Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021-2022 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Programı’nda konuşuyor

“Türkiye’yi, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine, ancak kaliteli, özgün, en modern teknolojiyle donanmış bir eğitim sistemiyle taşıyabiliriz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2021-2022 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Programı’nda yaptığı konuşmada, “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına dair büyük idealleri ve hedefleri olan Türkiye’nin insan kaynağının yetiştiği fidanlık, okullarımızdır. Türkiye’yi, muasır medeniyetler seviyesinin üzerine, ancak kaliteli, özgün, en modern teknolojiyle donanmış bir eğitim öğretim sistemiyle taşıyabiliriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde düzenlenen, 2021-2022 Eğitim Öğretim Yılı Açılış Programı’na katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmada, yeni eğitim öğretim yılının öğrencilere, öğretmenlere, velilere, eğitim camiasına ve ülkeye hayırlı olmasını diledi.

Yeni eğitim-öğretim yılının açılış törenini Türkiye’nin en köklü, kendi alanında en yetkin okullarından birisi olan Sultanahmet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde gerçekleştirdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Islah-ı Sanayi Mektebi adıyla 4 Eylül 1868’de hizmet vermeye başlayan lise, o tarihten bu yana ülkemizin teknik eğitim alanında önemli bir ihtiyacını karşılamıştır. Kökleri çok daha eksiye uzanan okulumuz Türkiye’ye farklı alanlarda hizmet etmiş, pek çok güzide ismin yetişmesine de vesile olmuştur. Güreş ve tekvando başta olmak üzere spordaki başarılarıyla da göğsümüzü kabartan lisemizin öğrencilerini kutluyor, emek veren tüm eğitimcilerimize teşekkür ediyorum. Şu an okulumuzda eğitim gören evlatlarımızın, büyüklerinden devraldıkları gurur tablosuna yeni yıldızlar ekleyeceklerine inanıyorum” diye konuştu.

“ÖĞRETMENLERİMİZİN HAKKINI ASLA ÖDEYEMEYİZ”

Önemli gördüğü bir hususu vurgulamak istediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Hangi alanda olursa olsun başarı tesadüften öte, disiplin, azim ve fedakârlıklarla dolu uzun bir mücadelenin meyvesidir. Her başarılı eğitim kurumunun gerisinde çalışkan öğrencilerle beraber, mesleğine âşık eğitimcilerin imzası vardır. Her biri ayrı değer olan öğretmenlerimizin evlatlarımızın eğitimi için harcadığı emek olmazsa, elbette bu başarıların hiç biri yakalanamazdı. Evlatlarımızı yetiştiren, milletimize ve insanlığa faydalı bir fert olmalarına katkı sağlayan öğretmenlerimizin hakkını asla ödeyemeyiz.

Türkiye Cumhurbaşkanı olarak, siz öğretmenlerimizin şahsında eğitim-öğretim camiamızın tüm mensuplarına hizmetleri ve engin sabırları için ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Bu vesileyle Necmettin Yılmaz ve Aybüke Yalçın gibi daha ömürlerinin baharındayken bölücü terör örgütü tarafından alçakça katledilen şehit öğretmenlerimizi rahmetle yâd ediyorum. Üzerimde hakkı olan kendi öğretmenlerimi de bir kez daha saygıyla anıyor, dar-ül-bekaya uğurladıklarımıza Rabb’imden rahmet niyaz ediyorum. Biz onlarla var olduk, onların emekleriyle hayatı çok çok farklı şekilde yaşamaya başladık.”

İlk defa bu eğitim sezonunda okulla tanışmanın heyecanını yaşayan öğrencilere de başarılar dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni eğitim ve öğretim yılının, Türkiye’nin hemen her alanda gerçekleştirdiği büyük atılıma, tarihî değişime ivme kazandıracağını, ülkenin ve milletin önünde yeni ufuklar açacağını dile getirdi.

“SALGIN, HAYATTAKİ HER ŞEY GİBİ EĞİTİMİ DE OLUMSUZ ETKİLEDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, önceki sene başlayan ve son 1,5 yıldır tüm dünyayı derinden sarsan Koronavirüs salgının, hayattaki her şey gibi eğitimi de olumsuz etkilediğini ifade ederek, şunları kaydetti: “Salgını kontrol altına almak için hemen her ülke sokağa çıkma yasağı dâhil çok sert tedbirlere başvurdu. Türkiye olarak biz de virüsün öldürücü etkisinin yüksekliği sebebiyle geçtiğimiz dönemde ihtiyatlı davranmak zorunda kaldık. Öğretmenlerimizin, evlatlarımızın ve ailelerinin sağlığını tehlikeye atmamak için azami hassasiyet gösterdik. Bilim Kurulumuzun tavsiyeleri doğrultusunda salgının seyrine göre kimi zaman okullarımızı açarak ancak daha çok EBA üzerinden gerçekleştirdiğimiz uzaktan eğitim ile bu dönemi geride bıraktık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, salgının yol açtığı sıkıntılara rağmen Türkiye’nin eğitim faaliyetlerini ülke çapında kesintisiz sürdürebilen birkaç devletten biri olduğunu vurguladı.

Devletin tüm imkânlarını seferber ederek, salgının yoğun seyrettiği dönemlerde çocukların eğitimden kopmamalarını sağladıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kapsamda 2 milyon tablet bilgisayarı öğrencilere ulaştırdıklarını, yine bu dönemde “eğitim bilişim ağı” denen, kısa adıyla “EBA” televizyon ve internet platformlarıyla da uzaktan eğitimi başarıyla yürüttüklerini anlattı.

TRT EBA İlkokul, TRT EBA Ortaokul ve TRT EBA Lise kanallarından eğitimin devamını sağladıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, uzaktan eğitimde çocukların kendi öğretmenleriyle aynı sınıftaymış gibi ders yapabilmeleri için EBA canlı derslerini devreye aldıklarını, Türkiye’deki tüm cep telefonu abonelerine aylık 8 GB’a kadar EBA’ya ücretsiz erişim sağladıklarını dile getirdi.

Bir taraftan bu adımları atarken diğer yandan yüz yüze eğitimin ikamesinin olmayacağı gerçeğinden hareketle yeni eğitim öğretim yılı için hazırlıkları devam ettirdiklerine işaret eden Erdoğan, “Özellikle aşının etkinliğine dair bilimsel verilerin açıklanması, yüz yüze eğitim konusunda bizi daha çok cesaretlendirdi. Hazırlık sürecinde bilim insanlarımızın yanı sıra eğitimin tüm paydaşlarının fikrine başvurduk. Millî Eğitim Bakanlığımız ve Sağlık Bakanlığımız, okullarda alınması gereken önlemleri, yapılması gerekenleri birlikte belirledi. Hijyen, temizlik malzemeleri ve maske tedarikini sağlayarak velilerimizin çocuklarını güvenle okula gönderebileceği bir altyapıyı sağladık. Yine bu süreçte farklı kaynaklardan aşı teminine önem ve öncelik veren vatandaşlarına yaygın, aşı imkânı sağlayan ülkelerin ilk sıralarında yer aldık.” diye konuştu.

“YÜZ YÜZE EĞİTİMİ DEVAM ETTİRMEKTE KARARLIYIZ”

“Gönüllülük esasıyla devam ettirdiğimiz aşılama çalışmalarında uygulanan toplam doz sayımız 100 milyon sınırına doğru gidiyor” bilgisini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İsteyen her vatandaşımız ücretsiz, hızlı ve sıkıntısız bir şekilde aşıya ulaşabilmektedir. Hâlen birçok ülkenin kitlesel aşılamada ciddi sorunlarla karşılaştığını göz önüne aldığımızda bu tablo ülkemiz adına gerçekten önemli bir başarıdır. Millî Eğitim Bakanlığı’nda kurduğumuz dijital altyapı ile okullarımızdaki süreçleri, hastalığın seyrini yakından izliyoruz ve izleyeceğiz. Yüz yüze eğitimi devam ettirmekte kararlıyız. Tüm velilerimizin ve çocuklarımızın özellikle müsterih olmasını istiyorum. Bu vesileyle bir kez daha sırası gelmiş tüm vatandaşlarımı en başta da eğitim camiamızı ve velilerimizi aşılarını olmaya davet ediyorum. Devlet olarak, bu hususta asla zorlayıcı yollara başvurmak istemiyoruz. Ancak salgına karşı en etkili koruyucu silahımız olan aşı imkânını da değerlendirmemiz şarttır. Aşıyla ilgili özellikle sosyal medya mecralarından yayılan bilgi kirliliğine vatandaşlarımız itibar etmesin. Salgının yayılmasını engellemek öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz, velilerimiz başta olmak üzere hepimizin önlemlere uymasına bağlıdır. Çocuklarımızı çok özledikleri okullardan mahrum bırakma lüksümüzün olmadığı bilinciyle hareket etmemiz şarttır. Tedbirlere riayet konusunda herkesin gereken hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün uzun bir aranın ardından yeniden okullarına kavuşan çocukların Türkiye’nin geleceği olduğunu belirterek, ülkenin başarılı bilim insanlarının, siyasetçilerinin, sanatçılarının, iş adamlarının, sporcularının, öğretmenlerinin, askerlerinin, doktorlarının, mühendislerinin yüreği kıpır kıpır atan bu gençlerin arasından çıkacağını söyledi.

“EĞİTİME HARCADIĞIMIZ HER BİR KURUŞU, ÜLKEMİZİN GELECEĞİNE YAPILMIŞ EN ÖNEMLİ YATIRIM OLARAK DEĞERLENDİRİYORUZ”

Cumhuriyetin 100. yılına dair büyük idealleri ve hedefleri olan Türkiye’nin insan kaynağının yetiştiği fidanlığın bu okullar olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Türkiye’yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine ancak kaliteli, özgün, en modern teknolojiyle donanmış bir eğitim öğretim sistemiyle taşıyabiliriz. Bunun için eğitimi harcadığımız her bir kuruşu, ülkemizin geleceğine yapılmış en önemli yatırım olarak değerlendiriyoruz. Göreve geldiğimiz 2002 yılından beri eğitimi daima en öncelikli meselemiz olarak gördük. 2002 yılında Millî Eğitim bütçesi -gençler buna özellikle dikkatinizi istiyorum- sadece 7,5 milyar lirayken 2021 yılında bu rakam 147 milyar liraya yükselmiştir. Nereden nereye… Yükseköğretimi de dâhil ettiğimizde eğitim bütçemiz 211 milyar lirayı aşıyor. Anne babalar okullar açılınca ders kitabı peşinde koşmasın diye okul kitaplarını ücretsiz dağıtıyoruz. Bakın biz, teksir kâğıtlarıyla hazırlanmış kitaplardan okumayı… Onlar da tabii o teksir makinesinin mürekkepleriyle maalesef rezil hâle gelirdi. Abilerimizden onları isterdik, vermezlerdi parayla. Vermezlerdi. Biz bunları yaşadığımız için dedik ki ‘Yeni nesil aynı durumu yaşamasın.’ Ve kuşe kâğıtla kitaplarınızı hazırladık ve masaların üzerine, sıraların üzerine bunları koyduk. Ülkemiz genelindeki derslik sayısı neydi? 343 bin. Bunu nereye çıkardık? 601 bine taşıdık. Neden? Sınıflarımız hem kalabalık olmasın, sınıflarımızdaki öğrenci sayısı da ciddi manada azalsın. 2002 yılından bugüne kadar toplam 700 bin öğretmenimizin atamasını gerçekleştirdik. Öğretmen noktasında açığımız kalmasın. Bunu istedik. Cuma günü yaptığımız 20 bin öğretmen atamasıyla eğitim ordumuzu daha da güçlendirdik. Eskiden boş geçen dersler ya da farklı branş öğretmenlerinin girdiği dersler varken, hamdolsun artık bu tür sorunlar ortadan kalkmıştır.”

Türkiye’deki ortalama sınıf mevcudunun ilkokullarda, bugün Birleşik Krallık, Avustralya, Fransa gibi ülkelerden daha düşük olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun çok önemli bir başarı olduğuna dikkat çekerek, OECD ülkeleri ortalamasına göre liselerde öğretmen başına 13 öğrenci düşerken Türkiye’de bu sayının 12 olduğunu ifade etti.

“YILLARCA HAKSIZLIĞA VE HUKUKSUZLUĞA MARUZ KALAN İMAM HATİP OKULLARI VE MESLEK LİSELERİNİ DİĞER OKULLARLA EŞİT HÂLE GETİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, okuma becerileri alanında puanını en çok arttıran ikinci ülke, matematik ve fen okuryazarlığı alanında ise puanlarını en çok arttıran birinci ülke olduklarını dile getirerek, “Nereden nereye getirdiniz bizleri? İnanıyorum ki bu mesleki eğitimde, sizler bize inşallah çok çok daha büyük başarılar getireceksiniz. Bunda eğitim sistemimizi komplekslerinden kurtararak daha özgürlükçü, çoğulcu ve adaletli yapıya kavuşturmamızın önemli payı var” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllarca ötelenen, haksızlığa ve hukuksuzluğa maruz kalan imam hatip okulları ve meslek liselerini diğer okullarla eşit hâle getirdiklerini anlatarak, kat sayı uygulamasının son bulmasıyla meslek liselerinin 28 Şubat öncesinde sahip olduğu cazibesini tekrar kazanmaya başladığını ifade etti.

Meslek liselerinin artık patent alacak düzeyde yeniliklere imza attığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Meslek liselerimiz 2020 yılında 12 patent, 8 faydalı model ve 109 tasarım ve 59 marka tescili olmak üzere toplam 188 ürünün tescilini almıştır. Bu yıl hedefi 250 ürün tescili olarak belirledik. İnşallah buna da ulaşacağız. Bu TEKNOFEST yarışmalarında filan oralarda varışa odaklananlar siz meslek lisesi mezunlarısınız. Neler yapıyorsunuz neler… Daha iyi olacak. Türkiye’nin 2023 hedefleri ile 2053 ve 2071 vizyonuna ulaşmasında mesleki eğitimin oynayacağı kritik rolünün farkındayız. Ülkemiz ihracatta, üretimde, sanayide, teknolojide çağ atladıkça mesleki becerileri yüksek kalifiye ihtiyacı artıyor.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, istihdamda “ara eleman” diye bir kavramın olduğunu ve bu ara elemanın yetiştiği yerlerin de burası olduğunu anlatarak, “Sizin lisenizden yetişiyor bunlar artık sağı, solu araştırmaya gerek yok. Ara eleman mı lazım, Sultanahmet Meslek Lisesi. İşte buradan yetişecek. Bugün rekordan rekora koşan özel sektörün en fazla sıkıntı çektiği konuların başında bu ara elaman meselesi geliyor ama bundan sonra çekmeyecek. İlla üniversiteyi bitirmeniz de şart değil. Siz buradan çıktıktan sonra ara elaman olarak hemen istihdam edilebilecek imkânı sağlayacaksınız. Tabii ardından üniversite de geliyor. Üniversite ile birlikte işin yükseğini yapmış olacaksınız o zaman çok daha farklı olacak” diye konuştu.

28 Şubat zihniyetinin sırf imam hatiplerin önünü kesmek amacıyla eğitim sistemimizde açtığı bu derin yarayı bir an önce tamamen kapatmaları gerektiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Özel sektörümüzün ve sanayicilerimizin de katkısını alarak mesleki eğitimde, eğitim-üretim-istihdam çevrimini güçlendiriyoruz. Bu amaçla yeni projeleri hayata geçirmeye başladık. 2020 yılının ekim ayında başlatılan mesleki eğitimde 1000 okul projesi, mesleki eğitimde gerçekleştirilen iyileşmenin, tüm mesleki ve Teknik Anadolu Liselerine yaygınlaştırılması yönünde attığımız önemli adımdır. Proje kapsamında belirlenen 1000 mesleki ve Teknik Anadolu Lisesin’e bir yıldan daha az sürede toplam 1 milyar liralık altyapı ve eğitim desteği sağlanmıştır. Sağ olsun İstanbul’da valimiz dâhil çok ciddi bir gayretle okullarımızın bu noktada adedini artırmak suretiyle buradaki Teknik Anadolu Meslek Liselerinin sayısının artması bizim öğrencilerimizin sayısal olarak da daha düşük sayıda sınıflarda yer almalarını sağlayacak ve böylece sizlerin üniversiteler girmek, üniversitelere girmekten öte süratle oralardan mezun olarak inşallah hayatınızı çok daha zengin kılacaktır.”

“BAŞARILI BİR MÜHENDİS, DOKTOR, SİYASETÇİ, İŞ ADAMI, SANATÇI, SPORCU OLMAYI İSTERKEN AYNI DERECEDE İYİ İNSANLAR OLMAYI DA HEDEFLEMELİYİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu liselerin tümünde laboratuvar eksiklerinin giderildiğini, mevcut laboratuvar ve atölyelerin ise son teknoloji ile uyumlu bir şekilde güncellendiğini belirterek, mesleki eğitimi özendirmeye gelecek dönemde de devam edeceklerini dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Eğitimi Bakanı’nın da gayretleriyle yakında Türkiye’yi bu alanda çok daha farklı bir konuma taşıyacaklarını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğrencilere hitaben devam ettiği konuşmasında, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sizler, tarihi ile büyük, hedefleriyle büyük, değerleri ve vicdanı ile büyük bir milletin evlatlarısınız. Sizler milletimizin umudu, aydınlık yarınlarımızın teminatısınız. Ne yapıyorsak sizler için, sizin istikbaliniz için yapıyoruz. Sizlere daha güçlü, daha müreffeh, daha itibarlı bir ülke bırakma gayesiyle gece-gündüz çalışıyoruz. Eğitim çağındaki evlatlarımızın en nitelikli, en donanımlı şekilde yetişmesi için hiçbir fedakârlıktan çekinmiyoruz. Öğretmenleriniz ve aileleriniz de sizin hayallerinizi gerçekleştirmeniz için emek veriyor, ter döküyor, mücadele ediyor. Sizlere tavsiyem Allah’ın her birinize bahşettiği yeteneklerin, kabiliyetlerin, özünüzde bulunan o gizli hazinelerin farkına varmanızdır. Yaratılmışların en şereflisi olan insan, bu dünyada ulvi bir gaye için vardır. Bizler sadece kendimizden değil, ailemizden, arkadaşlarımızdan ve bağrından çıktığımız milletimizden de sorumluyuz. Başarılı bir mühendis, doktor, siyasetçi, iş adamı, sanatçı, sporcu olmayı isterken aynı derecede iyi insanlar olmayı da hedeflemeliyiz.”

Sporcuların Tokyo Paralimpik Olimpiyatları’nda sergiledikleri başarılara değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hele hele hani şu son Tokyo Paralimpik Olimpiyatları’nda o azmin, o gayretin neticesinde altın, gümüş, bronz alanları izledik değil mi? Gördünüz, yani bir kol, bir diğer kol yok, ayaklar yok ama altına gitti. Demek ki azmin, gayretin, inancın önünde hiçbir şey dayanmıyor. Bunu hangi branşta yapıyor? Yüzmede. Kulvarında giderken de sağa-sola sapma yok. Aynen kulvarında durumu koruyor. Ne ile? Azmiyle inancıyla. Bence o gencimizin başarısı bize birer örnektir. İnşallah bizler de sizler de bu gençlerimizin başarısını aynen sağlamalısınız. Niye sizler de birer Sümeyye olmayasınız? İki kol yok. Ama Sümeyye altına koşuyor, altına yüzüyor. Bunu sağlamalısınız” diye konuştu.

Hayatta vicdanlı, ahlaklı, merhametli, özgüven ve sorumluluk sahibi bireyler olmanın, en az okul ve işteki başarı kadar önemli olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Akıl ve kalp, insanı insan yapan iki rehber, iki yol göstericidir. Bunun için sizlerden, ufkunuzu geniş, zihninizi açık, merakınızı canlı, kalbinizi temiz, vicdanınızı önde tutmanızı bekliyoruz. Lütfen kimsenin içinizdeki heyecanı örselemesine müsaade etmeyin. Gözü ve gönlü pas tutmuşların, umudunuzu karartmasına izin vermeyin. Kendinize inanın, milletinize inanın, her karışında bir şehit yatan bu güzel ülkemizin gücüne inanın. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşı olmaktan daima iftihar edin. Yüzlerinizdeki umudu, gözlerinizdeki ışığı görüyor, ülkemizin aydınlık geleceğine bütün kalbimle inanıyorum. Umudunuzun tazelendiği bu anlamlı günde her birinize başarılar diliyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından beraberindekiler, öğretmen ve öğrencilerle beraber ders zilini çaldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve beraberindekiler daha sonra sınıfları gezerek, öğrencilerle bir araya geldi.

Dünya

“Almanya ile ticaret hacmimizi 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ile ortak basın toplantısı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Steinmeier ile düzenledikleri ortak basın toplantısında yaptığı açıklamada, “NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier ve heyetini Ankara’da misafir etmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretin, Steinmeier’in Cumhurbaşkanı olarak Türkiye’ye yaptığı ilk ziyaret olması ve Türkiye-Almanya Dostluk Anlaşması’nın 100’üncü yılına tekabül etmesi bakımından değerli olduğunu söyledi.

Beşeri bağlarla bugüne kadar hep güçlenen Türk-Alman dostluğunun, kuvvetlenerek gelişmeye devam edeceğine inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kıymetli dostum Steinmeier’in ilişkilerimizi ilerletme konusunda bizimle hemfikir olduğunu görmekten ayrıca memnuniyet duyuyorum. Bu vesileyle Almanya’ya ve Alman halkına 6 Şubat depremlerinde milletimizle sergiledikleri dayanışma için tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

“ALMANYA İLE İKİLİ İLİŞKİLERİMİZİN EN MÜSTESNA ORTAK PAYDASI VE TAŞIYICI SÜTUNU GÜÇLÜ, BEŞERİ BAĞLARIMIZDIR”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Gaziantep’e giderek, Almanya’nın katkısıyla inşa edilen ilkokulu ve Nurdağı konteyner kentini ziyaretinin kendilerini duygulandırdığı ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bugün gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, ülkelerimiz arasındaki çok boyutlu ilişkileri ikili olarak ele alma fırsatını bulduk. NATO müttefikimiz Almanya ile güvenlikten ekonomiye, kültürden bilime, her alanda yoğun ilişkilere sahibiz. 50 milyar doları bulan ikili ticaret hacmimizi dengeli biçimde, 60 milyar dolar seviyesine ulaştırmayı hedefliyoruz. Karşılıklı yatırımların arttırılmasına bu bakımdan özel önem veriyorum. Savunma sanayii alanındaki iş birliğimizi de ikili ilişkilerimize ve müttefiklik ruhuna uygun şekilde ilerletmek arzusundayız. Savunma sanayinde karşılaştığımız kısıtlamayı artık gündemimizden tamamen çıkartalım istiyorum.

Türkiye ve Almanya’nın bilhassa savunma alanında engelleri değil bundan sonra ortak üretim projelerini konuşacağını ümit ediyoruz. Turizm alanındaki iş birliğimiz de her geçen gün gelişmektedir. 2023’te Almanya’dan 6 milyonu aşkın turisti ülkemizde ağırladık. Bu rakamı daha da yukarılara taşıyacağımıza inanıyorum. Almanya ile ikili ilişkilerimizin en müstesna ortak paydası ve taşıyıcı sütunu güçlü, beşeri bağlarımızdır. Bundan 63 yıl önce Sirkeci Garı’ndan uğurladığımız insanlarımızın sayısı 3,5 milyona ulaştı. 63 yıllık süre zarfında Türk toplumu, gurbetçilikten çıkarak Almanya’nın sosyal, ekonomik, kültürel ve akademik hayatında kritik rolleri üstlenmeye başladı.”

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in heyetinde yer alan temsilcilerin de bunun örneği olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşlarımızın kültürden sanata, siyasetten bilim ve ticarete kadar her alanda önemli başarılarına şahit oluyoruz. Alışılagelmiş kalıpları yıkan, ön yargıları kıran, önlerine çıkan engelleri tek tek aşarak Türkiye-Almanya arasında beşeri bir köprü vazifesi gören tüm vatandaşlarımızla gurur duyuyoruz” dedi.

Görüşmelerde Almanya’daki Türk toplumunu ilgilendiren konuları ele aldıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk toplumunun eşit katılım temelli entegrasyonuna önem verdiklerini ve teşvik ettiklerini dile getirdi.

Çifte vatandaşlığı mümkün kılan yeni Alman vatandaşlık esasını, bu bağlamda atılmış kıymetli bir adım olarak gördüklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak Avrupa’yla birlikte Almanya’da yükselen yabancı karşıtı, İslam düşmanı, aşırı sağcı ve ırkçı örgütlere ilişkin endişelerimiz giderek artıyor. Solingen Faciası’ndan 31 yıl sonra benzer bir saldırıda maalesef ikisi çocuk, dört kardeşimizi kurban verdik. 25 Mart’ta yaşanan menfur hadisenin tamamen aydınlatılması ve sorumlularının cezalandırılması noktasında beklentilerimizi paylaştım” değerlendirmesinde bulundu.

“TERÖRLE MÜCADELE HUSUSUNDA ALMAN MAKAMLARINDAN DAHA FAZLA DAYANIŞMA BEKLEDİĞİMİZİ İFADE ETTİK”

Terör örgütleri PKK/PYD ve FETÖ başta olmak üzere Türklerin huzurunu kaçıran ve temsilciliklere saldıran terör örgütleriyle mücadeleye de değindiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Müttefiklik hukukumuza zarar veren bu örgütlerle mücadelede daha etkin iş birliğine ihtiyacımız bulunuyor. Terörle mücadele hususunda Alman makamlarından daha fazla destek ve dayanışma beklediğimizi ifade ettik” dedi.

Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerinin de gündemlerinde yer aldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Gümrük Birliği ve vize serbestisi başta olmak üzere atılması gereken adımları ele aldık. Sayın Cumhurbaşkanı’yla bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında görüş alışverişinde de bulunduk. Bu vesileyle Gazze’de 200 gündür yaşanan benzeri görülmemiş zulmün son bulması çağrımızı tekrarladım. Netanyahu, sırf siyasi ömrünü uzatmak adına kendi vatandaşları dâhil tüm bölgemizin güvenliğini tehlikeye atıyor. İsrail yönetiminin, Gazze’de işledikleri insanlık suçlarını ve katliamlarını gündemden düşürme çabalarına prim verilmemesi gerekiyor.

İsrail’in saldırıları devam ettiği müddetçe hem bölgesel hem de küresel barışa yönelik tehditlerin arttığının herkes bilincindedir. İran ile İsrail arasında geçtiğimiz hafta tırmanan gerilim, bunun en son ve en çarpıcı örneğidir. Masumların ölüm, açlık ve sefalete mahkûm edilmesinin ızdırabının, nesiller geçse de unutulmayacağını hepimiz çok iyi biliyoruz. Türkiye olarak bu konuda ilk günden itibaren kararlı, vicdanlı ve cesur bir duruş sergiledik. İnşallah bundan sonra da ateşkesin sağlanması, kesintisiz ve yeterli insani yardımın Filistin halkına ulaştırılmasına yönelik çabalarımızı arttırarak sürdüreceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın Haziran ayında Almanya’da düzenleneceğini hatırlatarak, “Millî Takımımız da bu turnuvada mücadele edecek. Turnuvada yer alacak tüm milli takımlara ve organizasyonda yer alacak ekiplere şimdiden başarılar ve kolaylıklar diliyorum” dedi.

“İSRAİL İLE YOĞUN TİCARİ İLİŞKİLERİ ARTIK AYAKTA TUTMUYORUZ”

Bir basın mensubunun, “İsrail’e karşı sık sık sesinizi yükseltiyorsunuz, Netanyahu’yu Nazi yöntemleri uygulamakla suçluyorsunuz fakat aynı zamanda yoğun ticari ilişkileri ayakta tutuyorsunuz. Bunu nasıl açıklarsınız?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Yoğun ticari ilişkileri artık ayakta tutmuyoruz. O iş bitti. Bunu da kısa zaman önce Dışişleri Bakanım açıkladı. Fakat şunu bilmenizi istiyorum; şu anda İsrail’in Gazze’ye yaptığı saldırılardaki ölüm sayısı ne yazık ki 45 bini buldu. Bu rakamı bir kenara koymamız söz konusu olamaz. Yaralılar 75 bini buldu ve bu yaralılar içerisinde durumu ağır olanların bir kısmını biz ülkemize aldık. Burada tedavileri devam ediyor. Çocuk, kadın, yaşlı… Burada maalesef ağır manzara var. Bu manzarayı Alman dostlarımızın görmesi lazım. Gazze, Filistin tamamıyla yerle yeksan olmuş, her taraf yıkılmış. Böyle bir durumda. Kaldı ki İsrail’le Gazze’nin silah, mühimmat, araç, gereç bunlar zaten mukayese edilmez. Bunları görerek değerlendirmeyi yapmak lazım. Bütün bunların yanında tüm Batı kimin yanında yer alıyor? İsrail’in yanında yer alıyor. İsrail’in acımasız saldırıları karşısında Gazze’nin böyle bir imkânı var mı? Yok. İmkânsızlıklar içerisinde bütün bunlara rağmen biz şu anda rehinelerin takası noktasında bir gayret ve mücadelenin içerisindeyiz. Temenni ederiz ki bu takasta başarılı oluruz.”

HABER BURADA

Dünya

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde

“Türkiye’ye Hoş Geldiniz”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’ye resmî ziyarette bulunan Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier’i Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde resmî törenle karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören alanındaki yerlerini almalarının ardından iki ülkenin millî marşları çalındı. Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in tören kıtasını selamlamasından sonra iki lider heyetlerini birbirlerine takdim etti.

Türkiye ve Almanya bayrakları önünde basın mensuplarına poz veren Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, daha sonra baş başa ve heyetler arası görüşmelerini gerçekleştirmek üzere Cumhurbaşkanlığı Külliyesine geçti.

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Eğitim Bakanı Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ve beraberindeki çocukları kabul etti.

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge