Connect with us

Dünya

“Afrika’yla ilişkilerimizin özü; samimiyet, kardeşlik, dayanışmadır”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Afrika ile ilişkilerimizin ve iş birliğimizin geliştirilmesi insani ve girişimci dış politikamızın temel ilkelerinden birini teşkil ediyor. Afrika’yla ilişkilerimizin özü; samimiyettir, kardeşliktir, dayanışmadır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kongo Demokratik Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Félix Antoine Tshisekedi Tshilombo ile gerçekleştirdiği baş başa ve heyetler arası görüşmelerin, iki ülke arasındaki anlaşmaların imza töreninin ardından ortak basın toplantısı düzenledi ve basın mensuplarının sorularını cevapladı.

Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin Afrika kıtasında Türkiye için önemli bir ortak olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nden Türkiye’ye Cumhurbaşkanı seviyesinde bir ilki teşkil eden bu tarihî ziyaretin, ülkelerimiz arasındaki ilişkilerde yeni bir sayfa açacağına inanıyorum” değerlendirmesinde bulundu.

“İKİLİ TİCARET HACMİMİZİN 250 MİLYON DOLARA ÇIKARTILMASI HEDEFİNİ BELİRLEDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Değerli dostumla görüşmelerimizde, ilişkilerimizi tüm yönleriyle değerlendirme fırsatı bulduk. İş birliğimizi geliştirme yönündeki irademizi karşılıklı olarak teyit ettik. Ekonomik ve ticari ilişkilerimizi de dostluğumuza yakışır seviyeye yükseltmek için birlikte yoğun çaba göstereceğiz. İlk aşamada ikili ticaret hacmimizin 250 milyon dolara çıkartılması hedefini belirledik. Az önce imzalanan anlaşmalar bu hedefe ulaşılmasına büyük katkı sağlayacaktır.”

Güvenlik ve terörle mücadele konularında da iki ülke arasında iş birliğini ilerletmek istediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sayın Cumhurbaşkanına FETÖ’yle mücadelemize verdiği samimi destek için ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum” dedi.

Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin, FETÖ’nün Kinşasa’daki okulunu 2018 yılında Türkiye Maarif Vakfı’na devrederek, Türkiye ile dayanışmasını gösterdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Türk ve Kongo’lu öğretmenlerin görev yaptığı okulumuzda, hâlihazırda 538 öğrenci eğitim hayatına devam etmektedir. Okulumuzun, başarı grafiğini sürekli yükselttiğini görmekten ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Kongo Demokratik Cumhuriyeti makamlarının okulumuza ve FETÖ’yle mücadelemize verdikleri güçlü desteği sürdürmelerini bekliyoruz.”

Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo’nun, Afrika Birliği Dönem Başkanı olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo’nun Afrika kıtasının istikrar ve kalkınmasına önemli katkılarda bulunan çalışmalar yürüttüğüne işaret etti.

“AFRİKA İLE İLİŞKİLERİMİZİN GELİŞTİRİLMESİ İNSANİ VE GİRİŞİMCİ DIŞ POLİTİKAMIZIN TEMEL İLKELERİNDEN BİRİNİ TEŞKİL EDİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye olarak, ilişkilerimize büyük önem atfediyor, Afrika’nın daha iyi bir kıta vizyonunu paylaşıyoruz. Kıtanın sorunlarına en kalıcı, en gerçekçi çözümlerin, yine Afrikalı kardeşlerimiz tarafından bulunacağına inanıyoruz. Afrika ile ilişkilerimizin ve iş birliğimizin geliştirilmesi insani ve girişimci dış politikamızın temel ilkelerinden birini teşkil ediyor. Afrika’yla ilişkilerimizin özü; samimiyettir, kardeşliktir, dayanışmadır. Kıta ülkeleriyle kazan-kazan ve eşit ortaklık temelinde iş birliğimizi gerçekleştireceğiz ve bunun gayreti içerisinde olacağız.”

2003 yılından bu yana yürüttükleri açılım ve ortaklık politikalarıyla kıtayla ilişkilerde ciddi ivme yakaladıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilki 2008 yılında İstanbul’da, ikincisi 2014 yılında Malabo’da olmak üzere iki kez Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvelerini düzenlediklerini kaydederek, Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı döneminde 28 Afrika ülkesini ziyaret ettiğini hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: “Salgın döneminde gönderdiğimiz tıbbi yardımlarla Afrikalı kardeşlerimizin yanında olduk. Kıtayla ilişkilerimizde yakaladığımız bu güçlü ivmeyi çok daha ileriye taşıyacağız. Stratejik Ortağı olduğumuz Afrika Birliği ile düzenlemeyi öngördüğümüz Üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi’nin hazırlıklarını da ele aldık.”

Afrika Birliği Dönem Başkanı olan Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo ile iş birliği içinde hazırlık sürecini yürüteceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarihî ziyaretin iki ülke için hayırlı olması temennisiyle konuk lidere teşekkür ederek, dost Kongo Demokratik Cumhuriyeti halkına Türk Milleti ve şahsı adına selamlarını iletti.

KONGO CUMHURBAŞKANI TSHİLOMBO: “İŞ BİRLİĞİMİZ DAHA DA GÜÇLENECEKTİR”

Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmesinde ülkesinin kalkınması ve hedefleri kapsamında Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin yer altı ve yer üstü kaynaklarından bahsettiklerini belirterek, “Her iki alanda da çok büyük potansiyelimizin olduğunu aktardık. Türkiye ise bizlerle birlikte tarım alanında birçok projeyi hayata geçirecektir ki tarım alanı da bizim önceliklerimizden birisidir” ifadesini kullandı.

Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo, maden kaynakları alanında da her iki ülkenin de yararına olacak şekilde kazan-kazan ilkesi doğrultusunda birlikte çalışacaklarını vurguladı.

Altyapı konusunun önemine işaret eden Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo, bu konuda birkaç Türk firmasıyla görüştüklerini ve Türk şirketlerinin ülkede büyük çaplı projeleri hayata geçireceklerini dile getirdi.

Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo, “Türkiye Cumhuriyeti ve Kongo Demokratik Cumhuriyeti arasındaki iş birliği ve dostane ilişkiler ve Türkiye’nin Afrika ile olan olumlu ilişkileri iyi gitmektedir. Bu iş birliği daha da güçlenecektir” dedi.

Konuşmaların ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nden gelen bir gazetecinin, Türkiye’nin, ülkesi adına somut neler yapabileceğini sorması üzerine, Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin Afrika içinde, yaklaşık 2 milyon 400 bin kilometrekareye sahip, toprakları, yer altı ve yer üstü zenginlikleriyle farklı bir ülke olduğunu söyledi.

Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo ile yaptıkları görüşmeye ilişkin bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasındaki ticaret hacminin geliştirilmesine yönelik “kazan-kazan” esasına dayalı bir sürecin başlatılacağını, bu amaçla konuk Cumhurbaşkanı’nın yarın İstanbul’da iş adamlarıyla bir araya geleceğini kaydetti.

İki ülke arasında ilk etapta 250 milyon dolarlık bir ticaret hacmi hedefi belirlendiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, en uygun zamanda iş adamlarını da yanına alarak Kongo’ya ziyarette bulunacaklarını, yer altı kaynakları, savunma sanayii, tarım ve tarım endüstrisi alanlarındaki imkânlarını ele alacaklarını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tarım endüstrisinin sıradan bir konu olmadığını, 100 milyona yaklaşan nüfusa sahip Kongo Demokratik Cumhuriyeti ile Türkiye’nin tarım ve hayvancılığa yönelik atacağı adımlarla birçok şeyi birlikte halledebilme imkânına sahip olabileceğine işaret etti.

Türkiye’nin savunma sanayiinde çok büyük imkâna ve güce sahip olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu konuda da birlikte atabileceğimiz adımlar söz konusu. Otomotiv sektöründe Türkiye yeni bir sıçramanın eşiğinde, burada da birçok adımlar atabiliriz. Tarım aletlerinde, az önce tarım endüstrisi dedim, bu konuda attığımız, atabileceğimiz birçok adımlar var ve tabii barajlar, bu konuda atılabilecek adımlar var. Ben kendilerine de söyledim. Özellikle yani derin su noktasında liman ihtiyacı çok önemli ve bu liman ihtiyacını bizim liman işletmecisi firmalarımız yapabilirler. Süratle, orada bu tür limanları kurup Kongo Demokratik Cumhuriyeti’ni farklı ülkelere muhtaç etmezler ve yaptığımız ikili görüşmelerde bunlarda mutabık kaldık. Yarın da İstanbul’da ben inanıyorum ki iş adamlarımızla yaptıkları görüşmelerde, bu konuda bu görüşmeleri yapacaklar ve süratle de Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nin bizler her alanda yanında olacağız.”

AFGANİSTAN’DAKİ GELİŞMELER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin Afganistan’da Kabil Havalimanı’nın işletmesine yönelik Amerika Birleşik Devletleri ve Katar ile yapılan görüşmelerden somut sonuç alınıp alınmadığı yönündeki soruyu şöyle cevapladı: “Biz şu an itibarıyla Kabil Havalimanı’nın işletilmesiyle ilgili işin başından itibaren olumlu bir yaklaşım içerisinde olduk fakat geldiğimiz noktada, o olumlu gelişmeler bizim açımızdan henüz yok ve biz olumlu yaklaşımımızı koruduk, koruyoruz. Eğer gerçekten bizim prensiplerimize, yaklaşım tarzımıza olumlu bir süreç devam edecek olursa tabii ki biz de buna olumlu yaklaşımı ortaya koyarız bu konuda, Katar başta olmak üzere. Şu an itibarıyla, işte az önce biliyorsunuz, yani buna ‘kalıcı’ demek herhalde zor ama bir geçici kabine açıklandı, bu geçici kabine nereye kadar devam eder onu da biz bilemeyiz. Bize düşen sadece bu süreci dikkatle takip etmektir. Tüm Afganistan için temennim odur ki hayırlı olsun.”

Ortak basın toplantısı öncesinde anlaşmaların imza töreni gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kongo Cumhurbaşkanı Tshilombo huzurunda, iki ülke arasında üç anlaşma imzalandı.

Dünya

“Teknolojiyi, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda ilerliyoruz”

Genç Gazeteciler Adana

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’te yaptığı konuşmada, “Teknolojiyi sadece kullanan değil; tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Adana Şakirpaşa Havalimanı’nda düzenlenen TEKNOFEST 2024’e katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

Konuşmasına Adanalıları selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 Ağustos’ta Adana’ya gelerek muhteşem bir projenin açılışını yaptıklarını, Adana ile Mersin’in de gurur kaynağı olan Uluslararası Çukurova Havalimanı’nı tüm bölgenin hizmetine sunduklarını hatırlattı.

Şimdi de dünyanın en büyük Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali için Adana’da olduklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her yıl milyonlarca vatandaşımızın akın ettiği, gençlerimizin heyecanla beklediği TEKNOFEST Adana’ya hepiniz hoş geldiniz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün Adana’nın gençlerin coşkusuyla bir başka güzel olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti: “Gözlerinin ışıltısında aydınlık yarınlarımızın müjdesi olan siz gençlerimizle Adana ve Şakirpaşa bugün çok farklı. Bugün burada sadece millî teknoloji hamlemizin göz kamaştıran ürünleri yok. Burada aynı zamanda Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olacak genç yüreklerimiz, parlak zihinlerimiz var. Burada yarının Hezarfen Ahmet Çelebileri, Cezerileri, Ferganileri, Ali Kuşçuları, Aziz Sancarları var. Burada aşkın diliyle, barışın diliyle, ilmin, teknolojinin, bilimin diliyle konuşan, ufku açık yüz binlerce gencimiz var. Sizlerin vasıtasıyla bilime, araştırmaya, teknolojiye, keşfetmeye özellikle meraklı ülkemizin tüm gençlerini bir kez daha sevgiyle selamlıyorum. Kalplerimizi tekrar buluşturan Rabbime hamdediyorum.

Biz, Çukurova Havalimanı’nı açtığımızda birileri Şakirpaşa ile ilgili yoğun bir algı çalışması yürüttüler. Akla, vicdana, siyasi ahlaka sığmayan bir sürü iddiayı gündeme taşıdılar. Peki, ne oldu? İddialarının hiçbir geçerliliğinin olmadığı bugün bir kez daha ortaya çıktı. Şakirpaşa kapandı mı? Şakirpaşa açık mı? Buyurun biz de bugün Şakirpaşa’ya indik. Ve şimdi Şakirpaşa’da bir TEKNOFEST fuarını şu anda gümbür gümbür buradan dünyaya haykırıyoruz. Algı operasyonlarından etkilenip Şakirpaşa ne olacak diye endişelenen Adanalı gençlerimize sesleniyorum, siz, birilerine bakıp da asla endişe etmeyin. Şakirpaşa eskisinden daha mühim, daha hayati görevler icra edecek. Millî teknoloji hamlemizin simgesi olan TEKNOFEST sadece bir başlangıç. İnşallah burayı tarihine, misyonuna ve önemine uygun şekilde çok etkin bir şekilde kullanmaya devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST 2024’ün Adana’ya, Türkiye’ye, millete ve özellikle gözleri parlayan gençlere hayırlı, uğurlu olmasını diledi.

“BUGÜN BAŞI DİK, ALNI AK, HUZUR İÇİNDE YAŞIYORSAK, AZİZ ŞEHİTLERİMİZ SAYESİNDEDİR”

Gençlere özgüven aşılayan, umudu ve başarmayı öğreten bu güzide festivalin düzenlenmesinde emeği geçen Sanayi ve Teknoloji Bakanlığını, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfını, sponsorlar ve iştirakçiler ile güvenlik görevlisinden gönüllülere herkesi tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendilerine tek tek teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürü de sizler gibi pırıl pırıl evlatlar yetiştiren, vatanına, milletine, devletine, tüm gücüyle hizmet edecek böyle parlak gençler büyüten anne-babalarımıza ediyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldıkları yarışmalarda ödül alan tüm gençleri, takımları kutlayarak, şunları ifade etti: “İsmini yaşattığımız eski Adana Valilerinden, Adana nehirlerini ıslahıyla ve tarıma verdiği destekle bilinen Şakir Paşa’yı da rahmetle anıyorum. Yiğidin sevdiği güzel olunca, ömrü arkasından sökülür gidermiş. Öyle demişler sevgili gençler. İşte bizim gönlümüzde de buraların, Çukurova’nın çok ayrı bir yeri var. İlk fetihlerden Kuvayı Millîye’ye ve günümüze kadar devletine, milletine, hakka ve hakikate sahip çıkan Adana’nın kalbimizde farklı bir yeri var. Toroslar’ın çocukları, Çukurova’nın evlatları, Yemen’den Galiçya’ya, Sarıkamış’tan Çanakkale’ye, coğrafyamızın dört bir yanında hilal uğruna, bekamız uğruna ve sevdamız için şehit düştüler. Bugün başı dik, alnı ak, huzur içinde yaşıyorsak, gölge olarak sadece ay yıldızlı al bayrağımızın gölgesini tanıyorsak, ölümden korkmayan o aziz şehitlerimiz sayesindedir. Bu vesileyle Adana’nın verdiği şehitleri, tüm şehitlerimizle birlikte rahmetle, minnetle yâd ediyorum. Ruhları şad olsun. Rabbim, hepsinden razı olsun.”

Geleceği inşa etmenin, yarınları hayal etmekle başlayacağını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin teknoloji serüveninin geçmiş yıllarda bugünü düşünerek hayal eden, dert ve ideal sahibi şahsiyetlerin emekleriyle şekillendiğini söyledi.

“SON 22 YILDA ELDE ETTİĞİMİZ HİÇBİR KAZANIM, BİZE ALTIN TEPSİDE SUNULMADI”

Biruni, Uluğ Bey, Cabir bin Hayyan, Harezmi, Piri Reis ve daha nice büyüğün bu uğurda fikir ve yürek teri döktüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vecihi Hürkuş, Nuri Killigil ve Necmettin Erbakan’ın hayallerini gerçekleştirmek pahasına bedeller ödediğini, hayalperestlikle suçlanmaktan şüpheli ölümlere kadar pek çok badireyle karşılaştığını hatırlattı.

Onların inandıkları yolda yürümekten hiçbir zaman vazgeçmediğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Şunu bilmenizi isterim, bugün hepimizi gururlandıran TEKNOFEST’e ulaşmak, buradaki ileri teknoloji ürünlerini yapmak asla kolay değildi. Bilhassa son 22 yılda elde ettiğimiz hiçbir kazanım, bize altın tepside sunulmadı. Zorluklarla karşılaştık, engellerle buluştuk, sabotajlara maruz bırakıldık. İçeriden ve dışarıdan ihanetlere uğradık. Haksızlıkların, çifte standartların her türünü gördük, yaşadık. Neyi başardıysak, bileğimizin gücüyle başardık. Alnımızın teriyle başardık. Yüreğimizi, gerektiğinde canımızı ortaya koyarak başardık. Dün bize parasıyla, savunma sanayii teknolojisi ürünü vermeyen ülkelere artık ihracat yapar hâle geldik.”

Kendilerinden öncekilerin zor zamanlarda verdikleri asil mücadeleye dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz de onların açtığı yolda sarsılmadan, yıkılmadan cesaretle yürüdük. O mücadele adamlarından büyük ve güçlü Türkiye için canını dişine takanlardan birisi de merhum Özdemir Bayraktar’dı” dedi.

Özdemir Bayraktar’ın insansız hava araçlarında çığır açan bir isim ve millî teknoloji hamlesinin mihmandarlarından olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “BAYKAR’ın bugün hayata geçirdiği pek çok projenin de fikir babasıydı. Kararlıydı, azimliydi, cesurdu. Yılmadı ve yıldırmadan da yoluna devam etti. Kendi ifadesiyle, durumdan vazife çıkaran idealist bir insandı. Bugün İHA ve SİHA’larımız 50’den fazla ülkede Türk savunma sanayini gururla temsil ediyorsa bu başarıda Özdemir ağabeyin çok büyük payı vardır. Kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Mekânı cennet olsun. İnşallah sizler bu mücadeleyi çok daha iyi seviyelere taşıyacaksınız” diye konuştu.

Gençlerin kendilerinin eksiklerini telafi edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Unutmayın, sizler Türkiye’nin umudusunuz, sizler Türkiye’nin istikbali, Türkiye’nin aydınlık yarınlarısınız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak sizlerden isteğim hayallerinizin peşinden gitmeyi asla bırakmamanızdır. Karşılaştığınız zorluklara aldırmadan sabırla, inançla hedeflerinize doğru yürümekten asla vazgeçmeyin. ‘Yapamazsınız, başaramazsınız’ diyen zihni köleleştirilmiş, iradesi esir alınmış felaket tellallarına kulak asmayın. Unutmayın sabır acıdır, zordur, çetindir ama meyvesi daima tatlıdır. İnancın ve azmin elinden Allah’ın izniyle hiçbir şey kurtulamaz. Sevgili gençler, tüm bunları şu gerçeğin farkında olarak söylüyorum, Türkiye artık eski Türkiye değil, Türkiye 22 yıl öncesinin Türkiye’si asla değil. Ekonomide, savunmada, eğitimde, teknoloji altyapısında 22 yıl öncesi ile kıyas dahi edilemeyecek bir Türkiye’de yaşıyoruz, yaşıyorsunuz.”

“İNSANSIZ HAVA ARAÇLARINDA DÜNYANIN İLK ÜÇ ÜLKESİ ARASINDAYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 22 yılda gençlerle hayalleri arasına girebilecek birçok engeli kaldırdıklarını belirterek, “Millî gelirde tarihimizde ilk kez 1,1 trilyon dolar sınırını aştık, nereden nereye. Savunma sanayinde yerli ve millî üretimin payını yüzde 80’lere çıkardık. İnsansız hava araçlarında dünyanın ilk üç ülkesi arasındayız” bilgisini verdi.

Araştırma Geliştirme Merkezi sayısını da sıfırdan 1328’e çıkarttıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Buralarda 66 bin 250 projeyi tamamladık, 14 bin 634 proje ise devam ediyor. 22 yıl önce sadece 2 teknopark vardı, bugün 104 teknoparkımız var. Tasarım merkezimiz yokken bugün 332 tane tasarım merkezine sahibiz. Buralarda da 13 bin 101 proje tamamlandı, 2 bin 262 proje devam ediyor. Daha bunlar gibi saymaya kalksak saatler alacak güçlü bir altyapıyı son 22 yıl içerisinde ülkemize kazandırdık.”

Merkezinde gençlerin olduğu 21. yüzyıl Türkiye’sini ilim ve teknolojiyle inşa etmenin gayreti içerisinde olduklarını da vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni, büyük ve güçlü Türkiye’yi yansıtan en önemli tablonun bu sene 10’uncusu düzenlenen TEKNOFEST olduğunu söyledi.

Her geçen yıl katılımcı sayısı artan, ziyaretçi rekorları kıran TEKNOFEST’in geniş yelpazedeki yarışmalarıyla teknoloji ekosistemine ışık tuttuğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “TEKNOFEST dışa bağımlılığın, montajcılığın, başkalarına muhtaç yaşamanın ülkemizin kaderi olmadığını bizlere çok net bir biçimde gösteriyor. TEKNOFEST, unutmayın gençler, bir gençlik destanıdır, TEKNOFEST bir teknoloji devrimidir. TEKNOFEST, bereketli Anadolu topraklarında filizlenen idealist gençlerin güçlü sesidir” diye konuştu.

2018’den bu yana TEKNOFEST’in dalga dalga büyüdüğüne hep beraber şahitlik ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “2018’de, 14 farklı kategoride toplam 4 bin 333 takım ve 20 bin yarışmacıyla başlamıştık. Geçen sene İstanbul, Ankara ve İzmir’de 41 farklı kategoride 333 binden fazla takım, 1 milyondan fazla yarışmacıyla, 4,5 milyon ziyaretçiye ulaştık, Allah’a hamdolsun. TEKNOFEST Adana’ya ise 50 farklı kategoride, 790 binden fazla takım, 1 milyon 650 binden fazla yarışmacı başvurdu. Ziyaretçi bakımından da yeni bir rekora imza atacağımıza inanıyorum. Adana ve Mersin başta olmak üzere Akdeniz bölgesindeki tüm gençlerimizi, tüm çocuklarımızı, Şakirpaşa’ya davet ediyorum.”

“GERİLİM, ÇATIŞMA VE SAVAŞLAR COĞRAFYAMIZI İÇTEN İÇE ÇÖKERTİYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgede son yılların en sancılı günleri yaşandığına işaret ederek, “Gerilim, çatışma ve savaşlar coğrafyamızı içten içe çökertiyor. Gazze ve Lübnan’daki katliamları millet olarak, insanlık olarak içimiz kan ağlayarak takip ediyoruz” dedi.

Gazze’ye yönelik İsrail saldırıları başlayalı neredeyse bir yıl olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çoğu çocuk ve kadın 50 bin kişinin vahşice siyonist İsrail tarafından katledildiğini söyledi.

Saldırılarda 100 bine yakın insanın da yaralandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Şehirler birer enkaz yığınına döndü. İsrail, Hamas bahanesiyle önce Gazze’yi işgal etti, şimdi de Hizbullah bahanesiyle Lübnan’da kan döküyor. Filistin’in seçilmiş son başbakanı İsmail Heniyye’yi Tahran’da şehit ettikten sonra, geçtiğimiz günlerde de Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ı katlettiler. İsrail saldırılarında can veren Filistinli ve Lübnanlı kardeşlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum.”

“GAZZE, BATI ŞERİA VE LÜBNAN İLE SINIRLI KALMAYACAK SİNSİ BİR PLAN UYGULAMAYA KONULMUŞTUR”

Uluslararası hukukun tamamen rafa kaldırılmış durumda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgede ateşkese, barışa ve huzura her yaklaşıldığında, İsrail hükümeti bu süreci dinamitleyecek bir provokasyona imza atıyor. Ateşi tüm bölgeye yaymak, coğrafyamızı kana ve gözyaşına boğmak için her yola başvuruyorlar” ifadesini kullandı.

İsrail’in, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’i “istenmeyen kişi” ilan etmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Utanmadan, sıkılmadan Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Guterres’e, özellikle kalkıyor ‘Birleşmiş Milletler’e gelemez’ diye meydan okuyor. Şu hâle bak, şimdi 196 ülke, herhalde Birleşmiş Milletler Genel Sekreterine sahip çıkacaktır. Sen kim oluyorsun da burada Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’ne yönelik, Birleşmiş Milletler’e gelemeyeceğine dair ferman gönderiyorsun? Kundaktaki bebekleri dahi öldürmekten zevk alan bir cinnet hâliyle karşı karşıyayız. Tüm bu gerçeklere rağmen ne yazık ki Batılı güçler, bu katliam şebekesine silah, mühimmat, istihbarat ve diplomatik destek vermeyi sürdürüyor. Gazze’ye ve Lübnan’a yağan binlerce tonluk bombaların nereden geldiği, nerede üretildiği, kimler tarafından tedarik edildiği bellidir. Kimse kusura bakmasın ama dökülen her damla kana bombaları atanlar kadar o bombaları temin edenler de aynı derece ortaktır. Burada şunu çok açık ifade etmek durumundayım, bölgemizde sadece Gazze, Batı Şeria ve Lübnan ile sınırlı kalmayacak sinsi bir plan uygulamaya konulmuştur. Bu planın nihai hedefinin neresi olduğunu görmek ve anlamak için kâhin olmaya gerek yoktur.”

“İSRAİL YÖNETİMİ YAPTIĞI HER AÇIKLAMAYLA ASIL NİYETLERİNİ ORTAYA KOYUYOR”

Tarih bilen, dinler tarihi bilen, siyaset ve diplomasi bilen herkesin meselenin Kudüs, Mescid-i Aksa ve “vadedilmiş topraklar” hezeyanı ile bağlantısını kolayca idrak edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz hepimiz arz-ı mevudun ne olduğunu gayet iyi biliriz. Vaat edilmiş toprakların ne olduğunu gayet iyi biliriz. 30 kilometre mesafede adeta Türkiye’ye meydan okuma yarışına giriyorlar. Bunları biz gayet iyi biliriz. Mevcut İsrail yönetimi yaptığı her açıklamayla, paylaştığı her haritayla asıl niyetlerini ortaya koyuyor” dedi.

Türkiye’nin sahadaki gelişmeleri anbean takip ettiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin komşular ve bölgedeki tüm kardeş ülkelerle işbirliğini ileriye taşıdığını ifade etti.

Zalimler karşısında insanlık cephesini güçlendirmenin gayretinde olduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Savunma sanayii alanında dışa bağımlılığımızı en aza indirmeye çalışıyor, yerli ve millî üretimi çok güçlü biçimde destekliyoruz. Devlet destekli siber saldırılara ve dijital terör eylemlerine karşı mukavemetimizi sürekli güçlendiriyoruz. Elektronik harp ve millî yazılım konusu zaten gündemimizin üst sırasında yer alıyor. Teknolojiyi sadece kullanan değil tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke hedefimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz. Tanktan zırhlı araçlara, savaş gemisinden denizaltına, uçaktan helikoptere, silahlı ve silahsız insansız hava araçlarından hava savunma sistemlerine kadar çok geniş bir alanda hamdolsun son derece güçlüyüz. İnşallah çok daha iyi yerlerde olacağız. TB2’lerle yakaladığımız, Akıncı ile sürdürdüğümüz ivmeyi savaş uçağımız Kızıl Elma ile çok farklı bir seviyeye taşıyacağız. Şu hakikati lütfen aklınızdan çıkarmayın, Adanalı kardeşlerim ‘Elle gelen öğün olmaz o da arasan bulunmaz.’ atasözünü çok iyi bilir. Biz de savunma sanayii alanı başta olmak üzere dışa bağımlılığın acısını çok iyi bilen bir ülkeyiz. Bize takılan çelmeleri, müttefiklerimizin uyguladığı gizli-açık ambargoları unutmadık.”

Teknolojinin sadece kalkınma ve refah değil bağımsızlık, güvenlik ve egemenlik manasına da geldiğini defalarca tecrübe ettiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bayraktar’la, ANKA’yla, Akıncı’yla, Aksungur’la, Kızılelma’yla, Atak’la, Hürkuş’la, Hürjet’le, Gökbey’le, Kaan’la, Anadolu’yla, Altay’la ve ülkemizin caydırıcılığını artıran daha nice savunma kabiliyetlerimizle iftihar etmenin sebebi işte budur” dedi.

Türkiye’nin her zaman sulhu sükûnun tarafında olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunları da savaş heveslisi olduğumuz için değil, vatanımızı ve vatandaşlarımızı kem gözlerden layıkıyla korumak için yapıyoruz. Bölgemizin içinde bulunduğu cinnet hâli karşısında bugüne kadar olduğu gibi yine mazlumların yanında, adaletin safında yer alacağız” ifadesini kullandı.

“Coğrafyamızın yeni bir Sykes-Picot taksimiyle tekrar lime lime edilmesine göz yummayacağız.” diye konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hedefleri yakalamada en büyük güç kaynağının gençler olduğunu söyledi. “Yerli ve millî olsun” diyerek çırpınan gençler oldukça vatanın daima güvende olacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mavi Vatan’da, Gök Vatan’da sizlerin sesi, sizlerin nefesi her daim duyulacak. Size güveniyor, inanıyor ve hepinizle iftihar ediyorum. Sizlerle yol yürümekten, sizlere yoldaşlık etmekten onur duyuyorum. ‘Ülkem, milletim, insanlık için ne yapabilirim’ diye gayret eden, düşünen ve hayallerinin peşinden ayrılmayan siz gençleri yetiştiren ailelerinize de teşekkür ediyorum” dedi.

TEKNOFEST logolu montla platforma çıkan Cumhurbaşkanı Erdoğan, festival paydaşlarıyla fotoğraf çektirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra TEKNOFEST Girişim Yarışması’nda dereceye giren gençlere ödüllerini verdi. TEKNOFEST Yönetim Kurulu ve Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hediye takdim etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra T3 Vakfı Yönetim Kurulu ile TEKNOFEST pozu vererek fotoğraf çektirdi.

Genç Gazeteciler Adana

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile ortak basın toplantısında konuştu

Genç Gazeteciler Ankara

“Filistin Devleti’nin tanınması büyük önem ifade ediyor”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “Barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesindeki baş başa ve heyetler arası görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün yaptıkları görüşmelerde Gazze ve Lübnan’a yönelik İsrail saldırganlığının da gündemlerinin odağında yer aldığını belirterek şunları söyledi: “İsrail’in katliamlarıyla ilgili tavrımızı hem Birleşmiş Milletlerde hem de bugün Meclisimizde açık yüreklilikle dile getirdim. İsrail’in hakka, hukuka aykırı işgal ve ilhak arayışına karşı tavrımız, tüm devletlerin ve uluslararası kuruluşların asli görevidir.”

“HÂLÂ BUNU YAPMAYAN ÜLKELERE FİLİSTİN DEVLETİ’Nİ TANIMA ÇAĞRIMIZI TEKRARLIYORUZ”

“Buradan bir kez daha Gazze’de acil kalıcı ateşkesin sağlanması ve insani yardımların ulaştırılması çağrımızı tekrarlıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu: “Lübnan halkının ve hükûmetinin de bu süreçte yanında olmamız gerekiyor. Güvenlik Konseyi başta olmak üzere barışı ve güvenliği sağlamakla görevli uluslararası teşkilatların etkisiz kaldığı bu ortamda Filistin Devleti’nin tanınması, daha büyük anlam ve önem ifade ediyor. 7 Ekim’den bu yana dokuz ülke Filistin Devleti’ni tanımıştır. Hâlâ bunu yapmayan ülkelere Filistin Devleti’ni tanıma çağrımızı tekrarlıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir gazetecinin, “Birleşmiş Milletler nezdinde Türkiye ve Finlandiya öncülüğünde oluşturulan Arabuluculuk Dostları Grubu, bölgedeki çatışmaların sonlandırılabilmesi adına bir inisiyatif başlatabilir mi?” şeklindeki sorusu üzerine Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb ile bunları da görüştüklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, müşterek atılabilecek adımlar konusunda, her iki ülkenin de ara buluculuk noktasında ne denli başarılı olabileceğini zamanın göstereceğini ifade etti.

İsrail’in ara buluculuğa yaklaşması veya kabulünün söz konusu olmadığının görüldüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Atılacak adımlarla, temennim odur ki, bakanlarımızın yapacağı ön çalışmalarla böyle bir netice alabilirsek bu netice üzerinden inşallah, bu ara buluculuk çalışmalarına devam ederiz” değerlendirmesini yaptı.

FİNLANDİYA CUMHURBAŞKANI STUBB: “İSRAİL’İN ULUSLARARASI HUKUKA UYMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ”

Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb da görüşmede Orta Doğu’da devam etmekte olan çatışmalar konusunun da ele alındığını belirterek, “İsrail’in kendisini savunma ve koruma hakkı olduğunu kabul ederken, kendi güvenliğini sağlama hakkı olduğunu kabul ederken, aynı zamanda İsrail’in uluslararası hukuka uyması gerektiğini de düşünüyoruz. Çünkü yaşanan insanlık trajedisi Gazze’de çok fazla. Şimdi de Lübnan’da aynı şeyi görmeye başladık. Dolayısıyla biz de Finlandiya olarak acil bir ateşkes çağrısında bulunduk Lübnan’da. Saldırıların durması çağrısında bulunduk. Biz de iki devletli bir çözümden yanayız. Bunu sağlayacak siyasi süreci destekliyoruz. Şu anda devam etmekte olan bu iki savaş yani hem Filistin’de hem Lübnan’da yaşananlar belki de barışla sonuçlanacak, barışçıl bir çözüme ulaşılacak ama henüz bu noktadan çok uzaktayız diyebilirim.”

Genç Gazeteciler Ankara

HABER BURADA

Dünya

Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

Genç Gazeteciler Ankara

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Finlandiya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Alexander Stubb ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi.

Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, Cumhurbaşkanlığı Külliyesine gelişinde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından resmî törenle karşılandı. İki ülke millî marşlarının çalınmasının ardından Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, tören kıtasını selamladı.

Türkiye ve Finlandiya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb, daha sonra baş başa görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

Genç Gazeteciler Ankara

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge