Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti Kadın Kolları Kuruluştan Bugüne MKYK ve İl Başkanları ile Toplantı” programında yaptığı konuşmada, “Eğitimden sağlığa, istihdamdan girişimciliğe kadar her alanda kadınlarımızın haklarını korumayı, onlara pozitif ayrımcılık yapmayı ilke edindik” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Altındağ Kültür Sarayı’nda düzenlenen “AK Parti Kadın Kolları Kuruluştan Bugüne MKYK ve İl Başkanları ile Toplantı” programına katılarak bir konuşma yaptı.
Kuruluşundan bugüne AK Parti Kadın Kolları yönetiminde ve teşkilatlarında görev alan herkese şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ahirete irtihal edenlere de Allah’tan rahmet diledi.
Hâlihazırda Türkiye’nin tüm illerinde, ilçelerinde, mahallelerinde, sokaklarında, hanelerinde AK Parti davasını millete anlatan kadınların her birine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “AK Parti, Türk siyasi hayatında en yaygın ve etkin kadın teşkilatlanmasını kuran, genel merkezinden sandık kurullarına kadar tüm kademelerinde kadınlara en çok yer veren partidir. Bugüne kadar katıldığımız seçimlerin istisnasız tamamından birinci parti olarak çıkmamızda, kadınlarımızın, bilhassa hanelere girerek yürüttüğü gönül kazanma faaliyetlerinin çok büyük katkısı vardır. Nitekim sadece ülkemizde değil, dünyada pek çok siyasi parti, AK Parti’nin kadın teşkilatlanması modelini örnek alarak kendisine uyarlamaya çalışmıştır” dedi.
“KADINLARIMIZIN, TÜRKİYE’NİN SON 20 YILINDA ELDE ETTİĞİ TÜM KAZANIMLARDA ÇOK ÖNEMLİ PAYLARI VARDIR”
AK Partili kadınların, parti faaliyetlerindeki hayati gayretleri yanında, Türkiye’nin son 20 yılında elde ettiği tüm kazanımlarda da çok önemli payları olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaptığımız her reformda, hayata geçirdiğimiz her eser ve hizmette, yürüttüğümüz her mücadelede kadınlarımızı yanımızda görmenin verdiği şevkle, sürekli daha ileri adımlar attık. Yıllarca sadece sorunlarıyla, istismarlarıyla, dramlarıyla, mağduriyetleriyle gündeme gelen kadınlarımızı, ülkemizin beşeri sermayesinin ana unsuru hâline dönüştürdük” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Mersin’de polisevine yönelik terör saldırısına ilişkin şunları kaydetti: “İşte dün Mersin’de yaşanan hadiseyi gördük. İki terörist kadını kimler istismar ediyor, malum, parlamentoda olan parti. Adı parti ama dikkat edin terörist olarak kullandığı iki kadın kendilerini patlatıyorlar ve Mersin’de ölüyor. Bu ne vicdan, bu nasıl bir anlayış, nasıl bir beyin yıkama ameliyesi yaptınız ki bu iki kadın kendilerini batıl davanız için feda etti. Üstelik de polisevimizi imha etmeye çalışırken. Bunlar hangi yüzle bu milletin karşısına çıkıp kendilerini anlatacaklar? Hangi yüzle bunlar ‘Biz Türk siyasi hayatında varız. Biz demokratız. Biz özgürlükçüyüz.’ diyecekler? Hangi yüzle? İşte burada kadın kollarımıza sesleniyorum. Tabii bugüne kadar yüzlerce kadın bu batıl terör davası için kendilerini ne yaptı, yok etti. Biz kadınlarımızla milletimize hizmet etmenin gayreti içerisindeyiz. Dağ, taş, kar, kış demeden bunu yapıyoruz. Bunlar ise maalesef bu batıl dava için insanlarını yok ediyor, kadınları yok ediyor.”
Eğitimden sağlığa, istihdamdan girişimciliğe kadar her alanda kadınların haklarını korumayı, onlara pozitif ayrımcılık yapmayı ilke edindiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öyle ki bugün yükseköğrenimde çağ nüfusuna göre kızlarımızın okullaşma oranı yüzde 49 iken, erkeklerde bu oran yüzde 40’ta kalıyor. Akademiden sağlığa pek çok alanda istihdamda kadın oranı yüzde 50’nin üzerine çıkmıştır. Sadece bu tablo dahi tek başına, yıllarca çeşitli bahanelerle okuldan, eğitimden, hayatın pek çok alanından uzak tutulmaya çalışılan kadınlarımızın, fırsat eşitliği temelinde ulaştığı yeri göstermeye yeterlidir” ifadelerini kullandı.
Kadını yok saymanın, insanlığın yarısından vazgeçmek olduğunu sürekli dile getirdiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Ne diyor rahmetli Neşet Ertaş, ‘Kadın insan, erkek insanoğlu.’ Evet, kadını yok saymak, aileden üretime kadar insanlığın geleceğini oluşturan alanların tamamının içini boşaltmak demektir. Kadını yok saymak, Rabb’imizin ‘kadınlar ve erkekler’ diyerek beraberce muhatap aldığı insanlığın yaradılıştan gelen bütünlüğüne, haşa, karşı çıkmak demektir. Geçmişte kimi cehaletten kimi yanlış kabullerden kimi dış etkilerden kaynaklanan sebeplerle kadınlarımızın sıkıntılar çektiği, haklarını kullanmakta zorluklar yaşadığı elbette bir gerçektir. Sadece başörtüleri sebebiyle maalesef polis copları altında üniversite kapılarında kızlarımızın, analarıyla beraber inletildiği durumları herhalde yok sayamayız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunları bu ülke yaşadı. Yaşadık. Kızlarımızın okul kapılarında neler çektiğini gayet iyi biliriz. Geldik, artık bu ülkenin hiçbir kurumunda başörtü sebebiyle kızlarımıza, kadınlarımıza zulmedilemez, o dönem bitti. Bunu biz başardık. Bu beşeri yanlışları, inancımıza ve kültürümüze mal etmek hem büyük bir haksızlık hem de büyük bir bühtandır. İşte şimdi CHP ne yapıyor? Bakıyorsunuz sembolik olarak her zamanki yaptığı gibi istismar. Birkaç tane başörtülüyü nereden buluyorsa buluyor. Geliyor yakasına bir rozet takıyor. ‘Bak işte biz sizden yanayız, sizinle beraberiz.’ Buradan o kardeşlerime de sesleniyorum. Gelmeyin bu oyuna. Sizin bu oyuna gelişiniz bilesiniz ki bu işi bu ülkede hakkıyla yapanlara da saygısızlık olur” dedi.
“BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE’NİN İNŞASI VİZYONUMUZU, AİLENİN KORUNMASI HASSASİYETİYLE BİRLİKTE YÜRÜTMEKTE KARARLIYIZ”
Türkiye’nin 85 milyon vatandaşının kadınıyla erkeğiyle, genciyle yaşlısıyla, her bireyinin gücüne, enerjisine, emeğine, gayretine ihtiyacı olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Millî Mücadele’de kucağında çocuğuyla cepheye malzeme taşıyan kadınımızdaki ruh ve bilinç neyse, bugün evinde, iş yerinde hayatın farklı alanlarında kendisi, ailesi, ülkesi, milleti için çalışan, üreten kadınlarımızın gayreti de aynıdır. Esasen bizim ülkemize yaptığımız en büyük hizmetlerden biri, kadınlarımızı destekleyerek, hayatın her alanında haklarını alabilmelerini sağlamak, onlara öz güven kazandırmak olmuştur, işte biz bunu başardık. Elbette bazı alanlarda hâlâ eksiklere, aksaklıklara rastlanabilir. Özellikle aile yapısının korunması, çocuğun sağlıklı gelişiminde kadının rolü konusunda katetmemiz gereken mesafe olduğunu biliyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gündemdeki diğer meseleler çözüldükçe, bu konularda daha fazla ve yoğun gayret gösterme imkânına kavuşuyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemi, aile merkezli sosyal yapının güçlendirilmesi dönemi hâline getireceğiz. Çünkü varsa yoksa aile. Güçlü olmayan ailede, milleti güçlü kılamazsınız ama ailelerimiz güçlü olursa Allah’ın izniyle millet de güçlü demektir. Batı’nın yaşadığı ve topyekûn geleceğini tehdit edecek düzeye çıkan sıkıntıların temelinde, aile müessesesinin aşınması ve dağılmasının yer aldığını görüyoruz. Bunun için, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası vizyonumuzu, ailenin korunması ve geliştirilmesi hassasiyetiyle birlikte yürütmekte kararlıyız. Bu konuda da en büyük desteği kadınlarımızdan alacağımıza inanıyorum.”
“MİLLETİMİZİN HAYALLERİNİ HAYATA GEÇİRMENİN MÜCADELESİNİ VERİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 20 yılda Türkiye’yi asırlık eser ve hizmetlerle donatırken gözlerinin hep gelecekteki daha büyük hedeflerde olduğunu söyledi.
Bundan 11 yıl önce Cumhuriyet tarihinin en iddialı Kalkınma Programı’nı milletle paylaştıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık 2023’e bir adım mesafede olduğumuz şu dönemde yeni hedefimizi 2053 vizyonu çerçevesinde şekillendiriyoruz. Çünkü biz, bu milletin dertleriyle dertleniyor, hayalleriyle kendimize ufuk çiziyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda ekranları başında izleyenlere Başkent’ten seslendiğini belirterek, “Aziz milletim, lafta değil icraatta dertliyiz. Bizim derdimiz var, öyle lafla değil, laf ola beri gele değil, derdimiz var. Hep söylüyoruz Akif’in ifadesiyle ‘Kenar-ı Dicle’de bir kurt kapsa koyunu, gelir de adl-i ilahi Ömer’den sorar onu.’ Biz bu yolda böyle yürüdük, böyle yürüyoruz, böyle yürüyeceğiz” ifadesini kullandı.
Yunus Emre’nin “Her nereye bakarsan kendi yüzündür. Kimde ne görürsen kendi özündür” sözlerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, milletimize bakıyoruz ve onun hayallerini hayata geçirmenin mücadelesini veriyoruz. Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma, spordan sosyal desteklere kadar yaptığımız her işi bu anlayışla yürütüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yarın Ankara’nın ikinci şehir hastanesinin açılışını yapacaklarını anımsatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Laf ola beri gele değil, Ankara’ya ikinci şehir hastanesi, aynen birinci şehir hastanesi kadar büyük dev bir hastane. Her yönüyle modern ve inşallah inanıyorum ki bu saatten sonra Ankara’nın sağlıkta sorunu kalmayacaktır. Yarın saat 14.00’te açılışı yapacağız, hasta kabulleri de başladı.”
TÜRKİYE AİLE DESTEK PROGRAMI
Geçen haftalarda müjdesini verdikleri 500 bin sosyal konut, 250 bin konut arsası ve 50 bin iş yeri projesinin millet tarafından nasıl memnuniyetle karşılandığını hep beraber gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünkü Kabine Toplantımızın ardından açıkladığımız yeni sosyal yardım programlarını da yine bu yaklaşımla milletimize sunduk. Sosyal desteklerde ölçümüzü yoksulluk olmaktan çıkartarak, ihtiyaç ve hak temelli bir anlayışla ülkemizin imkânlarını her bir insanımızla paylaşacak kuşatıcı bir sistem kurduk. Bu sistemin en somut uygulamalarından biri de Türkiye Aile Destek Programı’dır” diye konuştu.
Bu programın bütçesini 25 milyar lira ilave ederek 40 milyar liraya çıkardıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yaklaşık 2,5 milyon haneye ulaşacak programla bir yıl boyunca çocukların ihtiyaçlarından, elektrik faturalarına kadar geniş bir yelpazede insanlarımıza destek olmayı hedefliyoruz” ifadesine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’deki her 10 haneden birini kapsayacak Türkiye Aile Destek Programı’nın, sosyal devlet ilkesinin şimdilik en üst aşaması olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sosyal devletiz, sosyal devletin de gereğini işte bu adımla hayata geçiriyoruz” şeklinde konuştu.
Katılımcılardan, bu tür hükûmet çalışmalarını, vatandaşlara, özellikle de kadınlara en iyi şekilde anlatmalarını isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bunu siz başaracaksınız. Unutmayın hep söylerim, ‘Kale içeriden fethedilir.’ Bu kaleyi de fethedecek olanlar sizlersiniz. Sizler, bizim öncü kuvvetlerimizsiniz, sizler bizim akıncılarımızsınız. Bu şekilde hem hak sahiplerinin faydalanma düzeyini artırarak hem de muhalefetin yalanlarını ve iftiralarını boşa çıkartarak, AK Parti’nin milletimizin gönlündeki yerini güçlendirmeliyiz. Geçtiğimiz hafta sonu Sakarya’da 2023 seçimlerinde ilk defa oy kullanacak 6 milyon gencimizi kucaklamaya yönelik bir kampanyanın ilk toplantısını gerçekleştirdik. Kızı ve erkeğiyle gençlerimizin coşkusunu, dalga dalga tüm Türkiye’ye yayarak, AK Parti ile gençleri ayrıştırmaya çalışanların oyunlarını bozacağımıza inanıyorum.”
“ENFLASYONUN YOL AÇTIĞI REFAH KAYBINI AŞAMA AŞAMA GİDERMEKTE KARARLIYIZ”
Küresel ekonomik krizin Türkiye’ye olan etkileri sebebiyle sıkıntı yaşayan her kesimi rahatlatacak adımları attıklarını ve atmayı da sürdüreceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Asgari ücretten memur ve emekli maaşına kadar tüm kesimlerin gelirlerini yılbaşında ciddi şekilde tekrar yükselterek enflasyonun yol açtığı refah kaybını aşama aşama gidermekte kararlıyız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Kendileri bu ülke ve millet için tuğla üstüne tuğla koymadığı, herhangi bir meselede çözüm teklifi getirmediği, geleceğe dönük herhangi bir program sunmadığı hâlde ellerini ovuşturarak iktidar bekleyenleri inşallah 2023’te bir kez daha milletçe hüsrana uğratacağız. Emin olun 2023’te biz ülkemize hizmet etmeye devam edeceğiz ama muhalefet cephesinde epeyce bir isim zorunlu emekliliğe ayrılacak. Bildiğiniz gibi 20 yıl içerisinde çok emekliliğe ayrılanlar oldu. Şimdi devamı geliyor, onlar da emekliye ayrılacaklar ama biz çok çalışacağız. Biz çok çalışalım ki emekliler kervanı yol alsın. Bu kifayetsiz muhterisleri önce kendi partileri tasfiye edecek, ardından da milletimiz hepsini siyaset arşivinin tozlu raflarına kaldıracak. Yeter ki biz önce kendi birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize sıkı sıkıya sahip çıkalım. Bununla beraber, milletimizle aramızdaki gönül bağını güçlendirmek için gece gündüz çalışalım. Telefonları ihmal etmeyin, onlarla beraber çalışalım.”
“ÜLKEMİZİN İTİBARINI DÜNYADA BAŞARIYLA TEMSİL ETME KONUSUNDA YANIMIZA YAKLAŞACAK KİMSEYİ GÖREMİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eser ve hizmet siyasetinde kendileriyle yarışacak kimsenin olmadığı değerlendirmesinde bulunarak şu ifadelere yer verdi: “Ülkemizin gücünü ve itibarını dünyada başarıyla temsil etme konusunda da yanımıza yaklaşacak kimseyi göremiyoruz. Geriye sadece çalışmak, anlatmak, ikna etmek AK Parti ve Cumhur İttifakı’nı sandıktan zaferle çıkarmak kalıyor. Bugüne kadar 15 seçimde bunu başarmış bir parti olarak, 2023’te çok daha büyük zaferlere imza atmamızın önünde hiçbir engel yoktur. Siz, kadınlarımızın sandığa gitmelerini ve bize oy vermelerini sağlayın. Biz de geleceğimizin teminatı gençlerimize bırakacağımız en büyük hazine olan 2053 vizyonumuzu en güçlü şekilde inşa edelim.”
“Altındağ Kültür Merkezi’nden öyle bir ses verin ki Ankara’nın da Türkiye’nin de dört bir yanından duymayan kalmasın. AK kadınlar, 2023’te Cumhurbaşkanı seçimini rekor oyla tamamlıyor muyuz? AK kadınlar, 2023’te Cumhur İttifakı’nı Meclis’te açık ara birinci yapıyor muyuz? AK kadınlar, evlatlarımıza emanet edeceğimiz 2053 vizyonuna sıkı sıkıya sahip çıkıyor muyuz? AK kadınlar, ülkemizi ve milletimizi yeniden kaosa sürüklemek isteyenlere derslerini sandıkta veriyor muyuz? AK kadınlar, bu kutlu mücadeleyi hep birlikte zafere ulaştırıyor muyuz?” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’a AK Partili kadınlar “Evet” diyerek karşılık verdi.
“Teknolojiyi, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda ilerliyoruz”
Genç Gazeteciler Adana
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’te yaptığı konuşmada, “Teknolojiyi sadece kullanan değil; tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST 2024’e katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.
Konuşmasına Adanalıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Ağustos’ta Adana’ya gelerek muhteşem bir projenin açılışını yaptıklarını, Adana ile Mersin’in de gurur kaynağı olan Uluslararası Çukurova Havalimanı’nı tüm bölgenin hizmetine sunduklarını hatırlattı.
Şimdi de dünyanın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali için Adana’da olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her yıl milyonlarca vatandaşımızın akın ettiği, gençlerimizin heyecanla beklediği TEKNOFEST Adana’ya hepiniz hoş geldiniz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Adana’nın gençlerin coşkusuyla bir başka güzel olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “Gözlerinin ışıltısında aydınlık yarınlarımızın müjdesi olan siz gençlerimizle Adana ve Şakirpaşa bugün çok farklı. Bugün burada sadece millî teknoloji hamlemizin göz kamaştıran ürünleri yok. Burada aynı zamanda Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olacak genç yüreklerimiz, parlak zihinlerimiz var. Burada yarının Hezarfen Ahmet Çelebileri, Cezerileri, Ferganileri, Ali Kuşçuları, Aziz Sancarları var. Burada aşkın diliyle, barışın diliyle, ilmin, teknolojinin, bilimin diliyle konuşan, ufku açık yüz binlerce gencimiz var. Sizlerin vasıtasıyla bilime, araştırmaya, teknolojiye, keşfetmeye özellikle meraklı ülkemizin tüm gençlerini bir kez daha sevgiyle selamlıyorum. Kalplerimizi tekrar buluşturan Rabbime hamdediyorum.
Biz, Çukurova Havalimanı’nı açtığımızda birileri Şakirpaşa ile ilgili yoğun bir algı çalışması yürüttüler. Akla, vicdana, siyasi ahlaka sığmayan bir sürü iddiayı gündeme taşıdılar. Peki, ne oldu? İddialarının hiçbir geçerliliğinin olmadığı bugün bir kez daha ortaya çıktı. Şakirpaşa kapandı mı? Şakirpaşa açık mı? Buyurun biz de bugün Şakirpaşa’ya indik. Ve şimdi Şakirpaşa’da bir TEKNOFEST fuarını şu anda gümbür gümbür buradan dünyaya haykırıyoruz. Algı operasyonlarından etkilenip Şakirpaşa ne olacak diye endişelenen Adanalı gençlerimize sesleniyorum, siz, birilerine bakıp da asla endişe etmeyin. Şakirpaşa eskisinden daha mühim, daha hayati görevler icra edecek. Millî teknoloji hamlemizin simgesi olan TEKNOFEST sadece bir başlangıç. İnşallah burayı tarihine, misyonuna ve önemine uygun şekilde çok etkin bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’ün Adana’ya, Türkiye’ye, millete ve özellikle gözleri parlayan gençlere hayırlı, uğurlu olmasını diledi.
Gençlere özgüven aşılayan, umudu ve başarmayı öğreten bu güzide festivalin düzenlenmesinde emeği geçen Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfını, sponsorlar ve iştirakçiler ile güvenlik görevlisinden gönüllülere herkesi tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerine tek tek teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürü de sizler gibi pırıl pırıl evlatlar yetiştiren, vatanına, milletine, devletine, tüm gücüyle hizmet edecek böyle parlak gençler büyüten anne-babalarımıza ediyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldıkları yarışmalarda ödül alan tüm gençleri, takımları kutlayarak, şunları ifade etti: “İsmini yaşattığımız eski Adana Valilerinden, Adana nehirlerini ıslahıyla ve tarıma verdiği destekle bilinen Şakir Paşa’yı da rahmetle anıyorum. Yiğidin sevdiği güzel olunca, ömrü arkasından sökülür gidermiş. Öyle demişler sevgili gençler. İşte bizim gönlümüzde de buraların, Çukurova’nın çok ayrı bir yeri var. İlk fetihlerden Kuvayı Millîye’ye ve günümüze kadar devletine, milletine, hakka ve hakikate sahip çıkan Adana’nın kalbimizde farklı bir yeri var. Toroslar’ın çocukları, Çukurova’nın evlatları, Yemen’den Galiçya’ya, Sarıkamış’tan Çanakkale’ye, coğrafyamızın dört bir yanında hilal uğruna, bekamız uğruna ve sevdamız için şehit düştüler. Bugün başı dik, alnı ak, huzur içinde yaşıyorsak, gölge olarak sadece ay yıldızlı al bayrağımızın gölgesini tanıyorsak, ölümden korkmayan o aziz şehitlerimiz sayesindedir. Bu vesileyle Adana’nın verdiği şehitleri, tüm şehitlerimizle birlikte rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Ruhları şad olsun. Rabbim, hepsinden razı olsun.”
Geleceği inşa etmenin, yarınları hayal etmekle başlayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin teknoloji serüveninin geçmiş yıllarda bugünü düşünerek hayal eden, dert ve ideal sahibi şahsiyetlerin emekleriyle şekillendiğini söyledi.
“SON 22 YILDA ELDE ETTİĞİMİZ HİÇBİR KAZANIM, BİZE ALTIN TEPSİDE SUNULMADI”
Biruni, Uluğ Bey, Cabir bin Hayyan, Harezmi, Piri Reis ve daha nice büyüğün bu uğurda fikir ve yürek teri döktüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vecihi Hürkuş, Nuri Killigil ve Necmettin Erbakan’ın hayallerini gerçekleştirmek pahasına bedeller ödediğini, hayalperestlikle suçlanmaktan şüpheli ölümlere kadar pek çok badireyle karşılaştığını hatırlattı.
Onların inandıkları yolda yürümekten hiçbir zaman vazgeçmediğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şunu bilmenizi isterim, bugün hepimizi gururlandıran TEKNOFEST’e ulaşmak, buradaki ileri teknoloji ürünlerini yapmak asla kolay değildi. Bilhassa son 22 yılda elde ettiğimiz hiçbir kazanım, bize altın tepside sunulmadı. Zorluklarla karşılaştık, engellerle buluştuk, sabotajlara maruz bırakıldık. İçeriden ve dışarıdan ihanetlere uğradık. Haksızlıkların, çifte standartların her türünü gördük, yaşadık. Neyi başardıysak, bileğimizin gücüyle başardık. Alnımızın teriyle başardık. Yüreğimizi, gerektiğinde canımızı ortaya koyarak başardık. Dün bize parasıyla, savunma sanayii teknolojisi ürünü vermeyen ülkelere artık ihracat yapar hâle geldik.”
Kendilerinden öncekilerin zor zamanlarda verdikleri asil mücadeleye dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de onların açtığı yolda sarsılmadan, yıkılmadan cesaretle yürüdük. O mücadele adamlarından büyük ve güçlü Türkiye için canını dişine takanlardan birisi de merhum Özdemir Bayraktar’dı” dedi.
Özdemir Bayraktar’ın insansız hava araçlarında çığır açan bir isim ve millî teknoloji hamlesinin mihmandarlarından olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “BAYKAR’ın bugün hayata geçirdiği pek çok projenin de fikir babasıydı. Kararlıydı, azimliydi, cesurdu. Yılmadı ve yıldırmadan da yoluna devam etti. Kendi ifadesiyle, durumdan vazife çıkaran idealist bir insandı. Bugün İHA ve SİHA’larımız 50’den fazla ülkede Türk savunma sanayini gururla temsil ediyorsa bu başarıda Özdemir ağabeyin çok büyük payı vardır. Kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun. İnşallah sizler bu mücadeleyi çok daha iyi seviyelere taşıyacaksınız” diye konuştu.
Gençlerin kendilerinin eksiklerini telafi edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Unutmayın, sizler Türkiye’nin umudusunuz, sizler Türkiye’nin istikbali, Türkiye’nin aydınlık yarınlarısınız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak sizlerden isteğim hayallerinizin peşinden gitmeyi asla bırakmamanızdır. Karşılaştığınız zorluklara aldırmadan sabırla, inançla hedeflerinize doğru yürümekten asla vazgeçmeyin. ‘Yapamazsınız, başaramazsınız’ diyen zihni köleleştirilmiş, iradesi esir alınmış felaket tellallarına kulak asmayın. Unutmayın sabır acıdır, zordur, çetindir ama meyvesi daima tatlıdır. İnancın ve azmin elinden Allah’ın izniyle hiçbir şey kurtulamaz. Sevgili gençler, tüm bunları şu gerçeğin farkında olarak söylüyorum, Türkiye artık eski Türkiye değil, Türkiye 22 yıl öncesinin Türkiye’si asla değil. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesi ile kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz, yaşıyorsunuz.”
“İNSANSIZ HAVA ARAÇLARINDA DÜNYANIN İLK ÜÇ ÜLKESİ ARASINDAYIZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 22 yılda gençlerle hayalleri arasına girebilecek birçok engeli kaldırdıklarını belirterek, “Millî gelirde tarihimizde ilk kez 1,1 trilyon dolar sınırını aştık, nereden nereye. Savunma sanayinde yerli ve millî üretimin payını yüzde 80’lere çıkardık. İnsansız hava araçlarında dünyanın ilk üç ülkesi arasındayız” bilgisini verdi.
Araştırma Geliştirme Merkezi sayısını da sıfırdan 1328’e çıkarttıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Buralarda 66 bin 250 projeyi tamamladık, 14 bin 634 proje ise devam ediyor. 22 yıl önce sadece 2 teknopark vardı, bugün 104 teknoparkımız var. Tasarım merkezimiz yokken bugün 332 tane tasarım merkezine sahibiz. Buralarda da 13 bin 101 proje tamamlandı, 2 bin 262 proje devam ediyor. Daha bunlar gibi saymaya kalksak saatler alacak güçlü bir altyapıyı son 22 yıl içerisinde ülkemize kazandırdık.”
Merkezinde gençlerin olduğu 21. yüzyıl Türkiye’sini ilim ve teknolojiyle inşa etmenin gayreti içerisinde olduklarını da vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni, büyük ve güçlü Türkiye’yi yansıtan en önemli tablonun bu sene 10’uncusu düzenlenen TEKNOFEST olduğunu söyledi.
Her geçen yıl katılımcı sayısı artan, ziyaretçi rekorları kıran TEKNOFEST’in geniş yelpazedeki yarışmalarıyla teknoloji ekosistemine ışık tuttuğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST dışa bağımlılığın, montajcılığın, başkalarına muhtaç yaşamanın ülkemizin kaderi olmadığını bizlere çok net bir biçimde gösteriyor. TEKNOFEST, unutmayın gençler, bir gençlik destanıdır, TEKNOFEST bir teknoloji devrimidir. TEKNOFEST, bereketli Anadolu topraklarında filizlenen idealist gençlerin güçlü sesidir” diye konuştu.
2018’den bu yana TEKNOFEST’in dalga dalga büyüdüğüne hep beraber şahitlik ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “2018’de, 14 farklı kategoride toplam 4 bin 333 takım ve 20 bin yarışmacıyla başlamıştık. Geçen sene İstanbul, Ankara ve İzmir’de 41 farklı kategoride 333 binden fazla takım, 1 milyondan fazla yarışmacıyla, 4,5 milyon ziyaretçiye ulaştık, Allah’a hamdolsun. TEKNOFEST Adana’ya ise 50 farklı kategoride, 790 binden fazla takım, 1 milyon 650 binden fazla yarışmacı başvurdu. Ziyaretçi bakımından da yeni bir rekora imza atacağımıza inanıyorum. Adana ve Mersin başta olmak üzere Akdeniz bölgesindeki tüm gençlerimizi, tüm çocuklarımızı, Şakirpaşa’ya davet ediyorum.”
“GERİLİM, ÇATIŞMA VE SAVAŞLAR COĞRAFYAMIZI İÇTEN İÇE ÇÖKERTİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede son yılların en sancılı günleri yaşandığına işaret ederek, “Gerilim, çatışma ve savaşlar coğrafyamızı içten içe çökertiyor. Gazze ve Lübnan’daki katliamları millet olarak, insanlık olarak içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz” dedi.
Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları başlayalı neredeyse bir yıl olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çoğu çocuk ve kadın 50 bin kişinin vahşice siyonist İsrail tarafından katledildiğini söyledi.
Saldırılarda 100 bine yakın insanın da yaralandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Şehirler birer enkaz yığınına döndü. İsrail, Hamas bahanesiyle önce Gazze’yi işgal etti, şimdi de Hizbullah bahanesiyle Lübnan’da kan döküyor. Filistin’in seçilmiş son başbakanı İsmail Heniyye’yi Tahran’da şehit ettikten sonra, geçtiğimiz günlerde de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı katlettiler. İsrail saldırılarında can veren Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.”
“GAZZE, BATI ŞERİA VE LÜBNAN İLE SINIRLI KALMAYACAK SİNSİ BİR PLAN UYGULAMAYA KONULMUŞTUR”
Uluslararası hukukun tamamen rafa kaldırılmış durumda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgede ateşkese, barışa ve huzura her yaklaşıldığında, İsrail hükümeti bu süreci dinamitleyecek bir provokasyona imza atıyor. Ateşi tüm bölgeye yaymak, coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her yola başvuruyorlar” ifadesini kullandı.
İsrail’in, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Utanmadan, sıkılmadan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’e, özellikle kalkıyor ‘Birleşmiş Milletler’e gelemez’ diye meydan okuyor. Şu hâle bak, şimdi 196 ülke, herhalde Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine sahip çıkacaktır. Sen kim oluyorsun da burada Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne yönelik, Birleşmiş Milletler’e gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun? Kundaktaki bebekleri dahi öldürmekten zevk alan bir cinnet hâliyle karşı karşıyayız. Tüm bu gerçeklere rağmen ne yazık ki Batılı güçler, bu katliam şebekesine silah, mühimmat, istihbarat ve diplomatik destek vermeyi sürdürüyor. Gazze’ye ve Lübnan’a yağan binlerce tonluk bombaların nereden geldiği, nerede üretildiği, kimler tarafından tedarik edildiği bellidir. Kimse kusura bakmasın ama dökülen her damla kana bombaları atanlar kadar o bombaları temin edenler de aynı derece ortaktır. Burada şunu çok açık ifade etmek durumundayım, bölgemizde sadece Gazze, Batı Şeria ve Lübnan ile sınırlı kalmayacak sinsi bir plan uygulamaya konulmuştur. Bu planın nihai hedefinin neresi olduğunu görmek ve anlamak için kâhin olmaya gerek yoktur.”
“İSRAİL YÖNETİMİ YAPTIĞI HER AÇIKLAMAYLA ASIL NİYETLERİNİ ORTAYA KOYUYOR”
Tarih bilen, dinler tarihi bilen, siyaset ve diplomasi bilen herkesin meselenin Kudüs, Mescid-i Aksa ve “vadedilmiş topraklar” hezeyanı ile bağlantısını kolayca idrak edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz hepimiz arz-ı mevudun ne olduğunu gayet iyi biliriz. Vaat edilmiş toprakların ne olduğunu gayet iyi biliriz. 30 kilometre mesafede adeta Türkiye’ye meydan okuma yarışına giriyorlar. Bunları biz gayet iyi biliriz. Mevcut İsrail yönetimi yaptığı her açıklamayla, paylaştığı her haritayla asıl niyetlerini ortaya koyuyor” dedi.
Türkiye’nin sahadaki gelişmeleri anbean takip ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin komşular ve bölgedeki tüm kardeş ülkelerle işbirliğini ileriye taşıdığını ifade etti.
Zalimler karşısında insanlık cephesini güçlendirmenin gayretinde olduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Savunma sanayii alanında dışa bağımlılığımızı en aza indirmeye çalışıyor, yerli ve millî üretimi çok güçlü biçimde destekliyoruz. Devlet destekli siber saldırılara ve dijital terör eylemlerine karşı mukavemetimizi sürekli güçlendiriyoruz. Elektronik harp ve millî yazılım konusu zaten gündemimizin üst sırasında yer alıyor. Teknolojiyi sadece kullanan değil tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Tanktan zırhlı araçlara, savaş gemisinden denizaltına, uçaktan helikoptere, silahlı ve silahsız insansız hava araçlarından hava savunma sistemlerine kadar çok geniş bir alanda hamdolsun son derece güçlüyüz. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. TB2’lerle yakaladığımız, Akıncı ile sürdürdüğümüz ivmeyi savaş uçağımız Kızıl Elma ile çok farklı bir seviyeye taşıyacağız. Şu hakikati lütfen aklınızdan çıkarmayın, Adanalı kardeşlerim ‘Elle gelen öğün olmaz o da arasan bulunmaz.’ atasözünü çok iyi bilir. Biz de savunma sanayii alanı başta olmak üzere dışa bağımlılığın acısını çok iyi bilen bir ülkeyiz. Bize takılan çelmeleri, müttefiklerimizin uyguladığı gizli-açık ambargoları unutmadık.”
Teknolojinin sadece kalkınma ve refah değil bağımsızlık, güvenlik ve egemenlik manasına da geldiğini defalarca tecrübe ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bayraktar’la, ANKA’yla, Akıncı’yla, Aksungur’la, Kızılelma’yla, Atak’la, Hürkuş’la, Hürjet’le, Gökbey’le, Kaan’la, Anadolu’yla, Altay’la ve ülkemizin caydırıcılığını artıran daha nice savunma kabiliyetlerimizle iftihar etmenin sebebi işte budur” dedi.
Türkiye’nin her zaman sulhu sükûnun tarafında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunları da savaş heveslisi olduğumuz için değil, vatanımızı ve vatandaşlarımızı kem gözlerden layıkıyla korumak için yapıyoruz. Bölgemizin içinde bulunduğu cinnet hâli karşısında bugüne kadar olduğu gibi yine mazlumların yanında, adaletin safında yer alacağız” ifadesini kullandı.
“Coğrafyamızın yeni bir Sykes-Picot taksimiyle tekrar lime lime edilmesine göz yummayacağız.” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hedefleri yakalamada en büyük güç kaynağının gençler olduğunu söyledi. “Yerli ve millî olsun” diyerek çırpınan gençler oldukça vatanın daima güvende olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mavi Vatan’da, Gök Vatan’da sizlerin sesi, sizlerin nefesi her daim duyulacak. Size güveniyor, inanıyor ve hepinizle iftihar ediyorum. Sizlerle yol yürümekten, sizlere yoldaşlık etmekten onur duyuyorum. ‘Ülkem, milletim, insanlık için ne yapabilirim’ diye gayret eden, düşünen ve hayallerinin peşinden ayrılmayan siz gençleri yetiştiren ailelerinize de teşekkür ediyorum” dedi.
TEKNOFEST logolu montla platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, festival paydaşlarıyla fotoğraf çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TEKNOFEST Girişim Yarışması’nda dereceye giren gençlere ödüllerini verdi. TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra T3 Vakfı Yönetim Kurulu ile TEKNOFEST pozu vererek fotoğraf çektirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile ortak basın toplantısında konuştu
Genç Gazeteciler Ankara
“Filistin Devleti’nin tanınması büyük önem ifade ediyor”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaptıkları görüşmelerde Gazze ve Lübnan’a yönelik İsrail saldırganlığının da gündemlerinin odağında yer aldığını belirterek şunları söyledi: “İsrail’in katliamlarıyla ilgili tavrımızı hem Birleşmiş Milletlerde hem de bugün Meclisimizde açık yüreklilikle dile getirdim. İsrail’in hakka, hukuka aykırı işgal ve ilhak arayışına karşı tavrımız, tüm devletlerin ve uluslararası kuruluşların asli görevidir.”
“HÂLÂ BUNU YAPMAYAN ÜLKELERE FİLİSTİN DEVLETİ’Nİ TANIMA ÇAĞRIMIZI TEKRARLIYORUZ”
“Buradan bir kez daha Gazze’de acil kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması çağrımızı tekrarlıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Lübnan halkının ve hükûmetinin de bu süreçte yanında olmamız gerekiyor. Güvenlik Konseyi başta olmak üzere barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor. 7 Ekim’den bu yana dokuz ülke Filistin Devleti’ni tanımıştır. Hâlâ bunu yapmayan ülkelere Filistin Devleti’ni tanıma çağrımızı tekrarlıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “Birleşmiş Milletler nezdinde Türkiye ve Finlandiya öncülüğünde oluşturulan Arabuluculuk Dostları Grubu, bölgedeki çatışmaların sonlandırılabilmesi adına bir inisiyatif başlatabilir mi?” şeklindeki sorusu üzerine Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile bunları da görüştüklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, müşterek atılabilecek adımlar konusunda, her iki ülkenin de ara buluculuk noktasında ne denli başarılı olabileceğini zamanın göstereceğini ifade etti.
İsrail’in ara buluculuğa yaklaşması veya kabulünün söz konusu olmadığının görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Atılacak adımlarla, temennim odur ki, bakanlarımızın yapacağı ön çalışmalarla böyle bir netice alabilirsek bu netice üzerinden inşallah, bu ara buluculuk çalışmalarına devam ederiz” değerlendirmesini yaptı.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb da görüşmede Orta Doğu’da devam etmekte olan çatışmalar konusunun da ele alındığını belirterek, “İsrail’in kendisini savunma ve koruma hakkı olduğunu kabul ederken, kendi güvenliğini sağlama hakkı olduğunu kabul ederken, aynı zamanda İsrail’in uluslararası hukuka uyması gerektiğini de düşünüyoruz. Çünkü yaşanan insanlık trajedisi Gazze’de çok fazla. Şimdi de Lübnan’da aynı şeyi görmeye başladık. Dolayısıyla biz de Finlandiya olarak acil bir ateşkes çağrısında bulunduk Lübnan’da. Saldırıların durması çağrısında bulunduk. Biz de iki devletli bir çözümden yanayız. Bunu sağlayacak siyasi süreci destekliyoruz. Şu anda devam etmekte olan bu iki savaş yani hem Filistin’de hem Lübnan’da yaşananlar belki de barışla sonuçlanacak, barışçıl bir çözüme ulaşılacak ama henüz bu noktadan çok uzaktayız diyebilirim.”
Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde
Genç Gazeteciler Ankara
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.
Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, tören kıtasını selamladı.
Türkiye ve Finlandiya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.