Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul Eğitim Yatırımları Toplu Açılış Töreni’nde konuştu

“İstanbul’un eğitim altyapısını güçlendirmek amacıyla tarihî nitelikte pek çok adım attık”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Eğitim Yatırımları Toplu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “İstanbul’un eğitim altyapısını güçlendirmek amacıyla tarihi nitelikte pek çok adım attık. Örneğin, 2002 yılında 40 bin civarında olan derslik sayısını, üç kattan fazla artırarak, bugün 129 bin seviyesine taşıdık. 67 bin olan öğretmen sayısını, yine 3 kat artırarak, 176 bine ulaştırdık” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen İstanbul Eğitim Yatırımları Toplu Açılış Töreni’ne katılarak, bir konuşma gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının başında resmî açılışı yapılan eğitim-öğretim yatırımlarının ülkeye, millete, İstanbul’a ve İstanbullulara hayırlı olmasını diledi.

Bugün 1 Temmuz 2019 ile 15 Şubat 2022 tarihleri arasında inşası tamamlanan toplam 122 okulu resmen hizmete aldıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eğitim kurumlarından 56 okulun, bin 321 dersliğin Millî Eğitim Bakanlığınca, 39 okulun, bin 280 dersliğin İstanbul Proje Koordinasyon Birimince, 27 okul, 556 dersliğin ise hayırseverler tarafından şehre kazandırıldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitim kurumlarının beşinin özel eğitim uygulama okulu, ikisinin bilim sanat merkezi, üçünün halk eğitim merkezi ve akşam sanat okulu, ikisinin güzel sanatlar lisesi olarak hizmet verdiğini aktararak böylece 2,5 yıl gibi kısa bir sürede 3 bin 157 dersliğe sahip, 122 modern eğitim tesisini İstanbulluların istifadesine sunmuş olduklarını belirtti

“AÇILIŞI YAPILAN OKULLARIN TOPLAM YATIRIM BEDELİ 2 MİLYAR 140 MİLYON LİRAYI GEÇTİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı yapılan okulların toplam yatırım bedelinin 2 milyar 140 milyon lirayı geçtiğine işaret etti.

Eğitim-öğretim hizmetlerinin kalitesini daha da artıran bu yatırımların öğretmen, öğrenci ve velilere hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hayırseverlerimiz başta olmak üzere yatırımların inşasına maddi, manevi destek veren herkese, ilgili tüm kurumlarımıza, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyor, Rabbim hepsinden razı olsun diyorum. Yaklaşık 3,5 milyon öğrencimizin bulunduğu İstanbul’umuzun eğitim altyapısını güçlendirmek önceliklerimiz arasında yer alıyor. Medeniyetimizin göz bebeği bu kadim şehri hak ettiği hizmetlerle buluşturmak için gece gündüz demeden çalışıyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığımız dâhil, tam 25 yıldır aziz İstanbul’umuzun hizmetindeyiz, İstanbullu kardeşlerimizin hizmetkarıyız. Çeyrek asrı aşan hizmet yolculuğumuzda şartlar ne olursa olsun hiçbir zaman bahanelerin arkasına saklanmadık. ‘Bizim milletimiz, bizim evlatlarımız en iyisine layıktır.’ inancıyla diğer 80 vilayetimizle birlikte İstanbul’a da aşkla şevkle sevda ile hizmet ettik. İstanbul’un birikmiş sorunlarını tek tek çözüme kavuştururken temel meselemiz olarak gördüğümüz maarif davamıza da özel önem verdik.”

“İstanbul’un eğitim kapasitesini tahkim etmek amacıyla tarihî nitelikte pek çok adım attık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Örneğin 2002 yılında 40 bin civarında olan derslik sayısını, bununla ne demek istiyorum, göreve geldiğimiz zaman 40 bin civarında olan derslik sayısını üç kattan fazla artırarak bugün 129 bin seviyesine taşıdık. Bitmedi, özellikle bunu tabii şu anda ana muhalefetin ve yavru muhalefetin çok iyi bilmesi lazım, 67 bin olan öğretmen sayısını yine üç kat artırarak 176 bine ulaştırdık. Son dönemde gerçekleştirdiğimiz öğretmen atamalarında önceliği ve ağırlığı İstanbul’a veriyoruz. 31 Ocak 2022 tarihinde ataması yapılan 15 bin öğretmenin yarısı, yani 7 bin 500’ü İstanbul’da göreve başladı, hayırlı olsun.”

“EĞİTİM-ÖĞRETİM ALANINDA İSTANBUL ÖZELİNDE YAKALADIĞIMIZ BAŞARIYI, 2022 YILINDA DEVAM ETTİRMEKTE KARARLIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son dönemde gerçekleştirdikleri öğretmen atamalarında önceliği ve ağırlığı İstanbul’a verdiklerini söyledi. 31 Ocak 2022 tarihinde ataması yapılan 15 bin öğretmenin yarısının İstanbul’da göreve başladığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmen sayısındaki bu iyileşmenin sınıf mevcutlarına da olumlu yansıdığını aktardı.

2002’de ilköğretimde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 40 iken bugün bu sayının 21’e indiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “İstanbul’un bir dönem en büyük sıkıntılarından olan kalabalık sınıf sorunu. Örneğin biz ortaöğretimde tedrisat yaparken bizim sınıflarımız 75’ti, hatta 100’ü aşan sınıflar vardı Anadolu’da. Biz böyle okuduk. Elhamdülillah şimdi bunların hepsi tarih oldu. Bugün okul deyince akla artık akan çatılar, yıkık duvarlar, toz toprak içinde oynayan öğrenciler, öğretmen yokluğundan dolayı boş geçen dersler gelmiyor. Evlatlarımız artık etkileşimli tahtasıyla laboratuvarlarıyla spor alanlarıyla kütüphanesiyle kantiniyle pek çok imkâna sahip binalarda eğitim alıyor. Mevcutla yetinmiyor, eğitim gibi istikbalimizi ilgilendiren kritik bir meselede çıtayı, sürekli yukarıya taşıyoruz. Nerede bir ihtiyaç varsa öncelikle oradan başlayarak altyapımızı daha da güçlendirmeye gayret ediyoruz. Eğitim-öğretim alanında İstanbul özelinde yakaladığımız başarıyı, inşallah 2022 yılında devam ettirmekte kararlıyız. Bu doğrultuda eksikleri tespit ettik, hazırlıklarımızı yaptık, yatırım programlarımıza son şeklini verdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temel Eğitim Kurumları Yapım Programı kapsamında İstanbul’da 5,1 milyar liralık 4 bin 194 derslikli 197 projeyi hayata geçireceklerini anlattı. Yine bu yıl için İstanbul Devlet Yatırım Programı çerçevesinde 2 bin 356 derslikli 78 projeye toplam 3,8 milyar liralık kaynak ayırdıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bu iki program sayesinde 2022 senesi boyunca toplam 8,9 milyar liralık yatırım yaparak 275 projeyi şehrimize kazandırmayı planlıyoruz. Bu rakama inşasını planladığımız 1000 yeni anaokulunu da eklediğimizde İstanbul’a yapılacak toplam eğitim yatırımı tutarı, 10 milyar lirayı geçecektir. Anaokullarımızın hizmete girmesiyle hem evlatlarımız çok erken yaşlarda okul ortamıyla tanışacak hem de ebeveynler çocuklarını huzuru kalple emanet edebilecekleri eğitim yuvalarına kavuşacaklardır. Böylece özellikle çalışan anne babaların önemli bir ihtiyacı ve talebi daha devletimiz tarafından karşılanmış olacaktır.”

“EĞİTİME ÖNCELİK VERMEK BİZİM HEM GÖREVİMİZ HEM DE OLMAZSA OLMAZ PRENSİBİMİZDİR”

“Bizler ilk emri ‘Oku’ olan, beşikten mezara kadar ilim tahsil etmeyi emreden bir inancın mensuplarıyız” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizler, mescide girdiğinde ilim halkasına oturmayı tercih eden bir Peygamber’in ümmetiyiz. ‘Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.’ diyen, okumayı, araştırmayı, ilim ve hikmet peşinde koşmayı daima yücelten bir gelenekten geliyoruz. İlim, irfan ve hikmet medeniyetinin temsilcileri olarak eğitime öncelik vermek bizim hem görevimiz hem de olmazsa olmaz prensibimizdir. Eğitim, özellikle yerli, millî ve insani değerler üzerine inşa edilmiş bir eğitim müfredatı, ülkemizi sahil-i selamete taşıyacak yegâne yoldur. Nasıl eğitim için harcanan her kuruşun çarpan etkisi tartışma götürmezse, eğitimi ihmal etmenin bedeli de çok ağır ve yıkıcı olacaktır. Türkiye vesayet ve istikrarsızlıkla boğuştuğu dönemlerde, evlatlarının eğitimine gerekli hassasiyeti göstermemenin faturasını ödemiş bir ülkedir. İstikbalimizin teminatı olan çocuklarımızın heba olmaması, hayatın vahşi dişleri arasında kaybolup, gitmemesi için önceliğimizi eğitime verdik.”

“HAYAL DAHİ EDİLEMEYEN BİRÇOK REFORMA İMZA ATTIK”

Göreve geldikleri 2002 yılından itibaren hazırladıkları tüm bütçelerde “aslan payını” hep eğitime tahsis ettiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2002’de eğitime sadece 7,5 milyar lira ayrılmışken bugün yükseköğrenim dâhil eğitime ayrılan meblağ 274 milyar lirayı aşmıştır. Ülkemizin her köşesine, anaokulundan ilkokula, ortaokuldan liseye ve üniversiteye kadar çok sayıda eğitim kurumu kazandırdık. Üniversite sayımız 76’dan 207’ye yükseldi. Derslik sayımız, ey ana muhalefet, 343 binden 609 bine çıktı. Öğretmen sayımız, 526 binden 993 bin 670’e ulaştı. Şu an görev yapan öğretmenlerimizin yüzde 75’ini biz atadık” diye konuştu.

Kütüphaneden laboratuvar sayısına kadar her alanda kendilerinden önce yapılanları iki, üç, dörde katladıklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşa ettikleri derslikler ve yaptıkları atamalarla öğretmen başına düşen öğrenci sayısını OECD ortalamasını yakalamak suretiyle gerçekleştirdiklerini söyledi.

Öğretimde, özellikle ortaöğretimde okullaşma oranını yüzde 44’lerden yüzde 90’lara taşıdıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, okul öncesi beş yaşta okullaşma oranını yüzde 11’den yüzde 90’a yükselttiklerini vurguladı.

Uluslararası kalite göstergelerinde sürekli artan bir performans sergilediklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimde evrenselleşmenin yanında, eğitimin demokratikleşmesi yönünde de kendilerinden evvel hayal dahi edilemeyen birçok reforma imza attıklarını ifade etti.

Sekiz yıllık kesintisiz eğitimi, 4+4+4 şeklinde revize ederek 28 Şubat zihniyetinin eğitim sisteminde açtığı kanayan bir yarayı daha iyileştirdiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçmeli ders uygulamasının kapsamını genişleterek öğrencilerin istekleri ve yeteneklerine göre tercihte bulunmalarına imkân tanıdıklarını söyledi.

“Bugün temel derslerin yanı sıra isteyen her evladımız, Kur’an-ı Kerim’i ve sevgili Peygamberimizin hayatını, yani Siyer-i Nebi’yi ders olarak seçebiliyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşayan diller ve lehçeler gibi seçmeli dersler ile kültür mirasının korunmasını, öğrenilmesini, nesilden nesle aktarılmasını sağladıklarını ifade etti.

“YALNIZCA İKİ AYDA TOPLAM 16 BİN 361 YENİ KÜTÜPHANEYİ OKULLARIMIZA KAZANDIRDIK”

Ders kitaplarını bilabedel dağıtarak, sıraların üzerine ders kitaplarını koyarak zamanında kendilerinin çektikleri çileyi bugünün öğrencilerine çektirmediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Ne çektiniz Cumhurbaşkanı’m? Söyleyeyim. Tabii aramızda pek genç yok. Teksir kâğıdı nedir bilir misiniz? Yani saman kâğıdı. Teksir makinesi vardı kolla çalışır ve o teksir kâğıdı ile ders notları hazırlanır ve mürekkep her tarafa dağılmıştır, işte o teksir notlarını satın alırdık. Ağabeylerimizden isterdik, vermezlerdi. Çünkü onlar da birer âdeta hatıra, örnek olarak kendilerinde kalırdı. Biz böyle okuduk. Dedik ki yavrularımız, bu nesil kuşe kâğıttan ders kitaplarını sırasının üzerinde bulsun, öyle eğitim-öğretim görsün. Ya Bay Kemal, işte biz eğitim-öğretimi böyle yaptırıyoruz. Bunlar hep, CHP iktidarının dönemlerindeydi. O dönemlerde biz bunları yaşadık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 19 yılda 4 milyar ders kitabını ücretsiz bir şekilde öğrencilere ulaştırdıklarını belirtti. Yıllardan beri şikâyet konusu edilen yardımcı kaynak sorununu çözüme kavuşturduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Eğitim Bakanlığının yardımcı kaynakları da 2021 Kasım’dan bu yana her ay hazırlayıp ücretsiz bir şekilde dağıttığını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ay gibi kısa bir sürede dağıtılan yardımcı kaynak kitap sayısının 24 milyona ulaştığını, yılsonuna kadar 100 milyon kitabı öğrencilere teslim etmeyi planladıklarını bildirdi.

“Kütüphanesiz okul kalmayacak” projesine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu sayede yalnızca iki ayda toplam 16 bin 361 yeni kütüphaneyi okullarımıza kazandırdık. Okullarımızdaki kitap sayısını 28 milyondan 50 milyona çıkardık. 2022 sonuna kadar bu rakamı 100 milyona ulaştırmayı hedefliyoruz. ‘Temel eğitimde 10 bin okul’ projesi ile toplam 3 milyar liralık yatırımla 10 bin ilkokul ve ortaokulun altyapısını güçlendiriyoruz. Laboratuvarlar, araştırma merkezleri, çalışma atölyeleriyle çocuklarımızı TEKNOFEST gençliği yolculuğuna daha iyi bir şekilde hazırlıyoruz” diye konuştu.

“EĞİTİM MESELESİNDE GÜÇ BİRLİĞİ YAPTIĞIMIZDA HEDEFLERİMİZE DAHA KISA SÜREDE VARACAĞIMIZ AŞİKÂRDIR”

Başta gelişmiş ülkeler olmak üzere birçok devletin temel sorununun yaşlanan nüfus olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, bazı hesaplamalara göre 2050’de dünya nüfusunun yüzde 22’sinin 60 yaşın üzerinde olacağının tahmin edildiğini aktardı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle nüfusu giderek yaşlanan Avrupa ülkelerinin ekonomiden üretime kadar her alanda çok ciddi sorunlarla karşılaşacağının anlaşıldığını ifade ederek, şunları kaydetti: “Son iki yıldır koronavirüs sürecinde şahit olduklarımız, bu meselenin nasıl dramatik boyutlara ulaşabileceğini hepimize göstermiştir. Türkiye, diğer birçok konuda olduğu gibi hamdolsun nüfus bakımından da önemli avantajlara sahiptir. Şu an bizi dünyadaki pek çok ülkeden ayıran vasıflarımızın başında genç ve dinamik bir nüfus yapısına sahip olmamız geliyor. Yaş ortalaması 33 olan ülkemiz, geleceği şekillendirme, geleceğe damga vurma, geleceği inşa etme anlamında çok büyük bir imkânı elinde tutuyor. Ancak bu imkânı hakkıyla kullanmak, kamusuyla özel sektörüyle sivil toplumuyla millet olarak hep beraber atacağımız adımlara bağlıdır. Merhum Nurettin Topçu bu gerçeği şöyle ifade ediyor: ‘Her cemiyet kendi gençliğinin çehresinde değer kazanır.’ Evet, gençlerimizin nitelikli olması, kaliteli bir eğitim alması, bilimde, sanatta, kültürde, sporda kendilerini yetiştirmesi elbette önemlidir. İyi bir mühendis, iyi bir doktor, iyi bir iş adamı, bürokrat, sporcu, diplomat, hukukçu, öğretmen, akademisyen… Her ikisinin, her ülkede yüz akı ve gurur kaynağı bunlardır.”

Milleti yurt içinde ve yurt dışında temsil eden bilim, kültür, sanat insanlarının başarılarının iftihar kaynağı olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak tüm bu hasletlerin hakiki anlamını vicdan, ahlak ve erdem sahibi iyi bir insan, iyi bir vatandaş olmakla bulacağını biliyoruz. Maddi ve manevi olarak bütün millet varlığımızı, emanet edeceğimiz gençlerimize yönelik çalışmalarda özellikle meselenin bu yönüne dikkat kesilmemiz gerektiğine de inanıyorum. Bir taraftan evlatlarımızı en donanımlı şekilde hayata hazırlarken onların iyi insan, iyi vatandaş olarak yetişmeleri de ihmal edilmemelidir. Diğer türlü verilen emeklerin, gösterilen çabaların, yapılan tüm bu yatırımların hedefine ulaşması çok zor olacaktır. Bu konuda özellikle elbette devletin kurumlarıyla beraber ailelere, öğretmenlere, sivil toplum kuruluşlarına, derneklere, vakıflara, üniversitelere, medyaya, belediyelere de görevler düşüyor. Millet olarak eğitim meselesinde güç birliği yaptığımızda hedeflerimize çok daha kısa sürede varacağımız aşikârdır” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir hususun altını çizmekte fayda gördüğünü belirterek “Türk eğitim sistemini ileriye taşıyacak çocuklarımıza daha iyi eğitim sunulmasını sağlayacak her türlü teklife, her türlü tenkide açığız. Bizim bu konuda şimdiye kadar hiçbir kompleksimiz olmamıştır. Bundan sonra da olmayacaktır. Muhalefetin ve ideolojik saplantılarla hareket eden kimi meslek örgütlerinin de meseleye bu şekilde yaklaşmalarını ümit ediyoruz” dedi.

Bugün resmî açılışını yaptıkları 122 okulun İstanbul’a hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu eğitim öğretim kurumlarının şehre kazandırılmasında emeği geçenlere teşekkür etti, öğrenci ve öğretmenlere başarı dileklerini iletti.

Dünya

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı:

“Aziz Milletim,

Kıymetli Gençler,

Bugün Milli Mücadelenin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 104. yıldönümünün sevincini ve coşkusunu yaşıyoruz.

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nızı en içten dileklerimle tebrik ediyorum.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği 19 Mayıs 1919 tarihi, ecdadın imkânsızlıklar içinde dahi büyük bir iman ve inançla direniş ruhunu yeniden canlandırmasının sembolüdür.

19 Mayıs, Türk Milletinin emperyalist güçlere karşı birlik ve beraberlik içinde, zulme boyun eğmeyeceğini haykırarak, tarihin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazmaya başladığı gündür.

Ecdadımızın istiklali ve istikbali uğrunda sergilediği kahramanlıkları gelecek nesillere en canlı şekilde aktarmak başta gelen vazifemizdir.
Bu anlayışla, bir asır önceki ruhla ecdadımızdan teslim aldığımız kutlu emanetlere sahip çıkıyor, ülkemizin geleceğinin sembolü Türkiye Yüzyılını inşa ediyoruz.

Mücadele azmimizi, büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etme heyecanımızı sürekli canlı tutmak için gençlerimizi tüm alanlarda destekliyor, onlara her türlü imkânı ve fırsatı veriyoruz.

Ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını tasarlar ve uygularken en çok gençlerimize güveniyoruz.

Kendilerine sunduğumuz imkânları en iyi şekilde kullanarak bizlere büyük gururlar yaşatan gençlerimizle iftihar ediyoruz.

Ülkemiz kalkındıkça, geliştikçe, büyüdükçe, hayallerini gerçekleştirebilmeleri için gençlerimize daha fazla destek vereceğiz.

Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu emanet ettiğimiz gençlerimizin, son devletimiz Cumhuriyetimize güçlü bir şekilde sahip çıkmaları, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlamaktadır.

Bu düşüncelerle, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını tekrar tebrik ediyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Kurtuluş Savaşımızın bütün kahramanlarını saygıyla anıyorum.”

HABER BURADA

Dünya

“Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek için gece-gündüz çalışıyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul Ulaşım Sektörü Buluşması” programında yaptığı konuşmada, “Biz, sadece ve sadece ülkemize eser kazandırmanın peşindeyiz. Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek, taleplerine cevap vermek, beklentilerini hayata geçirmek için gece-gündüz çalışıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığınca Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “İstanbul Ulaşım Sektörü Buluşması” programına katıldı

Programda yaptığı konuşmada esnafı muhabbetle selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı için partisinin il başkanlığına teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin şoförlerle muhabbetini bilenlerin bileceğini, aralarında ayrı gayrının olmadığını, şoförlerle salon toplantılarında, taksi-dolmuş duraklarında, trafikte denk geldiklerinde selamlaştıklarını anlattı.

Bu temaslarda sohbet edip karşılıklı muhabbetlerini ifade ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir süre önce yolda giderken bir şoför esnafın aracının arkasında “Çekemeyen anten taksın” yazısını gördüğünü kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şoför esnafına sorduğu, “Bizim bu muhabbetimizi, sevgimizi çekemeyen de anten taksın mı?” sorusuna alkışlarla yanıt almasının ardından, “Gerçi onlar sandıktan çıkan en açık mesajları bile alamayacak hatta tam tersine çevirmeye çalışacak kadar ülkelerinden ve gerçeklikten kopmuş durumdalar. Bunlara anten de fayda etmez, onun için uzaya İMECE uydumuzu gönderdik. Belki oradan alacakları sinyallerin uyanıp hakikatleri görmelerine bir faydası olur. Tabii onların ne yaptığı, hangi kirli pazarlıkların, kavgaların, hangi ayak oyunlarının içinde olduğu bizi ilgilendirmiyor” ifadelerini kullandı.

“MİLLETİMİZ, 322 MİLLETVEKİLİYLE YASAMADA NASIL BİR TABLO İSTEDİĞİNİ GÖSTERDİ”

Kendilerinin işlerine baktığını ve milletin 14 Mayıs’ta sandık başına gidip, iradesini beyan ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz TBMM’de çoğunluğu 322 milletvekiliyle Cumhur İttifakı’na vererek, yasamada nasıl bir tablo istediğini gösterdi. Cumhurbaşkanlığı seçiminde en yakın rakibimize 2 milyon 520 bin fark atmamıza, yüzde 49,5 oy almamıza rağmen sistemin yüzde 50 artı 1 oy şartı sebebiyle iş ikinci tura kaldı. Milletimizin bu iradesinin de başımızın üstünde yeri var. Allah’ın izniyle ikinci turda rekor bir oy ve oranla milletimizin bize cumhurbaşkanlığı görevini tekrar 5 yıllığına tevdi edeceğine inanıyoruz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdiden, ülkeye kazandırdıkları eserlerin yarım kalmaması, milletin dertlerini, sıkıntılarını, sorunlarını çözecek hizmetleri daha da ileriye taşımak için neler yapabileceklerine baktıklarını ifade etti.

Türkiye’nin bölgesindeki ve dünyadaki gücünü artırmak için hangi araçları kullanabileceğine, hangi ilişkileri harekete geçirebileceklerine baktıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Niye kendimizden bu kadar eminiz biliyor musunuz? Çünkü bizim kimseyle pazarlığımız yok. Biz sadece ve sadece milletimizin emrindeyiz, onun hizmetkârıyız. Biz bunlar gibi talimatı Kandil’den almıyoruz. Biz karanlık odalarda terör örgütünün uzantılarıyla pazarlığa girmiyoruz. Biz Rabb’imize sığınıyoruz ve milletimizden talimatı alıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondakilerin “Taksiciler seninle gurur duyuyor” diye sevgi gösterisinde bulunması üzerine, “Biz de sizlerle gurur duyuyoruz” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece ülkeye eser kazandırmanın peşinde olduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin her kesiminin sıkıntılarını çözmek, taleplerine cevap vermek ve beklentilerini hayata geçirmek için gece gündüz çalıştıklarını vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kardeşlerim, az önce Bakanım da söyledi. Şu Avrasya Tüneli olmasaydı hâlimiz nice olurdu? Öyle mi? Şehitler Köprümüz işimizi kolaylaştırıyor. Fatih Sultan işimizi kolaylaştırıyor. Ama bir de Yavuz Sultan Selim Köprüsü olmasaydı hâlimiz nice olurdu? Osmangazi Köprüsü olmasaydı hâlimiz nice olurdu? Daha ileri gidiyorum. Çanakkale Köprüsü olmasaydı hâlimiz nice olurdu?” diye konuştu.

Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe ortaya çıkan kaynağı insanların her birinin hayatına yansıtacak programlar hazırladıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “İşte Karadeniz gazını ülkemize kazandırmamızdan sonra yaptıklarımızı gördünüz. Karadeniz gazını bir ay müddetle ücretsiz olarak halkımıza ulaştırdık mı? Bir yıl boyunca mutfakta yüzde 25 indirimle vereceğimizi halkımıza duyurduk mu? Şimdi sırada neresi var? Gabar. Gabar petrolünü de inşallah çıkardığımız andan itibaren ondan da halkımız ne yapacak? İstifade edecek. İşte bu Kılıçdaroğlu’nun el ele, kol kola olduğu o teröristler sebebiyle Gabar petrolü yıllarca çıkarılamamıştır. Gabar’da bulduğumuz petrolü yeni keşiflerle zenginleştirip belirli bir seviyeye getirdiğimizde akaryakıtta aynısını yapacağız. Vergileri düşürerek, esnafımıza ve çiftçimize özel sübvansiyonlar yaparak insanımızı rahatlatacağız.”

“ÜLKEMİZİN KALKINMA YÜRÜYÜŞÜNÜN SÜRMESİNDE SİZLERİN ÇOK BÜYÜK ROLÜ VAR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar her konuda benzer adımlar attıklarını kaydederek “Türkiye Yüzyılı’nı milletimizin sırtına yeni yükler bindirerek değil, milletimizin yükünü hafifleterek inşa edeceğiz. Değerli kardeşlerim, her zaman olduğu gibi Türkiye Yüzyılı’nı inşa mücadelemizde de en büyük desteği aldığımız kesimlerin başında sizler geliyorsunuz” dedi.

Aklına yine yolda gördüğü bir aracın arkasına yazılan ifadenin geldiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yazıda, ‘Bir gün ağırlık çökerse omuzlarına, o benim vebalimdir unutma.’ diyordu. Bu sizin vebalinizi asla unutmadık. Asla ihmal etmedik, asla istismar etmedik. Rızkını direksiyonu başında kazanan şoförlerimizin de tezgâhlarının başında ekmek mücadelesi veren diğer tüm esnaflarımızın da yanlarında olduk. Sizlerin bilhassa salgın ve deprem döneminde gösterdiği fevkalade gayretin, sergilediği fedakârlığın şahidiyiz. Ülkemizin kalkınma yürüyüşünün sürmesinde, milletimizin güven ve huzur içinde hayatına devam edebilmesinde sizlerin çok büyük rolü var. Aynı şekilde 21 yıldır ülkemizde kurduğumuz güçlü ulaştırma altyapısını, şehircilik uygulamalarını, tesis ettiğimiz esnaf ve sanatkâr dostu ticaret iklimini en iyi sizler biliyorsunuz. Bölünmüş yollardan otobanlara, şehir içindeki köprü ve tünellere kadar yaptığımız yatırımların muhatabı doğrudan sizlersiniz. Şu salon, dili olsa da konuşsa. Bu Haliç’i arkadaşlar kim temizledi biliyor musunuz? Burayı da Allah rahmet eylesin, Kadir Topbaş Bey’in başkanlığı döneminde bitirdik. Bak şimdi bu salondan hepimiz istifade ediyoruz. Yani Adalet Kalkınma Partisi, CHP öyle bir ayrım yok. Nereye bunu yaptık? Milletimize yaptık. Farkımız bu.”

ESNAF DESTEK PAKETLERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin araç stokunun önemli bir kısmını yenilerken en çok da ticari araçlara erişimi kolaylaştırmaya ehemmiyet verdiklerini söyledi.

“Bugün de Halkbank vasıtasıyla 1,5 milyon liraya kadar hazine destekli taşıt kredisiyle yanınızda yer alıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece geçen yıl esnaf için 150 milyar lira tutarında destek paketleri hazırladıklarını, böylece yaklaşık 400 bin esnafı 146 milyar liralık krediyle desteklediklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, esnafın talepleri doğrultusunda geçen günlerde, yaklaşık 7 yıl sonra bir kez daha ticari araçlara ÖTV’siz yenileme imkânı getirdiklerini belirterek “Kazancı basit usulde vergilendirilen esnafımızı gelir vergisi dışında tutarak taksicilerimizin de aralarında olduğu 850 bin esnafımıza çok önemli bir kolaylık sağladık” şeklinde konuştu.

Yine geçen günlerde esnafın en önemli sıkıntılarından biri olan emeklilikteki prim gün sayısı adaletsizliğini giderme sözü verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan buna göre küçük esnafın emeklilik için gereken prim gün sayısını 9 binden 7 bin 200’e indirdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Belediye Meclis Grubu vasıtasıyla İstanbul’daki halk otobüsü işletmecilerinin tüm taleplerini karşıladıklarını dile getirerek “Gençlerimizin kendi işlerini kurmalarını teşvik etmek amacıyla yıllık 150 bin liraya kadar olan kazançlarından vergi almıyor, sigorta primlerini de ödüyoruz. Gördüğünüz gibi biz bazıları gibi sözümüzü havaya söylemiyoruz. Ne dersek onu yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde daha nice güzel haberlerle, müjdelerle sizlerle birlikte olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

“SADECE ALLAH’IN RIZASINI, MİLLETİMİZİN DESTEĞİNİ, İNSANIMIZIN HAYIR DUASINI İSTEDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Yüzyılı’nın inşasında alınan her mesafenin, güvenli, huzurlu, müreffeh yarınlar için elde edilmiş yeni bir kazanım olacağını söyledi.

İki kavramın çok önemli olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların güven ve istikrar olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıların, “Yüzyılın lideri Tayyip Erdoğan” diye slogan atması üzerine, “Gençler unutmayın öyle bir kazanacağız ki hiç kimse kaybetmeyecek” dedi.

Geçmişte, bu adımları atamasın diye ülkenin önüne nice tuzakların kurulduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin üzerinde nice oyunlar oynandı. Tek parti faşizminden darbelere, koalisyonlu yıllardan terör örgütlerinin üzerimize salınmasına kadar yaşadığımız her musibetin gerisinde Türkiye’yi oyun dışında tutma niyeti vardı. Bize işte bu sinsi oyunu bozduğumuz için düşmanlar. Şayet ülkenin kaynaklarını Londra tefecilerine akıtmaya devam etseydik, milletimizin köken, mezhep ve meşrep tartışmaları üzerinden ayrıştırılmasına göz yumsaydık inanın bizden kıymetlisi olmazdı. Ama biz sadece Allah’ın rızasını, milletimizin desteğini, insanımızın hayır duasını istedik, bunun için çalıştık” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin imkânlarını milletin emrine verince yolların da yapıldığını, afetlerin altından da kalkıldığını, her kesimin taleplerine cevap da verilebildiğini belirterek, şöyle devam etti: “Bu bereketin gerisinde millet için çalışmak, millet için mücadele etmek, millet için alın teri dökmek vardır. Kardeşlerim, eksiklerimiz şüphesiz vardır. Hatasızlık iddiası her şeyden önce bizim inancımıza uymaz. Fakat şundan emin olunuz. Türkiye’nin büyümesi ve güçlenmesi, milletimizin huzuru ve refahı için verdiğimiz mücadele sonuna kadar samimiydi. Vesayetin kirli senaryolarıyla mücadele ederken de samimiydik. Ülkemize asırlık demokrasi ve kalkınma hamlelerini yaşatırken yine samimiydik. FETÖ’cü hainlerin sonradan bizzat kendi kullandıkları kişilerin de ikrarıyla montaj olduğu kesinleşen kumpaslarına karşı yine samimiydik. Terör örgütlerinin kanlı saldırılarına karşı mücadele ederken, bu meseleyi suhuletle bitirmek için çözüm yolları ararken de samimiydik. 15 Temmuz’da tankların, uçakların, helikopterlerin bombalarına meydan okurken de samimiydik. Ekonomik tetikçilerin küresel ağababalarının desteğiyle ülkemizi çökertme girişimlerini engellemek için kendi programlarımızı hayata geçirirken de samimiydik.”

Katılımcılara, bu mücadelenin hepsinde kendileriyle beraber olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbime beni böyle bir milletin, böyle bir topluluğun mensubu, kardeşi, muhibi kıldığı için binlerce kez hamd ediyorum. Yahu siz ne güzel insanlarsınız. Sizler ne kadirşinas, ne yüreği pek, gönlü zengin, kalbi vatan ve millet sevgisiyle çarpan insanlarsınız. Kardeşlerim, sizler için değil yedi düvele meydan okumak, gerekirse tüm dünyayı karşımıza alırız” dedi.

“DEPREMZEDE VATANDAŞLARIMA HAKARET EDEREK SİYASET OLMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs seçimlerinin çok partili siyasi hayattaki en önemli sınamalardan biri olduğuna işaret ederek, şunları söyledi: “Ülkemiz çok uzun bir aradan sonra ilk defa iki ittifaklı, iki adaylı bir seçim yaşadı. Cumhur İttifakı ile CHP’nin öncülüğündeki koalisyon masası ittifakının nasıl ortaya çıktığını herhâlde anlatmaya gerek yok. Karşımızdaki adaya kimlerin destek verdiğini, kimlerin yol verdiğini sizler çok iyi biliyorsunuz. Buna rağmen 2 milyon 520 bin farkla geride kalınca nasıl zıvanadan çıktıklarını, sağa sola nasıl tehditler savurduklarını hep birlikte gördük. Bölücü terör örgütü ve ona sırtını dayayan parti, ikinci tur için CHP Genel Başkanı’na desteğini hemen açıkladı. Gerçi koalisyon masasının kendi içinde hesaplar biraz karışık, hava biraz dumanlı ama olsun en azından bölücü örgütün desteğini sağlama aldılar. Bunu örtmek için de Kılıçdaroğlu hemen çıkıp siyasette seviyeyi daha da düşürmeye, insanlarımızı kutuplaştırmaya başladı. Helalleşme tiyatrosunun yerini bir günde faşizmin en ilkel, en nobran, en rezil hâli aldı. Hâlbuki hiçbir kılıf bu minareyi örtmeye yetmez. Milletle inatlaşarak, millete hakaret ederek, milleti tehdit ederek siyaset olmaz. Depremzede vatandaşlarıma hakaret ederek siyaset olmaz.”

“BU ŞEHİTLERİMİZİN İNTİKAMI MUHAKKAK ALINACAKTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumartesi, pazar ve haftaya salı günü 6 deprem ilini ziyaret edeceğini aktararak, CHP’li bazı belediyelerin depremzedelere yönelik tutumunu şu sözlerle eleştirdi: “Bunların yaptıklarını gördünüz. Sosyal medyada yürütülen ahlaksız, vicdansız, insanlık dışı kampanyaları saymıyorum bile. CHP’li belediyeler ve bu partiyle irtibatlı sivil toplum kuruluşları, depremzedelere yaptıkları yardımları kesmekten çadırları toplamaya, kaldıkları yerlerden onları çıkarmaya kadar her türlü rezilliği sergiliyorlar. Tekirdağ’da kaldıkları oteli boşalttırdılar. Bu ne vicdansızlıktır. Daha düne kadar depremzedelerimize bedava ev vadediyorlardı, bugün insanlarımızı kapı dışarı ediyorlar. Suçüstü yakalanınca da hemen işi başka taraflara çekip kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar.”

“Düşünün ki bunlar daha kaybettikleri bir seçimde böylesine bir hırsla sağa sola saldırıyor, Allah muhafaza seçim sonucu tam tersi çıksaydı neler yaparlardı, düşünmek bile istemiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Daha ilk gün 5 şehidimiz oldu, 5 şehit. Ne oldu? Ne yaparsanız yapın, Cudi’de de Gabar’da da Tendürek’te de Bestler Deresi’nde de bu şehitlerimizin intikamı muhakkak alınacaktır. Bay bay Kemal, dirsek dirseğe olduğun, omuz omuza yol yürüdüğün bu Kandil varisleriyle yolunu muhakkak ayıracaksın ama zaman çok geç olacak. İnşallah benim milletim sana bu fırsatı vermeyecek. 28’inde bu işi benim milletim bitirecek. Onun için benim milletimden ricam şudur; sizlere inanıyorum. Yol kısayken süratle işi bitirelim. İnşallah 28 Mayıs’ta öyle bir zafer elde edelim ki 29 Mayıs fethini hep birlikte kutlayalım.”

“6 ŞUBAT’TAN BU YANA HEP YAPTIĞIMIZ GİBİ BU HAFTA SONU İNŞALLAH DEPREM BÖLGELERİNDEYİZ”

Ülkenin ve milletin hayrı için yaptıkları tek bir şey olmayanların sergiledikleri bu ahlak ve insanlık dışı tavrı milletin takdirine bıraktıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, 6 Şubat’tan bu yana hep yaptığımız gibi bu hafta sonu inşallah deprem bölgelerindeyiz. Cumartesi, pazar Devlet Bey’le birlikte oralarda olacağız. Oralardaki vatandaşlarımızın hâlini hatırını soracağız. Çalışmaları yerinde göreceğiz. Varsa eksik aksaklık, talimatını vereceğiz. Deprem bölgesini en kısa sürede Defne Devlet Hastanesi’ni de açmak suretiyle ayağa kaldıracağız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemlerinde ülkeye kazandırdıkları eserleri, millete verdikleri hizmetleri hayata geçirirken asla kimin oy verip vermediğine bakmadıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek ölçümüz, bu milletin her bir ferdinin birinci sınıf vatandaşımız olarak, birinci sınıf hizmete layık bulunduğuydu. Hamdolsun, hiç kimse vatanın tek bir karış toprağında aksi bir örneği önümüze getiremez. Çünkü biz bu milleti Allah için seviyoruz. Çünkü biz bu ülkenin 81 vilayeti ve 85 milyon vatandaşıyla büyümesini, güçlenmesini evlatlarımızın geleceği için istiyoruz. Bu konuda geçmişte herhangi bir yanlışa göz yummadık. Bundan sonra da en küçük bir rehavete izin vermeyeceğiz. Kardeşlerim, bizim tek bayrağımız var. Kandil, bizim bayrağımızı taşıyor mu? Onun uzantıları bizim bayrağımızı taşıyor mu? Bizim ezanımız belli. Bunların ezanı var mı? Bunların kitabı var mı? Uzantılarının var mı? Onlar bizim bayrağımızı kaldıranlar değil mi?” ifadelerini kullandı.

“Öyleyse şöyle hep birlikte coşkuyla öyle bir haykıralım ki Kandil de duysun, uzantıları da duysun” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” cümlelerini katılımcılarla birlikte tekrarladı.

Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Faik Yılmaz ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası Başkanı Günhan Sinar hediye takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın sonunda katılımcılarla fotoğraf çektirdi.

HABER BURADA

Dünya

“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçime ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi balkonundan vatandaşlara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine başlarken, kendisini karşılayanların coşkusuna işaret ederek, “İşte bu sevdanın neticesi burada. Bu, sevdalıların buluşması. Bütün bu maratonun neticesini bu akşam sizlerle yaşıyoruz. Birileri mutfakta, biz de balkonda” ifadesini kullandı.

Ankaralıları ve dava arkadaşlarını selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır. Henüz kesin sonuçlar belli olmamakla beraber açık ara önde bulunuyoruz” diye konuştu.

Hem yurt içi oyların gayriresmî sonuçlarının belli olmasının hem de yurt dışı oyların sayımının biraz daha vakit alacağının anlaşıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Tabii biz fersah fersah geride olduklarını kendilerinin de bildiği bir tabloyu ‘Öndeyiz’ diye anlatarak, milleti bir kez daha muhtemelen son kez kandırmaya çalışanlar gibi değiliz. Biz milletimize karşı hep harbi ve hasbi olduk. Bugün de seçimde açık ara önde olduğumuzu biliyor ancak sonucun tam oranlarıyla ne şekilde tecelli ettiği henüz resmen önümüze gelmediği için millî iradenin tezahürünü bekliyoruz. Sonucu beklerken, sizlerin buradaki sevgisine mukabele etmek için geleneksel balkon konuşmamızı şimdiden yapalım dedik.”

“TARİHİMİZİN EN YÜKSEK KATILIMLI SEÇİMLERİNDEN BİRİNİ YAŞADIK”

İstanbul’dan Ankara’ya ve parti genel merkezine gelinceye kadar sevgileriyle, coşkularıyla, ahde vefalarıyla kendilerini yalnız bırakmayan vatandaşlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı şekilde sandık kurullarında görev alan, müşahit olarak veya bireysel gayretleriyle gönüllü bir şekilde sandıklara sahip çıkan, onlarla birlikte yurt dışı çalışmalarında vazife üstlenenlere de şükranlarını dile getirdi.

“Şüphesiz en büyük teşekkürü rekor bir katılımla sandık başına giderek ülkesinin ve kendisinin geleceği için tercihini sandığa yansıtan vatandaşlarımın her birine ediyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Seçimde tercihini bizden, AK Parti’den, Cumhur İttifakı’ndan yana kullanan kardeşlerime hassaten şükranlarımı sunuyorum. Kazanan, seçim tablolarının göstereceği rakamların ve oranların ötesinde tartışmasız bir şekilde ülkemiz olmuştur, milletimiz olmuştur. Türkiye, millî iradenin üstünlüğüne olan bağlılığıyla, vatandaşlarının siyasi tercihindeki özgürlüğüyle, dünyanın önde gelen demokrasileri arasında yer aldığını bir kez daha ispatlamıştır. Bu gerçeği seçimlere katılım oranının rekoruyla gösterdik. Dünyada benzeri yok. Tarihimizin en yüksek katılımlı seçimlerinden birini yaşadık. Bu gerçeği, milletimizin tercihini huzur içinde sandığa yansıtmasıyla gösterdik. Kayda değer hiçbir üzüntü verici hadise yaşanmadan bu seçimi tamamladık. Bu gerçeği, tüm parti temsilcilerinin gözetimi altında yürütülen seçim süreci ve sonuçlarının şeksiz, şüphesiz oluşuyla gösterdik.”

“SİYASİ HAYATIMIZ BOYUNCA İSTİSNASIZ HER ZAMAN MİLLÎ İRADENİN KARARINA SAYGI DUYDUK”

CHP yöneticileri ve bazı belediye başkanlarının tamamen kendi iç hesaplaşmalarının ürünü feveranlarının bu gerçeği değiştirmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ülkemiz, hem siyasi hak ve özgürlüklerin kullanımı hem seçim sisteminin güvenirliği bakımından dünyaya örnek olacak bir işleyişe sahiptir. Kimsenin bu güzel tabloyu kendi kısır siyasi hesapları için bozmaya hakkı yoktur. Biz siyasi hayatımız boyunca istisnasız her zaman millî iradenin kararına, yani sizin kararınıza saygı duyduk. Bu seçimde de saygı duyuyoruz. Bundan sonraki seçimlerde de saygı duyacağız. Herkesten de biz aynı demokratik olgunluğu bekliyoruz. Seçim kampanyası dönemindeki tartışmalar artık geride kalmıştır. Bu süreçte herkes milletimize sözünü söylemiş, milletimiz de bugün kararını vermiştir. Artık buna yeni yeni kılıflar uydurmanın bir anlamı yok. Milletimizin kararının ne olduğunu gayriresmî kesin sonuçları açıklandığında hep birlikte göreceğiz.”

Sonuç ne olursa olsun Cumhurbaşkanı Seçimi’nde tercihini kendisinden yana kullanan yaklaşık 27 milyon vatandaşa şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tercihini kimden yana yaparsa yapsın bu demokrasi şölenine katılan yaklaşık 56 milyon vatandaşımızın her birine tekrar teşekkür ediyorum. Seçimlerde en yakın rakibimize şimdiden 2 milyon 600 bin civarında fark attık. Kesin sonuçların çıkmasıyla bu rakamın çok daha yükseleceğine inanıyorum” diye konuştu.

Seçim sistemindeki yüzde 50+1 oy sınırı sebebiyle Cumhurbaşkanı Seçimi’nin ilk turda bitip bitmediğini henüz bilinmediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer milletimizin kararı, Cumhurbaşkanı Seçimi’nin tamamlandığını gösteriyorsa zaten mesele yok. Şayet milletimiz tercihini, seçimin ikinci tura kalmasından yana yaptıysa onun da başımızın üstünde yeri var. Yüzde 50’nin üzerinde bir oy oranıyla bu turu bitireceğimize inanıyoruz” ifadelerini kullandı.

Yurt dışı oyların sayımlarının devam ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunun için teşkilat mensuplarımızdan ve bize gönül veren tüm kardeşlerimden sandıklardaki ilçe ve il seçim kurullarındaki işlemler bitene kadar teyakkuz hâlinde olmaya devam etmelerini istiyorum. Zaferimizin gölgelenmesine yol açacak en küçük bir rehavete, en küçük bir zafiyete izin vermeden süreci takip edeceğiz. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği seçimleri mevcut tabloyla bile Cumhur İttifakı’nın çoğunluğu kazanmasıyla neticelenmiştir. Şu anda parlamentoda çoğunluk Cumhur İttifakı’ndadır. Komisyonların genelinde Cumhur İttifakı hâkimdir. Dolayısıyla mecliste çoğunluğu Cumhur İttifakı’na veren milletimizin tercihinin Cumhurbaşkanı Seçimi’nde de güven ve istikrardan yana olacağından şüphe duymuyoruz.”

Seçim sonuçlarının ülkeye ve millete hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sürecinde meydanlarda vatandaşlara söylediklerinin sonuçlarını aldıklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir olacağız, hamdolsun milletimizin gönlündeki yerimizi tahkim ederek bir olduk mu? İri olacağız, hamdolsun ülkemizi daha da güçlendirerek iri olduk mu? ‘Diri olacağız.’ dedik. Hamdolsun millî iradenin üstünlüğü üzerindeki bulutları dağıtarak diri olduk mu? ‘Kardeş olacağız.’ dedik, hamdolsun sandıktaki tercihi ne olursa olsun yeni güne 85 milyon, kardeş olarak girdik mi? Dikkat edin, biz teröristlerle kol kola olmadık. Biz, Diyarbakır’daki Kürt kardeşlerimizin ölümüne neden olan Selo ile beraber olmadık. Biz, ‘cezaevi kapılarını kırarak bebek katillerini dışarı salacağız.’ diyenlerle beraber olmadık. Biz Kandil’den talimat alanlarla beraber olmadık. Biz talimatı sadece Rabbimizden, milletimizden alırız. ‘Hep birlikte Türkiye olacağız.’ dedik, hamdolsun 81 vilayeti ve gönül köprüleri kurduğumuz tüm kardeşlerimizle büyük ve güçlü Türkiye olduk.”

“BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE’Yİ İNŞA ETMENİN MÜCADELESİNİ VERECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonuçlarının henüz kesinleşmemiş olmasının milletin tercihinin açık ara kendilerinden yana olduğu gerçeğini değiştirmediğini söyledi.

Millete bugüne kadar ne dedilerse, bundan sonra da aynı şeyi söyleyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bu anlayışla milletimize önümüzdeki 5 yıl boyunca hizmet etmeyi sürdüreceğimize yürekten inanıyoruz” dedi.

Türkiye’nin her seçiminin elbette önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “14 Mayıs seçimleri, gerek kurulan ittifakların mahiyeti gerek bu ittifaklara verilen gizli-açık desteklerin kaynakları itibarıyla siyasi tarihimizde ayrı bir öneme sahip olmuştur. Bu seçimi yaşayanlar çocuklarına, torunlarına Türkiye’nin nasıl bir siyasi iklimden geçerek Türkiye Yüzyılı’na ulaştığını anlatacak, ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını yarım bırakmamak için milletimizin iradesine nasıl sahip çıktığını anlatacak, milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine halel getirmemek için hangi oyunları bozduğunu anlatacak, millî iradenin gücünün nasıl bir destan yazdığını anlatacak.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu destanı milletle birlikte yazdıklarını ifade ederek, “Bugün burada bizlerle birlikte olan kardeşlerim başta olmak üzere partimizin tüm mensuplarına, Cumhur İttifakı’nın tüm mensuplarına, milletimizin her bir ferdine, çağrıda bulunuyorum; yarın sabahtan itibaren Türkiye Yüzyılı için milletimizin ve özellikle de gençlerimizin umutlarını en yükseğe çıkarmak için çalışmaya başlıyoruz” diye konuştu.

Gelecek dönemde de hiçbir tahrike, provokasyona, oyuna gelmeden sadece milletin gönlünü kazanmak için çalışacaklarını, koşturacaklarını, uğraşacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etmenin mücadelesini vereceğiz. Unutmayınız, Türkiye Yüzyılı’nın yükselişinin önüne kimse geçemeyecektir” dedi.

HABER BURADA

DÜNYA