Dünya
“Ülkemizi her karış toprağı ile geliştirecek, milletimizin her bir ferdinin refahını artıracak projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz”


Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Ülkemizi her karış toprağı ile geliştirecek, milletimizin her bir ferdinin refahını artıracak projeleri hayata geçirmeye, yatırımları yapmaya, eserleri inşa etmeye devam edeceğiz. Bu vesile ile bir süredir müzakereleri yürütülen, ülkemize Yeşil İklim Fonu’ndan 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının geçtiğimiz günlerde imzalandığının müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, TBMM AK Parti Grup Toplantısı’na katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında TBMM’nin 1 Ekim’de başlayan yeni yasama yılı çalışmalarında milletvekillerine tekrar başarılar diledi.
TBMM’ye sundukları 2022 yılı bütçe kanun teklifinin AK Parti’nin damga vurduğu 20’nci, Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ise 4’üncü bütçesi olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütçenin, hazırlıkları Haziran’da başlayan ve aralık sonuna kadar devam eden, geniş bir zamana yayılan büyük bir emek ve zahmet gerektiren bir çalışma olduğunu dile getirdi.
“BÜTÇEDE SAĞLIĞA AYRILAN PAYDA CİDDİ ARTIŞ YAPTIK”
Bakanlıklar ile ilgili tüm kurumlar ile sivil toplum kuruluşlarının içinde yer aldığı uzun bir maratonun ardından ortaya çıkan bu bütçe teklifinin, Türkiye’nin yol haritası mahiyetinde olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eylül ayı başında yayımladıkları Orta Vadeli Program’da, bütçenin ana omurgasını oluşturan hedeflerin zaten yer aldığını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşmelerine başlanan ve 6 Aralık’tan itibaren Genel Kurul’da devam edecek müzakerelerde, bütçe rakamları ve bunlara bağlı ekonomik gelişmelerin enine boyuna değerlendirileceğini kaydederek, “Meclis’e sunduğumuz bütçe teklifinde, merkezi yönetim bütçe giderleri 1 trilyon 751 milyar lira, bütçe gelirleri 1 trilyon 473 milyar lira, bütçe açığı da 278 milyar lira olarak öngörülmektedir. Tabii bu ihtiyatla hazırlanmış bir bütçe teklifidir. Yılsonu gerçekleşmelerinin çok daha iyi olacağına inanıyoruz. Toplam 224 kamu idaresini kapsayan merkezi yönetim bütçe ödeneklerinin dağılımı, ülkemizin kalkınma hedeflerini ve milletimizin ihtiyaçlarını gözeten; adil, gerçekçi, sürdürülebilir bir anlayışla yapılmıştır” değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bütçede en büyük payı her zaman olduğu gibi eğitimin aldığını vurgulayarak, “Bu yıl bütçede sağlığa ayrılan payda da ciddi artış yaptık. Aynı şekilde sosyal harcamalar için tahsis edilen kaynağı da ihtiyaç sahibi tüm vatandaşlarımızın daha güçlü şekilde yanında olabilmek için bütçenin yüzde 6’sı seviyesine yükselttik. Sanayicimizden esnaf ve sanatkârımıza kadar her seviyedeki işletmelerimize verilecek destekler de bütçenin kayda değer kalemleri arasında yer alıyor” diye konuştu.
İçinden geçilen kritik dönemde savunma sanayisini güçlendirecek kaynağı da ihmal etmediklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sonuç olarak merkezi yönetim kapsamındaki idarelerin bütçelerinde ortalama yüzde 30 artışa gittik. Böylece dünyada yaşanan çok boyutlu dalgalanmalara karşı ülkemizin güçlü bir duruş sergilemesini sağlayacak manevralar için gereken mali altyapıyı oluşturduk. Amacımız, koronavirüs salgını olarak başlayıp üretime, lojistiğe ve giderek tüm ekonomik sisteme sirayet eden küresel krizi ülkemiz için fırsata dönüştürmektir” görüşünü paylaştı.
“YENİDEN YAPILANAN KÜRESEL SİYASİ VE EKONOMİK SİSTEMDE ÜLKEMİZİN HAK ETTİĞİ YERİ ALMASI İÇİN ÇALIŞIYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelişmiş ve gelişmekte olan ekonomilerin, istisnalar haricinde neredeyse tamamının küçüldüğü geçen yılı, Türkiye’nin büyümeyle kapatıp bu doğrultuda ilk işaretleri verdiğini vurguladı.
Ülke ekonomisinin bu yılın ilk iki çeyreğinde de oldukça güçlü bir büyüme performansı sergilediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Üretimde kapasiteleri sonuna kadar kullanıyoruz. İhracatımız rekor üstüne rekor kırıyor. İstihdamda salgın öncesinin de üstünde bir yere geldik. Yatırımcılarımız üretimi artırmak için makine ve ham madde peşinde koşuyor. Geçtiğimiz 19 yılda kurduğumuz güçlü altyapı üzerinde yeniden yapılanan küresel siyasi ve ekonomik sistemde ülkemizin hak ettiği yeri alması için çalışıyoruz. İnşa ettiğimiz eğitim kurumlarının, hastanelerin, yolların, tünellerin, barajların, sulama tesislerinin, organize sanayi bölgelerinin önemi bu süreçte çok daha iyi anlaşılmıştır. Türkiye’nin, kendini, küresel kriz ikliminden pozitif yönde ayrıştırarak üretim ve ihracat üssü hâline gelmeye başlamasının gerisinde işte böyle bir emek, böyle bir birikim bulunuyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelecek yılın bütçesini küresel krizlerin etkilerine rağmen kalkınma hedeflerinin çıtasını yükseltmek üzere şekillendirdiklerini söyledi.
Koronavirüs salgınının üstesinden güçlü sağlık altyapısıyla gelindiğini, iklim değişikliğinin yol açtığı sorunları da Yeşil Kalkınma Devrimi ile aşacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Teknoloji Hamlesi’nin, Türkiye’yi savunma sanayi başta olmak üzere orta-yüksek teknoloji gerektiren alanlarda önemli bir yere taşıdığını belirtti.
Yeşil Kalkınma Devrimi ile de aynı başarıyı “karbon nötr” hedefli yatırımlarla her alanda yakalamakta kararlı olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi her karış toprağı ile geliştirecek, milletimizin her bir ferdinin refahını artıracak projeleri hayata geçirmeye, yatırımları yapmaya, eserleri inşa etmeye devam edeceğiz. Bu vesile ile bir süredir müzakereleri yürütülen, ülkemize Yeşil İklim Fonu’ndan 3 milyar 157 milyon dolar kaynak sağlanmasıyla ilgili mutabakat zaptının geçtiğimiz günlerde imzalandığının müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanlığının, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının ve Dışişleri Bakanlığının 2018’den beri takip ettiği bu mutabakatın imzalanmasıyla kamu ve özel sektörün iklim değişikliği ile ilgili projelerine uzun vadeli ve cazip finans desteği sağlanabileceğini, bu kaynağın 12,5 milyon dolar ile 66,5 milyon dolar arasındaki bölümünün de hibe olarak kullanılacağını kaydetti.
“ÇİFTÇİMİZİ EN GÜÇLÜ ŞEKİLDE DESTEKLİYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yandan yangınlarla diğer yandan sellerle boğuşulan bir yılın ardından şimdi de kuraklık tehdidi ile karşı karşıya olunduğuna dikkati çekerek, “Ekim ayının sonuna gelmiş olmamıza rağmen ülkemizin önemli bir kısmı hâlen tarım üretimi için ihtiyacımız olan yağışa kavuşamadı” dedi.
Kuraklığın, 2020’de pek çok yerde rekoltenin düşmesine yol açtığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyadaki genel ekonomik çalkantıların ülkeleri gıda tedariki konusunda endişeye sevk ettiğini, bu durumun da stokları yükseltme eğilimine, dolayısıyla küresel düzeyde fiyatların yükselişine neden olduğunu anlattı.
Bu tablo karşısında tedbirleri aldıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Öncelikle kendi çiftçimizi en güçlü şekilde destekliyoruz. Hükûmetlerimiz döneminde verdiğimiz tarımsal destek rakamı bugünkü fiyatlarla 396 milyar lirayı bulmuştur. Bu yıl gübre desteğinde yüzde 100 artış yaparken mazot maliyetinin yüzde 50’sini karşılamayı sürdürdük. Özellikle arz açığımızın olduğu ürünlerin üretimi hususunda çiftçimizi daha çok destekliyoruz. Bu anlayışla yağlı tohumlu bitkilerin üretimi ve hayvancılık gibi alanlara özel önem veriyoruz” şeklinde konuştu.
Kırsal kalkınma yatırımlarını destekleme programları kapsamında bugüne kadar 13 bin 634 projeye 3,6 milyar lira hibe verdiklerini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, böylece 108 binin üzerinde yeni istihdamın ortaya çıkmasını sağladıklarını söyledi.
Toprak Mahsulleri Ofisi’ni hem ürünlerin hak ettikleri fiyattan alımı hem de çiftçilere uygun fiyatlı hububat ve yem bitkisi satışı konusunda etkin şekilde kullandıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Tarım Sigortası’ndan sonra Gelir Koruma Sigortası uygulamasını da hayata geçirerek çiftçilerimizin alın terini güvence altına almaya gayret gösteriyoruz. Çiftçimizi kuraklık karşısında korumaya yönelik sigortalardaki devlet desteğini verim değerinde yüzde 80’e, primde yüzde 70’e yükselttik. Bu yıl TARSİM kapsamında düzenlenen poliçe sayısı 1 milyon 810 bine, prim desteği miktarı da 1,8 milyar liraya çıktı. Topraklarımızın verimini artıran sulama sistemlerini yaygınlaştırıyoruz. Bugüne kadar 600 baraj ve bin 457 sulama tesisi inşa ederek ülkemizin hizmetine sunduk. Hükûmetlerimiz döneminde 20 milyon hektar yeni alanı sulamaya açarak yılda 60 milyar liralık zirai gelir artışı sağladık. Geçtiğimiz hafta tamamlanan Su Şûrası’nın ardından ülkemizin kısa, orta ve uzun vadeli su stratejilerini kamuoyuyla paylaştık. Elbette son dönemde her kesim gibi çiftçilerimizin yaşadığı sıkıntıları da yakından takip ediyoruz.”
“BİZİM İÇİN TARIM SEKTÖRÜ EN AZ SAVUNMA SANAYİ KADAR ÖNEMLİDİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgınla birlikte başlayan küresel üretim ve lojistik krizinin, tarım sektöründe gübre, yem ve enerji fiyatlarında çok ciddi artışlara yol açtığına işaret ederek, “Küresel gelişmeler kaynaklı girdi maliyetlerindeki artışları üreticilerimize en az şekilde yansıtmak için her türlü gayreti gösteriyoruz. Üreticilerimizden ricam, tek karış boş araziyi bırakmadan tarlalarını ve seralarını ekmeleri, ahırlarını dolu tutmalarıdır” dedi.
Dünyadaki bu dalgalanmanın bir müddet daha süreceğinin anlaşıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Bu zor dönemde yapılan hiçbir fedakârlığın, verilen hiçbir emeğin, dökülen hiçbir alın terinin karşılıksız kalmayacağından emin olmanızı özellikle istiyorum. Açıkladığımız alım fiyatlarını bu anlayışla en yüksek seviyede belirliyoruz. Tarım ürünlerinde fiyat istikrarı ve üretim planlaması için sözleşmeye dayalı yeni modeller geliştiriyoruz. Bizim için tarım sektörü en az savunma sanayi kadar önemlidir. Üreticiyi koruyan, tüketiciyi kollayan bir yaklaşımla çiftçilerimizin yanında yer almayı sürdüreceğiz. Meclisimizin de bu konuda üzerine düşenleri yapacağından şüphe duymuyorum.”
“HER DÖNEMDE SAHADA MİLLETİMİZLE BAĞIMIZI EN GÜÇLÜ ŞEKİLDE TUTARKEN YÖNETİM SEVİYESİNDE DE ZORLU BİR MÜCADELE VERDİK”
Millî iradenin tecelligahı olan Meclis’te hayata geçirilen her bir faaliyetin hem demokrasinin güçlenmesine hem de milletin geleceğine daha güvenle bakmasına vesile olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Yasama sorumluluklarınız yanında cumhur ile Cumhuriyetin tüm kurumları arasındaki en güçlü ilişkiyi de sağlayan milletvekillerinin üzerlerindeki ağır yükün farkındayız. Bu kutlu çatı altında görev yapan her bir parlamenter için milleti temsil etme şerefinden daha değerli bir paye olamaz. Her bir milletvekili, seçildiği günden itibaren ismini tarihe altın harflerle kazımaya başlamış demektir. Görev süreleri boyunca seçim bölgelerinde ve Meclis’te ortaya koydukları gayretle, elde ettikleri başarıyla, geride bıraktıkları hayırlı izlerle her milletvekili kendi karnesini kendi eliyle doldurmaktadır. Yaptıkları hizmetler ve insanlarla kurdukları gönül köprüleri ile milletin kalbini kazanmayı başaran milletvekili, nesiller boyunca unutulmaz, hep saygı ile sevgi ile takdirle yâd edilir. Siyasetini bu çıtaya yükseltmeyi başarmış milletvekili emeğinin karşılığını sandıkta da mutlaka alır.
AK Parti kurulduğu günden itibaren siyasete hep bu anlayışla yaklaşmıştır. Girdiğimiz ilk seçimden tek başına iktidar olarak çıktığımızdan beri aynı ilkelerle yolumuza devam ediyoruz. Bu sayede parti olarak katıldığımız her milletvekili ve belediye başkanlığı seçimini her halk oylamasını birincilikle tamamlamayı başardık. Aynı şekilde doğrudan halk tarafından belirlenmeye başladığı 2014’ten beri de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ipi göğüsleyen hep biz olduk.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin 20 yıllık geçmişindeki başarı zincirinin kendi kendine ortaya çıkmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her dönemde sahada milletimizle bağımızı en güçlü şekilde tutarken yönetim seviyesinde de zorlu bir mücadele verdik. Tıpkı Türkiye’nin ve milletimizin bu coğrafyadaki varlığını bin yıldır hazmedemeyenler olduğu gibi AK Parti’nin 20 yılı geride bırakan iktidarını da hâlâ kabullenemeyenler var. İlk günden beri söylediğimiz gibi bizim tüm bu başarılarımızın tek formülü Allah’ın ipine sarılmak ve milletimize güvenmek, milletimize dayanmaktadır” diye konuştu.
Mehmet Akif Ersoy’un “İmandır o cevher ki İlâhî ne büyüktür, imansız olan paslı yürek sinede yüktür” dizesini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz imanımızla, inancımızla, azmimizle, gece gündüz çalışmakla bugünlere geldik. Karşımıza çıkan her engeli, önümüze kurulan her tuzağı, arkamızdan yazılan her senaryoyu bu şekilde aşarak yolumuza devam ettik” dedi.
“HER ALANDA ÜLKENİN ÇEHRESİNİ DEĞİŞTİRDİK”
AK Parti iktidarının ilk gününden itibaren sürekli rejim tartışmalarının yürütüldüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aradan 20 yıl geçti. Hâlâ aynı tartışmanın ekmeğini yemeye çalışanlar olduğunu görüyoruz. Hâlbuki Türkiye bu süreçte demokraside, ekonomide, diplomaside, temel hizmet altyapılarında nice tarihî reformları hayata geçirdi. Eğitimiyle, sağlığıyla, güvenliğiyle, adaletiyle, ulaştırmasıyla, enerjisiyle, sanayisiyle, tarımıyla, şehirciliğiyle, sporuyla, turizmiyle, sosyal yardımlarıyla, her alanda ülkenin çehresini biz değiştirdik” değerlendirmesini yaptı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemize kazandırdığımız eser ve hizmetlerle, refah seviyesi yükselen, hayat kalitesi artan, ufku genişleyen milletimiz geleceğine güvenle bakmaya başlamıştır. Buna rağmen kendi siyasi ve şahsi ikbalini çalışmak ve proje üretmek yerine ülkenin ve milletin felaketine bağlayanların çırpınışları, hezeyanları, yalan ve iftira kampanyaları hiç durmamıştır. Türkiye’ye husumet besleyenler veya besleyen çevreler, terör örgütleriyle, küresel şer çeteleriyle birlikte çalışmaktan çekinmeyecek kadar gözü dönen, eşi benzeri görülmemiş bir ekiple karşı karşıyayız. Bunlar sürekli olarak ‘Ülke çöktü, devlet battı, millet bitti.’ edebiyatı yapmaktadır. Kalbinin ve kafasının pusulası, kendi ülkesini ve milletini değil de başka yerleri gösterenler ile bu toprakların asil evlatları arasındaki mücadele hiç bitmedi, bitmeyecek. Biz düşmanın fiziki olarak bu topraklardan attık ama geride bıraktığı zihniyet kirinden hâlâ kurtulamadık.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tarihî veya güncel konular üzerinden ülkemize yönelik her saldırının gönüllü fedaisi olmayı, varlık gayeleri hâline getirenlere en güzel cevabı yine merhum Akif veriyor: ‘Âfâkına yüklense de binlerce mehalik, batmazdı bu devlet, ‘Batacaktır!’ demeyeydik. Batmazdı, hayır batmadı, hem batmayacaktır; tek sen uluyan ye’si gebert, azmi uyandır. Kâfî ona can vermeye bir nefha-i îman; davransın ümîdin, bu ne heybet, bu ne hirman? Mâzideki hicranları susturmaya başla; evlâdına sağlam bir emel mâyesi aşla. Allah’a dayan, sa’ye sarıl, hikmete râm ol; yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.’ Nice aşılmaz sanılan engelleri aştığımız, bitirilemez sanılan sıkıntıları bitirdiğimiz gibi bu kirli, karanlık, bozguncu zihniyetin de köklerini Allah’ın izniyle kurutacağız. Umutsuzluk ve kötümserlik yerine azmi ve çalışkanlığı esas alan bir yaklaşımla milletimizin her meselesinin çözümü için gayret göstermeyi sürdüreceğiz. Büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını adım adım gerçekleştiriyoruz” diye ekledi.
“SURİYE VE IRAK İLE İLGİLİ TEZKERENİN AMACI ÜLKEMİZE YÖNELİK TERÖR SALDIRILARINI KAYNAĞINDA KURUTMAK”
Dün TBMM Genel Kurulu’nda, Türkiye’nin Irak ve Suriye topraklarına terörle mücadele amacıyla sınır ötesi operasyonlar yapabilmesi için Cumhurbaşkanına verilen yetkinin iki yıl uzatılması ile ilgili bir tezkere oylandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, esasen bu tezkerenin Türkiye’ye yönelik sınır ötesi terör tehditlerine karşı uzun yıllardır devam eden rutin bir uygulama olduğunu; son 71 yılda 76 ayrı tezkerenin Meclis’te görüşülüp ve kabul edildiğini söyledi.
“Suriye ve Irak ile ilgili tezkerenin amacı da sınırlarımız boyunca kurulmak istenen terör koridoruna izin vermemek ve ülkemize yönelik terör saldırılarını kaynağında kurutmak” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu tehdidin PKK, YPG’nin yanında DEAŞ gibi terör örgütlerinden de kaynaklandığını ifade etti.
Son tezkere oylaması öncesinde HDP yöneticileri CHP’ye bir çağrı yaptıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları kaydetti: “Bu çağrıda, HDP’nin içinde fiilen yer aldığı ama resmen varlığının inkâr edildiği siyasi ittifakın devamı, CHP’nin tezkereye destek olmaması şartına bağlanıyordu. Hatta bununla da kalınmayarak CHP açıkça tehdit ediliyordu. Tabii böyle bir durumda onurlu bir partinin ve liderin çıkıp ‘Siz kim oluyorsunuz da bizi tehdit ediyorsunuz, biz kendi politikamızı kendimiz belirleriz.’ diyerek HDP’lilere ağızlarının payını vermesi beklenirdi. Ama karşımızda maalesef artık böyle bir CHP mevcut değildir. CHP yönetimi oylamaya saatler kala tezkereye ‘hayır’ diyeceklerini ilan etti. Biz bugüne kadar nasıl CHP ve iplerini ellerine verdiği efendilerine rağmen ülkemizin güvenliğini sağlayacak adımları atmışsak bundan sonra da atmayı sürdüreceğiz.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’yi Suriye’den dışlamak isteyenlerin kullandığı argümanların ve sergilediği çirkefliklerin hepsinin, soru olarak önlerine koyulduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tamam biz kimin kılıcını çaldığınızı biliyoruz da siz kendinizi bu kadar belli etmeyin bari. Hiç şüphesiz burada asıl önemli olan; ülkemizin en büyük 2’nci partisi durumundaki CHP’nin, terör örgütünün oyuncağı HDP’ye teslim olması, HDP’ye biat etmesi, HDP’ye boyun eğmesidir. Hem demokrasimiz adına hem millî güvenliğimiz adına ne kadar üzüntü verici, ne kadar hazin bir tablo” diye konuştu.
“Kendilerine ‘Mustafa Kemal’in askerleri’ diyenlerin, onlara ‘Mustafa Kemal’in itleri’ diyerek hakaret edenlerin dümen suyuna girdiğini görmek bizim bile ağırımıza gidiyor” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Allah, CHP’ye gönül veren vatandaşlarımızın sabrını artırsın. Anlaşılan o ki CHP yönetimi bu fotoğraftan herhangi bir rahatsızlık duymuyor. CHP Genel Başkanı’nın askerliği, çocuk oyuncağı veya televizyon şovu sanan cehaletini de milletin takdirine bırakıyorum. Küresel ve bölgesel askerî iş birlikleri, diplomatik incelikler, ülkenin ve milletin menfaati için atılacak adımlar konusunda en küçük bir fikri, daha doğrusu böyle bir derdi olmayanla bu hususları konuşmak bile abestir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin muharip gücünün tamamının profesyonel askerlerden oluştuğunu bilmeyecek, sınır ötesi harekâtlarının sokaktan toplanan rastgele kişilerle yapıldığını sanacak kadar cahil bir tiple karşı karşıyayız. Bizim Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkomutanı olduğumuz doğrudur. Asıl sorulması gereken soru Kılıçdaroğlu’nun nasıl olup da HDP’nin emir eri konumuna geldiğidir.”
Türkiye’nin ve Türk milletinin aleyhinde ne malzeme varsa hemen dört elle sarılanların, ülkenin menfaatleri söz konusu olduğunda savrulmalar yaşamalarına şaşırmadıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP ile HDP’nin perde arkasında zaten bildikleri ortaklığının, bu tezkere oylaması vesilesiyle aleniyet kazandığını dile getirdi.
Buna karşılılık ittifakın diğer resmî ortağı İYİ Parti’nin, tezkereye “evet” oyu vererek CHP ve HDP’den farklı bir yol izlediğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İYİ Parti yönetimi ve milletvekillerinin siyaset üstü millî bir konu olan Suriye ve Irak’taki terörle mücadele operasyonlarına imkân veren bu tezkereyi desteklemelerini biz de memnuniyetle karşıladık. Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti ve MHP olarak ülkemizin bekasıyla ilgili her mesele gibi bu konuda da tam bir görüş, eylem birliği içerisinde olduğumuzu tekrarlamaya gerek bile duymuyorum” görüşünü paylaştı.
“BU ÜLKENİN HER BİREYİ DEVLETİN KORUMASI VE GÜVENCESİ ALTINDADIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir grup büyükelçinin, Türkiye’de hâlen yürüyen bir davaya dair yaptığı hadsiz açıklama konusunda sergiledikleri ilkeli ve onurlu duruşun, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu rahatsız ettiğini vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir dönem başında olduğu SSK’yı batıran, partisine bir kaset kumpası sayesinde genel başkan olan, ülkenin dört bir yanında yükselen partisi içindeki taciz, tecavüz, hırsızlık skandallarına sırtını dönen, girdiği her seçimi kaybettiği ve böyle bir durumda gereğini yapacağını söylediği hâlde yerinden kıpırdamayan bir yüzsüzlük abidesinin böyle haysiyetli duruşu anlamasını ve desteklemesini zaten beklemiyorum” değerlendirmesinde bulundu.
Büyükelçilerin açıklamasını, ülkeye ve yargı kurumlarına ağır bir hakaret olarak gördüğünü belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, kimin nerede durduğunu hep birlikte takip ettiklerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin “gayrî milli tutumunu gösterdiğini” ifade ettiği bir video izlettirdi.
Video sonrası Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu tür hadiseleri aynı zamanda ülkemizdeki yerli ve millî duruş sahipleriyle müstemleke zihniyetlileri ayırt etmenin bir vesilesi olarak görüyoruz. Ülkemize, yargımıza bühtan edilen ilk açıklamayı sevinçle karşılayıp, özür açıklaması karşısında hayal kırıklığına kapılanların bu topraklarla ne gönül bağı ne kök bağı yoktur, olamaz” ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, alışkanlık hâline getirdiği kamu görevlilerine yönelik sözlü saldırılarını son dönemde artırdığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkenin askerinden polisine, hâkim ve savcısından öğretmenine, emeklisinden çiftçisine, esnafından sanayicisine herkesi hedef alan Kılıçdaroğlu, tek parti CHP’sinin faşizmini geri getirmenin gayreti içerisindedir” sözlerini sarf etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kamu görevlilerine yönelik sözlerinin yer aldığı bir videoyu da izlettirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin her bireyinin, devletin koruması ve güvencesi altında yer aldığını, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun hezeyanlarının, kendini rezil etmenin ötesinde bir anlama sahip olmadığını söyledi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun kendi partisini yönetmekten aciz olduğunu, altında olup bitenler karşısında çaresiz kaldığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ağzından çıkanlardan habersiz bir genel başkanın, ülke idaresi hususunda atıp tutmasından daha komik bir şeyin bulunmadığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu zavallının durumunun tababet ilminin görev alanına girdiğini daha önce zaten söylemiştik. Dolayısıyla lafı daha fazla uzatmaya gerek yok. Adama bak; Osmanlı’ya hakaret ediyor. Sen kimsin, Osmanlı’ya nasıl hakaret edersin? 600 yıl dünyaya nam salmış bir Osmanlı’ya sen nasıl hakaret edersin? Bu ne saygısızlıktır. Buna bizim kitabımızda cibilliyet itibarıyla bozuk derler. Altı asır dünyaya nam salacak, dünyanın bir ucundan, diğer ucuna nam salacak, böyle bir ecdada hakaret edeceksin. Buna müsaade etmeyiz, buna fırsat vermeyiz. Sen kimlerle, nerede, nasıl geçineceksen geçin. Bu kadar merak ettiğin Suriye’de bile o ecdadın ayak izleri var. Çok merak ediyorsun ya. Misakı Millî denilen o anlaşmanın da yerinde yine Osmanlı’nın mirası var. Biz her zaman olduğu gibi bugünde milletimizin irfanına, ferasetine güveniyoruz, milletimizin iradesine tabiyiz. İnanıyorum ki 2023, inşallah Bay Kemal’in yeni bir ders aldığı yıl olacaktır. Fakat çok çalışacağız, çok gayret edeceğiz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, Eskişehir’deki toplu açılış törenlerine de değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun, “Ne yapıyorlar” söylemlerine karşılık, “Toplu açılışlarda 52 fabrika açılışı, 106 ayrıca fabrika açılışı yaptık. Daha yeni Eskişehir’de olanları söylüyorum. Biz buyuz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’da sekiz ayda yapımı tamamlanan havalimanı açılışına katıldığını anımsattı. Akıllı tarım ile ilgili atılan adımların açılışlarına da katıldıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Azerbaycan’da farklı bir gelişme var. İnşallah Fuzuli’den İstanbul’a bir hareket olacak. Bu yolların yapımına yönelik çalışmalar hızla devam ediyor. Azeri-Türk müşterek yaptıkları çalışmalarla hamdolsun güzel bir gardaşlık sergiliyorlar. Bu gardaşlıkla inşallah Azerbaycan çok ciddi bir kalkınmanın, ayağa kalkışın örneklerini veriyor. Aramızdaki bu dayanışma inşallah devam etmek suretiyle çok kısa zamanda da Azerbaycan parmakla gösterilen ülkeler arasında yerini alacaktır. Tarımda güzel adımlar atıyorlar. Şu anda Ermenilerin döşediği mayınlar temizleniyor. O mayınların temizlendiği yerler de tarım alanı hâline getiriliyor. Bu konuda da yoğun çalışmaları var. Bizim Makina Kimya Endüstrisi’nin ürettiği bir mayın tarama aracından Azerbaycan’a verdik. Şu anda uzaktan kumanda ile mayın temizliği yapıyorlar. Bunlar da ülkemizde nereden nereye geldiğimizi göstermesi bakımından çok çok önemli. Bir taraftan Karabağ bir taraftan Şuşa, turizm olarak da ciddi bir patlamayı yapacaklar. Rabbim onların da bizim de yar ve yardımcımız olsun.”












HABERLER
-
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı
-
“Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek için gece-gündüz çalışıyoruz”
-
“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”
-
Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyon kanalları ortak yayınına katıldı
-
“Türkiye; üretimiyle, istihdamıyla, ihracatıyla; küresel bir güç hâline geldi”
-
“En düşük memur maaşı 22 bin lirayı bulacak”
Dünya
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı” Mesajı:
“Aziz Milletim,
Kıymetli Gençler,
Bugün Milli Mücadelenin Başkomutanı, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının 104. yıldönümünün sevincini ve coşkusunu yaşıyoruz.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nızı en içten dileklerimle tebrik ediyorum.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk gençliğine armağan ettiği 19 Mayıs 1919 tarihi, ecdadın imkânsızlıklar içinde dahi büyük bir iman ve inançla direniş ruhunu yeniden canlandırmasının sembolüdür.
19 Mayıs, Türk Milletinin emperyalist güçlere karşı birlik ve beraberlik içinde, zulme boyun eğmeyeceğini haykırarak, tarihin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarından birini yazmaya başladığı gündür.
Ecdadımızın istiklali ve istikbali uğrunda sergilediği kahramanlıkları gelecek nesillere en canlı şekilde aktarmak başta gelen vazifemizdir.
Bu anlayışla, bir asır önceki ruhla ecdadımızdan teslim aldığımız kutlu emanetlere sahip çıkıyor, ülkemizin geleceğinin sembolü Türkiye Yüzyılını inşa ediyoruz.
Mücadele azmimizi, büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etme heyecanımızı sürekli canlı tutmak için gençlerimizi tüm alanlarda destekliyor, onlara her türlü imkânı ve fırsatı veriyoruz.
Ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını tasarlar ve uygularken en çok gençlerimize güveniyoruz.
Kendilerine sunduğumuz imkânları en iyi şekilde kullanarak bizlere büyük gururlar yaşatan gençlerimizle iftihar ediyoruz.
Ülkemiz kalkındıkça, geliştikçe, büyüdükçe, hayallerini gerçekleştirebilmeleri için gençlerimize daha fazla destek vereceğiz.
Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu emanet ettiğimiz gençlerimizin, son devletimiz Cumhuriyetimize güçlü bir şekilde sahip çıkmaları, geleceğimize güvenle bakmamızı sağlamaktadır.
Bu düşüncelerle, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramını tekrar tebrik ediyor, Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere, Kurtuluş Savaşımızın bütün kahramanlarını saygıyla anıyorum.”

Dünya
“Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek için gece-gündüz çalışıyoruz”





Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstanbul Ulaşım Sektörü Buluşması” programında yaptığı konuşmada, “Biz, sadece ve sadece ülkemize eser kazandırmanın peşindeyiz. Milletimizin her kesiminin sıkıntılarını çözmek, taleplerine cevap vermek, beklentilerini hayata geçirmek için gece-gündüz çalışıyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti İstanbul İl Başkanlığınca Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “İstanbul Ulaşım Sektörü Buluşması” programına katıldı
Programda yaptığı konuşmada esnafı muhabbetle selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantı için partisinin il başkanlığına teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin şoförlerle muhabbetini bilenlerin bileceğini, aralarında ayrı gayrının olmadığını, şoförlerle salon toplantılarında, taksi-dolmuş duraklarında, trafikte denk geldiklerinde selamlaştıklarını anlattı.
Bu temaslarda sohbet edip karşılıklı muhabbetlerini ifade ettiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir süre önce yolda giderken bir şoför esnafın aracının arkasında “Çekemeyen anten taksın” yazısını gördüğünü kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şoför esnafına sorduğu, “Bizim bu muhabbetimizi, sevgimizi çekemeyen de anten taksın mı?” sorusuna alkışlarla yanıt almasının ardından, “Gerçi onlar sandıktan çıkan en açık mesajları bile alamayacak hatta tam tersine çevirmeye çalışacak kadar ülkelerinden ve gerçeklikten kopmuş durumdalar. Bunlara anten de fayda etmez, onun için uzaya İMECE uydumuzu gönderdik. Belki oradan alacakları sinyallerin uyanıp hakikatleri görmelerine bir faydası olur. Tabii onların ne yaptığı, hangi kirli pazarlıkların, kavgaların, hangi ayak oyunlarının içinde olduğu bizi ilgilendirmiyor” ifadelerini kullandı.
“MİLLETİMİZ, 322 MİLLETVEKİLİYLE YASAMADA NASIL BİR TABLO İSTEDİĞİNİ GÖSTERDİ”
Kendilerinin işlerine baktığını ve milletin 14 Mayıs’ta sandık başına gidip, iradesini beyan ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimiz TBMM’de çoğunluğu 322 milletvekiliyle Cumhur İttifakı’na vererek, yasamada nasıl bir tablo istediğini gösterdi. Cumhurbaşkanlığı seçiminde en yakın rakibimize 2 milyon 520 bin fark atmamıza, yüzde 49,5 oy almamıza rağmen sistemin yüzde 50 artı 1 oy şartı sebebiyle iş ikinci tura kaldı. Milletimizin bu iradesinin de başımızın üstünde yeri var. Allah’ın izniyle ikinci turda rekor bir oy ve oranla milletimizin bize cumhurbaşkanlığı görevini tekrar 5 yıllığına tevdi edeceğine inanıyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdiden, ülkeye kazandırdıkları eserlerin yarım kalmaması, milletin dertlerini, sıkıntılarını, sorunlarını çözecek hizmetleri daha da ileriye taşımak için neler yapabileceklerine baktıklarını ifade etti.
Türkiye’nin bölgesindeki ve dünyadaki gücünü artırmak için hangi araçları kullanabileceğine, hangi ilişkileri harekete geçirebileceklerine baktıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Niye kendimizden bu kadar eminiz biliyor musunuz? Çünkü bizim kimseyle pazarlığımız yok. Biz sadece ve sadece milletimizin emrindeyiz, onun hizmetkârıyız. Biz bunlar gibi talimatı Kandil’den almıyoruz. Biz karanlık odalarda terör örgütünün uzantılarıyla pazarlığa girmiyoruz. Biz Rabb’imize sığınıyoruz ve milletimizden talimatı alıyoruz.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondakilerin “Taksiciler seninle gurur duyuyor” diye sevgi gösterisinde bulunması üzerine, “Biz de sizlerle gurur duyuyoruz” ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece ülkeye eser kazandırmanın peşinde olduklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin her kesiminin sıkıntılarını çözmek, taleplerine cevap vermek ve beklentilerini hayata geçirmek için gece gündüz çalıştıklarını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kardeşlerim, az önce Bakanım da söyledi. Şu Avrasya Tüneli olmasaydı hâlimiz nice olurdu? Öyle mi? Şehitler Köprümüz işimizi kolaylaştırıyor. Fatih Sultan işimizi kolaylaştırıyor. Ama bir de Yavuz Sultan Selim Köprüsü olmasaydı hâlimiz nice olurdu? Osmangazi Köprüsü olmasaydı hâlimiz nice olurdu? Daha ileri gidiyorum. Çanakkale Köprüsü olmasaydı hâlimiz nice olurdu?” diye konuştu.
Türkiye büyüdükçe, güçlendikçe, zenginleştikçe ortaya çıkan kaynağı insanların her birinin hayatına yansıtacak programlar hazırladıklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “İşte Karadeniz gazını ülkemize kazandırmamızdan sonra yaptıklarımızı gördünüz. Karadeniz gazını bir ay müddetle ücretsiz olarak halkımıza ulaştırdık mı? Bir yıl boyunca mutfakta yüzde 25 indirimle vereceğimizi halkımıza duyurduk mu? Şimdi sırada neresi var? Gabar. Gabar petrolünü de inşallah çıkardığımız andan itibaren ondan da halkımız ne yapacak? İstifade edecek. İşte bu Kılıçdaroğlu’nun el ele, kol kola olduğu o teröristler sebebiyle Gabar petrolü yıllarca çıkarılamamıştır. Gabar’da bulduğumuz petrolü yeni keşiflerle zenginleştirip belirli bir seviyeye getirdiğimizde akaryakıtta aynısını yapacağız. Vergileri düşürerek, esnafımıza ve çiftçimize özel sübvansiyonlar yaparak insanımızı rahatlatacağız.”
“ÜLKEMİZİN KALKINMA YÜRÜYÜŞÜNÜN SÜRMESİNDE SİZLERİN ÇOK BÜYÜK ROLÜ VAR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar her konuda benzer adımlar attıklarını kaydederek “Türkiye Yüzyılı’nı milletimizin sırtına yeni yükler bindirerek değil, milletimizin yükünü hafifleterek inşa edeceğiz. Değerli kardeşlerim, her zaman olduğu gibi Türkiye Yüzyılı’nı inşa mücadelemizde de en büyük desteği aldığımız kesimlerin başında sizler geliyorsunuz” dedi.
Aklına yine yolda gördüğü bir aracın arkasına yazılan ifadenin geldiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu yazıda, ‘Bir gün ağırlık çökerse omuzlarına, o benim vebalimdir unutma.’ diyordu. Bu sizin vebalinizi asla unutmadık. Asla ihmal etmedik, asla istismar etmedik. Rızkını direksiyonu başında kazanan şoförlerimizin de tezgâhlarının başında ekmek mücadelesi veren diğer tüm esnaflarımızın da yanlarında olduk. Sizlerin bilhassa salgın ve deprem döneminde gösterdiği fevkalade gayretin, sergilediği fedakârlığın şahidiyiz. Ülkemizin kalkınma yürüyüşünün sürmesinde, milletimizin güven ve huzur içinde hayatına devam edebilmesinde sizlerin çok büyük rolü var. Aynı şekilde 21 yıldır ülkemizde kurduğumuz güçlü ulaştırma altyapısını, şehircilik uygulamalarını, tesis ettiğimiz esnaf ve sanatkâr dostu ticaret iklimini en iyi sizler biliyorsunuz. Bölünmüş yollardan otobanlara, şehir içindeki köprü ve tünellere kadar yaptığımız yatırımların muhatabı doğrudan sizlersiniz. Şu salon, dili olsa da konuşsa. Bu Haliç’i arkadaşlar kim temizledi biliyor musunuz? Burayı da Allah rahmet eylesin, Kadir Topbaş Bey’in başkanlığı döneminde bitirdik. Bak şimdi bu salondan hepimiz istifade ediyoruz. Yani Adalet Kalkınma Partisi, CHP öyle bir ayrım yok. Nereye bunu yaptık? Milletimize yaptık. Farkımız bu.”
ESNAF DESTEK PAKETLERİ
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin araç stokunun önemli bir kısmını yenilerken en çok da ticari araçlara erişimi kolaylaştırmaya ehemmiyet verdiklerini söyledi.
“Bugün de Halkbank vasıtasıyla 1,5 milyon liraya kadar hazine destekli taşıt kredisiyle yanınızda yer alıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece geçen yıl esnaf için 150 milyar lira tutarında destek paketleri hazırladıklarını, böylece yaklaşık 400 bin esnafı 146 milyar liralık krediyle desteklediklerini aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, esnafın talepleri doğrultusunda geçen günlerde, yaklaşık 7 yıl sonra bir kez daha ticari araçlara ÖTV’siz yenileme imkânı getirdiklerini belirterek “Kazancı basit usulde vergilendirilen esnafımızı gelir vergisi dışında tutarak taksicilerimizin de aralarında olduğu 850 bin esnafımıza çok önemli bir kolaylık sağladık” şeklinde konuştu.
Yine geçen günlerde esnafın en önemli sıkıntılarından biri olan emeklilikteki prim gün sayısı adaletsizliğini giderme sözü verdiklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan buna göre küçük esnafın emeklilik için gereken prim gün sayısını 9 binden 7 bin 200’e indirdiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Belediye Meclis Grubu vasıtasıyla İstanbul’daki halk otobüsü işletmecilerinin tüm taleplerini karşıladıklarını dile getirerek “Gençlerimizin kendi işlerini kurmalarını teşvik etmek amacıyla yıllık 150 bin liraya kadar olan kazançlarından vergi almıyor, sigorta primlerini de ödüyoruz. Gördüğünüz gibi biz bazıları gibi sözümüzü havaya söylemiyoruz. Ne dersek onu yapıyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde daha nice güzel haberlerle, müjdelerle sizlerle birlikte olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
“SADECE ALLAH’IN RIZASINI, MİLLETİMİZİN DESTEĞİNİ, İNSANIMIZIN HAYIR DUASINI İSTEDİK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye Yüzyılı’nın inşasında alınan her mesafenin, güvenli, huzurlu, müreffeh yarınlar için elde edilmiş yeni bir kazanım olacağını söyledi.
İki kavramın çok önemli olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunların güven ve istikrar olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıların, “Yüzyılın lideri Tayyip Erdoğan” diye slogan atması üzerine, “Gençler unutmayın öyle bir kazanacağız ki hiç kimse kaybetmeyecek” dedi.
Geçmişte, bu adımları atamasın diye ülkenin önüne nice tuzakların kurulduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletimizin üzerinde nice oyunlar oynandı. Tek parti faşizminden darbelere, koalisyonlu yıllardan terör örgütlerinin üzerimize salınmasına kadar yaşadığımız her musibetin gerisinde Türkiye’yi oyun dışında tutma niyeti vardı. Bize işte bu sinsi oyunu bozduğumuz için düşmanlar. Şayet ülkenin kaynaklarını Londra tefecilerine akıtmaya devam etseydik, milletimizin köken, mezhep ve meşrep tartışmaları üzerinden ayrıştırılmasına göz yumsaydık inanın bizden kıymetlisi olmazdı. Ama biz sadece Allah’ın rızasını, milletimizin desteğini, insanımızın hayır duasını istedik, bunun için çalıştık” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkenin imkânlarını milletin emrine verince yolların da yapıldığını, afetlerin altından da kalkıldığını, her kesimin taleplerine cevap da verilebildiğini belirterek, şöyle devam etti: “Bu bereketin gerisinde millet için çalışmak, millet için mücadele etmek, millet için alın teri dökmek vardır. Kardeşlerim, eksiklerimiz şüphesiz vardır. Hatasızlık iddiası her şeyden önce bizim inancımıza uymaz. Fakat şundan emin olunuz. Türkiye’nin büyümesi ve güçlenmesi, milletimizin huzuru ve refahı için verdiğimiz mücadele sonuna kadar samimiydi. Vesayetin kirli senaryolarıyla mücadele ederken de samimiydik. Ülkemize asırlık demokrasi ve kalkınma hamlelerini yaşatırken yine samimiydik. FETÖ’cü hainlerin sonradan bizzat kendi kullandıkları kişilerin de ikrarıyla montaj olduğu kesinleşen kumpaslarına karşı yine samimiydik. Terör örgütlerinin kanlı saldırılarına karşı mücadele ederken, bu meseleyi suhuletle bitirmek için çözüm yolları ararken de samimiydik. 15 Temmuz’da tankların, uçakların, helikopterlerin bombalarına meydan okurken de samimiydik. Ekonomik tetikçilerin küresel ağababalarının desteğiyle ülkemizi çökertme girişimlerini engellemek için kendi programlarımızı hayata geçirirken de samimiydik.”
Katılımcılara, bu mücadelenin hepsinde kendileriyle beraber olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbime beni böyle bir milletin, böyle bir topluluğun mensubu, kardeşi, muhibi kıldığı için binlerce kez hamd ediyorum. Yahu siz ne güzel insanlarsınız. Sizler ne kadirşinas, ne yüreği pek, gönlü zengin, kalbi vatan ve millet sevgisiyle çarpan insanlarsınız. Kardeşlerim, sizler için değil yedi düvele meydan okumak, gerekirse tüm dünyayı karşımıza alırız” dedi.
“DEPREMZEDE VATANDAŞLARIMA HAKARET EDEREK SİYASET OLMAZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs seçimlerinin çok partili siyasi hayattaki en önemli sınamalardan biri olduğuna işaret ederek, şunları söyledi: “Ülkemiz çok uzun bir aradan sonra ilk defa iki ittifaklı, iki adaylı bir seçim yaşadı. Cumhur İttifakı ile CHP’nin öncülüğündeki koalisyon masası ittifakının nasıl ortaya çıktığını herhâlde anlatmaya gerek yok. Karşımızdaki adaya kimlerin destek verdiğini, kimlerin yol verdiğini sizler çok iyi biliyorsunuz. Buna rağmen 2 milyon 520 bin farkla geride kalınca nasıl zıvanadan çıktıklarını, sağa sola nasıl tehditler savurduklarını hep birlikte gördük. Bölücü terör örgütü ve ona sırtını dayayan parti, ikinci tur için CHP Genel Başkanı’na desteğini hemen açıkladı. Gerçi koalisyon masasının kendi içinde hesaplar biraz karışık, hava biraz dumanlı ama olsun en azından bölücü örgütün desteğini sağlama aldılar. Bunu örtmek için de Kılıçdaroğlu hemen çıkıp siyasette seviyeyi daha da düşürmeye, insanlarımızı kutuplaştırmaya başladı. Helalleşme tiyatrosunun yerini bir günde faşizmin en ilkel, en nobran, en rezil hâli aldı. Hâlbuki hiçbir kılıf bu minareyi örtmeye yetmez. Milletle inatlaşarak, millete hakaret ederek, milleti tehdit ederek siyaset olmaz. Depremzede vatandaşlarıma hakaret ederek siyaset olmaz.”
“BU ŞEHİTLERİMİZİN İNTİKAMI MUHAKKAK ALINACAKTIR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cumartesi, pazar ve haftaya salı günü 6 deprem ilini ziyaret edeceğini aktararak, CHP’li bazı belediyelerin depremzedelere yönelik tutumunu şu sözlerle eleştirdi: “Bunların yaptıklarını gördünüz. Sosyal medyada yürütülen ahlaksız, vicdansız, insanlık dışı kampanyaları saymıyorum bile. CHP’li belediyeler ve bu partiyle irtibatlı sivil toplum kuruluşları, depremzedelere yaptıkları yardımları kesmekten çadırları toplamaya, kaldıkları yerlerden onları çıkarmaya kadar her türlü rezilliği sergiliyorlar. Tekirdağ’da kaldıkları oteli boşalttırdılar. Bu ne vicdansızlıktır. Daha düne kadar depremzedelerimize bedava ev vadediyorlardı, bugün insanlarımızı kapı dışarı ediyorlar. Suçüstü yakalanınca da hemen işi başka taraflara çekip kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar.”
“Düşünün ki bunlar daha kaybettikleri bir seçimde böylesine bir hırsla sağa sola saldırıyor, Allah muhafaza seçim sonucu tam tersi çıksaydı neler yaparlardı, düşünmek bile istemiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Daha ilk gün 5 şehidimiz oldu, 5 şehit. Ne oldu? Ne yaparsanız yapın, Cudi’de de Gabar’da da Tendürek’te de Bestler Deresi’nde de bu şehitlerimizin intikamı muhakkak alınacaktır. Bay bay Kemal, dirsek dirseğe olduğun, omuz omuza yol yürüdüğün bu Kandil varisleriyle yolunu muhakkak ayıracaksın ama zaman çok geç olacak. İnşallah benim milletim sana bu fırsatı vermeyecek. 28’inde bu işi benim milletim bitirecek. Onun için benim milletimden ricam şudur; sizlere inanıyorum. Yol kısayken süratle işi bitirelim. İnşallah 28 Mayıs’ta öyle bir zafer elde edelim ki 29 Mayıs fethini hep birlikte kutlayalım.”
“6 ŞUBAT’TAN BU YANA HEP YAPTIĞIMIZ GİBİ BU HAFTA SONU İNŞALLAH DEPREM BÖLGELERİNDEYİZ”
Ülkenin ve milletin hayrı için yaptıkları tek bir şey olmayanların sergiledikleri bu ahlak ve insanlık dışı tavrı milletin takdirine bıraktıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, 6 Şubat’tan bu yana hep yaptığımız gibi bu hafta sonu inşallah deprem bölgelerindeyiz. Cumartesi, pazar Devlet Bey’le birlikte oralarda olacağız. Oralardaki vatandaşlarımızın hâlini hatırını soracağız. Çalışmaları yerinde göreceğiz. Varsa eksik aksaklık, talimatını vereceğiz. Deprem bölgesini en kısa sürede Defne Devlet Hastanesi’ni de açmak suretiyle ayağa kaldıracağız” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, başbakanlığı ve cumhurbaşkanlığı dönemlerinde ülkeye kazandırdıkları eserleri, millete verdikleri hizmetleri hayata geçirirken asla kimin oy verip vermediğine bakmadıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek ölçümüz, bu milletin her bir ferdinin birinci sınıf vatandaşımız olarak, birinci sınıf hizmete layık bulunduğuydu. Hamdolsun, hiç kimse vatanın tek bir karış toprağında aksi bir örneği önümüze getiremez. Çünkü biz bu milleti Allah için seviyoruz. Çünkü biz bu ülkenin 81 vilayeti ve 85 milyon vatandaşıyla büyümesini, güçlenmesini evlatlarımızın geleceği için istiyoruz. Bu konuda geçmişte herhangi bir yanlışa göz yummadık. Bundan sonra da en küçük bir rehavete izin vermeyeceğiz. Kardeşlerim, bizim tek bayrağımız var. Kandil, bizim bayrağımızı taşıyor mu? Onun uzantıları bizim bayrağımızı taşıyor mu? Bizim ezanımız belli. Bunların ezanı var mı? Bunların kitabı var mı? Uzantılarının var mı? Onlar bizim bayrağımızı kaldıranlar değil mi?” ifadelerini kullandı.
“Öyleyse şöyle hep birlikte coşkuyla öyle bir haykıralım ki Kandil de duysun, uzantıları da duysun” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız” cümlelerini katılımcılarla birlikte tekrarladı.
Konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’a, İstanbul Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Faik Yılmaz ve İstanbul Umum Servis Aracı İşletmecileri Esnaf Odası Başkanı Günhan Sinar hediye takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, programın sonunda katılımcılarla fotoğraf çektirdi.

Dünya
“Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır”








Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçime ilişkin olarak yaptığı açıklamada, “Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi balkonundan vatandaşlara hitap etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine başlarken, kendisini karşılayanların coşkusuna işaret ederek, “İşte bu sevdanın neticesi burada. Bu, sevdalıların buluşması. Bütün bu maratonun neticesini bu akşam sizlerle yaşıyoruz. Birileri mutfakta, biz de balkonda” ifadesini kullandı.
Ankaralıları ve dava arkadaşlarını selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemiz 14 Mayıs seçimleriyle bir demokrasi şölenini daha alnının akıyla tamamlamıştır. Henüz kesin sonuçlar belli olmamakla beraber açık ara önde bulunuyoruz” diye konuştu.
Hem yurt içi oyların gayriresmî sonuçlarının belli olmasının hem de yurt dışı oyların sayımının biraz daha vakit alacağının anlaşıldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Tabii biz fersah fersah geride olduklarını kendilerinin de bildiği bir tabloyu ‘Öndeyiz’ diye anlatarak, milleti bir kez daha muhtemelen son kez kandırmaya çalışanlar gibi değiliz. Biz milletimize karşı hep harbi ve hasbi olduk. Bugün de seçimde açık ara önde olduğumuzu biliyor ancak sonucun tam oranlarıyla ne şekilde tecelli ettiği henüz resmen önümüze gelmediği için millî iradenin tezahürünü bekliyoruz. Sonucu beklerken, sizlerin buradaki sevgisine mukabele etmek için geleneksel balkon konuşmamızı şimdiden yapalım dedik.”
“TARİHİMİZİN EN YÜKSEK KATILIMLI SEÇİMLERİNDEN BİRİNİ YAŞADIK”
İstanbul’dan Ankara’ya ve parti genel merkezine gelinceye kadar sevgileriyle, coşkularıyla, ahde vefalarıyla kendilerini yalnız bırakmayan vatandaşlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı şekilde sandık kurullarında görev alan, müşahit olarak veya bireysel gayretleriyle gönüllü bir şekilde sandıklara sahip çıkan, onlarla birlikte yurt dışı çalışmalarında vazife üstlenenlere de şükranlarını dile getirdi.
“Şüphesiz en büyük teşekkürü rekor bir katılımla sandık başına giderek ülkesinin ve kendisinin geleceği için tercihini sandığa yansıtan vatandaşlarımın her birine ediyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Seçimde tercihini bizden, AK Parti’den, Cumhur İttifakı’ndan yana kullanan kardeşlerime hassaten şükranlarımı sunuyorum. Kazanan, seçim tablolarının göstereceği rakamların ve oranların ötesinde tartışmasız bir şekilde ülkemiz olmuştur, milletimiz olmuştur. Türkiye, millî iradenin üstünlüğüne olan bağlılığıyla, vatandaşlarının siyasi tercihindeki özgürlüğüyle, dünyanın önde gelen demokrasileri arasında yer aldığını bir kez daha ispatlamıştır. Bu gerçeği seçimlere katılım oranının rekoruyla gösterdik. Dünyada benzeri yok. Tarihimizin en yüksek katılımlı seçimlerinden birini yaşadık. Bu gerçeği, milletimizin tercihini huzur içinde sandığa yansıtmasıyla gösterdik. Kayda değer hiçbir üzüntü verici hadise yaşanmadan bu seçimi tamamladık. Bu gerçeği, tüm parti temsilcilerinin gözetimi altında yürütülen seçim süreci ve sonuçlarının şeksiz, şüphesiz oluşuyla gösterdik.”
“SİYASİ HAYATIMIZ BOYUNCA İSTİSNASIZ HER ZAMAN MİLLÎ İRADENİN KARARINA SAYGI DUYDUK”
CHP yöneticileri ve bazı belediye başkanlarının tamamen kendi iç hesaplaşmalarının ürünü feveranlarının bu gerçeği değiştirmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Ülkemiz, hem siyasi hak ve özgürlüklerin kullanımı hem seçim sisteminin güvenirliği bakımından dünyaya örnek olacak bir işleyişe sahiptir. Kimsenin bu güzel tabloyu kendi kısır siyasi hesapları için bozmaya hakkı yoktur. Biz siyasi hayatımız boyunca istisnasız her zaman millî iradenin kararına, yani sizin kararınıza saygı duyduk. Bu seçimde de saygı duyuyoruz. Bundan sonraki seçimlerde de saygı duyacağız. Herkesten de biz aynı demokratik olgunluğu bekliyoruz. Seçim kampanyası dönemindeki tartışmalar artık geride kalmıştır. Bu süreçte herkes milletimize sözünü söylemiş, milletimiz de bugün kararını vermiştir. Artık buna yeni yeni kılıflar uydurmanın bir anlamı yok. Milletimizin kararının ne olduğunu gayriresmî kesin sonuçları açıklandığında hep birlikte göreceğiz.”
Sonuç ne olursa olsun Cumhurbaşkanı Seçimi’nde tercihini kendisinden yana kullanan yaklaşık 27 milyon vatandaşa şükranlarını sunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tercihini kimden yana yaparsa yapsın bu demokrasi şölenine katılan yaklaşık 56 milyon vatandaşımızın her birine tekrar teşekkür ediyorum. Seçimlerde en yakın rakibimize şimdiden 2 milyon 600 bin civarında fark attık. Kesin sonuçların çıkmasıyla bu rakamın çok daha yükseleceğine inanıyorum” diye konuştu.
Seçim sistemindeki yüzde 50+1 oy sınırı sebebiyle Cumhurbaşkanı Seçimi’nin ilk turda bitip bitmediğini henüz bilinmediğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer milletimizin kararı, Cumhurbaşkanı Seçimi’nin tamamlandığını gösteriyorsa zaten mesele yok. Şayet milletimiz tercihini, seçimin ikinci tura kalmasından yana yaptıysa onun da başımızın üstünde yeri var. Yüzde 50’nin üzerinde bir oy oranıyla bu turu bitireceğimize inanıyoruz” ifadelerini kullandı.
Yurt dışı oyların sayımlarının devam ettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bunun için teşkilat mensuplarımızdan ve bize gönül veren tüm kardeşlerimden sandıklardaki ilçe ve il seçim kurullarındaki işlemler bitene kadar teyakkuz hâlinde olmaya devam etmelerini istiyorum. Zaferimizin gölgelenmesine yol açacak en küçük bir rehavete, en küçük bir zafiyete izin vermeden süreci takip edeceğiz. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeliği seçimleri mevcut tabloyla bile Cumhur İttifakı’nın çoğunluğu kazanmasıyla neticelenmiştir. Şu anda parlamentoda çoğunluk Cumhur İttifakı’ndadır. Komisyonların genelinde Cumhur İttifakı hâkimdir. Dolayısıyla mecliste çoğunluğu Cumhur İttifakı’na veren milletimizin tercihinin Cumhurbaşkanı Seçimi’nde de güven ve istikrardan yana olacağından şüphe duymuyoruz.”
Seçim sonuçlarının ülkeye ve millete hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sürecinde meydanlarda vatandaşlara söylediklerinin sonuçlarını aldıklarını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bir olacağız, hamdolsun milletimizin gönlündeki yerimizi tahkim ederek bir olduk mu? İri olacağız, hamdolsun ülkemizi daha da güçlendirerek iri olduk mu? ‘Diri olacağız.’ dedik. Hamdolsun millî iradenin üstünlüğü üzerindeki bulutları dağıtarak diri olduk mu? ‘Kardeş olacağız.’ dedik, hamdolsun sandıktaki tercihi ne olursa olsun yeni güne 85 milyon, kardeş olarak girdik mi? Dikkat edin, biz teröristlerle kol kola olmadık. Biz, Diyarbakır’daki Kürt kardeşlerimizin ölümüne neden olan Selo ile beraber olmadık. Biz, ‘cezaevi kapılarını kırarak bebek katillerini dışarı salacağız.’ diyenlerle beraber olmadık. Biz Kandil’den talimat alanlarla beraber olmadık. Biz talimatı sadece Rabbimizden, milletimizden alırız. ‘Hep birlikte Türkiye olacağız.’ dedik, hamdolsun 81 vilayeti ve gönül köprüleri kurduğumuz tüm kardeşlerimizle büyük ve güçlü Türkiye olduk.”
“BÜYÜK VE GÜÇLÜ TÜRKİYE’Yİ İNŞA ETMENİN MÜCADELESİNİ VERECEĞİZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçim sonuçlarının henüz kesinleşmemiş olmasının milletin tercihinin açık ara kendilerinden yana olduğu gerçeğini değiştirmediğini söyledi.
Millete bugüne kadar ne dedilerse, bundan sonra da aynı şeyi söyleyeceklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Bu anlayışla milletimize önümüzdeki 5 yıl boyunca hizmet etmeyi sürdüreceğimize yürekten inanıyoruz” dedi.
Türkiye’nin her seçiminin elbette önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “14 Mayıs seçimleri, gerek kurulan ittifakların mahiyeti gerek bu ittifaklara verilen gizli-açık desteklerin kaynakları itibarıyla siyasi tarihimizde ayrı bir öneme sahip olmuştur. Bu seçimi yaşayanlar çocuklarına, torunlarına Türkiye’nin nasıl bir siyasi iklimden geçerek Türkiye Yüzyılı’na ulaştığını anlatacak, ülkemizin demokrasi ve kalkınma atılımlarını yarım bırakmamak için milletimizin iradesine nasıl sahip çıktığını anlatacak, milletimizin birliğine, beraberliğine, kardeşliğine halel getirmemek için hangi oyunları bozduğunu anlatacak, millî iradenin gücünün nasıl bir destan yazdığını anlatacak.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu destanı milletle birlikte yazdıklarını ifade ederek, “Bugün burada bizlerle birlikte olan kardeşlerim başta olmak üzere partimizin tüm mensuplarına, Cumhur İttifakı’nın tüm mensuplarına, milletimizin her bir ferdine, çağrıda bulunuyorum; yarın sabahtan itibaren Türkiye Yüzyılı için milletimizin ve özellikle de gençlerimizin umutlarını en yükseğe çıkarmak için çalışmaya başlıyoruz” diye konuştu.
Gelecek dönemde de hiçbir tahrike, provokasyona, oyuna gelmeden sadece milletin gönlünü kazanmak için çalışacaklarını, koşturacaklarını, uğraşacaklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etmenin mücadelesini vereceğiz. Unutmayınız, Türkiye Yüzyılı’nın yükselişinin önüne kimse geçemeyecektir” dedi.



Türkiye

Cumhurbaşkanı Erdoğan, televizyon kanalları ortak yayınına katıldı

“Türkiye; üretimiyle, istihdamıyla, ihracatıyla; küresel bir güç hâline geldi”

“En düşük memur maaşı 22 bin lirayı bulacak”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “45 bin Öğretmen Atama Töreni”ne katıldı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizi büyüttük, güçlendirdik, milletimizi güvenli, huzurlu bir hayata kavuşturduk”

İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren hep peşinde olduğumuz hayalleri birer birer gerçekleştiriyoruz”

DÜNYA
-
Dünya1 ay önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan,“İnsanımızın hayat kalitesini yükseltiyor, yatırımla, istihdamla, üretimle ülkemizi büyütüyoruz”
-
Dünya1 ay önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyet tarihinin en büyük konut ve şehircilik seferberliğini alnımızın akıyla tamamlayacağız”
-
Dünya4 hafta önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “21 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık”
-
Dünya1 ay önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz Doğal Gazı Devreye Alma Töreni’ne katıldı
-
Dünya1 ay önce
İyi ki varsınız | “Ülkemizin sanayisini, tarımını, enerjisini, altyapısını büyütmeden soframıza koyduğumuz ekmeği büyütemeyiz”
-
Dünya3 hafta önce
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “45 bin Öğretmen Atama Töreni”ne katıldı
-
Biz Üretiriz4 hafta önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin kuruluşundan itibaren hep peşinde olduğumuz hayalleri birer birer gerçekleştiriyoruz”
-
Dünya1 ay önce
İyi ki varsınız | Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST, kendi alanında bir markaya dönüştü”