Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, 2019 yılı dış ticaret rakamlarını açıkladı.Geçen yıl küresel ekonomide görülen tüm zorluklara ve olumsuz etkenlere rağmen özellikle ihracatta kaydedilen olumlu ve güçlü performansın Türkiye’nin ne kadar dinamik ve potansiyeli güçlü bir ülke olduğunu ortaya koyduğunu belirten Pekcan, “2018’de rekor kırmıştık, bu sene o rekorun da üzerine çıktık. 2019 yılı ihracatımız yüzde 2,04 artışla 180 milyar 468 milyon dolar oldu.” ifadesini kullandı.
Pekcan, ithalatın da yüzde 9 azalışla 210 milyar 394 milyon dolar olarak gerçekleştiğini dile getirerek, “Dış ticaret açığımız da yüzde 44,9 düşerek 54 milyar 323 milyar dolar iken 2019 sonunda 29 milyar 926 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dolayısıyla ülkemizin dış finansman ihtiyacına 24 milyar 397 milyon dolarlık pozitif katkı yapmış bulunmaktayız. İhracatın ithalatı karşılama oranı da 9,3 puan artarak yüzde 76,5’ten yüzde 85,8’e yükselmiştir.” diye konuştu.
2019 yılı ocak-ekim dönemi verilerine göre hizmet ihracatının da bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 10,3 artışla 46,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini, 28 milyar dolar hizmet ticareti fazlası verildiğini belirten Pekcan, müteahhitlik sektörünün de yurt dışında 2019 yılında aralık ayı verilerine göre 18 milyar dolarlık proje üstlendiğini aktardı.
– Büyümeye 4,7 puanlık rekor katkı
Pekcan, net ihracatın Türkiye’nin büyümesine 2018 yılında 3,6 puan katkı sağladığını belirterek şunları kaydetti:
“2019 yılı ilk üç çeyrek verileri itibarıyla net ihracatımız büyümeye 4,7 puan katkı sağlamıştır. Bu Türkiye’de son 18 yılda yürütülen dış ticaretin ülkenin büyümesinde ulaşılan en büyük katkıdır. Avro/dolar paritesinin de ihracatımıza 4,5 milyar dolarlık negatif etkisi söz konusu olmuştur. Bütün bu olumsuzluklara rağmen ihracatın önemli bir düzeyde artması küresel risklere karşı gerek ticaret politikası yönetiminin gerekse ihracatçılarımızın aksiyon alabilme kabiliyetinin ne kadar güçlendiğinin somut bir göstergesidir. Küresel talepteki yavaşlama ve artan belirsizlik küresel ticaret üzerinde baskı oluşturmakta, ülkelerin ihracat hacimlerini sınırlamakta, dünyanın önde gelen ihracatçı ülkelerinin dahi ihracatlarını olumsuz etkilemektedir. 2019’da ihracatını en fazla artıran ilk 50 ülkenin ihracatı yüzde 2,7 azalmıştır. Türkiye’nin ihracatı yılın 9. ayı itibarıyla 2,6 arttı. Türkiye dünya sıralamasında ihracat artış oranında 7. sıraya geldi. Değer bazında ihracat artışıyla beraber Türkiye dünyada ihracat artışında 5. ülke olma başarısını gerçekleştirdi.”
Bakan Pekcan, ülke gruplarına göre en fazla ihracatın AB’ye yapıldığına işaret ederek, Yakın ve Orta Doğu ülkelerine ihracatın da yüzde 7,1 arttığını ve 35 milyar dolar civarında gerçekleştiğini söyledi.
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, geçen yıl ihracatçılara 3,2 milyar lira fiili destek ödemesi yaptıklarını belirterek, “Bu da Cumhuriyet tarihinde bugüne kadarki en yüksek ihracat destek rakamıdır. 2020’de bunu 3,8 milyar liraya çıkaracağız.” dedi.
Pekcan, Bakanlıkta düzenlediği basın toplantısında, 2019 yılı dış ticaret rakamlarını açıkladı, hayata geçirilen projeler ve yürütülen faaliyetlere ilişkin bilgi verdi.
Geçen yılın küresel ekonomide ticaret savaşlarının ve belirsizliklerin arttığı bir yıl olduğunu ifade eden Pekcan, Türkiye ekonomisinin zorlu küresel şartlara rağmen 2018’de yaşanan kur ataklarının ardından dengelenme sürecine, ardından da büyüme patikasına girdiğini söyledi.
Pekcan, Türkiye ekonomisindeki bu olumlu gelişmelere dış ticaretin çok pozitif katkı sağladığını gördüklerine işaret ederek, geçen yıl küresel ticaret savaşlarıyla birlikte Brexit sürecindeki belirsizlikler, Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki gerginlikler, sıcak çatışmalar, İran ve Venezuela’ya uygulanan ambargolar, Fransa, Hong Kong ve Latin Amerika’daki karışıklıkların küresel ticaretin azalmasına, büyümenin aşağı yönlü ivmelenmesine neden olduğunu bildirdi.
ABD’nin Çin’e uyguladığı ilave gümrük vergisi kapsamının 370 milyar dolar, Çin’in ABD’ye uyguladığı gümrük vergisi kapsamındaki ürünlerin 110 milyar dolar ve Brexit’in Avrupa Birliği ihracatına olumsuz etkisinin 35 milyar dolar olmasının beklendiğini dile getiren Pekcan, küresel ekonomide ithalatı kısıtlayıcı önlemlerin Ekim 2018-Ekim 2019 döneminde 747 milyar dolar olduğunu, 2016-2017’nin aynı dönemiyle kıyaslandığında 10 kat artış gerçekleştiğini ifade etti.
– “Türkiye uluslararası ticarette en başarılı ülkelerden biri”
Pekcan, IMF’nin Küresel Ticaret Belirsizlik Endeksi 2018 yılının ilk çeyreğinde 5,1 seviyesindeyken geçen yılın 3’üncü çeyreğinde bu değerin 99,7’ye yükseldiğine dikkati çekerek, “Başta ticaret savaşları olmak üzere 2019 yılında öne çıkan tüm risk ve belirsizlik faktörleri, küresel çapta yatırım ve üretim üzerinde aşağı yönlü baskı oluşturdu. ABD, Çin, AB ve Almanya gibi küresel ticaretin lokomotifi konumundaki ülke ve bölgelerin üretim performansı dikkati çekici oranlarda zayıflamıştır.” diye konuştu.
Ülke ihracatında birinci sıradaki Almanya başta olmak üzere en büyük paya sahip AB ülkelerinde sanayi üretimi rakamlarının da azaldığını ifade eden Pekcan, Türkiye’nin geçen yıl uluslararası ticarette en başarılı performans gösteren ülkeler arasında yer aldığını dile getirdi.
Pekcan, küresel ticaretteki dar boğaz ve belirsizliklere rağmen özellikle ihracatta kaydedilen olumlu ve güçlü performansın Türkiye’nin ne kadar dinamik ve potansiyeli güçlü bir ülke olduğunu bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.
– İhracatçılara rekor destek
Bakanlığın geçen yılki faaliyetlerine ilişkin bilgi veren Pekcan, İhracat Ana Planı’nda 17 hedef ülke ve 5 hedef sektör seçtiklerini, bu ülkelerin ithalatında ülke payı ile hedef sektörlerdeki ihracat payını yüzde 1’e çıkarmayı hedeflediklerini bildirdi.
Pekcan, “Çeşitli destek mekanizmalarımızla 2019’da 3,2 milyar lira fiili ödeme yaptık. Bu da Cumhuriyet tarihinde bugüne kadarki en yüksek ihracat destek rakamıdır. 2020’de bunu 3,8 milyar liraya çıkaracağız.” ifadesini kullandı.
İhracatçılara yeşil pasaporttaki ihracat alt limitini 500 bin dolara düşürdüklerini ve süreyi 4 yıla çıkardıklarını hatırlatan Pekcan, 13 bin 973 ihracatçıya yeşil pasaport verdiklerini aktardı.
Pekcan, yürütülen teknolojik dönüşüm projelerine değinerek, “Devlet Destekleri Yönetim Sistemi 1 Ocak itibarıyla devreye alındı. Bakanlıktan alınacak her türlü destek online olarak sistem üzerinden sonuçlandırılabilecek.” dedi.
2 Ocak itibarıyla ihracat desteklerinin otomasyon sistemi üzerinden online yapılabilmesine imkan sağlandığını belirten Pekcan, Ticaret Müşavirleri Ağı Projesi kapsamında “Müşavire Danışın Hattı”nın devreye girdiğini, serbest bölgelerde izleme ve kayıt altına alma işlemlerinin antrepo sistemi ile kullanılmasının sağlandığını, ETBİS Programı’nda kayıt girişleri ile ESBİS ve mobil uygulamayı devreye aldıklarını anlattı.
Pekcan, şöyle konuştu:
“Kolay İhracat Platformu’nun ilk fazının bu yılın ilk 6 ayında, ikinci fazının da yıl sonuna kadar tamamlanmasını planlıyoruz. Blokzincir uygulamalarıyla dış ticaretin kolaylaştırılmasına yönelik çalışmalara başladık. AB, Singapur ve Güney Kore ile veri ve belge paylaşımı için görüşmeler gerçekleştiriyoruz. Bazı pilot projeleri uygulamaya başladık. Bakanlığımızın desteklerinin basit bir dille anlatıldığı ‘kolaydestek.gov.tr’ adresinden bilgi veriyoruz.”
Eximbank’ın geçen yıl 44,1 milyar dolar finansman desteği sağladığını ifade eden Pekcan, “2020’de bunu 50 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. İhracat kredilerinin yüzde 53’ünü tek başına Eximbank gerçekleştirdi. Buradan finans desteği alan firma sayısı 12 bin 500 oldu. Bunu 13 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz. Finansman maliyetlerini düşürmek amacıyla en son Türk lirası kredileri yüzde 8,79’a kadar düşürüldü. 2020’de de kaynak maliyeti ve piyasa şartları dikkate alınarak bu faiz oranlarını daha da aşağı çekmeyi hedefliyoruz. 2019’da 6 yeni programı devreye aldık, 2020’de de yeni programlarla devam edeceğiz.” dedi.
– Gümrükler, iç ve dış ticarette bakanlık faaliyetleri
Son dönemde uluslararası ticarette artan korumacı tedbirlerle mücadelenin de öncelikleri arasında yer aldığını vurgulayan Pekcan, “2017’de ihracatımızın 893 milyon doları korumacılık önlemine tabiyken, 2018 yılında bu tutar yaklaşık 7,2 milyar dolara ulaştı. 2019’da ticareti kısıtlayıcı ek önlemler sonucunda 11 milyar dolara yaklaştı. İhracatımızın bu önlemlerden etkilenmemesi için gerekli tüm resmi girişimleri gösteriyoruz.” diye konuştu.
Pekcan, serbest ticaret anlaşmaları müzakerelerinde, Gümrük Birliği’nin güncellenmesinde ve Brexit sürecinde ticaret diplomasisi yürüttüklerini belirterek, son dönemde uluslararası arenada ikili ticaret anlaşmalarının ön plana çıktığını ve önceliklerini bu doğrultuda şekillendirdiklerini bildirdi.
Gümrük Birliği’nin güncellenmesinin hem AB hem Türkiye’nin menfaati ve öncelikleri arasında olduğuna dikkati çeken Pekcan, “Bu süreçte AB ve İngiltere arasında gerçekleştirilecek görüşmelere paralel olarak biz de kendi anlaşmalarımızı yapacağız.” ifadesini kullandı.
İhtisas serbest bölgelerini bu yıl devreye almayı planladıkları bilgisini veren Pekcan, bu bölgelerde yüksek teknolojili ürün ihracatını OECD ortalaması olan yüzde 14’e çıkarmayı hedeflediklerini kaydetti.
Pekcan, 2019’da gümrüklerde dijitalleşme alanında birçok önemli adım attıklarını anımsatarak, 2020 yılında da gümrük işlemlerinin dijitalleştirilmesi, bürokrasinin azaltılması ve ticaretin kolaylaştırılması vizyonu çerçevesinde çalışmalarına devam edeceklerini dile getirdi.
Hava yolunda da ihracat işlemlerinin elektronik ortamda daha hızlı ve kontrollerin daha etkin bir şekilde gerçekleştirilmesi için çalışmalara başladıklarını belirten Pekcan, şunları kaydetti:
“Hazine ve Maliye Bakanlığı ile birlikte ‘Ortak POS’ uygulamamızı gümrüklerimizde devreye alacağız. 2019 yılında Kapıköy, Sarp ve Çobanbey gümrük kapılarımızı modernize ettik. Kapıkule, Hamzabeyli ve İpsala gümrük kapılarımızın modernizasyonunu tamamlayacağız, Habur Gümrük Kapısı’nda inşaat çalışmalarını tamamlayıp burasını devreye alacağız. TÜBİTAK ile yaptığımız iş birliği protokolüyle Tarama Ağı Projesi sayesinde sınır kapılarında kullandığımız sistemin daha etkin analizini yapabilecek duruma geleceğiz. İthal ettiğimiz araç ve konteyner sistemlerini Türkiye’de üretmek için de Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı ile projemize devam edeceğiz.”
– Randevulu Sanal Sıra Sistemi kuyrukları önleyecek
Gümrük işlemlerinde risk analizi çalışmalarını kararlılıkla sürdürdüklerini dile getiren Pekcan, “Bütünleşik Veri Analitiği Projemiz gümrüklerdeki risk analizinin etkinliğini sağlayacak. Ocak ayı içinde bu projemizi devreye alıyoruz.” dedi.
Pekcan, gümrük kapılarında oluşan kuyrukların önüne geçmek için Randevulu Sanal Sıra Sistemi’ni Karkamış ve Kapıkule sınır kapılarında başlatacaklarını ifade ederek, bunu nisanda tamamlayacaklarını, daha sonra da diğer gümrük idarelerinde yaygınlaştıracaklarını bildirdi.
Veri Analitiği Mükemmeliyet Merkezi ile ilgili çalışmalara başladıklarına dikkati çeken Pekcan, bunun 2021’de devam edecek önemli bir proje olduğunu ve kamuda ilk olacağını söyledi.
Gümrüklerde kalan eşyanın ekonomiye kazandırılması amacıyla e-İhale Sistemi’ni online ve açık artırmayla gerçekleştirdiklerini hatırlatan Pekcan, şunları ifade etti:
“Burada üye sayımız 760 bini aştı. Araç satışlarımız ve gelirlerimizdeki artış yüzde 100’ü aştı. Türk malı imajının ve kalitesinin uluslararası piyasada önemini göz önünde bulundurarak ihracattaki ürünlerde ürün güvenliği denetimlerini yapıyoruz. 2019’da 460 bin ihraç partisinin yüzde 38’i denetlenmiş, yüzde 1,5’i uygunsuz bulunmuş. Hatta geri dönen ürünün en çok olduğu Rusya’ya giden domateslerin yüzde 100’ünü biz denetliyoruz.”
“Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Ege’yi barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz. Türkiye ve Yunanistan olarak atacağımız ortak adımlarla dünyaya örnek olalım arzusundayız” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı kapsamında resmî ziyarette bulunduğu Atina’da, Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ile baş başa ve heyetler arası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan’ı son olarak 2017’de ziyaret ettiğini, bu ziyaretin 65 yıl aradan sonra Türkiye’den Yunanistan’a devlet başkanı düzeyinde yapılan ilk ziyaret olduğunu hatırlattı.
Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı dolayısıyla tekrar Atina’da bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunan makamlarına teşekkür etti.
“TİCARET HACMİMİZİN 10 MİLYAR DOLARA ÇIKARILMASINDA MUTABIK KALDIK”
Türkiye-Yunanistan münasebetlerinde mevcut olumlu ivmeyi daha da geliştirmek istediklerinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyimizin beşinci toplantısını yedi yılın ardından bugün gerçekleştiriyor olmamız, bu niyetimizin bir göstergesidir. Bir sonraki toplantı için bu kadar ara vermeyeceğimizi ve kuruluş bildirgesinde ifade olunduğu üzere yılda en az bir kez bu buluşmayı gerçekleştirmenin her iki ülke için de hayırlı olacağını düşünüyorum.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile faydalı görüşmeler yaptıklarını dile getirerek, şunları kaydetti: “Sayın Başbakanla ikili görüşmemizde iş birliğimizi geliştirmek maksadıyla atılabilecek adımları ele aldık. Üst düzey temasların devamı çerçevesinde aramızdaki diyalog kanallarının her seviyede açık tutulmasının önemini vurguladık. Başbakanlığım döneminde teşkil edilen Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi mekanizmasının, ilişkilerimizin olumlu gündem temelinde ilerletilmesine katkı sağladığının altını çizdim. Dostane ilişkiler ve iyi komşuluk hakkında Atina Bildirgesi ile ilişkilerimizi geliştirme yönündeki irademizi en üst seviyede teyit etmiş olduk. 2021 yılında oluşturulan Ortak Eylem Planı çerçevesindeki çalışmaların somut neticelerini görmekten ayrıca memnuniyet duyuyoruz. Sayın Başbakan ile görüşmemizde şu an itibarıyla yaklaşık beş milyar dolar civarında olan ticaret hacmimizin 10 milyar dolara çıkarılmasında mutabık kaldık. İpsala-Kipi Sınır Kapısı’nda ikinci köprü inşası gibi ulaştırma projelerinin önemine işaret ettik.”
“AZINLIKLARIN HUZUR VE REFAHININ ARTMASI, İLİŞKİLERİMİZİ OLUMLU YÖNDE ETKİLEYECEKTİR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan gerek turizm gerek kültürel alanda ilişkileri geliştirmek istediklerini vurgulayarak, “Sayın Başbakan ile görüşmelerimizde Ege ve Doğu Akdeniz’deki tutumlarımız hakkında görüş alışverişinde bulunduk ve dışişleri bakanlarımızın bu konudaki çalışmaları, kararlı bir şekilde ele almalarını istedik. Mevcut sorunlarımızı yapıcı diyalog, iyi komşuluk ve uluslararası hukuk çerçevesinde müşterek çabalarla çözüme kavuşturmak samimi temennimizdir” diye konuştu.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile terörle mücadele alanındaki iş birliğinin nasıl geliştirilebileceğini de ele aldıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu minvalde beklentilerimizi bir kez daha dile getirdik. Özellikle Lavrion Kampı’nın kapatılmasını memnuniyetle karşıladık. Yunanistan’da teröristlere barınma imkânı sağlayan benzeri kampların oluşmaması için dikkatli olunması gerektiğinin altını çizdim. Yunanistan’daki Türk azınlığı ve ülkemizdeki Rum azınlığı, beşeri ve kültürel zenginliğimizin yapı taşlarıdır. Azınlıkların huzur ve refahının artması, ilişkilerimizi olumlu yönde etkileyecektir. Batı Trakya Türk azınlığının durumunda uluslararası hukukun gerektirdiği iyileştirmelerin yapılması yönündeki beklentilerimizi ifade ettik. Kıbrıs meselesinin, adadaki gerçekler temelinde, adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması, tüm bölgenin yararına olacaktır.”
“ULUSLARARASI TOPLUM, İŞLENMEKTE OLAN SAVAŞ SUÇLARI KARŞISINDA SESSİZ KALMAMALIDIR”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile ikili ilişkilerin yanı sıra mevcut bölgesel ve küresel gelişmeler hakkında da fikir alışverişinde bulunduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmede, Gazze başta olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan dramı ele aldıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin en başından beri sivillerin hedef alınmasını hiçbir şekilde tasvip etmediğini dile getirdiğini hatırlatarak, şu görüşleri paylaştı: “Yaşananların, Gazze halkının toplu şekilde cezalandırılmasına dönüşmesi, çoğunluğu çocuk ve kadın 17 bin masum Filistinli sivilin katledilmesi, vicdanları yaralamaktadır. Uluslararası toplum, işlenmekte olan insanlık ve savaş suçları karşısında sessiz kalmamalıdır. Kalıcı ateşkesin bir an evvel tesisi, insani yardımların engelsiz akışının temini, hepimizin önceliği olmalıdır. Son gelişmelerle birlikte 1967 sınırlarında bağımsız, egemen, toprak bütünlüğü haiz Filistin devletinin tesisinin artık kaçınılmaz olduğunu bir kez daha gördük. Türkiye olarak adil bir barışın uygulanması noktasında garantör olarak sorumluluk almaya hazır olduğumuzu açıkladık. Gazze’de had safhadaki insani yardım ihtiyacı bağlamında ilk günden beri yardımlarımızı hızla sürdürüyoruz. Uluslararası toplumun da yardımların devamı noktasında gerekli hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.”
“ARAMIZDA ÇÖZÜLEMEYECEK HİÇBİR SORUN YOK”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Yunanistan’ın aynı denizi, aynı coğrafyayı, aynı iklimi, hatta birçok alanda aynı kültürü paylaşan iki komşu ülke olduğuna dikkati çekerek, şu değerlendirmede bulundu: “İki kardeş arasında dahi anlaşmazlıklar olabilirken, iki komşu arasında görüş ayrılıklarının yaşanması gayet doğaldır. Mesele bunları çözme iradesidir. Biz, Ege’yi bir barış ve iş birliği denizi hâline getirelim istiyoruz. Türkiye-Yunanistan olarak atacağımız ortak adımlarla tüm dünyaya örnek olalım arzusundayız. Açık söylüyorum, bizim aramızda çözülemeyecek kadar hiçbir sorun yok. Yeter ki hüsnüniyetle hareket edelim, büyük resme odaklanalım, denizi geçip derede boğulanlardan olmayalım. Değerli Kiryakos’un da bizimle aynı kanaati paylaştığını görmekten ayrıca büyük bir memnuniyet duyuyorum.”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis’e nazik ev sahipliği için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüşmelerimizin ülkelerimiz ve halklarımız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Önümüzdeki toplantı için Ankara’da kendilerini misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyacağımızı da ifade etmek istiyorum” dedi.
YUNANİSTAN BAŞBAKANI MİÇOTAKİS: “SINIRDAŞ OLAN İKİ ÜLKE YAN YANA VE BERABER HAREKET ETMEK ZORUNDADIR”
Yunanistan Başbakanı Miçotakis de konuşmasında, bu yıl iki ülkede de doğal afetlerin yaşandığını, geniş kapsamda ise çatışmalar ve savaşların ülkeler için birçok sorun teşkil ettiğini belirtti.
Doğu Akdeniz’de güvenlik ve barışı tehdit eden durumların yaşandığını hatırlatan Yunanistan Başbakanı Miçotakis, “İki ülkenin çok iyi bir şekilde bir arada, çok sakin bir ortamda ilişkilerini devam ettirmesi çok önemli. Her bir tarafın yaşadığı sorumlara çözüm yaratabilmek çok önem arz ediyor” diye konuştu.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, hem Yunanistan’da hem de Türkiye’de bu ortak yaklaşıma katılmayan birçok kesimin mevcut olduğunu vurgulayarak, “Ancak, sınırdaş olan iki ülke yan yana ve beraber hareket etmek zorundadır. İkimiz de daha sakin sularda, güzel bir esintiyle ilerleyen geminin kaptanı olarak güzel bir gelecek yaratmak zorundayız” ifadelerini kullandı.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, “Yunanistan ve Türkiye barış içinde yaşamaya mecburlar. Anlaşmazlıklarını ortaya koyacak samimi şekilde görüşecek ve sürekli çözüm arayacaklar. Bu fikir ayrılıklarında yakınlaşma olmasa da gerginlik de oluşmamalı” dedi.
Son altı ayda Cumhurbaşkanı Erdoğan ile üçüncü kez bir araya geldiklerine dikkati çeken Yunanistan Başbakanı Miçotakis, bugünkü Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi (YDİK) toplantısının da bu ortak çabaların bir devamı olduğunu dile getirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bölgesel gelişmeleri ele aldıklarını aktaran Yunanistan Başbakanı Miçotakis, her türlü şiddet, radikalizm ve terörizmin kınanması gerektiğini ifade etti.
Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Kıbrıs meselesinde de iki ülke arasında fikir ayrılığı olduğuna işaret ederek, Yunanistan için Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları dışında bir çözüm olmadığını, taraflar arasında diyaloğun yeniden başlaması gerektiğini savundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, ortak basın toplantısının ardından çalışma yemeğinde bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Başbakanı Miçotakis ile görüştü
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı vesilesiyle bulunduğu Atina’da Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’i kabul etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile bir araya geldi
Cumhurbaşkanı Erdoğan Yunanistan Atina
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin beşinci toplantısı kapsamında resmî ziyarette bulunduğu Yunanistan’da, Cumhurbaşkanı Katerina Sakelaropulu tarafından resmî törenle karşılandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Sakelaropulu ile görüşmeye geçmeden önce yaptığı konuşmada, altı yıl aradan sonra Atina’da bulunmaktan duyduğu mutluluğu dile getirdi.
“HEDEFİMİZ, İKİ ÜLKE ARASINDAKİ TİCARET HACMİNİ 10 MİLYAR DOLARA ÇIKARMAK”
“5. Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey Toplantımızın Türkiye ve Yunanistan arasında yeni bir dönemin güçlenerek devamına vesile olacağına inanıyorum” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bugün geniş bir bakanlar heyetiyle buradayız. Bakanlarımız birbirleriyle, muhataplarıyla gayet anlamlı görüşmeler yapacaklar. Tabii hedef aramızdaki 5,5 milyar dolarlık ticaret hacmini 10 milyar dolara çıkarmak. Bu konuda hangi alanlarda ne gibi adımlar atabiliriz bunları görüşeceğiz. Aramızdaki ön hazırlıkları tüm bakan arkadaşlarımız yapmış vaziyetteler. Bunlarla birlikte imzaları atıp yola çok daha anlamlı, güvenli bir şekilde devam edeceğiz. Bardağın dolu tarafıyla konuşmak öyle zannediyorum ki gelecek için çok daha hayırlı olacaktır.”
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Size daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla çerezleri kullanıyoruz. Çerezler Hakkında Aydınlatma Metni için tıklayınız. Bu siteyi kullanmaya devam ederseniz, Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmiş olursunuz.
Gerekli cookie, sayfa gezinmesi ve web sitesinin güvenli alanlarına erişim gibi temel işlevleri etkinleştirerek bir web sitesi kullanıma yardımcı olur. Web sitesi bu cookie olmadan düzgün çalışamaz.
Tercih cookies, bir web sitesinin, tercih ettiğiniz diliniz veya bulunduğunuz bölgeniz gibi, web sitesinin davrandığını veya görünüşünü değiştiren bilgileri hatırlamasını sağlar.
İstatistik
İstatistik cookies, web sitesi sahiplerinin anonim olarak bilgi toplayıp bildirerek ziyaretçilerin web siteleriyle nasıl etkileşimde bulunduğunu anlamalarına yardımcı olabilir.
Pazarlama
Pazarlama cookies, ziyaretçileri web sitelerinde izlemek için kullanılır. Amaç, bireysel kullanıcıya ilgi çekici ve böylece yayıncılar ve üçüncü taraf reklamverenler için daha değerli olan reklamları görüntülemektir.
Sınıflandırılmamış
Sınıflandırılmamış cookies, bireysel kurabiye sağlayıcıları ile birlikte sınıflandırma sürecinde olduğumuz cookies.