Connect with us

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başta Marmara olmak üzere, müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 5 Haziran Dünya Çevre Günü Toplu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Başta Marmara olmak üzere, bu müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Biz bunu yapar mıyız? Yaparız. Biz bunu Haliç’te yaptık mı? Yaptık. Haliç’i nasıl temizlediysek ki daha büyük bela idi, inşallah müsilaj belasından da denizlerimizi kurtaracağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapımı tamamlanan Pendik Millet Bahçesi’nde düzenlenen “5 Haziran Dünya Çevre Günü Toplu Açılış Töreni”ne katıldı.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün Zonguldak’ta Uzun Mehmet Camii’nin yanındaki millet bahçesinin hem hizmete açıldığını hem de bizzat görme imkânı bulduğunu belirterek, şehre yakışan güzel bir eseri Zonguldak’a kazandırmış olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul, Aydın, Kars, Malatya, Muş, Trabzon, Mersin ve Adıyaman’daki 10 ayrı millet bahçesinin daha “Dünya Çevre Günü”nde hizmete açıldığını dile getirerek, ayrıca Van, Niğde ve Batman’daki atık su arıtma ile Artvin Hopa’daki içme suyu arıtma tesislerinin açılışının gerçekleştirildiğini anlattı.

Yine Antalya Alanya, Kocaeli Körfez, İstanbul Tuzla, Ankara Kızılcahamam ve Gaziantep Şehitkamil ilçelerindeki atık getirme merkezlerinin de bugün hizmete sunulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, aynı zamanda Antalya Kaş, İstanbul Pendik, Konya Kulu, Muğla Seydikemer ilçelerinde yapımı tamamlanan bisiklet yollarının da resmî açılışının gerçekleştirildiğini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplamda 814 milyon lirayı bulan millet bahçesi, atık su arıtma tesisi, atık getirme tesisi ve bisiklet yolunun halkın istifadesine sunulmuş olduğunu ifade ederek, Muğla’daki 37 mavi bayraklı halk plajı, Köyceğiz ve Dalyan’da 38 korunan alan, Muğla Gökova, Konya Beyşehir, Samsun Kızılırmak’ta 120 koruma izleme alanı ile Kastamonu’da doğu çınarı ve Mersin’de zeytin olarak 84 anıt ağacıyla ilgili çalışmaların resmî açılışının da bu törenle gerçekleştirildiğini söyledi.

“SALGIN DÖNEMİNDE YEŞİL ALANLAR İNSANLARA NEFES BORUSU İŞLEVİ GÖRDÜ”

Tüm eser, tesis ve hizmetlerin hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, eserlerin Türkiye’ye kazandırılmasında emeği geçenlere şükranlarını sundu.

Hastanelerin salgın döneminde milletin sağlığının korunmasında hayati öneme sahip olduğu gibi millet bahçeleri başta olmak üzere yeşil alanların da adeta insanlara nefes borusu işlevi gördüğünü kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Daha 20 yıl öncesine kadar pek çok şehrimizin yakasına yapışan hava kirliliği sorununun ülke genelinde önemli ölçüde azaltılmasında doğalgazın yaygınlaştırılması yanında açtığımız parkların ve bahçelerin büyük rolü olmuştur. Çevre alanında gerçekleştirdiğimiz hizmetleri millet bahçeleri projelerimizle taçlandırıyoruz. Ülkemizin tamamında toplam 56 milyon metrekarelik bir alanı bulan 324 millet bahçesi yapmak için kollarımızı sıvamıştık. Bugüne kadar 61 millet bahçesini tamamlayarak hizmete sunduk. 46 ilimizde 10 milyon metrekarelik bir alana sahip 80 millet bahçesi şu anda yapım aşamasındadır. Ayrıca ülke genelinde 183 millet bahçesiyle ilgili çalışmalarımız da proje ve ihale safhasındadır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu projeyle sadece şehirlere yeşil alanlar kazandırmakla kalmayıp aynı zamanda çocuklardan yaşlılara kadar her kesimin ihtiyaç duyduğu sosyal alt yapıyı da milletin hizmetine sunduklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, inşa edilen her millet bahçesiyle şehirlere, bulunduğu bölgeye sosyal, kültürel ve ekonomik değer katan cazibe alanları oluşturduklarına işaret etti.

Çoğu şehir merkezlerinde yer alan millet bahçelerinin afetlerde de toplanma alanı hizmeti vereceğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte dün Uzun Mehmet Camii’ni açtık. Ama Uzun Mehmet Camii’ni açmakla kalmadık, şu anda burada Uzun Mehmet Camii ile birlikte tüm oradan itibaren Karadeniz sahilini adeta bir kordon boyu olarak bitirecek yeni bir projeyi de Zonguldak’ta hayata geçireceğiz” dedi.

“AĞAÇLANDIRMADAKİ FAALİYETLERİMİZİ DAHA DA HIZLANDIRACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirlerin merkezlerine millet bahçeleri ve diğer çalışmalarla dikilen milyonlarca ağacın huzurla dinlenilecek bir gölge hem de çocuklara çevre sevgisini aşılayacak bir sembol olarak asırlarca yaşayacağına inandığını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde şehirde yaptığı ağaçlandırma ve yeşil alan çalışmalarını hatırlatarak, “Çevre bizim işimiz. Yeşil bizim işimiz. Biz bundan sonra da bunu yapmakla kalmayacak, bu noktada özellikle ağaçlandırmadaki faaliyetlerimizi daha da hızlandıracağız” dedi.

Bisiklet yollarını da şehirlerdeki insanların hayat kalitesini artıran hizmetler arasında gördüğünü aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilhassa büyükşehirlerde fiziki hareketleri giderek azalan insanların sağlıklarını korumak ve trafik yükünü azaltmak için bisiklet kullanımını teşvik ettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hazırlıklarını sürdürdüğümüz Türkiye Bisiklet Yolu Master Planı’nı tamamladığımızda Avrupa bisiklet ağı ile ülkemizi bütünleştirmiş olacağız. Planın tamamlanan güzergâhlarıyla ilgili uygulama projelerinin önemli bir kısmını bu yaz aylarına yetiştirmeye gayret edeceğiz. Proje tamamlandığında Edirne’den bisiklete binen bir vatandaşımız Hakkâri’ye kadar güvenli ve kolay bir şekilde gidebilecektir” açıklamasında bulundu.

“KARBONDİOKSİT EMİSYONLARINI KATI ATIK TOPLAMA TESİSLERİYLE KONTROL ALTINA ALMAYI BAŞARDIK”

İnsan ve çevre sağlığının korunmasında kritik öneme sahip katı atık toplama tesislerini de ülke genelinde yaygınlaştırdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kuraklığın giderek daha büyük bir tehdit hâlini aldığı şu dönemde yer altı ve yer üstü su kaynaklarımızı korumanın önemi artıyor. Küresel ısınmanın en önemli sebeplerinden biri olan çöplerden yayılan metan gazı ve karbondioksit emisyonlarını inşa ettiğimiz katı atık toplama tesisleriyle kontrol altına almayı başardık. Aynı şekilde biliyorsunuz Kartal, Pendik burada da yine metan gazı çöp depolama alanlarıyla bir tehdit vardı ve bu tehditten de Pendik’imizi, Kartal’ımızı yine biz kurtardık. Şimdi oralarda konutlar var. Yaptığımız yatırımlarla sayısını 15’ten 90’a yükselttiğimiz katı atık toplama tesislerimiz nüfusumuzun 70 milyonuna hizmet veriyor. İnsan sağlığını koruma ve suyun kirlenmesini önlemede bir diğer önemli yatırımımız atık su arıtma tesisleridir. Ülkemizdeki atık su arıtma tesislerinin sayısını 145’ten 1170’e çıkartarak belediye nüfusunun yüzde 90’ına hizmet verebilir hâle getirdik. Gelişen teknoloji sayesinde artık atık suyun pek çok farklı alanda kullanılma imkânı doğmuştur. Bu yöndeki yatırımları ve çalışmaları da destekliyoruz.”

“MÜSİLAJ GİBİ SORUNLARIN KAYNAĞI ARITILMADAN DENİZLERE BIRAKILAN ATIK SULAR”

Konuşmasında Marmara Denizi’nde görülen müsilaj sorununa da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, müsilaj gibi sorunların kaynağının arıtılmadan denizlere bırakılan atık sular olduğunu söyledi.

Bu konuda Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a talimat verdiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Hiç gecikmeden ‘İstanbul Büyükşehir Belediyesi niye bunu yapmıyor, İzmir niye yapmıyor, Konya bunu niye yapmıyor, şu niye yapmıyor, bu niye yapmıyor?’ demeyeceğiz. Çevre Şehircilik Bakanlığı olarak bu işi koordinasyonuna alacaksınız, üniversitelerle beraber el ele verip bütün başta Marmara olmak üzere, bu müsilaj belasından denizlerimizi kurtaracağız. Biz bunu yapar mıyız? Yaparız. Biz bunu Haliç’te yaptık mı? Yaptık. Haliç’i nasıl temizlediysek ki daha büyük bela idi, inşallah müsilaj belasından da denizlerimizi kurtaracağız. Tabii benim korkum şimdi bu Karadeniz’e yayılır, Karadeniz’den bir de Marmara’ya bunun bir girdisi olursa bela büyüktür. Hiç gecikmeden bu adımı atmamız lazım. Tabii iklim değişikliği sebebiyle deniz suyu sıcaklığındaki artışın da bu tabloda önemli bir payı var. Bakanlığımız 300 kişilik bir ekiple Marmara’nın 91 ayrı noktasında, karada da tüm atık su arıtma, katı atık tesisleriyle kirlilik kaynağı olabilecek her yerde şu anda denetimlerini sürdürüyor. Müsilaj istilası ancak belediyelerden üniversitelere ve özel sektörümüze kadar tüm kurumlarımızın ortak gayretiyle çözülebilecek bir sorundur. Hazırladığımız eylem planıyla tüm kurumlarımızın katkısını alarak bu meselenin üstesinden geleceğimize inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşref-i mahlûkat sıfatıyla insanın en başta gelen görevinin Allah’ın emanetleri olan tabiata, hayvanlara, canlı, cansız diğer tüm varlıklara müşfik davranmak, onlarla uyum içerisinde hayatını sürdürmek olduğunu söyleyerek, insanla çevre arasındaki bu ilahi ölçünün şehirleşme anlayışlarının da özü olduğuna dikkati çekti.

“Şehirde yaşayanın ‘medeni’, şehir dışında yaşayanın ‘vahşi’ olduğu anlayışı bize ait değildir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Tam tersine bizde vahşi, nerede yaşarsa yaşasın vahşidir. Medeni de aynı şekilde nerede yaşarsa yaşasın medenidir. Bir başka deyişle yaşadığı çevreye saygısı ve üretimiyle değer katan insan hayatını nerede sürdürürse sürdürsün medenidir. Buna karşılık yaşadığı çevreyi tüketen, kirleten, çirkinleştiren, sadece alan ama ona hiçbir şey vermeyen kişi de nerede yaşarsa yaşasın medeniyet dairesinin dışında demektir. Köylerde nice medeni insana rastlarken, şehirlerde de nice vahşinin kol gezdiğini görebiliyoruz. İçtiği sudan soluduğu havaya, kopardığı bitkiden tükettiği yiyeceğe kadar her konuda emanet bilinciyle, kul hakkı şuuruyla hareket eden insanlardan oluşan bir toplumda diğer pek çok araz gibi, çevre sorunu da olamaz. Rahmetli bir hocam şöyle derdi; ‘Çocuklar sakın ha’ çevreciliği konuşuyoruz ya, çevre günündeyiz ya, ‘Arabasında giderken içtiği sigarayı kalkıp da arabasının penceresinden dışarı atıyorsa o bir çevre katliamı yapıyor demektir.’ İnceliği görüyor musunuz? ‘Sigarasının paketini atıyorsa o bir çevre katliamı yapıyor demektir.’ Affınıza sığınıyorum, ‘Eğer giderken yolun kenarına tükürse bile o bir çevre katliamı yapıyor demektir.’ İşte biz böyle bir medeniyetten geliyoruz. Şehirlerimize de bu anlayışla bakmamız şarttır.”

“GÜZEL ŞEHİRLERİ BETON, DEMİR, CAM MALZEMELER DEĞİL, GÜZEL YÜREKLİ İNSANLAR İNŞA EDER”

“Toprağı sadece çok katlı binalar dikerek, yollar, köprüler, altyapı tesisleri yaparak şehir hâline getiremezsiniz” uyarısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, kuru toprağı canlı bir şehir hâline getirenin, hayata bakışları ve günlük pratikleriyle onun içinde yaşayan inşalar olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güzel şehirleri beton, demir, cam malzemeler değil, güzel yürekli insanlar inşa eder. Yürekler bozulmuşsa, hangi malzeme kullanılırsa kullanılsın ortaya çıkan şehirler güzelliği yansıtmaz. Ecdadımızın inşa ettiği ve hâlâ hayranlıkla baktığımız şehirlerin altında işte bu anlayış vardır. Kendi medeniyetimizin mührünü şehirlerimize vuracak bir tasavvuru yerleştirmek için gece-gündüz mücadele ediyoruz” şeklinde konuştu.

Hacı Bayram Veli Hazretleri’nin “İnsan şehri inşa ederken aslında taşla toprağın arasında kendini de inşa eder” sözünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün de ihtiyaçları olanın bu idraki canlı tutmak, yükseltmek, her işe rehber kılmak olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her alanda olduğu gibi çevre alanında da büyük ve güçlü Türkiye’nin inşasını, ilhamını kadim medeniyetimizden alan bir anlayışla süratlendirmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Pendik Millet Bahçesi’ni “muhteşem” olarak nitelendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı yapılan millet bahçesi, atık su arıtma tesisleri, atık getirme tesisi ve bisiklet yolu projeleriyle mavi bayrak koruma alanı, koruma, izleme ve anıt ağaç çalışmalarının tekrar hayırlı olmasını diledi.

Pendik Millet Bahçesi’nde faaliyet yürüten çevre gönüllüsü müfettiş çocukları da gözlerinden öptüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum ile ekibine de tekrar teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından, kurdele keserek, yapımı tamamlanan projelerin açılışını gerçekleştirdi.

Açılış töreninin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pendik Millet Bahçesi’ni gezdi.

Dünya

“Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz. Türkiye ve Yunanistan olarak atacağımız ortak adımlarla dünyaya örnek olalım arzusundayız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı kapsamında resmî ziyarette bulunduğu Atina’da, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan’ı son olarak 2017’de ziyaret ettiğini, bu ziyaretin 65 yıl aradan sonra Türkiye’den Yunanistan’a devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk ziyaret olduğunu hatırlattı.

Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı dolayısıyla tekrar Atina’da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunan makamlarına teşekkür etti.

“TİCARET HACMİMİZİN 10 MİLYAR DOLARA ÇIKARILMASINDA MUTABIK KALDIK”

Türkiye-Yunanistan münasebetlerinde mevcut olumlu ivmeyi daha da geliştirmek istediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyimizin beşinci toplantısını yedi yılın ardından bugün gerçekleştiriyor olmamız, bu niyetimizin bir göstergesidir. Bir sonraki toplantı için bu kadar ara vermeyeceğimizi ve kuruluş bildirgesinde ifade olunduğu üzere yılda en az bir kez bu buluşmayı gerçekleştirmenin her iki ülke için de hayırlı olacağını düşünüyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile faydalı görüşmeler yaptıklarını dile getirerek, şunları kaydetti: “Sayın Başbakanla ikili görüşmemizde iş birliğimizi geliştirmek maksadıyla atılabilecek adımları ele aldık. Üst düzey temasların devamı çerçevesinde aramızdaki diyalog kanallarının her seviyede açık tutulmasının önemini vurguladık. Başbakanlığım döneminde teşkil edilen Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi mekanizmasının, ilişkilerimizin olumlu gündem temelinde ilerletilmesine katkı sağladığının altını çizdim. Dostane ilişkiler ve iyi komşuluk hakkında Atina Bildirgesi ile ilişkilerimizi geliştirme yönündeki irademizi en üst seviyede teyit etmiş olduk. 2021 yılında oluşturulan Ortak Eylem Planı çerçevesindeki çalışmaların somut neticelerini görmekten ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Sayın Başbakan ile görüşmemizde şu an itibarıyla yaklaşık beş milyar dolar civarında olan ticaret hacmimizin 10 milyar dolara çıkarılmasında mutabık kaldık. İpsala-Kipi Sınır Kapısı’nda ikinci köprü inşası gibi ulaştırma projelerinin önemine işaret ettik.”

“AZINLIKLARIN HUZUR VE REFAHININ ARTMASI, İLİŞKİLERİMİZİ OLUMLU YÖNDE ETKİLEYECEKTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan gerek turizm gerek kültürel alanda ilişkileri geliştirmek istediklerini vurgulayarak, “Sayın Başbakan ile görüşmelerimizde Ege ve Doğu Akdeniz’deki tutumlarımız hakkında görüş alışverişinde bulunduk ve dışişleri bakanlarımızın bu konudaki çalışmaları, kararlı bir şekilde ele almalarını istedik. Mevcut sorunlarımızı yapıcı diyalog, iyi komşuluk ve uluslararası hukuk çerçevesinde müşterek çabalarla çözüme kavuşturmak samimi temennimizdir” diye konuştu.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile terörle mücadele alanındaki iş birliğinin nasıl geliştirilebileceğini de ele aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu minvalde beklentilerimizi bir kez daha dile getirdik. Özellikle Lavrion Kampı’nın kapatılmasını memnuniyetle karşıladık. Yunanistan’da teröristlere barınma imkânı sağlayan benzeri kampların oluşmaması için dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdim. Yunanistan’daki Türk azınlığı ve ülkemizdeki Rum azınlığı, beşeri ve kültürel zenginliğimizin yapı taşlarıdır. Azınlıkların huzur ve refahının artması, ilişkilerimizi olumlu yönde etkileyecektir. Batı Trakya Türk azınlığının durumunda uluslararası hukukun gerektirdiği iyileştirmelerin yapılması yönündeki beklentilerimizi ifade ettik. Kıbrıs meselesinin, adadaki gerçekler temelinde, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması, tüm bölgenin yararına olacaktır.”

“ULUSLARARASI TOPLUM, İŞLENMEKTE OLAN SAVAŞ SUÇLARI KARŞISINDA SESSİZ KALMAMALIDIR”

Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile ikili ilişkilerin yanı sıra mevcut bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında da fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Gazze başta olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan dramı ele aldıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin en başından beri sivillerin hedef alınmasını hiçbir şekilde tasvip etmediğini dile getirdiğini hatırlatarak, şu görüşleri paylaştı: “Yaşananların, Gazze halkının toplu şekilde cezalandırılmasına dönüşmesi, çoğunluğu çocuk ve kadın 17 bin masum Filistinli sivilin katledilmesi, vicdanları yaralamaktadır. Uluslararası toplum, işlenmekte olan insanlık ve savaş suçları karşısında sessiz kalmamalıdır. Kalıcı ateşkesin bir an evvel tesisi, insani yardımların engelsiz akışının temini, hepimizin önceliği olmalıdır. Son gelişmelerle birlikte 1967 sınırlarında bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz Filistin devletinin tesisinin artık kaçınılmaz olduğunu bir kez daha gördük. Türkiye olarak adil bir barışın uygulanması noktasında garantör olarak sorumluluk almaya hazır olduğumuzu açıkladık. Gazze’de had safhadaki insani yardım ihtiyacı bağlamında ilk günden beri yardımlarımızı hızla sürdürüyoruz. Uluslararası toplumun da yardımların devamı noktasında gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.”

“ARAMIZDA ÇÖZÜLEMEYECEK HİÇBİR SORUN YOK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Yunanistan’ın aynı denizi, aynı coğrafyayı, aynı iklimi, hatta birçok alanda aynı kültürü paylaşan iki komşu ülke olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu: “İki kardeş arasında dahi anlaşmazlıklar olabilirken, iki komşu arasında görüş ayrılıklarının yaşanması gayet doğaldır. Mesele bunları çözme iradesidir. Biz, Ege’yi bir barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz. Türkiye-Yunanistan olarak atacağımız ortak adımlarla tüm dünyaya örnek olalım arzusundayız. Açık söylüyorum, bizim aramızda çözülemeyecek kadar hiçbir sorun yok. Yeter ki hüsnüniyetle hareket edelim, büyük resme odaklanalım, denizi geçip derede boğulanlardan olmayalım. Değerli Kiryakos’un da bizimle aynı kanaati paylaştığını görmekten ayrıca büyük bir memnuniyet duyuyorum.”

Yunanistan Başbakanı Miçotakis’e nazik ev sahipliği için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüşmelerimizin ülkelerimiz ve halklarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Önümüzdeki toplantı için Ankara’da kendilerini misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyacağımızı da ifade etmek istiyorum” dedi.

YUNANİSTAN BAŞBAKANI MİÇOTAKİS: “SINIRDAŞ OLAN İKİ ÜLKE YAN YANA VE BERABER HAREKET ETMEK ZORUNDADIR”

Yunanistan Başbakanı Miçotakis de konuşmasında, bu yıl iki ülkede de doğal afetlerin yaşandığını, geniş kapsamda ise çatışmalar ve savaşların ülkeler için birçok sorun teşkil ettiğini belirtti.

Doğu Akdeniz’de güvenlik ve barışı tehdit eden durumların yaşandığını hatırlatan Yunanistan Başbakanı Miçotakis, “İki ülkenin çok iyi bir şekilde bir arada, çok sakin bir ortamda ilişkilerini devam ettirmesi çok önemli. Her bir tarafın yaşadığı sorumlara çözüm yaratabilmek çok önem arz ediyor” diye konuştu.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, hem Yunanistan’da hem de Türkiye’de bu ortak yaklaşıma katılmayan birçok kesimin mevcut olduğunu vurgulayarak, “Ancak, sınırdaş olan iki ülke yan yana ve beraber hareket etmek zorundadır. İkimiz de daha sakin sularda, güzel bir esintiyle ilerleyen geminin kaptanı olarak güzel bir gelecek yaratmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, “Yunanistan ve Türkiye barış içinde yaşamaya mecburlar. Anlaşmazlıklarını ortaya koyacak samimi şekilde görüşecek ve sürekli çözüm arayacaklar. Bu fikir ayrılıklarında yakınlaşma olmasa da gerginlik de oluşmamalı” dedi.

Son altı ayda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile üçüncü kez bir araya geldiklerine dikkati çeken Yunanistan Başbakanı Miçotakis, bugünkü Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) toplantısının da bu ortak çabaların bir devamı olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bölgesel gelişmeleri ele aldıklarını aktaran Yunanistan Başbakanı Miçotakis, her türlü şiddet, radikalizm ve terörizmin kınanması gerektiğini ifade etti.

Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Kıbrıs meselesinde de iki ülke arasında fikir ayrılığı olduğuna işaret ederek, Yunanistan için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları dışında bir çözüm olmadığını, taraflar arasında diyaloğun yeniden başlaması gerektiğini savundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, ortak basın toplantısının ardından çalışma yemeğinde bir araya geldi.

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile görüştü

Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı vesilesiyle bulunduğu Atina’da Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’i kabul etti.

HABER BURADA

Dünya

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile bir araya geldi

Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı kapsamında resmî ziyarette bulunduğu Yunanistan’da, Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu tarafından resmî törenle karşılandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile görüşmeye geçmeden önce yaptığı konuşmada, altı yıl aradan sonra Atina’da bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.

“HEDEFİMİZ, İKİ ÜLKE ARASINDAKİ TİCARET HACMİNİ 10 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAK”

“5. Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantımızın Türkiye ve Yunanistan arasında yeni bir dönemin güçlenerek devamına vesile olacağına inanıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugün geniş bir bakanlar heyetiyle buradayız. Bakanlarımız birbirleriyle, muhataplarıyla gayet anlamlı görüşmeler yapacaklar. Tabii hedef aramızdaki 5,5 milyar dolarlık ticaret hacmini 10 milyar dolara çıkarmak. Bu konuda hangi alanlarda ne gibi adımlar atabiliriz bunları görüşeceğiz. Aramızdaki ön hazırlıkları tüm bakan arkadaşlarımız yapmış vaziyetteler. Bunlarla birlikte imzaları atıp yola çok daha anlamlı, güvenli bir şekilde devam edeceğiz. Bardağın dolu tarafıyla konuşmak öyle zannediyorum ki gelecek için çok daha hayırlı olacaktır.”

HABER BURADA

DÜNYA

seers cmp badge