Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, üretimi ve istihdamı desteklemek için tüm imkânları kullandıklarını belirterek, “Temmuz ayıyla birlikte çok daha büyük bir sıçrama içine gireceğimizden şüphe duymuyoruz. Yıl sonuna ulaştığımızda, Avrupa başta olmak üzere tüm dünyada kayıp olarak görülen 2020’yi, inşallah bir kez daha herkesi şaşırtan bir büyüme oranıyla kapatacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Genel Merkezinde gerçekleştirilen, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’na video konferans yöntemiyle bağlanarak, katılımcılara hitap etti.
Astana Formatında Türkiye-Rusya Federasyonu-İran üçlü video konferans zirvesi dolayısıyla toplantıya katılamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvede özellikle İdlib, Suriye ve bölgedeki gelişmeleri ele alacaklarını söyledi.
“TÜRKİYE, SALGIN DÖNEMİNİ BAŞARIYLA GEÇİREN BİR ÜLKE OLARAK DÜNYADA TAKDİRLE İZLENMEKTEDİR”
Türkiye’nin, salgın dönemini başarıyla geçiren bir ülke olarak, dünyada takdirle izlendiğini, bu başarıya rağmen Avrupa başta olmak üzere, kimi ülkelerin Türkiye’ye yönelik kısıtlayıcı politikalar izlemesinin sebebinin de siyasi olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar ülkemizin önüne çıkartılmış her engeli nasıl adım adım aştıysak, bunların da üstesinden geleceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, normalleşme takvimiyle birlikte, salgın sürecinde ara verilen tüm ticari faaliyetlerin kademeli olarak başladığına işaret ederek, üretimi ve istihdamı desteklemek için devletin imkânlarını sonuna kadar kullandıklarını kaydetti.
“HEDEFLERİMİZE ULAŞACAĞIMIZA İNANIYORUZ”
“Her ne kadar içeride ve dışarıda birileri kötümserlik havası estirse de biz ülkemize güveniyoruz ve hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Haziran ayıyla ilgili ilk veriler, bu doğrultuda ümit verici gelişmelere işaret ediyor. Temmuz ayıyla birlikte çok daha büyük bir sıçrama içine gireceğimizden şüphe duymuyoruz. Yıl sonuna ulaştığımızda, Avrupa başta olmak üzere tüm dünyada kayıp olarak görülen 2020’yi, inşallah bir kez daha herkesi şaşırtan bir büyüme oranıyla kapatacağız” diye konuştu.
Yılın tamamına yayılan yoğun bir açılış takvimleri bulunduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cuma günü Konya Ovası sulamasının, Cumartesi günü Kartal Devlet Hastanesi ile Gelir İdaresi Başkanlığı Ataşehir Hizmet Binasının, Pazar günü yapımı tamamlanan hidroelektrik santrallerinin açılışını yapacaklarını açıkladı.
Hak ve hakikat siyaseti yaparak yola devam edeceklerine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, diğer yandan, sınırlar içinde ve dışında Türkiye’nin güvenliğini sağlamaya yönelik operasyonların da salgın döneminde kesintisiz sürdüğünü söyledi.
Bölücü terör örgütüne tarihinin en büyük darbelerini vurduklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Alçakça şehit edilen hiçbir vatandaşımızın ve güvenlik görevlimizin kanını yerde bırakmadık. Irak sınırlarımızda ülkemize yönelik saldırılar için neredeyse 40 yıldır üs olarak kullanılan bölgeleri birer birer teröristlerden temizliyoruz. Aynı şekilde Suriye’de terör örgütünü adım adım takip ediyor, kimin ardına saklanırlarsa saklansınlar, gerektiğinde kafalarını eziyoruz. Hiçbir bölgesel hesabın, ülkemizin güvenlik önceliklerinin önüne geçemeyeceğini, muhataplarımıza her fırsatta söylüyoruz. Benzer bir mücadeleyi Doğu Akdeniz ve Libya’da da veriyoruz. Libya’nın meşru hükûmetinin, ülkenin birliği, bütünlüğü, geleceği için yürüttüğü mücadeleyi destekliyoruz. Lafa geldiğinde demokrasiyi, insan haklarını, hukuku kimseye bırakmayan kimi devletlerin, darbecilere kol-kanat germesini ise ibretle takip ediyoruz. Türkiye, Libya halkını darbecilerin insafına bırakmayacak, uluslararası meşruiyet sınırları içinde hareket etmeyi sürdürecektir. Salgın döneminde kendi vatandaşlarının yardım çığlıklarına kulak tıkayanların, Türkiye’nin insan hakları ve hukuk alanındaki duruşunu sorgulama hakkı yoktur. Dünya 21’nci yüzyılın ilk çeyreğini tamamlamaya doğru giderken, bazılarının hala sömürgeci reflekslerinden kurtulamamış olması ise kendi ayıplarıdır. Biz, medeniyetimizden ve tarihimizden aldığımız ilhamla, kendimiz ve dostlarımız için doğru olanları yapmaya kararlılıkla devam edeceğiz.”
AK Parti’nin istişareye verdiği önemi anlatarak aldıkları her kararda, yapılan her icraatta 83 milyon vatandaşın sorumluluğunun bilinciyle hareket ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Seçimlerde aldığımız oyun, potansiyelimizin sadece bir bölümünü oluşturduğunu asla unutmuyoruz. Ülkesine, milletine, değerlerine, tarihine düşman bir avuç Mankurt’u bir kenara bırakacak olursak, AK Parti’nin bu ülkede yeterince gayret göstermesi halinde ulaşamayacağı ve gönlünü kazanamayacağı hiç kimse yoktur. Daha da önemlisi, küresel düzeyde, özellikle de savunduğumuz misyon ve ilkelerle, kendi vatandaşlarımız yanında tüm ümmeti ve insanlığı kuşatan bir mesuliyetin de altında bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.
“2023 KADROLARIMIZI OLUŞTURUYORUZ”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, parti teşkilatlarına herkesi kucaklamaları, herkesin gönlünü kazanmaları tavsiyesinde bulunarak, “Halktan kopuk, kapısı 24 saat insanlara açık olmayan, herkesin derdiyle dertlenmeyen, çözülebilecek her meseleyi önüne katıp neticelendirmeyen bir il başkanı asla AK Parti’ye yakışmaz” uyarısında bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başarılarımızı elbette kendi çabamızla elde ettik. Ama kaybettiklerimizin de sorumlusu biziz. Bu kayıpların sebebi rakiplerimizin mahareti değil, kendi beceriksizliğimiz veya hatalarımızdır. Zaferin hikmetini kendinde hezimetin sorumluluğunu başkasında gören yanlış yapar. Biz çalışırken hasbi olduğumuz kadar, muhasebe yaparken de samimiyeti elden bırakmayacağız” değerlendirmesinde bulundu.
Belde, ilçe ve il kongrelerinin tamamlanmasının ardından 7. Olağan Büyük Kongre tarihini açıklayacaklarını ve bu süreçte parti kadrolarını değer merkezli siyaseti ilke edinmiş, çalışkan, gayretli, kabiliyetli kişilerle zenginleştirmek istediklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Adeta ilmek ilmek örerek 2023 kadrolarımızı oluşturuyoruz. Bu vesileyle bir kez daha, büyük ve güçlü Türkiye heyecanını paylaşan, ülkemizin yetişmiş tüm değerlerini, özellikle de gençleri ve kadınları, partimizde görev almaya davet ediyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aile olarak son birkaç gündür can acıtıcı bir meseleyle karşı karşıya bulunduklarını kaydederek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Biliyorsunuz önceki gece sekizinci torunum Hamza Salih dünyaya geldi. Rabbim cümle evlatlarımızla birlikte Hamza Salih’e de hayırlı, sağlıklı ve uzun bir ömür nasip etsin. Berat Bey, evladının doğumunun sevincini yazdığı bir sosyal medya mesajıyla kamuoyuyla paylaştı. Bu mesajın altına on binlerce kişi tabii olarak tebriklerini ve iyi dileklerini ifade eden yorumlar yazdı. Ancak sayıca az da olsa, bırakınız ahlakı, namusu, haysiyeti, insanlıktan dahi nasibi almamış, kalbi kararmış bazı alçaklar içlerindeki kötülüğü sergileyen hakaretlerle bu güzel iklimi kirletmeye çalıştı. Yargı ve emniyet teşkilatlarımız hemen harekete geçip bu haysiyetsizlerin kimliklerini tespit etmeye ve işlem yapmaya başladı. Dünyaya gözlerini henüz açmış bir bebek üzerinden saatler, daha yeni doğmuş bir bebek üzerinden ailesine ve onların temsil ettiğini düşündükleri değerlere saldıran bu alçakların peşini bırakmayacağız. Hukuk önünde bu esfel-i safilinlerin her birinden işledikleri suçun hesabını elbette soracağız.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, son yıllarda bu tür ahlaksızlıkların artmasında hem mecraların kontrolsüzlüğünün hem de organize saldırılarının kolaylaşmasının rolü olduğuna dikkati çekerek, “Niçin YouTube? Niçin Twitter? Niçin Netflix? Niçin şu, bu gibi sosyal medyalara karşı olduğumuzun ne demek olduğunu anlıyor musunuz? İşte bu ahlaksızlıkları ortadan kaldırabilmek için” ifadesini kullandı.
“Burada üzerinde durmamız gereken asıl konu medya ve özellikle sosyal medya mecralarının nasıl olup da böyle bir kokuşmuşluğun aracı hâline dönüştükleridir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yalanın, iftiranın, kişilik haklarına saldırının, itibar suikastlarının alıp başını gittiği bu mecraların bir düzene sokulması şarttır. Bu millete, bu ülkeye bu tür mecralar yakışmıyor. Onun için de bir an önce biz bunları Parlamentomuza getirip ve Parlamentomuzdan sevgili vatandaşlarım, biz bu tür sosyal medya mecralarının tamamen kaldırılmasını, kontrol edilmesini istiyoruz” açıklamasında bulundu.
“83 MİLYONUN SOSYAL MEDYA TERÖRÜ KARŞISINDA ELİ KOLU BAĞLI KALMASINI KABUL EDEMEYİZ”
Sosyal medya mecralarını kontrol eden küresel firmaların, Batı ülkelerinde açtıkları temsilciliklerle içerikle ilgili her türlü hukuki ve mali sorumluluğu üstlendiklerini ancak bunu Türkiye’de yapmaktan ısrarla kaçındıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hiç kimsenin izzetinefsini koruma hakkı elinden alınamaz. Bir kişinin yüzüne karşı ifa edildiğinde suç olan her şey medya ve sosyal medya mecralarında yapıldığında da aynı sonuçla karşılaşmalıdır. İnternet mecralarını kullananlar suç işleme konusunda layüsel değildir” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Amerikalısı, Avrupalısı, Çinlisi bu imkâna sahipken 83 milyon Türk vatandaşının sosyal medya terörü karşısında eli kolu bağlı kalmasını kabul edemeyiz. Bu konuda kapsamlı bir hukuki düzenleme üzerinde çalışıyoruz. İnternet ve sosyal medya mecralarının ülkemizde bir an önce hukuki ve mali muhataplık tesis etmeleri için ne gerekiyorsa yapmakta kararlıyız. Hukuki düzenleme tamamlandığında erişim engeli ile adli ve mali yaptırımlar dâhil her türlü yöntemi devreye sokacağız. Türkiye, bir muz cumhuriyeti değildir. Bu ülkenin idari ve adli kurumlarını hiçe sayanları biz de hiçe sayarız. Hukuk devleti ilkesi, demokrasinin vazgeçilmez bir şartıdır. Asıl bu konuda gerekeni yapmazsak, demokrasiye ve hukuka aykırı davranmış oluruz. Buradan Adalet Bakanlığımıza, Meclis Grubumuza ve ilgili tüm kurumlarımıza konuyla ilgili düzenlemenin süratle hazırlanması ve yürürlüğe sokulması çağrısında bulunuyorum. Yasama dönemi bitmeden bu meseleyi halletmiş olacağımızı ümit ediyorum. Artık bu tür konularda kim ne der yerine, ülkemizin neye ihtiyacı var sorusuna cevap arayacağız. Türkiye’ye karşı çifte standart uygulayanları da kendi ilkesizlikleri ve onursuzluklarıyla baş-başa bırakacağız.”
“Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz. Türkiye ve Yunanistan olarak atacağımız ortak adımlarla dünyaya örnek olalım arzusundayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı kapsamında resmî ziyarette bulunduğu Atina’da, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan’ı son olarak 2017’de ziyaret ettiğini, bu ziyaretin 65 yıl aradan sonra Türkiye’den Yunanistan’a devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk ziyaret olduğunu hatırlattı.
Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı dolayısıyla tekrar Atina’da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunan makamlarına teşekkür etti.
“TİCARET HACMİMİZİN 10 MİLYAR DOLARA ÇIKARILMASINDA MUTABIK KALDIK”
Türkiye-Yunanistan münasebetlerinde mevcut olumlu ivmeyi daha da geliştirmek istediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyimizin beşinci toplantısını yedi yılın ardından bugün gerçekleştiriyor olmamız, bu niyetimizin bir göstergesidir. Bir sonraki toplantı için bu kadar ara vermeyeceğimizi ve kuruluş bildirgesinde ifade olunduğu üzere yılda en az bir kez bu buluşmayı gerçekleştirmenin her iki ülke için de hayırlı olacağını düşünüyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile faydalı görüşmeler yaptıklarını dile getirerek, şunları kaydetti: “Sayın Başbakanla ikili görüşmemizde iş birliğimizi geliştirmek maksadıyla atılabilecek adımları ele aldık. Üst düzey temasların devamı çerçevesinde aramızdaki diyalog kanallarının her seviyede açık tutulmasının önemini vurguladık. Başbakanlığım döneminde teşkil edilen Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi mekanizmasının, ilişkilerimizin olumlu gündem temelinde ilerletilmesine katkı sağladığının altını çizdim. Dostane ilişkiler ve iyi komşuluk hakkında Atina Bildirgesi ile ilişkilerimizi geliştirme yönündeki irademizi en üst seviyede teyit etmiş olduk. 2021 yılında oluşturulan Ortak Eylem Planı çerçevesindeki çalışmaların somut neticelerini görmekten ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Sayın Başbakan ile görüşmemizde şu an itibarıyla yaklaşık beş milyar dolar civarında olan ticaret hacmimizin 10 milyar dolara çıkarılmasında mutabık kaldık. İpsala-Kipi Sınır Kapısı’nda ikinci köprü inşası gibi ulaştırma projelerinin önemine işaret ettik.”
“AZINLIKLARIN HUZUR VE REFAHININ ARTMASI, İLİŞKİLERİMİZİ OLUMLU YÖNDE ETKİLEYECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan gerek turizm gerek kültürel alanda ilişkileri geliştirmek istediklerini vurgulayarak, “Sayın Başbakan ile görüşmelerimizde Ege ve Doğu Akdeniz’deki tutumlarımız hakkında görüş alışverişinde bulunduk ve dışişleri bakanlarımızın bu konudaki çalışmaları, kararlı bir şekilde ele almalarını istedik. Mevcut sorunlarımızı yapıcı diyalog, iyi komşuluk ve uluslararası hukuk çerçevesinde müşterek çabalarla çözüme kavuşturmak samimi temennimizdir” diye konuştu.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile terörle mücadele alanındaki iş birliğinin nasıl geliştirilebileceğini de ele aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu minvalde beklentilerimizi bir kez daha dile getirdik. Özellikle Lavrion Kampı’nın kapatılmasını memnuniyetle karşıladık. Yunanistan’da teröristlere barınma imkânı sağlayan benzeri kampların oluşmaması için dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdim. Yunanistan’daki Türk azınlığı ve ülkemizdeki Rum azınlığı, beşeri ve kültürel zenginliğimizin yapı taşlarıdır. Azınlıkların huzur ve refahının artması, ilişkilerimizi olumlu yönde etkileyecektir. Batı Trakya Türk azınlığının durumunda uluslararası hukukun gerektirdiği iyileştirmelerin yapılması yönündeki beklentilerimizi ifade ettik. Kıbrıs meselesinin, adadaki gerçekler temelinde, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması, tüm bölgenin yararına olacaktır.”
“ULUSLARARASI TOPLUM, İŞLENMEKTE OLAN SAVAŞ SUÇLARI KARŞISINDA SESSİZ KALMAMALIDIR”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile ikili ilişkilerin yanı sıra mevcut bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında da fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Gazze başta olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan dramı ele aldıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin en başından beri sivillerin hedef alınmasını hiçbir şekilde tasvip etmediğini dile getirdiğini hatırlatarak, şu görüşleri paylaştı: “Yaşananların, Gazze halkının toplu şekilde cezalandırılmasına dönüşmesi, çoğunluğu çocuk ve kadın 17 bin masum Filistinli sivilin katledilmesi, vicdanları yaralamaktadır. Uluslararası toplum, işlenmekte olan insanlık ve savaş suçları karşısında sessiz kalmamalıdır. Kalıcı ateşkesin bir an evvel tesisi, insani yardımların engelsiz akışının temini, hepimizin önceliği olmalıdır. Son gelişmelerle birlikte 1967 sınırlarında bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz Filistin devletinin tesisinin artık kaçınılmaz olduğunu bir kez daha gördük. Türkiye olarak adil bir barışın uygulanması noktasında garantör olarak sorumluluk almaya hazır olduğumuzu açıkladık. Gazze’de had safhadaki insani yardım ihtiyacı bağlamında ilk günden beri yardımlarımızı hızla sürdürüyoruz. Uluslararası toplumun da yardımların devamı noktasında gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.”
“ARAMIZDA ÇÖZÜLEMEYECEK HİÇBİR SORUN YOK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Yunanistan’ın aynı denizi, aynı coğrafyayı, aynı iklimi, hatta birçok alanda aynı kültürü paylaşan iki komşu ülke olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu: “İki kardeş arasında dahi anlaşmazlıklar olabilirken, iki komşu arasında görüş ayrılıklarının yaşanması gayet doğaldır. Mesele bunları çözme iradesidir. Biz, Ege’yi bir barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz. Türkiye-Yunanistan olarak atacağımız ortak adımlarla tüm dünyaya örnek olalım arzusundayız. Açık söylüyorum, bizim aramızda çözülemeyecek kadar hiçbir sorun yok. Yeter ki hüsnüniyetle hareket edelim, büyük resme odaklanalım, denizi geçip derede boğulanlardan olmayalım. Değerli Kiryakos’un da bizimle aynı kanaati paylaştığını görmekten ayrıca büyük bir memnuniyet duyuyorum.”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’e nazik ev sahipliği için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüşmelerimizin ülkelerimiz ve halklarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Önümüzdeki toplantı için Ankara’da kendilerini misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyacağımızı da ifade etmek istiyorum” dedi.
YUNANİSTAN BAŞBAKANI MİÇOTAKİS: “SINIRDAŞ OLAN İKİ ÜLKE YAN YANA VE BERABER HAREKET ETMEK ZORUNDADIR”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis de konuşmasında, bu yıl iki ülkede de doğal afetlerin yaşandığını, geniş kapsamda ise çatışmalar ve savaşların ülkeler için birçok sorun teşkil ettiğini belirtti.
Doğu Akdeniz’de güvenlik ve barışı tehdit eden durumların yaşandığını hatırlatan Yunanistan Başbakanı Miçotakis, “İki ülkenin çok iyi bir şekilde bir arada, çok sakin bir ortamda ilişkilerini devam ettirmesi çok önemli. Her bir tarafın yaşadığı sorumlara çözüm yaratabilmek çok önem arz ediyor” diye konuştu.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, hem Yunanistan’da hem de Türkiye’de bu ortak yaklaşıma katılmayan birçok kesimin mevcut olduğunu vurgulayarak, “Ancak, sınırdaş olan iki ülke yan yana ve beraber hareket etmek zorundadır. İkimiz de daha sakin sularda, güzel bir esintiyle ilerleyen geminin kaptanı olarak güzel bir gelecek yaratmak zorundayız” ifadelerini kullandı.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, “Yunanistan ve Türkiye barış içinde yaşamaya mecburlar. Anlaşmazlıklarını ortaya koyacak samimi şekilde görüşecek ve sürekli çözüm arayacaklar. Bu fikir ayrılıklarında yakınlaşma olmasa da gerginlik de oluşmamalı” dedi.
Son altı ayda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile üçüncü kez bir araya geldiklerine dikkati çeken Yunanistan Başbakanı Miçotakis, bugünkü Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) toplantısının da bu ortak çabaların bir devamı olduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bölgesel gelişmeleri ele aldıklarını aktaran Yunanistan Başbakanı Miçotakis, her türlü şiddet, radikalizm ve terörizmin kınanması gerektiğini ifade etti.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Kıbrıs meselesinde de iki ülke arasında fikir ayrılığı olduğuna işaret ederek, Yunanistan için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları dışında bir çözüm olmadığını, taraflar arasında diyaloğun yeniden başlaması gerektiğini savundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, ortak basın toplantısının ardından çalışma yemeğinde bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile görüştü
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı vesilesiyle bulunduğu Atina’da Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’i kabul etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile bir araya geldi
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı kapsamında resmî ziyarette bulunduğu Yunanistan’da, Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu tarafından resmî törenle karşılandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile görüşmeye geçmeden önce yaptığı konuşmada, altı yıl aradan sonra Atina’da bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
“HEDEFİMİZ, İKİ ÜLKE ARASINDAKİ TİCARET HACMİNİ 10 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAK”
“5. Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantımızın Türkiye ve Yunanistan arasında yeni bir dönemin güçlenerek devamına vesile olacağına inanıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugün geniş bir bakanlar heyetiyle buradayız. Bakanlarımız birbirleriyle, muhataplarıyla gayet anlamlı görüşmeler yapacaklar. Tabii hedef aramızdaki 5,5 milyar dolarlık ticaret hacmini 10 milyar dolara çıkarmak. Bu konuda hangi alanlarda ne gibi adımlar atabiliriz bunları görüşeceğiz. Aramızdaki ön hazırlıkları tüm bakan arkadaşlarımız yapmış vaziyetteler. Bunlarla birlikte imzaları atıp yola çok daha anlamlı, güvenli bir şekilde devam edeceğiz. Bardağın dolu tarafıyla konuşmak öyle zannediyorum ki gelecek için çok daha hayırlı olacaktır.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.