 500 kilometrelik bir alana yayılan, böylesine büyük bir felaketin yıkıcı etkilerinin bu kadar kısa sürede üstesinden gelip, kalıcı konutların inşasına başlayabilecek başka bir ülke bulamazsınız. Türkiye, devletinin gücü, hükümetinin kararlılığı, milletinin inancıyla bunu başarmıştır” şeklinde konuştu.

“BU FELAKETİN İZLERİNİ HEP BİRLİKTE ORTADAN KALDIRACAĞIZ”

Ülkenin, “Türkiye Yüzyılı” olarak ifade edilen Cumhuriyet’in yeni asrıyla ilgili hedeflerine ulaşabilmesinin ilk şartının, deprem yaralarını sarmak olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hatay yaralıyken kalan 80 vilayetimiz sağlıklı olamaz. Hatay hüzünlüyken kalan 80 vilayetimiz neşeyle hayatına devam edemez. Deprem şehirlerimizin tamamı için aynı durum geçerlidir. Bu imtihanı hep birlikte verecek, bu felaketin izlerini hep birlikte ortadan kaldıracağız. Bunun için hızla yürüttüğümüz geçici barınma merkezlerinin kurulumu, yardım faaliyetleri, kalıcı konutların inşası, mevcut yerlerin ihyası programlarında herhangi bir kesintiye veya gecikmeye izin veremeyiz. Bakanlarımız deprem gününden, biz de depremin üçüncü gününden beri buralardayız. Cumhurbaşkanı olarak her şehrimizi defalarca Cumhur İttifakı olarak ziyaret ettik. Yapılan çalışmaları yakından izliyoruz. Zihnimiz de gönlümüz de hep sizlerle birlikte.”

Ramazanı da depremzedelerle karşıladıklarını ve geçirdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Kahramanmaraş’ta, bugün ise Hatay’da olduklarını, diğer şehirlere de gideceklerini belirtti.

Tüm yaralar sarılıp yıkılan her şey daha iyisiyle yeniden inşa edilmeden buralardan ayrılmayacaklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimi deprem turistleri, sadece fotoğraf çektirmek, sadece görüntü vermek için arada bir buralara uğrayabilir. O arada yalan yanlış laflar da edebilirler. Siz onlara aldırmayın. Keşke bunun yerine ellerindeki imkânları geçici barınma merkezleri kurarak, yardım faaliyetlerini sürdürerek, yüreklerini depremzede kardeşlerimize açarak kullanabilseler, insanlarımızın gönüllerini alabilseler. İnşallah o da olur” ifadelerini kullandı.

“BİRLİĞİMİZE, BERABERLİĞİMİZE, ORTAK GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKALIM”

Muhalefetin 11 büyükşehir belediye başkanlığı olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nerede bu belediyeler? Bu belediyeler acaba buraya uğradı mı? Biz sorumluluğumuzun gereğini, kendimize yakışanı, sizlerin beklediği işleri yaparak deprem şehirlerimizi 1 yılda ayağa kaldırma sözümüzü tutmaya bakacağız. Bugüne kadar milletimize verdiğimiz her sözü nasıl tuttuysak, her afette kayıpları nasıl telafi ettiysek inşallah bu defa da aynısını yapacağız” dedi.

Van, Bingöl, İzmir, Kütahya, Antalya ve Muğla’da daha önce yaşanan doğa olaylarının ardından yapılan çalışmaları anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiç kimse endişeye, tereddüte kapılmasın. ‘Burası CHP’li’ demedik. Biz ne dedik? ‘Bunlar da bizim vatanımız, bunlar da bizim vatandaşımızdır.’ dedi. Tek yapamayacağımız şey ölenleri geri getirmektir. Onun dışındaki her kaybı telafi edecek güce, imkâna, kararlılığa sahibiz. Yeter ki biz birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize ortak geleceğimize, ortak hayallerimize, ortak hedeflerimize sahip çıkalım. Gerisi kendiliğinden gelecektir” diye konuştu.

“22 BİN 467 KONUTUN İNŞASI FİİLEN BAŞLAMIŞTIR”

Hatay’ın, 6 Şubat depremlerinde hem can hem de yıkılan bina bakımından en büyük kaybın yaşandığı şehir olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tespitlerde gelinen noktaya göre şehrimizde 100 bin binadaki 338 bin bağımsız bölüm yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olarak kullanılamaz hâle gelmiştir. Hatay’da toplamda 238 bine yakın konutu ve köy evini yaparak hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Depremden bugüne 50 bin konut ve köy evinin inşasına başlanmasıyla ilgili süreci sonuçlandırdık. Bugün Hatay’da temelini atacağımız 3 bin 122 konutla birlikte 22 bin 467 konutun inşası fiilen başlamıştır. Bölgedeki şehirlerimizin tamamında her gün binlerce yeni konutun temelini atarak sizlere verdiğimiz sözü yerine getireceğiz.

Önümüzdeki bir yıl içinde 319 bin konut toplamda 650 bin konut yaparak, şehir merkezlerimizi yerinde dönüştürerek insanlarımıza sağlam, güvenli, huzurlu yuvalar ve iş yerleri kazandıracağız. Konutlarla kalmıyor, bölgenin sağlık altyapısını da ayağa kaldıracak projeleri başlatıyoruz. Depremin ardından Arsuz’da 100, Hassa’da 100 ve Belen’de 30 yataklı devlet hastanelerini hemen tamamlayarak hizmete aldık. Salgın döneminde nasıl rekor sürelerde acil durum hastanelerini inşa ettiysek Hatay’da da bunu yapacağız. Biz ana muhalefetin yalanlarıyla ayakta duran bir parti bir iktidar değiliz. Hatırlayın o salgının olduğu dönemde İstanbul’da dev Çam ve Sakura Hastanesini bitirdik. Üç ay gibi bir zamanda bir taraftan İstanbul Havalimanı’nda bir taraftan evet Anadolu Yakası’nda iki hastaneyi 1006 odalı olarak 1006 bir tarafta 1006 bir tarafta bitirdik ve halkımızın hizmetine sunduk.”

“MİLLETİMİZİN YARALARINI SARAN SAĞLIK PERSONELİMİZE TEŞEKKÜR EDİYORUM”

Bugün 400 yataklı Antakya Devlet Hastanesi, 600 yataklı İskenderun Devlet Hastanesi, 200 yataklı Acil Durum Hastanesi ve 300 yataklı Defne Devlet Hastanesi’nin temellerini attıklarını aktaran Erdoğan, Antakya Devlet Hastanesi’nin 10 Mayıs’ta hizmete açılacağını, Hatay’ın yeni yerleşim yeri Gülderen’de de 1000 yataklı bir şehir hastanesi kurulacağını kaydetti.

Bugüne kadar millete karşı asla mahcup olmadıklarını, meydanlarda bol keseden atıp, göreve gelince unutanlardan da olmadıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sözlerinin gereğini de yerine getireceklerini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçici barınma merkezlerinin kurulumunu da sürdürdüklerini hatırlatarak, “Amacımız mayıs ayına kadar bölge genelinde 100 bin konteyneri faaliyete geçirmektir. Çadır dağıtımı kesintisiz sürüyor. Yıkılan iş yerlerimizi prefabrik ve konteyner çarşılarla tekrar faaliyete geçiriyoruz. Sanayi kuruluşlarımız üretime devam ediyor. Çiftçilerimiz toprağı ekerek baharın bereketini yakalamak için çalışıyor” ifadelerini kullandı.

Tüm çalışmaların, deprem sonrası diğer şehirlere giden vatandaşların dönüşümünü hızlandıracağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Tarih boyunca nice badireleri atlatmış, pek çok kez yıkılıp yeniden ayağa kalkmış Hatay’a teslim olmak yakışmaz. Hep birlikte mücadele edeceğiz, yıkılan her şeyi yeniden daha iyisiyle daha güzeliyle daha güvenlisiyle yeniden yapacağız. Canlarımız dışında kaybettiğimiz her şeyi tekrar kazanacağız, tekrar yerine koyacağız. Bu millet nice sokak olaylarını, nice siyasi kumpasları, nice ekonomik tuzakları, nice terör saldırılarını, nice küresel dayatmaları göğüsleyerek bugünlere geldi.

Bunca imtihandan alnının akıyla sıyrılmış bir milleti, bu milleti tek başına deprem mi esir edecek, asla. Ülkemizin geçmişinde kötü yapılaşmadan, plansız şehirleşmeden, kontrolsüz gelişmelerden kaynaklanan sıkıntıların faturasını depremde yıkılan binalarımızla ve yitip giden insanlarımızla maalesef ödedik. Müslüman aynı delikten iki defa ısırılmaz. Esasen bu konuda geçtiğimiz 20 yılda pek çok iş yaptık. Önemli iyileştirmeler sağladık ama görüyorum ki daha fazlasını, daha hızlı bir şekilde yapmaya ihtiyacımız var. Bunun için Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli ile sadece depremde yıkılan şehirlerimizi değil ülkemizin tamamında kentsel dönüşümü süratle neticelendirecek bir program hazırladık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “TOKİ vasıtasıyla ülkemizde 20 yıldır yaptığımız konut sistemi depremde rüştünü ispat etmiştir. Artık ülkemizin yeni yapı stokunu asla bu standartların altına düşürmeyeceğiz. Buradan depremin en çok yıkıma yol açtığı, en çok can aldığı Hatay’dan, İstanbul başta olmak üzere ülkemizin her yerindeki vatandaşlarıma sesleniyorum. Eğer binanız depreme dayanıklı değilse sel veya heyelan tehdidi altındaysa başka bir sıkıntısı, sorunu varsa hiç vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini lütfen başlatın.”

Deprem ve sel gibi afetlere karşı tedbirler alınması gerektiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Önce tedbirimizi alacak, yani binamızı sağlam bir zemine, tekniğine uygun şekilde yapacak, ondan sonra tevekkül edeceğiz” dedi.

“HATAY’I İNŞA EDENE KADAR, DURMAYACAĞIZ, DİNLENMEYECEĞİZ”

14 Mayıs seçimlerinden sonra milletin takdiriyle yeniden ülkeyi yönetme sorumluluğunu üstlendiklerinde bu konunun hükûmet programının ilk vazgeçilmez ve taviz verilmez maddesi olacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “20 yılda edindiğimiz tecrübeleri, 6 Şubat depremlerinin önümüze koyduğu fotoğrafı ve bilim insanlarımızın öngörülerini dikkate alarak ülkemizi kısa sürede afetlere dayanıklı hâle getirmekte kararlıyız. Hatay hem güvenli konutları hem tarihî ve kültürel mirasımızın ihyasıyla ortaya çıkacak görünümüyle bu modelin vitrini olacaktır. Hani Çanakkale Destanı’nda Akif ne diyor? ‘Gömelim gel seni tarihe desem sığmazsın’ diyor ya. Hatay’ımız da öyle 7,7 ile 7,6’yla tarihe gömülecek bir şehir değildir. Bu yıkıntıların üstünde hepimizin hayali olan Hatay’ı inşa edene kadar, durmayacağız, dinlenmeyeceğiz.”

Hatay’ın Türkiye topraklarına Cumhuriyetin ilanından 16 yıl sonra katıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hatay, bağımsızlığın, özgürlüğün, demokrasinin kıymetini çok iyi bilir. Şehrimiz farklı kültürleri bir arada yaşatma becerisiyle dünyayı kendine hayran bırakıyor. Hemen yanı başımızdaki coğrafyada yaşanan onca trajediye bakarak bize Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin birer ferdi olarak yaşama şerefini bahşeden Rabbime hamdolsun diyorum” ifadesini kullandı.

Türkiye’nin güvenliğiyle, huzuruyla, üretimiyle, istihdamıyla, büyüme potansiyeli ve diğer tüm imkânlarıyla Cumhuriyet tarihinin zirvesinde olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye Yüzyılı vizyonuyla karşılamaya hazırlandığımız yeni dönemde dünyanın en gelişmiş 10 ülkesi arasına girme hedefimize sıkı sıkıya bağlıyız. Bizi bu yoldan döndürmek için en azından şu son 10 yılda neler yapıldığını hatırlıyorsunuz. Milletimizle birlikte inançla azimle cesaretle verdiğimiz mücadeleyle hepsini aştık” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kovid-19 salgını ve Rusya-Ukrayna Savaşı’yla oluşan küresel gerilimin kendilerini hedeflerinden uzaklaştırmadığını, deprem, sel ve yangın gibi tabii afetlerin de bu hedeflerden vazgeçiremeyeceğini ifade etti.

Diyarbakır Annelerinin unutulmaması gerektiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bize güvenmenizi, bizim yanımızda yer almanızı istiyorum. Beraberce nice başarıları kazandık. İnşallah depremin yol açtığı yıkımların üstesinden de geleceğiz. Mübarek Ramazan ayında duaların, niyazların, yaptığımız hayır ve hasenatın ecri hürmetine, Rabbimizin yardımının bu mücadelede bizimle olacağına yürekten inanıyorum” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından tören alanından temel atma çalışmalarının yapıldığı bölgelere telekonferansla bağlandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, canlı bağlantıyla İskenderun, Antakya ve Defne’de devlet hastanesi, Kırıkhan’da köy evi, İskenderun, Altınözü ile Arsuz’da ise deprem konutlarının temel atma çalışmasının başlatılması talimatını verdi. Dua edilmesinin ardından Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen 11 ildeki 22 bin 465 konut/köy evinin temeli atıldı.

HABER BURADA

Dünya

İyi ki varsınız | Emine Erdoğan, depremzede Gönen ailesi ile iftar yaptı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Ramazan ayının ilk iftarını, Kahramanmaraş merkezli depremlerde evleri yıkıldığı için Malatya’dan gelip Ankara’ya yerleşen Gönen ailesi ile yaptı.

Emine Erdoğan, Malatya’da yaşayan ve Kahramanmaraş merkezli depremlerde evleri yıkıldığı için Ankara’nın Altındağ ilçesine yerleşen Gönen ailesini ziyaret etti.

Gönen ailesinden, kas rahatsızlığı nedeniyle yatalak olan baba Cahit Gönen, anne Elif Gönen, üniversiteye hazırlanan kızı, ilkokul öğrencisi oğlu ve akrabalarıyla depremin ardından, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde okuyan kızları Fatmanur Gönen’in de yaşadığı Ankara’ya geldi.

Evim Yuvam Olsun kampanyası kapsamında, Altındağ ilçesinde 3+1 eve yerleşen Gönen ailesi, yaşanan depremlerde hem Malatya’da hem de Kahramanmaraş’ta 30 yakınını kaybetti.

Emine Erdoğan, ziyareti sırasında aile üyeleriyle tek tek sohbet etti. Kayıpları için taziyelerini ileten Emine Erdoğan, yatalak baba Cahit Gönen’e “geçmiş olsun” dileğinde bulundu.

Daha sonra Emine Erdoğan, Ramazan ayının ilk orucunu da 9 kişilik Gönen ailesiyle birlikte açtı.

DEPREMZEDE ÇOCUĞA METE GAZOZ SÜRPRİZİ

İftarın ardından ailenin en küçük üyesi olan 4. sınıf öğrencisi Süleyman Gönen’in Millî okçu Mete Gazoz’a olan hayranlığının öğrenilmesi üzerine Emine Erdoğan’ın davetiyle Antalya’dan gelen Gazoz, depremzede hayranına sürpriz yaptı.

Mete Gazoz, minik hayranını kapıda Olimpiyat Şampiyonluğu sırasında yaptığı hareketle selamladı. Daha sonra birçok spor dalına ve okçuluğa merakı olan hayranıyla bir süre sohbet eden Gazoz, depremzede hayranına ok hediye etti.

Emine Erdoğan, ziyaretin ardından sosyal medya hesabından ziyarete ilişkin görselleri paylaşarak, şunları kaydetti: “Ankara’da depremzede Gönen ailemizin iftar sofrasına konuk oldum. Evin neşesi güzel yavrularımızla vakit geçirmekten mutluluk duydum. Millî okçumuz Mete Gazoz’un hayranı olduğunu öğrendiğimiz Süleyman’a küçük de bir sürprizimiz oldu. Mete abisi gibi Süleyman’ın da çok başarılı olacağına inanıyor, içten misafirperverlikleri için Gönen ailesine teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki, yüreklerimizdeki yangını gönül sofralarında buluşarak, birbirimize kenetlenerek söndüreceğiz.”

HABER BURADA

Dünya

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta Deprem Konutları Temel Atma Töreni’ne katıldı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş’ta depremzedeler için inşa edilecek afet ve köy konutlarının ilk temel atma törenine katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş Belediyesi önünde düzenlenen “Pazarcık Depremi Sonrası 17 Bin 902 Afet ve Köy Konutu İlk Temel Atma Töreni”nde konuştu.

Konuşmasına alandakilerin ramazan ayını tebrik ederek başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, asrın felaketi 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybedenlere bir kez daha Allah’tan rahmet, yakınlarına ve millete başsağlığı diledi.

“RAMAZAN-I ŞERİFİNİZ MÜBAREK OLSUN”

Adıyaman ve Şanlıurfa’da yaşanan sellerde de vefat edenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileklerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün ilk gününü idrak ettiğimiz ramazan-ı şerifiniz mübarek olsun. Rabbim bu mübarek günlerde tutacağımız oruçları, yapacağımız iftar ve sahurları, eda edeceğimiz ibadetleri kabul eylesin. Ramazan ayının hürmetine, Mevla’dan ülkemizi, İslam âlemini ve tüm insanlığı feraha ulaştırmasını, her türlü felaketten, kazadan, beladan korumasını niyaz ediyorum. İnşallah ramazana ulaştığımız gibi Kadir Gecesi ve bayrama da hep beraber erişiriz” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ın, Pazarcık ve Elbistan ilçeleri merkezli 6 Şubat depremlerinde en ağır can ve mal kaybı yaşayan illerin arasında bulunduğunu anımsatarak, şöyle devam etti: “İki büyük depremin yanı sıra sayıları 20 bine yaklaşan artçı sarsıntılar bile tek başına karşılaştığımız felaketin büyüklüğünü göstermeye yeterlidir. Bölge genelinde yaklaşık 307 bin bina ile 893 bin bağımsız bölümün hasar görmesine sebep olan felaket, 50 binin üzerinde can kaybına, tarihimizin en acı hadiselerinden biri olarak hafızlarımıza kazınmıştır. Sadece Kahramanmaraş’ta vefat edenlerin sayısı 12 bin 307’yi buldu. Daha doğmamış anne karnındaki bebeklerden pirifani mertebesine ulaşmış büyüklerimize kadar kaybettiğimiz her bir insanımızla canımızdan can gitmiştir. Dünya imtihan dünyasıdır. Allah’ın izniyle bu büyük imtihanı da birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sarılarak yıkılanları, daha iyisiyle yeniden yaparak geride bırakacağız.”

“TÜM AFETLERİN YIKTIĞINI YENİDEN YAPTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz bu topraklarda bin yıldır tabii ve beşeri ne facialar yaşadık, ne zorluklarla karşı karşıya kaldık. Kimi zaman tıpkı 6 Şubat depremleri gibi tabii felaketlerle sarsıldık. Kimi zaman Haçlı Seferleri’nden Moğol akınlarına, Çanakkale’yi geçilmez kıldığımız yedi düvelin kuşatmasından terör örgütlerinin ihanetlerine kadar doğrudan varlığımızı hedef alan saldırılara uğradık. Hiçbiri karşısında da yılmadık, çökmedik, geri çekilmedik. Yeise düşüp teslim olmadık. Depremin, selin, heyelanın, yangının ve diğer tüm afetlerin yıktığını yeniden yaptık. Bin yıldır istiklalimize ve istikbalimize göz diken herkese bu toprakları mezar ettik. Bir asır önce Çanakkale ve Millî Mücadele’de kazandığımız zaferi, arkası karanlık tüm terör örgütlerinin başını ezerek sürdürdük” şeklinde konuştu.

“HER MUSİBETİ DAHA BÜYÜK ATILIMLARIN BASAMAĞI HÂLİNE GETİREREK YOLUMUZA DEVAM EDİYORUZ”

Sınırlara dayanan tacizlere cevabı sınır ötesinde başarıyla yürütülen harekâtlarla verdiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şair ne diyor? ‘Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hükmüne ram ol.’ İşte burada işaret ettiği gibi inanç ve iradeyle şartların zorluğuna aldırmadan daima vatanımıza sahip çıktık. Bugün de deprem yıkıntılarının altında kaybettiğimiz canlarımızın ardından döktüğümüz gözyaşlarını, geleceğimize güçlü şekilde sahip çıkmanın ahdine dönüştürüyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıkılan her binayı yeniden yaparak, konut, iş yeri, cadde, sokak, okul, hastane ve parklarla şehirleri inşa ve ihya ederek adım adım Türkiye Yüzyılı’na yürüdüklerini dile getirerek, “Uzunca bir süredir yaşadığımız her musibeti daha büyük atılımların basamağı hâline getirerek yolumuza devam ediyoruz. Deprem felaketi karşısında aynısını yapacağız. Toprağa verdiğimiz canlarımızın hatırasını ebediyen kalbimizde yaşatırken onlara layık olmak için hep birlikte daha çok çalışacak, daha iyi mücadele edecek, daha büyük hedeflere yöneleceğiz ve 14 Mayıs’a da böyle hazırlanacağız” ifadesini kullandı.

Dünyanın krizden krize sürüklendiği, küresel yönetim ve ekonomik düzenin temellerinden çatırdadığı bir dönemde ancak bu şekilde ayakta kalınacağını, hak edilen aydınlık geleceğe ulaşılacağını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Deprem evlerimizi yıkmış, canımızı yakmış olabilir ama bu felaket mücadele azmimizi, başarma irademizi, Türkiye Yüzyılı’nı gerçekleştirme kararlılığımızı asla elimizden alamayacak. Siz, birilerinin buralara gelip umutlarınızı söndürmeye çalışmasına, ruhunuzu bunaltmasına, aranıza nifak tohumları ekmesine özellikle, kesinlikle aldırmayın. Nice büyük badireleri atlatan bu millet ve bu devlet deprem felaketinin yaralarını sarmaya da kayıplarını telafi etmeye de büyük ve güçlü Türkiye hedefini gerçekleştirmeye de muktedirdir.

İşte bugün depremin 45’inci gününde arama kurtarma faaliyetlerini tamamlamış, hasar tespit çalışmalarında sona gelmiş, enkaz kaldırma işlerinde önemli mesafe katetmiş, geçici barınma merkezlerinin çoğunu kurmuş, kalıcı konutların inşasına başlamış durumdayız. Açık konuşuyorum, dünyada Türkiye’den başka, böylesine büyük alanda, böylesine şiddetli yıkıma yol açmış bir felaket karşısında bu kadar kısa sürede toparlanıp yeniden inşa aşamasına gelecek başka ülke yoktur. Daha önemlisi bir yıl içinde yıkılan şehirlerini ayağa kaldıracak bir başka ülke de bulamazsınız. Bizim farkımız, devlet ve millet el ele vererek her türlü zorluğun üstesinden kısa sürede gelme kabiliyetine sahip olmamızdır.”

“HİZMETE SUNULAN KONTEYNER SAYISI 32 BİNİ BULDU”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van, Bingöl, Kütahya, Antalya ve İzmir’de daha önce yaşanan doğal olayların ardından yapılan çalışmalara da değinerek, “Nerede bir deprem varsa, nerede bir yangın afeti varsa hepsinde de ta Kastamonu’ya varıncaya kadar, oralarda da bütün bu afetlerin üstesinden Allah’ın izniyle biz geldik. Deprem bölgesinin her yeri gibi Kahramanmaraş’ta da enkaz kaldırma, geçici barınma merkezlerinin hazırlanması ve kalıcı konutların inşası çalışmalarını eş zamanlı olarak yürütüyoruz. Enkazın yarısından fazlasını kaldırdık. Bölgede dağıttığımız çadır sayısı 525 bini, hizmete sunulan konteyner sayısı 32 bini buldu. Konteyner ve prefabrik kentlerin kurulumu hızla sürüyor. Mayıs ayına kadar inşallah 100 bin konteynere ulaşmış olacağız” bilgisini paylaştı.

Deprem bölgesinin genelinde faaliyette olan geçici barınma merkezlerinde 2,5 milyon insana hizmet verildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta 600 bine yakın vatandaşa barınma imkânı sağladıklarını söyledi.

Kamu kurumlarında, özellikle belediyelerle sivil toplum kuruluşlarıyla gece gündüz depremzedelerin yanında olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Diğer illerden desteğe gelen belediyelerimizin katkısıyla esnaf ve sanatkarlarımız için binlerce dükkandan oluşan konteyner çarşılar tesis ediyoruz. Mevcut organize sanayilerimizi güçlendirirken, Afşin’e de yeni bir organize sanayi bölgesi kuruyoruz. Aynı şekilde çiftçi ve üreticilerimizin zararlarının telafisi amacıyla mazot, gübre, hayvancılık, yem bitkileri ve su ürünleri desteği başta olmak üzere her türlü adımı atıyoruz” diye konuştu.

Depremin merkezi Kahramanmaraş’ta yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı bina sayısının 56 binin üzerinde olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Felaketten sonraki ikinci haftada kalıcı konutların inşası için adımları atmaya başladık. Mevcut planlamaya göre bir yıl içinde 319 bin konut ve köy evi, toplamda da 650 bin konutu yapacağız. Zemin etüdü başta olmak üzere, hazırlıkları biten yerlerde hemen ihaleleri yapıp, sözleşmeleri imzaladık ve inşaat aşamasına geçtik. Bugüne kadar 40 bin 104 konutun ve 6 bin 223 köy evinin inşasıyla ilgili hazırlıkları bitirip, ihalesini yaptık. Hasar tespitlerinin ardından Kahramanmaraş’ta 77 bin 57 afet konutu ve 30 bin 310 köy evi inşa etmek için kolları sıvadık. Bu rakamlar, hâlen süren tespit çalışmalarının sonuçlarına göre artabilecektir.”

“SOSYAL DONATILARIYLA HUZURLU YERLEŞİM YERLERİ OLARAK HAZIRLIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün canlı bağlantılarla Kahramanmaraş’ta 7 bin 353 konut ile 620 köy evinin bugün temelini atıklarını dile getirerek, diğer illerdekilerle temeli atılan konut ve köy evi sayısının 18 bini bulduğunu ifade etti.

Konutları güvenli yerlerde, zemin artı 3 veya 4 katı geçmeyecek şekilde, köy evlerini de ahırı ve bahçesiyle ihtiyaçları karşılayacak biçimde yaptıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Şehrin merkezindeki yerleşim ve ticari alanları, depreme uygun şekilde ihya ederken, yeni konutlarımızı sosyal donatılarıyla huzurlu yerleşim yerleri olarak hazırlıyoruz. TOKİ’mizle Emlak Konut’umuzla müteahhitlerimizle geçtiğimiz 20 yılda 1 milyon 180 bin güvenli konutu ve 3,3 milyon kentsel dönüşüm projesini nasıl yapmışsak, ülkemizin dört bir yanında deprem, sel, yangın afetlerinde ortaya çıkan hasarı nasıl kısa sürede telafi ettiysek, bu depremlerin yaralarını da aynı şekilde kısa sürede inşallah saracağız. Kahramanmaraş’ta son 20 yılda inşa ettiğimiz 3 bin 646 sosyal konut ile İlk Evim, İlk Arsam Projesi ile hazırlığını yaptığımız 3 bin konut ve 12 bin 500 altyapılı arsa bunun ispatıdır.”

Kahramanmaraş’a 20 yılda yaptıkları 81 milyar liralık yatırımla eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, her alanda kazandırdıkları eser ve hizmetlerin de bunun ispatı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hak sahibi depremzede vatandaşlarımızı da söz verdiğimiz şekilde yeni yuvalarına inşallah kavuşturacağız. Sözleri daha fazla uzatmaya gerek yok ama inşallah bir yıl içerisinde biz bu kalıcı konutları bitirerek hak sahibi vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Yani bu kalkıp hani bir ay, iki ay, üç ay bir erteleme olabilir ama şunu bilin ki bugün temelini attığımız bu eserlerle yoğun bir şekilde inşallah hak sahiplerine bu konutları teslim etmenin gayreti içerisinde olacağız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum olmak üzere, tüm ekibiyle bu çalışmaları sürdüreceklerini belirterek, “Tüm ölenlerimize, şehitlerimize Rabbimden rahmet, yakınlarına sabırlar diliyorum. Yaralılarımıza şifalar diliyorum. Enkazları kaldırıyoruz, inşallah şimdi de bir taraftan inşaatlarımıza başlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından Dulkadiroğlu, Pazarcık, Elbistan, Afşin’deki konutlar ile Türkoğlu’ndaki köy evlerinin temel atma törenleri için ilçelere canlı bağlantı yaptı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın dua etmesinin ardından Pazarcık depremi sonrası 17 bin 902 afet ve köy konutunun ilk temel atması gerçekleştirildi.

AFAD KOCAELİ ÇARŞISI’NI ZİYARET

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta depremzedeler için yaptırılan AFAD Kocaeli Çarşısı’nı da ziyaret etti.

Yetkililerden bilgi alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra çarşı esnafıyla görüştü. Çarşıdan ayrılırken kendisini bekleyen vatandaşlarla sohbet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklarla fotoğraf çektirdi, onlara hediye verdi.

HABER BURADA
Ekim 2022
P S Ç P C C P
 12
3456789
10111213141516
17181920212223
24252627282930
31  

Türkiye

REKLAMLAR

DÜNYA