Connect with us

Dünya

“ÜLKEMİZİ DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 EKONOMİSİ ARASINA SOKMAK İÇİN GECE GÜNDÜZ GAYRET GÖSTERİYORUZ”

“Türkiye’nin hizmet altyapısını, hem geçmişin eksiklerini telafi edecek hem de bizi hedeflerimize yaklaştıracak şekilde geliştirdik”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karaman’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin hizmet altyapısını, hem geçmişin eksiklerini telafi edecek hem de bizi hedeflerimize yaklaştıracak şekilde geliştirdik. İnsanımızın refah düzeyini, Cumhuriyet tarihinin en üst seviyesine getirdik” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Karaman Aktekke Meydanı’nda; Karaman-Konya Hızlı Tren Hattı, TOKİ 736 Konut, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Tıp ve Diş Hekimliği Fakülteleri ve yapımı tamamlanan diğer projelerin açılış törenine katıldı.

Karaman-Konya Hızlı Tren Hattı Açılış Töreni’ne katılmak üzere Konya’ya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Konya Yüksek Hızlı Tren Garı Meram İstasyonu’nda, kendisini karşılamak üzere alana gelen vatandaşlara hitap etti.

“BUGÜN KONYA-KARAMAN HIZLI TREN HATTININ AÇILIŞINI YAPARAK YENİ BİR DÖNEMİ BAŞLATIYORUZ”

Konya’yı yüksek hızlı tren hattıyla yaklaşık 11 yıl önce buluşturduklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizden önce gelenlerin yüksek hızlı tren hayali miydi? Biz hayalleri gerçeğe dönüştürdük. Ankara’dan trene binmiş ve Konya’mıza kadar bu hızlı, güvenli, konforlu ulaşım aracının keyfini sizlerle birlikte çıkarmıştık. Hacı Bayram Veli Hazretleriyle Mevlana Hazretlerinin farklı bir buluşması olarak gördüğümüz bu proje, devreye girdiğinden beri hamdolsun milyonlarca insanımızı mutlu etti ve onlara hizmet etti” ifadelerini kullandı.

Konyalılar için artık Ankara’ya, Eskişehir’e, İstanbul’a trenle gitmenin diğer ulaşım araçlarından daha rahat, daha kolay, daha ekonomik olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi bu imkânı bir adım daha öteye taşıyor, Karaman’a kadar uzatıyoruz. Bugün Konya-Karaman hızlı tren hattının açılışını yaparak yeni bir dönemi başlatıyoruz. İnşallah bu adımı önce Karaman-Ulukışla, sonra Mersin ve Adana, ardından da Osmaniye ve Gaziantep güzergâhları izleyecek. Deneme seferleri süren Ankara-Sivas hattını da ilave ettiğimizde Konya için ülkemizin dört bir yanı hızlı veya yüksek hızlı trenle ulaşılabilir hâle gelecek” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, demir yolu çalışmalarına büyük önem verdiklerinin altını çizerek şöyle devam etti: “Cumhuriyetin 10’uncu yılında ‘Demir ağlarla ördük, ana yurdu dört baştan’ diyerek marşlar yazılmıştı. Ancak daha sonraki yıllarda maalesef Osmanlı’nın son ve Cumhuriyet’in ilk döneminde başlatılan demir yolu seferberliği bilinçli bir şekilde kesintiye uğratıldı. Ülkemizde demir yolu taşımacılığını yeniden gündemine alan, mevcutları sıfırdan yapmışçasına yenileyen, bunlara yeni hatlar ekleyen, yüksek hızlı ve hızlı demir yolu yapımını başlatan kim oldu? Biz olduk, biz. Ülkemizin 10 bin 959 kilometre olan demir yolu hatlarının uzunluğunu 13 bin 222 kilometreye çıkardık. Daha önce ülkemizde örneği olmayan bin 213 kilometre yüksek hızlı tren ve 219 kilometre hızlı tren hattını da inşa ettik.”

“TÜRKİYE’Yİ DEMİR YOLU TAŞIMACILIĞINDA MERKEZ ÜLKE HÂLİNE GETİRMEKTE KARARLIYIZ”

Sinyalizasyon, elektrifikasyon çalışmalarıyla, çift hata dönüştürme yoluyla mevcut demir yollarının verimini artırdıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Londra’dan kalkan bir tren Avrupa’yı, Balkanları katederek Edirne’den ülkemize girmekte, Marmaray’dan geçerek Anadolu’ya ulaşmaktadır. Boğazın altından Marmaray’ı kim yaptı? Biz laf değil iş üretiriz, iş. Aynı şekilde yine Boğazın altından Avrasya Tüneli’ni kim yaptı? Laf değil, iş üretiriz, iş. Fakat işte bu Bay Kemal, yandaşları, bunların yapacağı işler değil. Bunlar ancak bazı çeşmelerin musluklarını yenilerler. Ona da tören yaparlar. Daha önce biliyorsunuz temel atmama töreni yapıyorlardı. Dün ilk defa şimdi ne olduysa temel atma töreni yaptılar. Hayret, şaşırdım doğrusu” değerlendirmesini yaptı.

Demir yolu çalışmaları sayesinde Anadolu’yu baştan sona kateden bir trenin Kars-Tiflis-Bakü demir yolu üzerinden Asya’ya ulaşıp Pekin’e kadar gidebildiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Salgın döneminde, deniz ve hava yük taşımacılığında yaşanan sıkıntılar demir yollarını ciddi bir alternatif olarak öne çıkarmıştır. Biz yaptığımız işte bu yatırımlarla ülkemizi demir yolu yük ve insan taşımacılığa hazır hâle getirme yolunda en kritik safhaları geride bıraktık. Mevcut yatırımlarımızı hızla tamamlayarak Türkiye’yi diğer pek çok alan gibi demir yolu taşımacılığında da bir merkez ülke hâline getirmekte kararlıyız. Konya-Karaman Hızlı Tren Hattı bu büyük projenin güney aksının önemli merhalelerinden biri olacak.”

Açılışı bugün yapılacak hat sayesinde Konya-Karaman arasının 50 dakikada katedilebileceğini paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin önde gelen tarım sanayi ve ticaret şehirlerinden biri olan Konya’nın bu imkânı en iyi şekilde değerlendireceğinden emin olduğunu söyledi.

Alandaki gençlere seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, gençlerden beklentisinin büyük olduğunu belirterek, “Siz Teknofest gençliğisiniz. Allah’ın izniyle içinizden uzay yolcuları da çıkacak” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından hızlı tren ile Karaman’a hareket etti.

“KONYA-KARAMAN-ADANA ARASINDAKİ TRENLE SEYAHAT SÜRESİ 2 SAAT 20 DAKİKAYA DÜŞECEK”

Karaman’da toplu açılış töreninde yaptığı konuşmada, Cumhurbaşkanı Erdoğan, dört yılı aşkın bir aranın ardından tekrar Karaman’da olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek “Dile kolay dört yıl, biraz önce Konya’dan hızlı trene bindik ve Karaman’a ulaştık. Şimdi de burada Konya-Karaman Hızlı Tren Hattı ile şehrimize kazandırdığımız diğer eserlerin toplu açılış törenini gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.

Hızlı tren hattı ile Konya’dan Karaman’a 40 dakikada, Ankara’dan Karaman’a yaklaşık 2 saat 40 dakikada, İstanbul’dan Karaman’a ise 5 saat 45 dakikada gelinebileceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “Ve artık hız bizim konforumuz olacak. Hattın kalan kısımları tamamlandığında Konya-Karaman-Adana arasındaki trenle seyahat süresi 2 saat 20 dakikaya düşecek. Açılışını yaptığımız hızlı tren hattı, enerjiden zamana, emisyondan bakım onarım faaliyetlerine kadar pek çok alanda ülkemize sadece bu yıl 63 milyon lira tasarruf sağlayacaktır. Yatırım bedeli, 1 milyar 390 milyon lira. 102 kilometrelik Konya-Karaman Hızlı Tren Hattı’mızın ülkemize ve şehirlerimize hayırlı olmasını diliyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Osmanlı’dan kalan ve Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde inşa edilen demir yollarının daha sonraki yıllarda maalesef ihmal edildiğini belirtti. İktidara geldiklerinde 10 bin 959 kilometrede devraldıkları mevcut hatların tamamını neredeyse sıfırdan yapılmışçasına yenilediklerini, bununla kalmayarak hem konvansiyonel hatlara ilaveler yaparak hem ülkede daha önce olmayan hızlı tren ve yüksek hızlı tren hatları inşa ederek toplam demir yolu ağını 13 bin 22 kilometreye çıkardıklarını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi gelirken Allah’a hamdettim, ‘Ya Rab bu ne güzellik, bu ne konfor. Bir zamanlar Batı’da yüksek hızlı trenlere binerdik. Derdik ki ‘Ya Rab bize de bunları aynen yapmayı nasip eyle’ ve Rabbim nasip eyledi” ifadesini kullandı.

Bütün meselenin gönül meselesi ve azim olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir kere azmettin mi ondan sonra Allah’a tevekkül et. Bu iş yürür. Biz azmettik, tevekkül ettik. Rabbim de bizlere bunu yapmayı nasip etti” dedi.

“ANKARA-SİVAS HIZLI TREN HATTI’NIN DENEME SÜRÜŞLERİ BAŞLADI”

Tamamladıkları 2 bin 368 kilometre yeni demir yolu hattına sürekli ilaveler yaptıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Karaman’dan Niğde-Ulukışla, Mersin, Adana ve Osmaniye üzerinden Gaziantep’e kadar uzanacak demir yolu hattımız etap etap inşa ediliyor. Ankara-Sivas Hızlı Tren Hattı’nın deneme sürüşleri başladı, inşallah en kısa sürede onu da açıyoruz. Bu hattı önce Erzincan’a, ardından Erzurum’a, daha sonra da Kars’a kadar uzatarak uluslararası bir güzergâh hâline dönüştüreceğiz. İnşası süren Halkalı-Kapıkule Hızlı Tren Hattı bilhassa ihracatımız açısından çok önemli bir proje. Bursa’yı da Bilecik üzerinden yüksek hızlı tren hatlarına bağlıyoruz. Bunlarla birlikte kimi bağlantı kimi ana hat olmak üzere pek çok hızlı ve yüksek hızlı demir yolu projesiyle ilgili çalışmalarımız sürüyor. Ne diyorduk? Durmak yok, yola devam. Görüldüğü gibi ülkemizi demir ağlarla örmeye devam ediyoruz.”

Ayrıca çeşitli kurumların, belediyelerin ve özel sektörün çeşitli yatırımların açılışlarını yapacaklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu: “Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitemizin Diş Hekimliği Fakültesinin, Tıp Fakültesinin, Eğitim Fakültesinin ve Sağlık Meslek Yüksekokulunun resmî açılışlarını da bugün gerçekleştiriyoruz. Biz elimiz boş gelmedik. Elimiz dolu dolu geldik. Gençlik ve Spor Bakanlığı’mız tarafından çeşitli ilçelerimizde tamamlanan futbol sahalarını, yurtları, spor salonlarını, gençlik merkezini de buradan hizmete açıyoruz. Toplu Konut İdaremiz tarafından inşa edilen Kırbağı Mahallesi’ndeki 515 konutu, altyapısı ve çevre düzenlemeleriyle birlikte buradan resmen hizmete alıyoruz. Karaman Adalet Sarayı’nın, Hatice ve Hakkı Polat Huzurevinin, Güldere köyü iskân çalışmalarının, İl Özel İdaremiz tarafından tamamlanan çeşitli yatırımların, tarım yatırımlarının, sulama, toplulaştırma ve taşkın koruma yatırımlarının, enerji altyapılarının, aile sağlığı merkezlerimizin, sağlık kompleksimizin, jandarma karakolumuzun açılışlarını da buradan gerçekleştiriyoruz.”

Ayrancı-Erdemli yolu ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı ve Vakıflar Genel Müdürlüğünce tamamlanan restorasyon çalışmalarının da açılışlarını yapacaklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhur İttifakı’ndaki ortağımız Milliyetçi Hareket Partili başkanlar tarafından yönetilen Karaman Belediyemizin yol düzenleme ve asfalt, Ayrancı Belediyemizin hizmet binası, atık su arıtma tesisi, yürüyüş yolu, Güneyyurt Belediyemizin içme suyu projelerinin açılışlarını da buradan gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Partili Başyayla, Akçaşehir, Su Durağı ve Kazancı belediyelerinin de yapımı tamamlanan hal, düğün salonu, altyapı, konut, içme suyu gibi çok sayıda projenin açılışlarını da yaptıklarını söyledi.

Özel sektör tarafından Karaman’a kazandırılan ve bu yıl tamamlanan altı tesisi de hizmete açtıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm eser ve hizmetlerin toplam yatırım bedelinin 2 milyar 311 milyon lirayı bulduğunu bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, eser ve hizmetlerin Karaman’a hayırlı olmasını diledi.

“ÜLKEMİZİ DÜNYANIN EN BÜYÜK 10 EKONOMİSİ ARASINA SOKMAK İÇİN GECE GÜNDÜZ GAYRET GÖSTERİYORUZ”

Yola çıktıklarından bu yana Karaman’ın hep yanlarında olduğunu, kendilerinin de Karaman ile yürüdüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kentin bütün sevgilere layık olduğunu belirtti.

Siyasetlerinin eser ve hizmet siyaseti olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatları boyunca hep “Halka hizmet Hakk’a hizmettir” anlayışıyla çalıştıklarını söyledi.

Hedeflerinin büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etmek olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına sokmak için gece gündüz gayret gösteriyoruz. Bizim vizyonumuz, evlatlarımıza gururla sahip çıkacakları bir Türkiye bırakmaktır. Ülkemize kazandırdığımız güçlü demokrasi ve kalkınma altyapısı üzerinde inşallah tüm bunları da gerçekleştireceğiz. Sizler de takip ediyorsunuz. Dünya yeni ve tarihî bir değişimin sancılarını çekiyor. Küresel finans kriziyle başlayan, koronavirüs salgınıyla tamamen gün yüzüne çıkan bu değişimi yakalamakta kararlıyız. Geçmişte önce tek parti faşizmi eliyle ülkemizin önünü kestiler. Ardından darbeler ve destekledikleri vesayet güçleriyle ayağımıza prangalar vurdular. Türkiye’yi kendi içine kapatmak için nice siyasi ve sosyal kaos tuzakları kurdular. Rahmetli Menderes’ten rahmetli Özal’a ve merhum Erbakan’a kadar bu kısır döngüyü kırmak isteyen herkesi de bir şekilde saf dışı bıraktılar. AK Parti’nin 20 yıla yaklaşan kesintisiz iktidarı döneminde biz işte bu oyunların her biriyle teker teker yüzleştik, mücadele ettik. Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle bu mücadelelerin hepsinden de alnımızın akıyla çıktık. Siz destek verdiniz, yanımızda durdunuz.”

“HER ALANDA ÇAĞ ATLATACAK YATIRIMLARLA TÜRKİYE’Yİ BÜYÜTTÜK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaşımdan enerjiye, sanayiden ticarete her alanda çağ atlatacak yatırımlarla ülkeyi büyüttüklerini dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin hizmet altyapısını, hem geçmişin eksiklerini telafi edecek hem de bizi hedeflerimize yaklaştıracak şekilde geliştirdik. Kim derdi ki 20 yıl önce Konya’dan Karaman’a yüksek hızlı tren gelecek. İnanır mıydınız? Yaptık mı? Şimdi kaptan köşküne geçtim, pilotla beraber yüksek hızlı treni kullandık. Rabbim sana sonsuz hamdüsenalar olsun. Demek ki oluyormuş. Azmedersen olur çünkü benim Karamanlı kardeşlerime bu layık. Buradan Konya’ya, Ankara’ya yüksek hızlı tren ile gideceksiniz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin hak ve özgürlük alanlarını genişlettiklerini, refah düzeyini Cumhuriyet tarihinin en üst seviyesine getirdiklerini söyledi.

AK Parti öncesi Türkiye ile bugünkü Türkiye’nin mukayesesini yapan herkesin bu gerçekleri göreceğini, kabul edeceğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Nankörleri koy bir kenara. Takdir eden eder. Eski Türkiye özlemcilerinin çıkardıkları gürültüye bakmayın, aslında eski Türkiye’nin ne olduğunu en iyi onlar biliyor. Milletimiz istikrar ve güven ikliminde ülkenin kaderini onlara teslim etmedi ve etmeyecektir. İktidar ümitlerini ülkeyi yeniden siyasi ve sosyal kaos günlerine geri döndürmeye bağlamalarının sebebi işte budur. Varsın ülke batsın, bitsin, yangın yerine dönsün. Varsın millet, sefalete, huzursuzluğa, umutsuzluğa gark olsun. Yeter ki bunların gemileri yürüsün. Dertleri bu.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2023 seçimleri için teşkilatlardan ve alandaki vatandaşlardan kapı kapı dolaşıp çalışmaları için söz aldı.

Karaman’ın her zamanki gibi başarısını en yüksek seviyeye çıkaracağına inandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Ülkemizde maalesef böyle bir muhalefet böyle bir siyaset anlayışı hâlâ var. Yalansa yalan, dolansa dolan. Hepsi bunlarda. Şimdi bunların bir de Tabipler Birliği var. Ya bunlar ne kadar yalancı ne kadar cambaz ya. Erciyes Üniversitesi, büyük bir kadroyla TURKOVAC aşısını üretiyor, icat ediyor. Adamlar ‘Böyle bir şey yok’ diyor. Siz ne sahtekârsınız, ne yalancısınız ya. Madem biliyorsunuz da Tabipler Birliği olarak bugüne kadar bir eseriniz var mı? Yok, ama yapana da hep taş koydunuz. Sahtekârlar. Şehir hastanelerini yaptık, eğitim araştırma hastanelerini yaptık. Tarihimizde Bay Kemal’in Savaş Ay’ın programında gösterdiği gibi o rezil hastanelere vatandaşımızı mahkûm etmedik. Tabipler Birliği olarak o rezilliklerin olduğu zamanlarda hiç sesiniz çıkmadı. Bu sahtekârlar, bu cambazlar, maalesef hastanelerde rehin alınan vatandaşımın haklarını bir gün savunmadı. Biz o dönemleri de yaşadık, zor mücadeleyi verdik. Bunlarda utanma yok. Şehir hastanelerinin benzeri sizin geçmişinizde, tarihinizde var mı? Bunları AK Parti iktidarı olarak Türkiye’nin dört bir yanına yaptık, yapmaya da devam ediyoruz, edeceğiz. Çünkü benim vatandaşıma bunlar layıktır, bunlar yakışır. 2023’te büyük ve güçlü Türkiye’nin yükselişinin müjdesini verirken bu çarpık zihniyeti de tarihin tozlu raflarına havale edeceğiz. Bunun için bugünden başlayarak seçim gününe kadar hep birlikte çok çalışmamız gerekiyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kapı kapı dolaşacaklarını, genci, kadını, işçisi, esnafı, çiftçisi ile milletin her bir ferdine gerçekleri anlatacaklarını ifade etti.

“BAŞKA TÜRKİYE YOK”

Kimin ülkenin ve milletin aydınlık geleceği için gecesini gündüzüne kattığını, kimin ülkenin ve milletin felaketinden medet umduğunu herkese göstereceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şehit yakınlarına söven, millî hassasiyetlerini dile getiren insanlarımıza hakaret eden haysiyetsizlerin gerçek yüzlerini sergileyeceğiz. Terör örgütünün aparatı olan partiyi, belediyelerde olduğu gibi hükûmette de ülkenin başına bela etmeye çalışanların riyakârlıklarını anlatacağız. İstanbul’da CHP belediyesi ne yapıyor? Bakıyorsunuz anlaşma yapmışlar. Ne yazık ki terör örgütünün aparatları olarak da bunlar İstanbul Büyükşehir Belediyesinde istihdam ediliyor. Aynısı Ankara’da, aynısı değişik yerlerde. Ülkeyi, asırlık tasallutlarından kurtarmak için bunca yıldır ter döktüğümüz küresel siyaset ve para baronlarına teslim etmeye kalkanların sinsi oyunlarını da deşifre edeceğiz.”

Türkiye’yi hedeflerinden uzaklaştırmak isteyenlerin ve son dönemde pek çok yerde örnekleri yaşanan kargaşa ile parçalanma iklimine sokmanın peşinde koşanların ihanetlerini ortaya sereceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, durmayacaklarını ve daha çok çalışacaklarını vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dün, Gezi olaylarındaki meselenin ağaç, 17-25 Aralık kumpasındaki meselenin adalet, 6-8 Ekim olaylarındaki meselenin Kobani olmadığı artık şüpheye mahal bırakmayacak kadar kesinleşmiştir. Bütün bunlar, ülkemizin bütünlüğünü, milletimizin birliğini, devletimizin gücünü parçalayarak vatan topraklarında ve bölgemizde kurulmaya çalışılan kirli bir tezgâhın yolunu açma gayesi güdüyordu. Bölgemizdeki pek çok ülkede başarıyla uygulanan bu senaryo Türkiye’de milletimizin dirayetine, ferasetine, cesaretine çarparak paramparça oldu.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “tek millet” diyerek Türkiye’nin zenginliğin işaretleri olarak görülen köken, inanç ile meşrep renkleri üzerinden büyüdüğünü, “tek bayrak” diyerek şehitlerin emaneti, istiklalin sembolü olan bayrağın ilelebet dalgalanacağını, “tek vatan” diyerek her karışı şehit kanlarıyla sulanan bu topraklardan tek bir çakıl taşı bile kopartılamayacağını, “tek devlet” diyerek vatan toprakları üzerinde 2 bin 200 yılı aşkın bir maziye sahip devlet geleneğinin son halkası olan Türkiye Cumhuriyeti’nden başka bir yapıya müsaade etmeyeceklerini gösterdiklerini söyledi.

Bundan sonra da aynı anlayışla millete hizmet etmeye, Türkiye’ye eser kazandırmaya devam edeceklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan kalabalıkla birlikte “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’den başka Türkiye yok ve hedef 2023, ardından 2053 ve bu 20 yıllık birikimi evelallah kimseye kaptırmayacağız. Bizim bu ülkeden başka bir vatanımız yok, bunu yaşayacağız. Bizim bu devletten başka devletimiz yok. Çünkü bizim Allah’tan başka teslim olacak, milletten başka yaslanacak, sizlerden başka güvenecek yerimiz yok” diye konuştu.

“MARUZ KALDIĞIMIZ GİZLİ AÇIK NİCE AMBARGOLARA, OYUNLARA RAĞMEN YOLUMUZDA YÜRÜMEYE DEVAM ETTİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgın döneminde, gelişmiş ülkeler başta olmak üzere tüm dünyada yaşanan sıkıntıların Türkiye’nin sahip olduğu imkânların önemini bir kez daha gösterdiğini belirterek Türkiye’nin bu süreçte ne sağlık hizmetlerinde ne gıda güvenliğinde ne sosyal yardımlarda ne de istihdamda ciddi bir sıkıntı yaşamadığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tam tersine dünyadaki gelişmeleri, ülkemizi ekonomide tarihî bir sıçramanın vesilesi hâline dönüştürecek adımları attık. Bilindiği gibi son sekiz, dokuz yıldır ülkemizin yaşadığı her saldırının ekonomik bir boyutu var. Maruz kaldığımız gizli açık nice ambargolara, nice oyunlara rağmen yolumuzda yürümeye devam ettik. 2018’den itibaren ekonomimiz doğrudan hedef alınmaya başlandı. Aldığımız tedbirlerle bu saldırıların yurt dışı ayaklarını önemli ölçüde kestik. Bu defa da ülkemiz içinde piyasalarda döviz kuru üzerinden başlatılan tedirginliklerle aynı oyun sürdürülmeye başlandı. 20 Aralık’ta ne yaptık. 20 Aralık’ta da bunların ayaklarını çektik mi? Ne oldu? Bir anda döviz aşağıya inmeye başladı mı? Siz bizim yanımızda olduğunuz müddetçe evelallah ‘Durmak yok, yola devam’ diyoruz. Siyasi muhalefet adına bu kirli senaryoya gönüllü figüranlık yapanların, gavurun kılıcını çalanların, yeminli Türkiye düşmanlarının değirmenlerine su taşıyanların bu süreçte sergiledikleri çirkin niyeti ben sizlerin takdirine bırakıyorum ve 20 Aralık bir dönüm noktası oldu. Açıkladığımız tedbir paketleri ve hemen ardından hayata geçirdiğimiz uygulamalarla bu oyunu da ne yaptık, bozduk. Bu sıkıntılı dönemde yaşanan fahiş fiyat artışları ve yükselen enflasyon yüzünden vatandaşımızın canının yandığını da biliyoruz. Kurdaki müsilajı temizlediğimiz gibi enflasyondaki müsilajı da en kısa sürede ortadan kaldıracağız. Ekonomik gerekçelere dayanmayan fahiş fiyat artışlarıyla insanımızın alım gücünü düşürenlerin de gözlerinin yaşına bakmayacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, kısa bir süre içinde tüm bu karmaşayı düzene sokmuş, dengesizlikleri ortadan kaldırmış olacaklarını ve ülkenin, yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyüme hedefine odaklanmasını sağlayacaklarını bildirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi her alanda kalkındıracaklarını ve güçlü altyapısını daha da geliştireceklerini ifade etti.

“BİZ ESERLERİMİZLE KONUŞUYORUZ”

Yapılan yatırımlarla geçmişte şehirleri kalkındırdıkları gibi şimdi de ekonomide aynısını yapacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ziya Paşa’nın “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz/Şahsın görünür rütbe-i aklı eserinde” dizelerine atıfta bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz eserlerimizle konuşuyoruz ve eserler bizim ispatımızdır. Son 20 yılda Karaman’a 20 milyar lira tutarında yatırım yaptık. Eğitimde 2 bin 23 adet yeni derslik inşa ettik, 15 bin 500 yükseköğrenim öğrencisi ile 766 akademik personeliyle şehrimize hizmet veren Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesini kim kurdu? Biz kurduk biz. Gençlik ve sporda 6 bin 140 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. Şehrimizde 2002’de sadece 4 olan spor tesisi sayısını şimdi 38’e çıkardık. Sosyal yardımlarda genel sağlık sigortası desteğinden doğum yardımına, elektrik tüketim desteğinden öksüz yetim yardımlarına, muhtaç asker ailesi yardımına kadar birçok farklı kalemde toplam 832 milyon lira tutarında yardım yaptık. Sağlıkta altısı hastaneden oluşan toplam 18 sağlık tesisi inşa ettik. Çevre ve şehircilikte TOKİ eliyle 4 bin 76 konut ve 302 Tarımköy konutuyla dükkânlar, okullar, ticaret merkezleri, hastaneler, yurtlar, camilerden oluşan 33 sosyal donatı alanını vatandaşlarımızın hizmetine sunduk. Hâlen 2 bin 130 konutun ve 16 sosyal projenin inşasına devam ediyoruz. Aktekke Millet Bahçesi çalışmalarımızda sona yaklaştık. İnşallah en kısa sürede sizlerin hizmetine sunacağız. Ulaştırmada Karaman’ın 19 kilometre olan bölünmüş yol uzunluğunu 151 kilometre ilaveyle 170 kilometreye çıkardık. Yapımı süren Karaman çevre yolunu, Ermenek-Mut yolu, Çamlıca heyelan ıslahını bu yıl, Karaman-Bucakkışla-Ermenek Yolu’nu, Taşkent-Alanya yolu ve Sertavul Tüneli ile Medreselik viyadüğünü ise seneye tamamlıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün açılışı yapılan hızlı tren projesiyle Karaman’ın, Konya’nın yanı sıra Ankara, İstanbul, Eskişehir ağlarıyla da buluştuğunu, aynı zamanda şehrin, yapımı süren Sivas, Niğde-Ulukışla, Adana, Gaziantep ve diğer hızlı tren projelerinin tamamlanmasıyla bu hat üzerinden ülkenin dört bir yanına hızlı trenle bağlanmış olacağını söyledi.

“ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE KARAMAN’I ÇOK DAHA BÜYÜK HİZMETLERLE BULUŞTURMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

Tarım ve ormancılıkta Karaman’a sekiz baraj, sekiz gölet, on sulama tesisi, dokuz hidroelektrik santral ve bir yeraltı depolaması inşa ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sarıveliler Arkbendi Barajı ile bin 300 dekar araziye, Başyayla Üzümlü Göleti ve Yılangömü Göleti ile de bin 730 dekar araziye bereket getirdiklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karaman’da bugüne kadar sulamaya açtıkları alanın 122 bin dekarı bulduğunu belirterek şöyle devam etti: “İnşaat safhasında yer alan yedi sulama tesisi ile Karaman’da 13 bin dekar araziyi daha suyla buluşturuyoruz. Şehrimize memba kalitesinde içme suyu getirdik. Karamanlı çiftçi kardeşlerime bugüne kadar 1,2 milyar liralık tarımsal destek ödemesi yaptık. Karaman Enerji İhtisas Endüstri Bölgesini kurduk. Vereceğimiz kredi desteğiyle bu yılsonu itibarıyla Karaman Organize Sanayi Bölgesi Arıtma Projesi tamamlanarak sanayicilerimizin hizmetine sunulacak. Enerjide Karaman, Ermenek, Kazımkarabekir’i doğal gaza kavuşturduk. İnşallah önümüzdeki dönemde Karaman’ı çok daha büyük hizmetlerle buluşturmayı sürdüreceğiz.”

“ÜLKEMİZİ DÜNYADA HAK ETTİĞİ YERE, MİLLETİMİZİ HAK ETTİĞİ REFAHA KAVUŞTURACAĞIZ”

Ülkeye kazandırdıkları her eserin, yaptıkları her yatırımın, sonuçlandırdıkları her projenin, elde ettikleri her başarının birilerini rahatsız ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her ilimize üniversite açıyoruz, okullar yapıyoruz, evlatlarımızı istismar edemedikleri için üzülüyorlar. Her şehrimizi hastanelerle, sağlık tesisleriyle donatıyoruz. Milletimizin sağlığıyla ilgili hassasiyetlerini istismar edemedikleri için çıldırıyorlar. Ülkemizin dört bir köşesini bölünmüş yollarla, otoyollarla, köprülerle, tünellerle, havalimanlarıyla, tren hatlarıyla birbirine bağlıyoruz. Felaket tellallığı yapamadıkları için kıvranıyorlar” diye konuştu.

Milyonlarca vatandaşa çalışacak iş, geleceğine güvenle bakabileceği imkân sağladıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece 2021’de 2 milyon işsize iş temin ettik” dedi.

Sapkın ideolojilerine malzeme bulamayan söz konusu çevrelerin kahrolduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Terörün kökünü kazıdık mı? Gabar’da kazıdık mı? Tendürek’te kazıdık mı? Cudi’de kazıdık mı? Bestler Deresi’nde kazıdık mı? Artık o sokaklara çıkılmayan, Güneydoğu’da, Doğu’da huzur var. İstiyorlar ki darbe girişimi mi oldu, başarıya ulaşsın ve ülkede demokrasi ortadan kalksın. Ey Bay Kemal sen tankların arasından kaçıp gidebilirsin? Biz ise milletimizle buluşuyoruz. Biz milletimizle beraber olduk 15 Temmuz’da ve bugün de beraberiz işte Karaman’da olduğu gibi yarın da beraberiz. İstiyorlar ki terör örgütleri üzerimize mi saldırıyor, her taraf ateşe ve kana bulansın, milletin huzuru kaçsın. İstiyorlar ki salgın hastalık mı baş gösterdi, insanlar sokaklarda kıvranarak feryat etsin, halkın sabrı taşsın. İstiyorlar ki ekonomide beklenmedik bir dalgalanma mı yaşandı, herkes işinden ve aşından olsun, isyan başlasın. İstiyorlar ki uluslararası alanda ülkemize karşı bir cephe açıldı, Türkiye ablukaya alınsın, müdahaleye açık hale gelsin. Biz işte buradayız. Bütün onlarla mücadele ede ede, bu habis zihniyetle çarpışa çarpışa ülkemizi bugünlere getirdik. Allah’ın izniyle bugün yaşadığımız sıkıntıları da en kısa sürede aşarak ülkemizi dünyada hak ettiği yere, milletimizi hak ettiği refaha kavuşturacağız.”

Dünya

“Hollanda ile ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçleniyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile düzenlediği ortak basın toplantısı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı konuşmada, “Görüşmelerimizde ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu iş birliğini gözden geçirdik. İkili münasebetlerimizi daha ileri seviyelere taşıma kararlılığımızı teyit ettik. Ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçlenmeye devam ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Hollanda Başbakanı Mark Rutte Vahdettin Köşkü’nde baş başa görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin başında, Hollanda Başbakanı Rutte’yi, heyet üyelerini ve basın mensuplarını selamladı.

Hollanda Başbakanı Rutte’yi ve heyetini İstanbul’da misafir etmekten büyük memnuniyet duyduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye-Hollanda Dostluk Anlaşması’nın 100’üncü, İş Gücü Anlaşması’nın ise 60’ıncı yılını idrak ediyoruz. Böyle bir dönemde gerçekleşen ziyaret ikili ilişkilerimiz açısından ayrı bir anlam taşıyor” diye konuştu.

“İKİLİ TİCARETİMİZ GEÇTİĞİMİZ SENE 13 MİLYAR DOLARI BULDU”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki münasebetlerin geçmişinin 400. yılı aştığını anımsatarak, şöyle devam etti: “Görüşmelerimizde ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu iş birliğini gözden geçirdik. İkili münasebetlerimizi daha ileri seviyelere taşıma kararlılığımızı teyit ettik. Ticari ve ekonomik ilişkilerimiz derinleşerek güçlenmeye devam ediyor. Hollanda, Türkiye’deki en büyük yabancı yatırımcı ülke konumundadır. Girişimcilerimiz ise Hollanda’da 6 milyar avro değerindeki yatırımlarıyla yaklaşık 80 bin kişiye istihdam sağlıyor. İkili ticaretimiz geçtiğimiz sene 13 milyar doları buldu. Bu rakamı ilk aşamada 15 milyar dolara, ardından da 20 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Savunma sanayi, yeşil ve dijital dönüşüm ile enerji sektörlerinde tesis edeceğimiz yeni ortaklıklar bu hedefe ulaşmamıza yardımcı olacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği ile Gümrük Birliği’nin güncellenmesine yönelik çalışmaların bir an önce başlatılmasının önemli olduğunu belirterek Türkiye olarak bu duruma atfettikleri ehemmiyete görüşmede bir kez daha dikkati çektiğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği’nin Türkiye’yle ilişkilerini, hakkaniyet ve stratejik perspektifle ele alması noktasında Hollanda’nın desteğini beklediklerini dile getirdi.

“GAZZE’DE DEVAM EDEN KATLİAMLARIN DURDURULMASI VE KALICI ATEŞKESİN TEMİNİ BÜYÜK ÖNEM ARZ EDİYOR”

Hollanda Başbakanı Rutte ile başta Gazze ve Ukrayna özelinde ortak güvenliği ilgilendiren gelişmeler hakkında da fikir alışverişinde bulunduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Gazze’de devam eden katliamların durdurulması ve kalıcı ateşkesin temini büyük önem arz ediyor. Ateşkes ve insani yardımların Gazze’ye kesintisiz ulaştırılması hususunda İsrail yönetimine daha fazla baskı yapılması gerekiyor. Bölgeyle temaslarında ateşkes, barış ve istikrar için gereken adımların atılması yönündeki beklentilerimizi vurguladık. Terörle mücadele konusu da istişarelerimizin en öncelikli başlıklarından biriydi. Türkiye’nin bölücü terörle mücadele noktasında ödediği ağır bedeller ortadadır. Aralarında çocukların, kadınların, sivillerin ve güvenlik güçlerimizin olduğu binlerce vatandaşımızı PKK’nın saldırılarında kurban verdik. Müttefiklik hukukuna uygun biçimde PKK ve uzantıları başta olmak üzere hiçbir terör örgütüne müsamaha gösterilmemesi gerektiğini ifade ettim.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, temmuz ayında Washington’da gerçekleştirilecek NATO Devlet ve Hükûmet Başkanları Zirvesi ile hazırlıklarının da gündemlerinde yer aldığını belirterek, ittifak içerisindeki dayanışmayı ve müttefikler arasındaki insicamı sağlamanın öncelikle NATO Genel Sekreteri’nin görevi olduğunu ve bu kapsamda bu göreve aday olan Hollanda Başbakanı Rutte ile yeni NATO Genel Sekreteri’nde ne tür hasletleri görmek istediklerini paylaştıklarını ifade etti.

Müstakbel genel sekreterin, NATO’nun Avrupa Atlantik Güvenliği’nin sağlanmasındaki asli konumunun korunmasına öncelik vermesi gerektiğini beklediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Ayrıca müttefikler arasındaki savunma sanayi alanındaki yaptırım, kısıtlama ve engellemelerin ortadan kaldırılmasında, tıpkı Sayın Stoltenberg gibi yoğun ve güçlü çaba sarf edilmesi şarttır. Bu hususları genel sekreterlik için adaylığını açıklayan Romanya Cumhurbaşkanı Sayın Iohannis’le ayrıca geçtiğimiz hafta talebi üzerine yaptığım telefon görüşmesinde paylaştım. Bu sürece, kararımızı stratejik akıl ve hakkaniyet çerçevesinde vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte’ye ziyaretleri için bir kez daha teşekkür ettiğini sözlerine ekledi.

HOLLANDA BAŞBAKANI RUTTE: “NATO’NUN GÜNEY KANADININ TÜRKİYE’NİN LİDERLİĞİNE İHTİYACI VAR”

Hollanda Başbakanı Rutte de konuşmasında görüşmede, gündemde yer alan konuların ele alındığını söyleyerek ikili nitelikte konular olduğunu ancak jeopolitik önem taşıyan meselelerin de konuşulduğunu kaydetti ve “Türkiye belirleyici bir rol oynuyor. Bunu yaparken de Gazze’deki durumu çözmeye yönelik çabalar sarf ediyor. Aynı zamanda Ukrayna’daki bu korkunç savaşla ilgili de çabaları var. O bakımdan siz önemli bir rol oynamaktasınız” diye konuştu.

Türkiye’nin bu ihtilafları çözüme kavuşturma gayreti içerisinde olduğunu vurgulayan Hollanda Başbakanı Rutte, “Türkiye jeopolitik bir aktör. Türkiye’nin (bölgede) çok etkisi var” dedi.

Hollanda Başbakanı Rutte, Türkiye ve Hollanda ilişkilerinin uzun yıllara dayandığını dile getirerek, görüşmede Gazze ve Ukrayna dahil olmak üzere birçok meselenin konuşulduğunu aktardı.

NATO Genel Sekreterliğine adaylığının söz konusu olduğunu söyleyen Hollanda Başbakanı Rutte, şunları kaydetti: “Türkiye NATO’da çok önemli bir müttefik. ABD’nin ardından Türkiye NATO bünyesindeki en büyük ikinci askerî gücü temsil ediyor. Türkiye zorlu bir bölgede, zor komşuları olan bir coğrafyada yer alan bir ülke. Maalesef gündeminde terörizm var.”

Görüşmede terörle mücadelenin de ele alındığını kaydeden Hollanda Başbakanı Rutte, “Bütün bu bölgede ve genel transatlantik ilişkilerinin istikrarı bakımından NATO’nun güney kanadının Türkiye’ye ihtiyacı var, Türkiye’nin liderliğine ihtiyacı var” ifadesini kullandı.

Hollanda Başbakanı Rutte’nin konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni yolculuğunda kendisine başarılar diledi.

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hollanda Başbakanı Rutte ile görüştü

“Türkiye’ye Hoş Geldiniz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hollanda Başbakanı Mark Rutte’yi Vahdettin Köşkü’nde kabul etti.

HABER BURADA

Dünya

“Elimizdeki tüm imkânlarla Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu 5. Konferansı’nda yaptığı konuşmada, “Gazzeli kardeşlerimizin yaşadığı dramların gündemden düşürülmemesi noktasında hepimiz çaba harcamalıyız. Türkiye olarak elimizdeki tüm imkânlarla Gazze’nin ve Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Parlamenterler Arası Kudüs Platformu 5. Konferansı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları selamlarken, kalbi Kudüs ve Filistin için atan parlamenterleri ülkede ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu söyledi.

Katılımcılara, “Medeniyet, tarih ve kültür şehri güzel İstanbul’umuza hepiniz hoş geldiniz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konferansın hayırlara vesile olmasını diledi.

Afrika’dan Asya’ya, Amerika’dan Avrupa’ya kadar dünyanın dört bir yanındaki bütün Kudüs sevdalılarına selamlarını ve sevgilerini ileten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizlerin şahsında Filistin davasını kendi meselesi görüp destek veren, Kudüs’e ve Filistin’e sahip çıkan tüm parlamenterlere teşekkür ediyorum” ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, üç gün sürecek konferansta gerçekleştirilecek istişarelerin, temas ve ziyaretlerin başarılı geçmesini temenni ederek, şöyle konuştu: “Parlamenterler Arası Kudüs Platformu’nun kuruluşundan bu yana geçen sürede önemli bir boşluğu doldurduğunu memnuniyetle müşahede ettik. Türkiye-Filistin Dostluk Grubu himayelerinde 34 ülkeden 157 üye ile dokuz yıl evvel başlayan girişim bugün 2 bin üyeye ulaştı. Platform faaliyetleriyle, toplantı ve konferanslarıyla, farklı alanlardaki çalışmalarıyla Filistin davasının küresel ölçekte sesi ve nefesi oldu. Birleşmiş Milletler kararlarına, prensiplerine, uluslararası normlara uygun olarak Kudüs ve Filistin’e hizmet eden siz kardeşlerimi tebrik ediyorum.”

“HİÇBİR GÜÇ KALBİMİZDEN KUDÜS SEVGİSİNİ SÖKEMEZ”

Müslüman olmanın, Müslümanca yaşamanın, hakkı, hukuku ve adaleti cesaretle savunmanın zor olduğu günlerden geçildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bilhassa ilk kıblemiz Mescid-i Aksa’nın mahremiyetine, tarihi statüsüne ve kutsiyetine yönelik tacizler giderek artıyor. İşgalci İsrail tarafından Kudüs’ün kadim kimliği adım adım yok ediliyor. Kandan ve gözyaşından beslenen haçlı zihniyetinin tekrar hortlatılmak istendiğini görüyoruz. Haçlı seferleriyle yakılıp yıkılan Kudüs’ü tekrar ayağa kaldıran ve dört asır boyunca bir esenlik diyarı hâline dönüştüren ecdadın torunları olarak Filistin’de yaşanan menfi, müspet her gelişmeyi yakından takip ediyoruz. Resulü Ekrem Efendimizin aleyhissalatu vesselam, şu tavsiyesi Kudüs davasında ecdadımız gibi bizim de rehberimizdir; ‘Beytü’l-Makdis’e gidin ve orada namaz kılın. Şayet oraya gidemez ve orada namaz kılamazsanız oranın kandillerini aydınlatacak yağ gönderin.’ Evet, Mescid-i Aksa bizim sadece ilk kıblemiz değildir. Aynı zamanda Hazreti Nebi’nin ve ondan önce gelen peygamberlerin de bize emanetidir. Kudüs-ü Şerif’in her köşesinde bu kutlu beldeye 400 yıl boyunca büyük sevda ile hizmet etmiş kahraman ecdadımın izi, eseri ve mührü vardır. Kimse bu izleri silemez, hiçbir güç kalbimizden Kudüs sevgisini sökemez.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gerçeği yeniden ifade etmek istediğini ve Türkiye olarak “La ilahe illallah, İbrahim halilullah” lafzında sembolleşen kuşatıcı anlayışla Kudüs’e sahip çıkmayı görev bildiklerini söyledi.

Son bir asırdır Haçlı heveslileriyle siyonist yayılmacılık arasında sıkışan Kudüs-ü Şerif’i tüm insanlık için tekrar bir darüsselam hâline getirmek için tüm güçleriyle çalıştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kudüs’ü savunmanın insanlığı savunmak, barışı savunmak, farklı inançlara saygıyı savunmak olduğu inancıyla mücadelemizi azimle sürdürüyoruz. İnsanlık ve barış adına yürüttüğümüz bu kutlu mücadeleye destek veren Parlamenterler Arası Kudüs Platformu’na şükranlarımı sunuyorum. Rabbim emeklerinizi zayi eylemesin diyorum” diye konuştu.

“GÜNÜMÜZÜN HİTLER’İ VE NAZİLERİ GAZZE’DE 15 BİNDEN FAZLA ÇOCUĞU ÖLDÜREN KATİLLERDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son bir asırdır toprakları aşama aşama işgal edilen Filistin halkının bugün tarihin en vahşi zulümlerinden birine maruz bırakıldığını vurgulayarak şöyle devam etti: “Buradan, mücadeleleriyle Kudüs’le beraber tüm insanlığın onuruna da sahip çıkan Filistinli kahramanlara bir kez daha selamlarımı gönderiyorum. İşgalci zalimler karşısında dik duran Filistin’in yiğit evlatlarını ülkem ve milletim adına saygıyla selamlıyorum. Dünyanın dört bir yanında Filistin ve Gazzeli kardeşlerimizle dayanışma sergileyen, vicdan sahibi tüm insanlara teşekkür ediyorum. 7 Ekim’den (2023) bu yana yaşananları anlatmaya artık kelimeler yetersiz kalıyor. Modern dönem firavunlarını görmek isteyen hiç uzağa gitmesin, son 203 gündür 35 bin Filistinliyi acımasızca katledenlere baksın. Günümüzün Hitler’i ve Nazileri Gazze’de 15 binden fazla çocuğu öldüren katillerdir. Netanyahu kendisinden önceki caniler gibi adını ‘Gazze Kasabı’ olarak tarihe utançla yazdırmıştır. Alnına yapışan bu kara leke ne yaparsa yapsın çıkmayacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu şekilde konuşunca birilerinin rahatsız olduğunu belirterek “Cürmü yüzüne söylenen her suçlu gibi İsrail yönetimi de antisemitizmle itham ederek bizi susturabileceğini zannediyor” ifadesini kullandı.

İsrail’in elindeki basın ve lobi gücüyle Gazze’de işlediği cinayetlerin üstünü örtebileceğini düşündüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan onlara şu hakikati tekrar hatırlatmakta fayda görüyorum; ne yaparsanız boş ne kadar uğraşsanız da beyhude. Tayyip Erdoğan’ın kalbine de kavline de zincir vuramazsınız. Sizin tehditlerinize ve baskılarınıza asla boyun eğmeyiz” dedi.

“HİÇ KİMSE BİZDEN SOYKIRIMA SESSİZ KALMAMIZI BEKLEYEMEZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ey Netanyahu, duam şu; Ya Rab, Kahhar ismi şerifinle tecelli ederek başta Netanyahu olmak üzere bu siyonistleri kahru perişan eyle. Birileri dönse de biz yolumuzdan dönmeyiz, dönmeyeceğiz. Çünkü biz Allah’a ve hesap gününe inanıyoruz. Biz şartlara göre, esen rüzgâra göre, konjonktüre göre sözünü, duruşunu, tavrını belirleyen tatlı su siyasetçilerinden değiliz. Biz bu yola kefenimizi giyerek çıktık. Bu kutlu yola ömrümüzü adadık. Yarım asırlık siyasi hayatımız boyunca bedel ödemekten asla çekinmedik. Biz birilerine şirin gözükmeksizin değil ‘Filistin bir sınav kâğıdı, her mümin kulun önünde’ diyen merhum Cahit Zarifoğlu’nun ifadesinde anlamını bulan o ağır imtihanı hakkıyla vermenin derdindeyiz.

Kimse kusura bakmasın, tüm imkânsızlıklara rağmen Filistinli kardeşlerimiz tam 203 gündür tek başlarına direnirken, yalnız başlarına tüm insanlığın onurunu savunurken hiç kimse bizden soykırıma sessiz kalmamızı bekleyemez. Sırf İsrail ve Batılı destekçileri öyle istedi diye Hamas’a terör örgütü iftirası atanlardan olamayız. İsrail’e gönüllü veya ücreti mukabili uşaklık yapan lejyonerlerin ve kiralık kalemlerin kavramlarıyla Filistinli direnişçilere terörist yaftası vuramayız. Varsın birileri rahatsız olsun, varsın birilerinin ezberleri bozulsun, biz işgalcilere karşı vatanlarını savunan Hamaslı kardeşlerimizi Filistin’in Kuvayımilliyesi olarak görmeye devam edeceğiz. Bu hakikati de dilimizin döndüğü, gücümüzün yettiği kadar her platformda cesaretle dillendirmekten geri durmayacağız. Sesimizle sözümüzle dualarımızla insani yardımlarımızla elimizdeki tüm imkânlarla Filistin davasına, Gazzeli kardeşlerimizin ortaya koyduğu asil ve onurlu direnişe destek vermeye devam edeceğiz.”

Bu konudaki dirayetli tavırlarını geçen hafta görüştüğü Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye’ye açıkça ifade ettiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail’in saldırılarında evlatlarını, torunlarını, akrabalarını şehit veren Gazzelilerin acılarını paylaştığını çok net bir şekilde söylediğini kaydetti.

“BAĞIMSIZ FİLİSTİN DEVLETİ’NİN KURULMASI İÇİN ÇABA HARCAMAYI SÜRDÜRECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan bir asır önce topraklarını işgal eden emperyalist güçlere karşı bağımsızlık mücadelesi yürüten kahraman bir milletin evlatları olarak haklı davalarında yanlarında olduğumuzu dile getirdik. İnşallah bundan geri adım atmayacak, 1967 sınırlarında, başkenti Doğu Kudüs olan, bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz bir Filistin Devleti’nin kurulması için samimiyetle çaba harcamayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Gazze’de 203 gündür aralıksız devam eden soykırımı hiçbir sebebin mazur gösteremeyeceğine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “7 Ekim’de yaşananları tasvip edersiniz veya etmezsiniz bu tamamen sizin bakış açınızla ilgili bir konudur ama bunu öne sürerek kuvözdeki yeni doğmuş bebekleri öldürmeyi, sivillerin üzerine tonlarca bomba yağdırmayı, şehit naaşlarına dahi eziyet etmeyi, bir adet ekmek almak için sıra bekleyen insanları katletmeyi, camileri, kiliseleri, okulları, hastaneleri bilerek hedef almayı, Gazze’yi toplu mezarların olduğu büyük bir kabristana dönüştürmeyi velhasıl savaş hukukunun asgari şartlarına bile riayet etmemeyi haklı çıkaramazsınız. Çok açık söylüyorum. Çocuğunun doğum gününü Gazzeli sabileri öldürerek kutlayan bir zihniyetin insanlıkla en temel insani değerlerle bağı kalmamış demektir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail yönetimi bize laf söylemeden önce bu vahşetle yüzleşmeli, terör örgütü gibi değil, hukukla mukayyet bir devlet mantığıyla hareket etmeyi öğrenmelidir. Bunu yapmadıkları müddetçe bizim de İsrailli yöneticilere karşı tavrımız değişmeyecektir” ifadelerini kullandı.

“Son olarak, daha yeni açıkladım. İsrail’le artık ilişkilerimizi ticari anlamda başta olmak üzere, bunu Dışişleri Bakanım da açıkladı; kestik, kesiyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Şunun da özellikle altını çiziyorum. Türkiye, 2000 yılı aşan tarihinin hiçbir döneminde asla soykırım yapmamış, sömürgeci olmamış, savaşta bile olsa masumlara dokunmamış bir ülkedir. Bugüne kadar kimsenin inancına, kökenine, kimliğine bakmadan, başı dara düşen herkese biz kapımızı açtık. Engizisyondan kaçan Musevilere de Nazi zulmünden kaçan Yahudi bilim adamlarına da biz sahip çıktık, ey Netanyahu.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kafkaslar’dan Balkanlar’a, Afrikada’dan Asya’ya kadar kim zulme uğramışsa, hiç düşünmeden imdadına koştuklarını vurgulayarak “13 yıl önce çatışmalar başlayınca Suriyeli komşularımızı nasıl bağrımıza bastıysak Ukrayna’dan kaçan mültecilere de biz güvenli liman olduk” dedi.

“GAZZE’YE GÖNDERDİĞİMİZ İNSANİ YARDIMLARIN TOPLAMI 50 BİN TONA YAKLAŞTI”

Türkiye’nin, millî gelire oranla en fazla insani yardım yapan ülkelerden biri olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Nerede bir istikrarsızlık ve çatışma varsa, menfaat hesabı gütmeden ateşi söndürmeye çalışıyoruz. Bölgemizde barışın, huzurun, refahın ve güvenliğin hâkim olması için samimiyetle gayret gösteriyoruz. Gazze’ye yardımlarda ilk sırada Türkiye yer alıyor. 7 Ekim’den (2023) bu yana 13 uçak ve dokuz gemiyle Gazze’ye gönderdiğimiz insani yardımların toplamı 50 bin tona yaklaştı. Refakatçileriyle birlikte 900 Gazzeli hastayı tedavilerini yaptırmak üzere, ülkemize getirdik.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, insani yardımların yanı sıra Refah’taki Kızılay Aşevi aracılığıyla günlük 10 bin kişilik sıcak yemek dağıtımı yaptıklarını, temiz içme suyu ihtiyacının karşılanması amacıyla günlük 7 ton içme suyunun Gazze’ye geçişini sağladıklarını belirterek “Ticari açıdan 54 ürün grubunda, İsrail’e ihracat kısıtlaması uygulayan tek ülke yine Türkiye’dir. Gazze katliamlarının çok öncesinde askeri amaçla kullanılabilecek malzemelerin sevkini zaten tamamen durdurmuştuk. 9 Nisan’da aldığımız ihracat kısıtlaması kararıyla bu tavrımızı pekiştirmiş olduk” diye konuştu.

Burada samimi bir üzüntüsünü paylaşmak istediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Geçen ay ülkemizde Mahallî İdareler Seçimleri yapıldı. Seçim sürecinde bu konuda büyük bir haksızlığa ve iftiraya maruz kaldık. Şahsımızın Filistin davasını savunurken, ödediği bedeller ortadayken, Türkiye düşmanlarının da sağladığı lojistik destekle birileri ülkemizin ve milletimizin Filistin direnişine verdiği güçlü desteği gölgelemeye çalıştı. Bu kirli kampanyayı meselenin aslını bilmediklerinden değil, hırsları, akıl ve vicdanlarının önüne geçtiği için yürüttüler. Hatta ‘İsrail’e jet satışı yapıldı’ iftirası atacak kadar gözlerini kararttılar. Daha ileri gidiyorum. ‘Jet yakıtı gönderdiler’ diyecek kadar ne yazık ki akıl, vicdan ve ahlak dışı bir sürü iddia gündeme taşındı. Sizin vicdanınız var mı ya? Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının böyle bir adım atması mümkün mü? Akıl, vicdan, ahlak dışı bir sürü iddia bu seçimlerde gündeme taşındı. Daha vahimi bu asılsız ithamların İsrail dâhil Türkiye’nin dik duruşundan rahatsız olan yabancı odaklar tarafından uluslararası basında ve sosyal medya mecralarında köpürtülerek, ülkemiz aleyhine kullanılması çok yaralayıcıydı. Yaralandık.”

“GAZZE’DE KALICI ATEŞKESİN SAĞLANMASI AMACIYLA DİPLOMATİK ÇABALARIMIZI DEVAM ETTİRİYORUZ”

Türkiye’nin çabalarını bilen kardeşlerinin arasında bile istifham oluşturan bu propagandanın içinin boş olduğunun, 1 Nisan sabahı itibarıyla görüldüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Fakat sel gitse de izi kalmış. 3 kuruşluk siyasi çıkar uğruna Filistin’in Türkiye ile ilişkilerini bilen veya bilmeyen, gayet iyi biliyor… Türkiye, bizim iktidarımız döneminde böyle bir şey yapar mı? Yapmaz mı? Bunu çok iyi biliyorlar. Onlar bu iftiraları atsalar da biz yolumuza aynı kararlılıkla devam ediyoruz. Gazzelilerin haklarını savunma maskesi altında Filistin’e en büyük desteği veren ülkemiz yıpratılmak, yıldırılmak istenmiştir. Şimdi aynı çevrelerin, şu utanmazlığa bakın, Kürecik’teki radar üssüyle ilgili benzer yalanlara sarıldığını görüyoruz. Daha önce defalarca açıkladığımız tüm yönleriyle pek çok kez açıklığa kavuşturduğumuz bu meseleyi istismar etmeye çalışıyorlar. Kürecik’teki radar merkezinin ülkemizin ve ittifakımızın güvenliği dışında hiçbir devletle herhangi bir ilişkisi, bağı, irtibatı yoktur ve olamaz. Türkiye Cumhuriyeti böyle bir şeye zaten izin vermez, vermemiştir ama bir Müslüman olarak her şeyden önce yalan, Allah’ın ve Resulünün en çok nefret ettiği şeydir. Böyle yalan söylemeyin. Kurtulamazsınız. Bunun hesabını da ebedi âlemde vereceksiniz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yalan, çarpıtma ve manipülasyon üzerinden siyaset yapılmayacağını, kendi devletine ve milletine iftira atarak da siyasetçilik oynanmayacağını söyledi.

Hukukun da siyasetin de temel kuralının belli olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müddei, iddiasını ispatla mükelleftir. Aksi hâlde müfteridir. Varsa elinizde bir belgeniz, deliliniz çıkarsınız iddialarınızı ispat edersiniz. Bunu yapmıyorsanız kusura bakmayın ama müfteri damgası yemekten ilanihaye kurtulamazsınız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sivil toplum, basın ve siyaset fark etmeksizin Türkiye’deki tüm aktörleri özellikle Filistin konusunda daha özenli bir dil kullanmaya davet ettiğini ifade ederek şunları kaydetti: “Gündeme gelmek uğruna hiç kimsenin Türkiye’nin Filistin davasındaki örnek duruşuna gölge düşürme lüksü yoktur. Bu tür kampanyalara aldırmadan Gazze’de kalıcı ateşkesin sağlanması amacıyla ilk günden beri diplomatik çabalarımızı devam ettiriyoruz. Vahdet olmadan, rahmet olmayacağı inancıyla Filistin hükümetiyle, Filistinli gruplar arasındaki tefrikanın giderilmesi için temaslarımızı artırdık. Hâlihazırda 140 ülkenin tanıdığı Filistin Devleti’nin tanınırlığının artırılması noktasında da çabalarımızı yoğunlaştırdık. İspanya hükümetinin ve Başbakan Sayın Pedro Sanchez’in Filistin’in tanınmasıyla ilgili duruşunu takdir ettiğimizi burada vurgulamak istiyorum. Filistin Devleti’nin tanımaya hazırlanan diğer ülkeleri de baskılar karşısında kararlı tutumlarını sürdürmeye çağırıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistin halkının Birleşmiş Milletlere (BM) tam üye bir devletlerinin olmamasının hem büyük bir ayıp hem de çok ciddi bir haksızlık olduğunu belirtti.

Bu adaletsizliğin süratle giderilmesi gerektiğine inandıkları kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geçen hafta Güvenlik Konseyi’nde bu yönde atılan adım, ABD’nin vetosuyla karşılaşmış ve engellenmiştir. Amerika bu kararıyla sadece Filistin halkının değil, Güvenlik Konseyi üyesi diğer devletlerin iradesini de yok saymıştır. İsrail’in daha fazla şımartılmasına sebep olan bu kararı kabul etmiyoruz. Amerikan yönetimi, İsrail’e verdiği koşulsuz askeri ve diplomatik destekle çözüme katkı sunmuyor, sorunun daha da büyümesine vesile oluyor. Gazze’de 35 bin insan acımasızca katledilmişken Amerikan Senatosunun İsrail’e 25 milyar dolarlık askerî yardım paketini onaylaması bunun en net göstergesidir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, adil bir hakemlik yerine İsrail’e hamilik yapmanın, bölgedeki krizlerin derinleşmesi ve yayılmasından başka hiçbir işe yaramayacağını ifade ederek, “1915 olayları üzerinden Türkiye’ye yönelik asılsız ithamları tekrarlamak yerine Amerikan yönetimi, Gazze’ye bakmalı, İsrail’in Gazze’deki soykırım girişimlerini görmeli, bunun engellenmesi için gayret etmelidir. Filistin meselesini, Batılı ülkelerin artık sabır taşımızı çatlatan ikiyüzlü politikalarını reddediyoruz. Amerikan vetosu bizim ‘dünya beşten büyüktür’ tespitimizin ne kadar haklı olduğunu bir kez daha göstermiştir” şeklinde konuştu.

“SİYONİZM’İN NASIL KORKUNÇ BİR TEDHİŞ OLUŞTURDUĞU ÇOK NET ANLAŞILMIŞTIR”

Gazze krizinde Siyonizm’in Amerika ve Avrupa ülkeleri başta olmak üzere küresel ölçekteki tahakkümünü bizzat görmüş olduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bu süreç, Siyonist şebekenin ekonomiyi, ticareti, medyayı, sanatı, sinemayı, düşünceyi, akademi dünyasını nasıl esir aldığını ortaya çıkardı. Yıllarca bize demokrasiden bahsedenlerin, fikir ve toplanma hürriyetinden dem vuranların söz konusu İsrail olunca, İsrail’in çıkarları olunca nasıl faşizan hale geldiklerine hep birlikte şahit olduk. Batı’nın demokrasi, özgürlük, hukuk, ifade, düşünce, basın hürriyeti gibi değerleri, işin ucu İsrail’e dokununca unutuldu, hemen rafa kaldırıldı.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son bir haftadır Amerikan üniversitelerinde yaşananları tüm dünya gibi kendilerinin de ibretle takip ettiğini belirterek, “Gezi olaylarında İstanbul’a kamp kuranlar, Filistin protestolarını görmüyor. Gazze’deki zulme tepki gösteren aydınlar, gazeteciler, yazarlar, sanatçılar ve siyasetçiler adeta linç ediliyor. Uluslararası basın kuruluşları Gazze’de öldürülen 140’tan fazla gazeteci meslektaşları hakkında çıkıp tek bir cümle dahi kuramıyor. Siyonizm’in hemen her alanda nasıl korkunç bir tedhiş oluşturduğu, siyasetçilere korku saldığı, şantaj yaptığı, devletleri baskı altında tuttuğu, geride bıraktığımız 7 ay içerisinde çok net anlaşılmıştır. BM Güvenlik Konseyi, İsrail’e söz geçirememiş, Gazze’deki katliamların önüne geçememiştir” ifadelerini kullandı.

“İSRAİL’İN DURDURULMASI İÇİN GAYRETLERİMİZİ ARTIRMALIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplam 2 milyarlık nüfusuyla İslam dünyasının Gazze imtihanını başarıyla veremediğini dile getirerek, “Bütün insanlığın kaderini beş ülkenin keyfine bırakan mevcut yapının devam ettirilmesi mümkün değildir. Daha adil bir dünyanın mümkün olduğuna biz inanıyoruz. Ama bunun için hep birlikte daha fazla mücadele etmemiz gerekiyor” dedi.

Yüreğinde Kudüs sevgisi taşıyan parlamenterlerin de desteğiyle daha adil bir dünya hedefine yaklaşacaklarına inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gazzeli kardeşlerimizin yaşadığı dramların gündemden düşürülmemesi noktasında da hepimiz çok daha fazla çaba harcayacağız. İsrail’in durdurulması, Netanyahu denilen bu kasabın başta olmak üzere sorumluların hukuk önünde hesap vermesi için de gayretlerimizi artırmalıyız. Şu anda arkadaşlarımız, Güney Afrika’yla müşterek bir çalışmanın içerisinde evet, Lahey Adalet Divanı’yla münasebetlerini sürdürüyorlar. Biz de takipçisiyiz. Türkiye olarak elimizdeki tüm imkânlarla Gazze’nin ve Filistin’in yanında olmaya devam edeceğiz.”

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge